EKONOMİ - 29 Eylül 2020 Salı 09:22

İmparatorların çayının üretimi kan kaybediyor

A
A
A
İmparatorların çayının üretimi kan kaybediyor

Yaş çay tarımında 3.

Yaş çay tarımında 3. sürgün sürerken, ’İmparatorların çayı’ olarak adlandırılan ’beyaz çay’ rekoltesinde önceki yıllara göre düşüş devam ediyor. 2017 yılında 3 sürgün boyunca toplamda 810 kilogram olan beyaz çay rekoltesi, 2018 yılında 475 kilograma, geçtiğimiz yıl ise 286 kilograma gerilerken, bu yıl da 188 kilograma düştü.


19 Mayıs 2020 tarihinde başlayan yaş çay alımlarında 3. sürgün devam ediyor. 3. sürgünde de çaylığa giren çay müstahsilleri çaylarını toplamayı sürdürüyor. Korona virüs pandemesi nedeniyle sancılı başlayan çay sezonunda Gürcistan’dan Türkiye’ye gelen çay işçileri bu yıl gelemedi. Dolayısıyla Rizeli çay üreticileri kendi çaylıklarına kendi girdi. Bu durum çayda kaliteyi arttırırken, ülke ekonomisine de katkı sağlamış oldu.


Beyaz çay olarak bilinen ve kilosu üreticiden 575 liradan ÇAYKUR tarafından alınan çay tomurcuğunu ise üreticiler yapısı gereği çay sezonu başlamadan önce tarlalarına erkenden girerek topluyor. Bu yıl sezon başından bugüne kadar toplam 188 kilogram beyaz çay ÇAYKUR tarafından müstahsilden alınırken, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun illerinde, 6 yıldır üreticiler tarafından beyaz çay toplanıyor. ÇAYKUR tarafından başlatılan uygulamayla ‘tomurcuk’ olarak bilinen çayın üst filizleri, üreticiler tarafından elle toplanıyor. Kilogram fiyatı 3 bin 560 liradan satılan beyaz çay, 4-6 kilogram ‘tomurcuk’ olarak bilinen çayın üst filizlerinden elde ediliyor. Önceki yıl müstahsillerden 3 sürgün boyunca toplamda 475 kilogram beyaz çay alınırken, geçtiğimiz yıl bu rakam 286 kilograma bu yıl da 188 kilograma geriledi. ÇAYKUR, ’İmparatorların Çayı’ olarak adlandırılan beyaz iksiri 20 gramlık şişelerde 80 TL’den satıyor.



Üreticiler toplayınca sıkıntı çekeceğini düşündü


Çay Üreticileri Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (ÇAYÜDAD) Başkanı Mustafa Mavi ise beyaz çayın rekoltesindeki düşüşü geçmiş yıllarda beyaz çaya gösterilen ilginin gösterilmemesine bağlıyor. ÇAYKUR veya özel sektör çay firmalarının beyaz çayı desteklemediği için üreticilerin çay arazilerine girerek tomurcuk toplamayı bıraktığını dile getiren Başkan Mavi "Sezon başında aslında bu konuda hevesliydik. Özellikle gençleri buna yönlendirerek çaylığa girmelerini sağlayıp, hem ekonomilerine katkı sağlamak hemde beyaz çayı geliştirmek için bir çalışma yaptık. Kimsenin beyaz çay alımına sıcak bakmadığını gördük. Bunun için de toplayınca sıkıntı çekileceği için, üreticiler beyaz çaya sıcak bakmadı. Eğer ÇAYKUR veya özel sektör bunu desteklemiş olsaydı yapılabilirdi. Üretici toplayınca satamayacağı için toplamadı ve dalında kaldı" ifadelerini kullandı.



’Beyaz iksir’in bir çok hastalığa şifa olduğu biliniyor


Rize’de üretilen ve bu yıl kilogram fiyatı bin TL olarak açıklanan şifa kaynağı Anzer Balı’ndan kilogram fiyatı daha pahalı olan beyaz çayın kilogram fiyatı ise 4 bin TL’yi buluyor. ’Beyaz iksir’in bir çok hastalığa şifa olduğu biliniyor. Yapılan bilimsel araştırmalar, beyaz çayın özellikle kolajen yıkımını baskılayıcı ve cilde esneklik veren elastin maddesinin yıkımını önleyen etkilerine bağlı olarak daha sıkı ve esnek cilt oluşumu sağlayabileceğini gösteriyor. Beyaz çayın yeşil çay gibi vücutta yağ üretimini baskılayıcı ve mevcut yağın parçalanmasını sağlayıcı etkiye de sahip olduğunu vurgulayan uzmanlar, beyaz çayın yeşil çay ya da siyah çay gibi soldurma, fırınlama, kurutma ve fermentasyon işlemlerinden geçmediği için dem renginde bir dönüşüm gerçekleşmediğini kaydediyor.


Yoğun antioksidan içeriği ile kanser türlerine karşı koruyucu olarak bilinen beyaz çay, bu özelliği ile tüm çay çeşitleri arasında nadide ve özel bir ürün olarak öne çıkıyor. Beyaz çayın diğer çaylara göre daha yüksek antioksidan etkisiyle birlikte, yağ yakıcı ve vücuttaki yağ oranını dengelemeye yardımcı etkiye sahip olduğu ve dolayısıyla obezite ve obezite ile ilişkili sorunların tedavisinde yararlı olabileceği belirtiliyor. Uzmanlar, beyaz çayın faydalarını ise şu şekilde sıralıyor:


"Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, kanserden korur. Erken dönemlerde kansere neden olan hücre mutasyonlarını engeller. Cildi güzelleştirir. Çok yüksek oranda antioksidan içerir. Tansiyon ve kolesterolü düşürür. Virüs ve bakterilere karşı etkisi yeşil çaydan daha kuvvetlidir. Çok düşük oranda kafein içerdiği için, kafeinin zararlı etkilerinden korunmayı sağlar. Zayıflamaya yardımcı olur. Florit içeriği zengin olduğundan dişlerde plak ve çürük oluşmasını önler. Yaşlanma, kırışıklık ve sarkmalara karşı olumlu rol oynar. Pürüzsüz ve yumuşak bir cilt için etkilidir. Kemiklere faydası olur. Osteoporozda faydalıdır. Cildi kuvvetlendirici, hücre yenilemeyi destekleyici özelliği de vardır. Ayrıca C ve K vitaminlerini de içerir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.