ÇEVRE - 24 Mayıs 2022 Salı 17:37

Açılışına ramak kalan saklı cennet turistlerin ilgi odağı oldu

A
A
A
Açılışına ramak kalan saklı cennet turistlerin ilgi odağı oldu

Dünyada ikinci, Türkiye’de ise tek parça halindeki en büyük longoz olma özelliği taşıyan saklı cennet Acarlar Longozu, açılışına ramak kala yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu.

Dünyada ikinci, Türkiye’de ise tek parça halindeki en büyük longoz olma özelliği taşıyan saklı cennet Acarlar Longozu, açılışına ramak kala yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu. Longozu Amerka’nın Florida eyaletine benzeten ziyaretçi Steven Biden, “Buraya sabah erken ve akşam geç saatte gelip bütün hayvanların seslerini dinlemek isterim. Çok güzel yapılmış burası ve bunun gibi Türkiye’de ilk kez görüyorum” dedi.


24 kilometrelik alanda 200 çeşitten fazla göçmen kuşa ve 2 bin 300 civarında bitki türüne de ev sahipliği yapan Acarlar Longozu, son yıllarda sadece Sakarya’nın değil, Türkiye’nin gezilip görülmesi gereken turistik noktalarından biri haline geldi. Nilüfer ve göl laleleri, endemik bitki örtüsü, başta dişbudak olmak üzere diğer ağaç türleri, kuş ve balık çeşitleri barındıran longoz, yılın her döneminde farklı bir güzelliğe bürünüyor. Bir süre önce Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin uhdesine geçen longoz, yapılan düzenleme ve değişikliklerle görenleri kendisine hayran bırakan bir görünüme kavuştu. 1. derece doğal sit alanı, tabiat koruma alanı ve yaban hayatını geliştirme sahası olarak tanımlanan longoz, dünyada nadir görülen 3 endemik bitkinin de ev sahipliğini yapıyor. 2021 yılında inşaat faaliyetlerine başlanılan Acarlar Gölü Longoz Ormanı Ekoturizm Projesinde; giriş kontrol birimi, kafeterya-sergi-tabiat eğitim birimi, ziyaretçi merkezi, satış birimi, kayık iskelesi, platform ve çevre düzenleme, seyir-gözlem kulesi yapılırken 600 metre olan yürüyüş yolu 2 kilometreye uzatıldı. Açılışına ramak kalan longozun içinde yer alan yürüyüş alanları, yeni oluşturulan sosyal tesisler ve hiç dokunuşun yapılmadığı en doğal bölümleriyle tüm dünyanın ilgi odağı olma yolunda ilerliyor. Misafirler için kısmen ziyarete açılan doğal harika, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu.



“Türkiye’de ilk kez görüyorum”


Amerika’dan Türkiye’ye gelen Neval Aksoy, Acarlar Longozu hakkında, “Doğası müthiş. Ve bu yürüme yolunu çok beğendim. Kuş sesleri, kurbağa sesleri doğanın içerisinde müthiş. İnsanlar dinlenmek için bile buraya gelebilirler, tavsiye ederim” derken Steven Biden ise “Burayı çok güzel yapmışlar. Yürüyüş yolları çok güzel. Buranın doğal ortam olması; sesler müthiş, çok beğendim. Florida’daki gibi burası. Buraya sabah erken ve akşam geç saatte gelip bütün hayvanların seslerini dinlemek isterim. Çok güzel yapılmış burası ve bunun gibi Türkiye’de ilk kez görüyorum” dedi.



“İnsanların çok fazla müdahale etmemiş olması çok güzel”


Doğal yapısının bozulmadan longozun restore edilmesine sevindiğini belirten Ömür Aksoy, “Çok beğendik, doğal hayat çok güzel. Buradaki her şeyin bozulmamış, doğal olması, insanların çok fazla müdahale etmemiş olması bunların hepsi çok güzel. Büyükşehir Belediyesi’ni de kutluyoruz, son çalışmalarla birlikte çok güzel olmuş. Tavsiye ederiz burayı ve bu haliyle sahip çıkmayı isteriz” diye konuştu.



