EKONOMİ - 17 Şubat 2020 Pazartesi 17:16

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Şahin: "Türkiye bir bal cennetidir"

A
A
A
Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Şahin: "Türkiye bir bal cennetidir"

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, Türkiye’nin bir bal cenneti olduğunu belirterek, “Ballarımızın kimliklendirmesinin yapılması lazım.

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, Türkiye’nin bir bal cenneti olduğunu belirterek, “Ballarımızın kimliklendirmesinin yapılması lazım. Biz tüketicilerimizinde sesi ve kulağı olduğumuz için onlarla entegre projeler yapıp, her balımızın insan sağlığına katkılarını Ar-Ge çalışmalarıyla zenginleştirmemiz lazım” dedi.


Rize Arıcılar Birliği üyelerinin katılımıyla Tarım ve Orman İl Müdürlüğünde toplantı düzenlendi. Düzenlenen toplantıda Rize’deki arıcılığın sorun ve sıkıntıları konuşuldu. Rize’de gerçekleştirdiği toplantı hakkında bilgiler veren Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, “Toplantımızda bir önceki yılın çalışmalarını değerlendiriyoruz. Gerek merkez birliğimizin gerekse il birliklerimizin çalışmalarını değerlendiriyoruz, önümüzdeki yılda neler yapmamız gerekiyor bunların tartışmalarını yapıyoruz. Bal bizim için çok önemlidir. Dünyanın en kaliteli ballarını üretiyoruz. En kaliteli balların üretildiği ülkemizde de en kaliteli girdilerin arıcılarımız ile buluşturulması gerekmektedir. Tamamen doğal şartlarda üretimin yapılması lazım. Bu çerçevedeki soruları ve sorunları dinliyoruz. Biz il birliklerimizin bu konuda gözü, kulağı, sesiyiz. Dolayısıyla burada aldığımız donelerimiz, sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi bakanlığımıza ileteceğiz” dedi.



"Türkiye’nin bütün balları dünyanın en kaliteli ballarıdır"


Türkiye’nin kalite bakımından bir bal cenneti olduğunu ve bu nedenle balların kimliklendirilmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Şahin, "Türkiye bal cennetidir. Türkiye’nin bütün balları dünyanın en kaliteli ballarıdır. Biz o bal, bu bal diye ayırmıyoruz dünyaya bakıyoruz. Eğer iller bazında bakarsak bir adım ileriye gidemeyiz. Biz adım adım değil koşarak gitmek istiyoruz. Dolayısıyla ballarımızın kimliklendirmesinin yapılması lazım. Biz tüketicilerimizin de sesi ve kulağı olduğumuz için onlarla entegre projeler yapıp, her balımızın insan sağlığına katkılarını Ar-Ge çalışmalarıyla zenginleştirmemiz lazım. Sokağa çıkıp bağırıp çağırırsınız eline bir şey geçmez ama elinizde bilimsel raporlar olduğunda bütün dünya sizi dikkate alır. Biz bütün dünyanın bizi dikkate almasını istiyoruz. Dünyaya sattığımız çam balını kimliklendirdik. Bakanlığımız ile birlikte proje yaptık ve kodekse giriyor şuanda. Bütün ballar kimliklendirilebilinir” şeklinde konuştu.


Arının ürettiği bütün ürünlerin dünyaya açılabilmesi için bilimsel Ar-Ge çalışmalarıyla sertifikalandırılması gerektiğine değinen Şahin, “Sertifikalı apiterapik ürünler dediğimiz arı sütü, polen, bal, arı zehri gibi ürünlerin üretilmesi için projeyi hayata soktuk ve bakanlığa verdik. Hayvancılık genel müdürlüğü inşallah 2020 yılında bunu uygulayacak. Biz bu tür ürünleri üretenlerin sertifikalandırılmasını istiyoruz. Dünyaya öyle açılabilirsiniz” ifadelerini kullandı.



