YEREL HABERLER - 03 Haziran 2014 Salı 21:22

Başbakan Erdoğan-atambayev Ortak Basın Toplantısı…(1)

A
A
A
Başbakan Erdoğan-atambayev Ortak Basın Toplantısı…(1)

BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN:
“(SIRRI SÜREYYA ÖNDER’İN AÇIKLAMALARI) BÖYLE BİR GÖRÜŞME SÖZ KONUSU DEĞİL, BU ANLAYIŞLA YAKLAŞMALARI HALİNDE KENDİ KAPILARINI DA KAPATIRLAR”
“(ÖCALAN’LA GÖRÜŞME) HDP VE İSTİHBARAT TEŞKİLATININ DIŞINDA SİYASİ HEYETİN, EKİBİN ORAYA GİTMESİ VE BASIN MENSUPLARININ GİTMESİNE MÜSAADE ETMİŞ DEĞİLİZ”
“(DEMİRTAŞ’IN İDDİALARI) İSTİHBARAT TEŞKİLATI ORADAKİ ANNELERE BABALARA PARA VERMEK SURETİYLE BÖYLE BİR EYLEMİ YAPTIRIYOR DERSENİZ BU ÇOK KURU TEMELİ OLMAYAN ASLI ASTARI OLMAYAN BİR İDDİADIR”
“B-C PLANINI ZATEN UYGULAMAYA KOYDUĞUMUZ ZAMAN BAZI ŞEYLER ÇOK DAHA AÇIKÇA ORTAYA ÇIKACAKTIR”
TÜRKER BEKTAŞ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dağa kaçırılan çocuklarının ailelerine MİT tarafından para verildiğini iddia eden BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın sözlerini eleştirdi. Başbakan Erdoğan, “İstihbarat teşkilatı oradaki annelere, babalara para vermek suretiyle böyle bir eylemi yaptırıyor derseniz bu çok kuru temeli olmayan aslı astarı olmayan bir iddiadır” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Kırgızistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı’nın ardından Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev ile ortak basın toplantısı düzenledi. Anlaşmaların imzalanmasının ardından konuşan Başbakan Erdoğan, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı.
Bir gazetecinin, “İmralı adasında Abdullah Öcalan’la görüşen HDP’li Sırrı Süreyya Önder’in ‘Siyasi heyetler üzerinden görüşmeler başladı’ şeklinde bir ifade kullandı. HDP ve MİT dışında başka kişi ve kurumlar görüşüyor mu?” diye sorması üzerine Başbakan Erdoğan, “Bir defa çok ham hayal bir şey. Böyle bir görüşme söz konusu değil. Tabii bu anlayışla yaklaşmaları halinde kendi kapılarını da kapatırlar. Bunu da çok açık söyleyeyim. Şuanda sadece bizim müsaade ettiğimiz HDP daha önce BDP mensupları adaya gitmişlerdir. Bir de istihbarat teşkilatımız gitmektedir. Bunun dışında bizim müsaademiz zaman zaman uluslararası veyahutta sağlık noktasındaki gitmesi gerekenleri gönderdiğimiz olaylar olmuştur. Asla bunun dışında böyle siyasi heyetin, ekibin oraya gitmesi veya basın mensuplarının gitmesi böyle bir şeye müsaade etmiş değiliz. Böyle bir şey olamaz. İleride olur mu olmaz mı bunlar şartların oluşturacağı, olgunlaştıracağı şeylerdir” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, aynı gazetecinin BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın bugün Diyarbakır’da eylem yapan bazı ailelerin çocuklarının dağda olmadığını ve MİT tarafından para ile yönlendirildiği yönündeki iddiasını hatırlatması üzerine ise şunları kaydetti:
“Bir defa ismini zikrettiğiniz şahıs zaten bunlar doğru konuşmamakla tanınmış kişilerdir. Bunlarda dürüstlük yok. Bunlar yalanı çok rahat kullanıyorlar ve şuanda dağa götürülen bu yavrularla ilgili anneler babalar orada feryat ediyor. Günlerce orada oturup bunlar evlatlarını istiyorlar. Bugün de söyledim bizzat annesi, babası, dedesi, ninesiyle telefonla görüştüm. Telefonda hüngür hüngür ağlıyorlar. Tabi evladı ABD, İngiltere de olanlar paralarını oraya akıtıyorlar. Ama burada MİT’in para vermek suretiyle dağa kaçırıldığını söyleyen biz eğer dağa kaçırılmadığını ispat ediyorlarsa nerededir bu çocuklar bulsunlar getirsinler. İddia her zaman iddiayı ortaya atanların bunu ispatıyla ortaya çıkar. İddia sahibi iddiasını ispatlamakla mükelleftir. Şimdi bu kişi eğer böyle bir şey söylüyorsa ispatla mükelleftir. Sen kalkıp da milli istihbarat teşkilatı oradaki annelere babalara para vermek suretiyle böyle bir eylemi yaptırıyor derseniz bu çok kuru temeli olmayan aslı astarı olmayan bir iddiadır.”
Yazılı ve görsel medyayı da davet ettiğini de sözlerine ekleyen Başbakan Erdoğan, “Çünkü şuanda bu süreç gerçekten dayanılır, tahammül edilebilir bir süreç değildir. Sizler, medya mensupları olarak çok iyi biliyorsunuz ki dağlara kaçırılmış olan bir yıl iki yıl içerisinde değil yıllar yılı dağlara kaçırılmış olan bu gençlerin akıbetini sizler de hep yaşadınız. Medya olarak bunları gördünüz. Biliyorsunuz ve bunlardan geri dönenlerden sayıları azda olsa bunlarda hepimizin malumudur. İşte ben bugün grup konuşmamdan da söyledim. Beş tane kaçırılanların daha sonra nasıl öldürüldüğünü, öldürüldükten sonra bilinmeyen bir yere gömülmesi ve yine o teröristler içerisinde bulunan bir İranlı kadının bunu açıklamasıyla ortaya çıkmıştır. Ortada… Bu anneler ve babalar içinde bu durum çok açık net ortada. Şuanda HDP bunun altında ezilmiş buradan çıkamamanın sıkıntısını yazıyor ve zaten bunun altında da kalacaktır. Bunun altından da çıkamayacaktır. Ama yeter ki yazılı ve görsel medya bu gerçeğe kulağını tıkamasın, açsın ve milletçe biz burada evlatları kaçırılan annelerin, babaların yanında hep birlikte yer alalım. Daha önce söylediğim gibi biz zaten B-C planını zaten uygulamaya koyduğumuz zaman bazı şeyler çok daha açıkça ortaya çıkacaktır” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.