“Dünya genelinden misafirleri ağırlıyoruz, bu gerçekten güzel bir duygu”


Son düzenlemelerle doğa harikasının dünyanın ilgisini çektiğini belirten Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, “Büyükşehir olarak bakanlık ve ilgili müdürlüklerden alanı devraldık. O günden bu yana tabiat alanının doğasını bozmadan düzenlemeler yapmaya başladık. Vatandaşlarımızın burayı keşfetmesi için uygun bulunan tüm alanlarda doğal ve harika dokunuşlar yaptık. Dünya genelinden misafirleri ağırlıyoruz, bu gerçekten güzel bir duygu. Açılışımızı yaptıktan sonra ilginin daha yoğun olacağını düşünüyoruz" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı Mart ayında yüzde 17,1 arttı Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 17,1 arttı. Mart ayında 226 bin 617 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mart ayı Motorlu Kara Taşıtları verilerini paylaştı. Mart ayında 226 bin 617 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Mart ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların yüzde 45,5’ini motosiklet, yüzde 39,1’ini otomobil, yüzde 8,7’sini kamyonet, yüzde 3,8’ini traktör, yüzde 1,8’ini kamyon, yüzde 0,6’sını minibüs, yüzde 0,4’ünü otobüs ve yüzde 0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 17,1 arttı. Mart ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre motosiklette yüzde 21,9, traktörde yüzde 18,3, otomobilde yüzde 15,4, otobüste yüzde 15,4, kamyonette yüzde 7,3, kamyonda yüzde 0,8 artarken özel amaçlı taşıtta yüzde 8,8 ve minibüste yüzde 6,9 azaldı. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 18,2 arttı. Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı özel amaçlı taşıtta yüzde 43,4, motosiklette yüzde 33,6, minibüste yüzde 30,4, otobüste yüzde 19,7, otomobilde yüzde 16,2 artarken kamyonette yüzde 13,1, kamyonda yüzde 11,8 ve traktörde yüzde 5,4 azaldı. Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Mart ayı sonu itibarıyla 29 milyon 367 bin 254 oldu. Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların yüzde 52,8’ini otomobil, yüzde 18,1’ini motosiklet, yüzde 15,5’ini kamyonet, yüzde 7,5’ini traktör, yüzde 3,3’ünü kamyon, yüzde 1,7’sini minibüs, yüzde 0,7’sini otobüs ve yüzde 0,4’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Mart ayında 865 bin 144 adet taşıtın devri yapıldı. Mart ayında devri yapılan taşıtların yüzde 67,1’ini otomobil, yüzde 14,9’unu kamyonet, yüzde 10,3’ünü motosiklet, yüzde 3,2’sini traktör, yüzde 2,2’sini kamyon, yüzde 1,6’sını minibüs, yüzde 0,5’ini otobüs ve yüzde 0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Mart ayında 88 bin 718 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı. Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin yüzde 66,1’i benzin yakıtlı. Ocak-Mart döneminde trafiğe kaydı yapılan 278 bin 891 adet otomobilin yüzde 66,1’i benzin, yüzde 12,9’u dizel, yüzde 12,7’si hibrit, yüzde 7,1’i elektrikli ve yüzde 1,2’si LPG yakıtlıdır. Mart ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 15 milyon 498 bin 386 adet otomobilin ise yüzde 35,2’si dizel, yüzde 33,0’ı LPG, yüzde 29,2’si benzin, yüzde 1,7’si hibrit ve yüzde 0,6’sı elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen(3) otomobillerin oranı ise yüzde 0,2’dir. Ocak-Mart döneminde 633 bin 710 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı yüzde 37,5 artarak 633 bin 710 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı da yüzde 15,9 artarak 6 bin 792 adet oldu. Böylece Ocak-Mart döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 626 bin 918 adet artış gerçekleşti.