Bal almak isteyen tüketicilerin güvendikleri, tanıdıkları birlik üyelerinden bal alması gerektiğini dile getiren Şahin, bilinen deneme yöntemlerinin de yanlış olduğunun altını çizdi. Şahin, “Üreticilerimizin illerde güvendikleri birlikler vardır. Türkiye Arıcılar Birliğinin her ilde teşkilatları vardır. Bu birliklerimizden ürünleri temin edebilirler. Kooperatiflerimiz var onlardan da alabilirler. Kafasını karıştıran, piyasadaki, marketlerde ki ballar için ise il ve ilçe müdürlüklerinde gıda kontrol şubeleri vardır. Buradan denetleme yaptırabilirler. Ama hiçbir şekilde balı yakarak, dökerek, ispirto batırarak anlayamazsınız” diye konuştu.


Tarım ve Orman İl Müdürü Şafak Bulut ise, Rize’de arıcılığın desteklendiğini, arıcılar için ellerinden geleni yaptıklarını ve fazlasını yapmaya hazır olduklarını dile getirerek, “Ekonomik getiri ve pazarlama açısından pek fazla sorun teşkil etmeyen bu ballarımızın ürün desenlerimizin çeşitlendirilmesi ve pazarlanması noktasında bizde arıcılarımıza teşvik babında bugüne kadar 33 bin kovanı bütün ilçelerimize dağıttık. Ayrıca 6 ilçemizde 6 adet ana arı üretim merkezi kurduk. Bugün 6’sı da Kafkas ana arı üretimi yapmaktadırlar. Gerek ilimizin, gerekse yöremizin, çevre illerinden ihtiyaçlarını karşılayabilecek düzeye gelmesi için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."
İstanbul İsmail Kartal: “Turu geçmek adına her şeyi hak etmiştik” Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, Olympiakos maçında oyuncuların 2. golü bulamamanın stresini yaşadığına dikkat çekerek, “Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı” dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe, sahasında karşılaştığı Yunan temsilcisi Olympiakos’a penaltı atışları sonunda kaybederek turnuvaya veda etti. Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu. İlk yarı iyi futbol oynadıklarını belirten Kartal, "Bugün oyuna çok iyi başladık. İlk devre muhteşem bir Fenerbahçe vardı. Muhteşem taraftar önünde golü de bulduk. İkinci yarı oyun dengelendi. Sonra tempoyu arttırdık sadece 2. golü bulamadık. Oyuncuların turu geçebilmek adına rahatlığı, o golü bulamamanın stresini yaşadık. Uzatmalarda mecburi değişiklikler yaptık. Uzatmalar iki takım adına dengeli geçti. Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Oyuncularımı tebrik ediyorum. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı. Sadece 2. golü bulamadığımız için turu geçemedik. Taraftarlarımıza karşı mahcup olduk. Her şeye rağmen önümüze bakıyoruz. Ligde devam edeceğiz" diye konuştu. “Bugün bazı oyuncular karşılık veremedi” Müsabakada yapılan değişiklikler ile ilgili Kartal, “Bazen oyuncuları değiştirirsin, hamlelere karşılık bulursunuz. Bazen de istediğiniz verimi alamazsınız. Bugün de bazıları karşılık verdi, bazıları veremedi. Bunlar futbolun içinde olan doğal şeyler” ifadelerini kullandı. "Mecburi değişiklikler oldu" Tadic’in vuruş stili ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Kartal, “Tadic’in çok fazla şut atma değil de ayak içi plase vuruşları var. Onun kendine göre vuruş stili var. 86. dakikada Fred ile konuştuk uzun zaman sakatlık yaşadı. Uzatmaları da düşünerek yerine daha mücadeleci birini alarak tüm planlarımız buydu. Szymanski’ye kramp girdi, Becao’nun kasığında ağrı oldu. Mecburi değişiklikler oldu” şeklinde konuştu. “En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçırdı” Penaltı atışlarını da değerlendiren Kartal, “Bonucci çok kariyerli oyuncu, Cengiz de aynı şekilde. Tadic penaltı atışlarında, kariyerinde kaçırdığı penaltı sayısı çok az. Beni şaşırtan bunlar oldu. En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçıran isimler oldu. Bu kadar mücadele ettik. Bu mücadelenin karşılığında 2. golü atarak turu geçebilmek varken, penaltılarla elenmek üzücü oldu” diyerek sözlerini noktaladı.