EKONOMİ - 18 Haziran 2020 Perşembe 12:44

Rizeliler Antalyalı genç çay işçilerini çok sevdi

A
A
A
Rizeliler Antalyalı genç çay işçilerini çok sevdi

RİZE (İHA) – Korona virüs tedbirleri kapsamında sancılı başlayan 2020 yaş çay sezonunda Rizeliler’in imdadına Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen yaş çay işçileri yetişti.

RİZE (İHA) – Korona virüs tedbirleri kapsamında sancılı başlayan 2020 yaş çay sezonunda Rizeliler’in imdadına Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen yaş çay işçileri yetişti.


Tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs salgını nedeniyle kapanan sınır kapıları Gürcistan uyruklu çay işçilerinin bölgeye gelmesinin önünü kapadı. Her yıl bölgeye gelen 10 binlerce Gürcü işçi ile yürütülen çay sezonu, işçilerin gelememesi, bunun yanında il dışında yaşayan çay üreticilerinin de seyahat yasağı olması nedeniyle şehre girememesi yüzünden sancılı başladı. Sonrasında 19 Mayıs itibariyle açılan sezona günler sonra dahil olabilen il dışındaki çay müstahsilleri de yeterli olmayınca işçi arayışı içerisine girildi. Yurt dışından gelemeyen işçilerin yerine başta Antalya olmak üzere yurdun diğer köşesinden gelen işsiz gençler ve vatandaşlar doldurdu.


2020 yaş çay sezonunun Korona virüs tedbirleri kapsamında bölgeye işçi gelemediği için sıkıntılı başladığını dile getiren Çay Üreticileri Dayanışma Derneği (ÇAYÜDAD) Başkanı Mustafa Mavi “Bu sezon sınır kapılarını kapalı olmasından dolayı Gürcü işçiler gelemedi ve çay sezonu sıkıntılı başladı. Biz bunu gördük ve çözüm aradık. Mayısın 15’inde bir açıklama yaparak işçiye ihtiyacımız olduğunu söyledik. Türkiye’nin değişik yerlerinde çok sayıda insan bizi aradı, biz de Çay Üreticileri Dayanışma Derneği olarak aracı olduk, organizasyon yaptık ve oradan 10 kişiyi deneme amaçlı buraya getirdik. Çalışmaya başladılar ve Mayıs’ın 25’inden bugüne burada çalışıyorlar. İlk başta onlara da zor geldi biraz, işi yadırgadılar. Daha sonra hoşlarına gitti ve ‘Bundan sonraki süreçte de geleceğiz, hatta daha kalabalık geleceğiz’ demeye başladılar ve bundan sonraki süreçte daha fazla kişi olarak gelmeyi düşünüyorlar. İnşallah biz burada Türkiye’deki işsizlere iş vererek paranın yurdumuzda kalması için çalışıyoruz. Bu bizim hayalimizdi” ifadelerini kullandı.



Bir telefonla kendini Rize’de buldu


Evde oturdukları sırada kendilerini arayan kişinin "Rize’ye çay yükleme ekibinde çalışmaya gider misin?" sorusu üzerine arkadaşlarıyla Rize’ye geldiğini belirten Antalyalı Onur Kaya, Rize’ye ve çay toplamaya kısa sürede alıştığını söyledi. Kaya “Çalışmak için geldik, gezmek de istiyorduk. Rize’yi beğendim ama iş zor. Baştan söyleyelim gücü, kuvveti olan insan gelsin. Önce Çay Üreticileri Dayanışma Derneği vasıtasıyla, Antalya’dan da referans oldular geldik. Bizi aradılar işçi lazım olduğunu söylediler, bizim de zaten Korona virüs dolayısıyla boş vaktimiz vardı. Dedik gelelim ama bu saatten sonra her sezon geleceğimizi düşünüyoruz. Buranın en kolay işi, Antalya’nın en zor işi. Antalya’da her şey daha kolay. Buranın hayat standardı da çok zor. Gücü kuvveti olan insan için burası kolay para. Türk gençleri şuan işi bilmedikleri için ön yargılı olabilirler ama tavsiyem gelsinler. İş kolay, para çok, ortam güzel öteki illere göre. Elin gavuru yapıyorsa biz neden yapamayalım. Türk’üz biz yani. Ben daha önce hiç görmemiştim. Evde kuru çay görüyorduk siyah, buraya geldik ki yeşil, dedim ‘Allah Allah ne oluyor’ ama güzel yani” dedi.



Rizeliler de memnun


Antalya’dan gelen işçilerin kendilerini memnun ettiğini ve paranın yurt dışına çıkmayacağından dolayı mutlu olduklarını dile getiren çay üreticisi Mehmet Türk “Benim çok hoşuma gitti, bizim paramız yabancıya niye gitsin. Böyle bir şeye kim sebep olduysa Allah ondan razı olsun. Yabancı işçi nedir, yabancı futbolcuya da karşıyım hepsine karşıyım. O nedir yahu? Memleketi yabancı doldurdular” diye konuştu.


ÇAYKUR işçi alımı yapacağını duyurduğunda on binlerce kişinin başvuruda bulunduğunu fakat kendilerinin çay yükleme ekibi için 1 kişi bile bulamadığını ifade eden çay müstahsili Nuri Yanık ise “İlk zamanlar biraz acemiydiler ama şimdi alıştılar. Biz Türkleri tercih ediyoruz tabi ama yok ki. Çalışmak istemiyorlar, yapamıyorlar. Biraz ağır geliyor onlara. Normalde yerli işçi tercihimiz, Ağrılı, Karslı, Vanlı geliyor. Gürcüler gelmesin, biz yerli işçi gelsin biz bunu istiyoruz ama 15 gündür adam arıyoruz. Kendimiz doldurduk çayımızı. Bu adamlar Antalya’dan geliyor ama biz Güneysu’dan bulamadık, 15 gündür bir ekip kuramadık. Bir köyde kurabildik diğer köylerde yok. Bütün muhtarları da aradık, istedik ki gençler çalışsın. Ballıdere köyünde kurduk bir ekip, bir araba doldurdu hemen bıraktı. ÇAYKUR’a 36 bin kişi başvuruda bulunmuş ama şimdi bize 1 kişi gelmiyor. Bu para neden Gürcistan’a gitsin veya başka bir yere gitsin, Türkiye’de kalsın” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."