Amasya Amasya’da koyun sürülerinin yayla göçü erken başladı Amasya’nın Taşova ilçesinde mevsim normallerinin üstünde artan sıcaklıklar nedeniyle koyun sürülerinin yaylaya göçü bir ay erkenden başladı. Sürülerin renkli yolculuğu havadan dronla görüntülendi. Amasya’da hava sıcaklıkları 30 dereceyi gördü. Mevsim normallerinin çok üzerinde seyreden hava sıcaklıkları sebebiyle yaylaya göç de erken başladı. Besiciler hayvanlarını yaz boyunca yüksek rakımlı arazilerde otlatarak verimliliği artırmayı hedefliyor. Taşova’da hayvancılık yapan Recep Taş (44) havaların ısınmasıyla birlikte kendilerine ait 500 koyun ile birlikte Akdağ Başyurt Yaylası’na ulaşabilmek için yola çıktı. Koyun sürülerin yolculuğu 24 saat sürdü. “Bu sene havaların kurak olmasından dolayı 40-45 gün erken gitmek zorunda kaldık” Dedelerinden kalan çobanlık mesleği devam ettiren Recep Taş, “Bu sene havaların kurak olmasından dolayı 40-45 gün erken gitmek zorunda kaldık. Nasip bundan sonrası. Yolculuğumuz 24 saat sürecek. Zorlanmamak olur mu? Uykusuzluğu var, yol yürümesi var. Muhakkak her mesleğin bir zorluğu vardır” dedi. Koyunlarının sürü halinde yaylaya göç etmesinin dedelerinden gelen bir gelenek olduğunu anlatan Taş, “Dedelerimizden sonra babam yapmış bu işi. Ondan sonra biz yapmaktayız. Bizim çocuklarımız yapacak bu işi. Yaylada Ekim ayının 15’ine kadar durmamız gerekiyor. Ondan sonra aynı tekrar bu şekilde buraya ineceğiz” diye konuştu. “Orta Asya’dan beri göç halindeyiz, Yörük’tür kökenimiz” Göçebe geleneğinin kökeninin Orta Asya’ya dayandığını hatırlatan Besici Şamil Soyal da “Orta Asya’dan beri göç halindeyiz. Kökenimiz Yörük’tür. Bu sene de havaların kurak gitmesinden dolayı hayvanlarımızı biraz erken yaylaya yolculuk yaptırdık. Yayla adı üzerinde mera alanı. Burada insanlarımız sonuçta tarım arazisinde yapıyor. Ama mera alanı olduğu zaman yayılım, hava değişimi var. Burada koyunlar ağrıma yapıyor ama yaylada ağrıma yapmıyor soğuk. Sağım yapmak isteyen sağımını yaparak peynirini ve sütünü alıyor” şeklinde konuştu. Yaptıkları işin günden güne kaybolduğuna dikkat çeken Soyal, “Devletimiz acil bu işe destek vermesi lazım. Ne gerekiyorsa onu yapması lazım. Yani küpe parası veriyor devletimiz, yıllık 100 lira hayvan başı. Ama bu yeterli gelmiyor. ’Devletimiz bize sigorta versin, maaş versin, hayvancılığımız 100 ise 200-300 yapalım’ şeklinde hayvancılarımızın talepleri var” ifadelerini kullandı.
Batman Yüksek dağlardan toplanan ışkın bitkisi hastalıklara iyi geldiği gerekçesiyle adeta kapışılıyor Batman’ın Sason ilçesinde yüksek rakımlı dağlarda karların erimesiyle ortaya çıkan ve bölgede yayla muzu olarak adlandırılan ışkın bitkisi, bir çok hastalığın şifa kaynağı olduğu gerekçesiyle kilogramı 150 lira olmasına rağmen yoğun rağbet görüyor. Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerindeki yüksek kesimlerde yetişen, kuzu kulağıgiller familyasının ekşimsi tadıyla kiviyi andıran ve muz gibi soyularak yenildiği için ’yayla muzu’ da denilen ışkın bitkisinin olgunlaşmasıyla bölgede yaşayan bir çok vatandaşa gelir kaynağı oldu. Sason ilçesine bağlı köylerde yaşayan vatandaşlar sabahın erken saatlerinde dağlardan kopardığı Işkın bitkisini ilçe merkezine getirerek kilosunu 150 liradan satarak aile geçimini sağlıyor. Işkın bitkisinin başta kalp rahatsızlığı olmak üzere bir çok hastalığa iyi geldiği için yoğun talep gördüğünü belirten vatandaşlardan Zülküf Ebinç, yüksek dağlardan kopardığı ışkın bitkisini ilçede satarak ailesini geçindirdiğini söyledi. Ebinç, “Bu bitkinin adı ışkındır. Yayla muzu olarak da biliniyor. Işkın Sason ilçesinde yüksek kesimlerde yetişiyor. Bir çok hastalığa ilaç olduğunu biliyoruz. Başta kalp rahatsızlığı olmak üzere tansiyon rahatsızlığı ve şeker hastalığına ilaçtır. Biz bunu aile geçimimizi sağlamak için sabah erken saatlerde grup olarak çıkıp yüksek dağlardan kopararak getirip kilosunu 150 liradan satıyoruz” dedi. “Bu bitki şifalı olduğu için çok tercih ediliyor” Işkın bitkisini koparmak için gece saatlerinde yola koyulduklarını belirten vatandaşlardan Hasan Yıldırım, “Bu bitki yüksek kesimlerde yetişiyor. Bu bitki şifalı olduğu için çok tercih ediliyor. Şu anda kilosunu 150 ile 200 lira arasında satıyoruz. Herkes çok tercih ediyor. Günlük 150 kilo toplayarak satıyoruz. Bu bitkiyi koparabilmek için gece saat 03.00 gibi yola çıkıyoruz. Yaklaşık 5 saat yol yürüyoruz. Çok yüksek yerde yetiştiği için dönüşümüz akşamı buluyor” diye konuştu.