ÇEVRE - 11 Kasım 2024 Pazartesi 16:30

Tabiat aşıkları için Maden Deresi’nde unutulmaz keşif

A
A
A
Tabiat aşıkları için Maden Deresi’nde unutulmaz keşif

Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen Sonbahar Doğa Yürüyüşleri’nin son programında doğa tutkunları şehrin cennet köşelerinden olan Maden Deresi’nde eşsiz bir deneyim yaşadı.


Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen Sonbahar Doğa Yürüyüşleri programları şehrin farklı destinasyonlarında devam ediyor. Doğaseverlerin yoğun ilgi gösterdiği yürüyüşlerin son durağı ise Karasu’da bulunan Maden Deresi oldu. Eşsiz doğası ve sonbaharın büyüleyici tonları arasında keyifli bir hafta sonu geçiren doğaseverler, uzman rehberler eşliğinde 6 kilometrelik parkuru geçtiler. Yeşilin her tonunu barındıran, şehrin en büyük ve güzel akarsularından biri olan destinasyonda tabiatın en özel bölümlerini keşfeden doğaseverler, unutamayacakları bir deneyim yaşadı.


Konuyla ilgili açıklama yapan Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, "Belediyemiz bünyesinde gerçekleştirilen Sonbahar Doğa Yürüyüşleri, Karasu ilçemizde yer alan Maden Deresi’nde yoğun bir katılımla gerçekleştirilmiştir. Doğaseverlerin oldukça keyifle zaman geçirdiği programlarımız, Aralık ayının ilk haftasına kadar her Pazar günü devam edecektir. Sonbaharın eşsiz güzellikleri arasında gerçekleştirilecek etkinliklerimize tüm doğaseverler davetlidir" ifadelerine yer verildi.



Tabiat aşıkları için Maden Deresi’nde unutulmaz keşif

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Fiyatlar yükseldi, tamirine talep arttı Sivas’ta 40 yılı aşkın bir süredir ayakkabı tamiri yapan Gökhan Uygur, vatandaşların artan ayakkabı fiyatları nedeniyle yeni ayakkabı almak yerine mevcut ayakkabılarını tamir ettirdiklerini söyledi. Bir dönem ayakkabı tamir ettirmek yerine yenisini alanlar, ayakkabı fiyatlarının artmasından sonra ayakkabı tamirine yöneldi. Son zamanlarda artan taleplerle birlikte ayakkabı tamircileri, artan iş yüküne yetişmekte zorlanıyor. Sivas’ta babasından kalma dükkanda 40 yılı aşkın bir süredir ayakkabı tamirciliği yapan Gökhan Uygur, çırak bulamamaktan dolayı dertli. Artan taleplerden dolayı fazla mesai yapan Uygur, işlerini yetiştirebilmek için fabrikasyon uygulamaları yapmaya başladı. “Bu mesleğe talep yok” Meslekte çırak yetişmediğini ifade eden Uygur,” Mesleğe 6 yaşında babamın yanında başladım. 40 seneden fazla bir süredir bu mesleği yapıyorum. Müşterilerimin getirdikleri ayakkabıları sanki kendi ayakkabılarımı tamir ediyormuş gibi davranıyorum. Müşterilerimi mutlu etmek beni de mutlu ediyor. Bu mesleğe talep yok. Herkes çocukları mevki makam sahibi olsun istiyor. Bu memleketin bu işleri yapanlara da ihtiyacı var. Herkes gibi bizim de sıkıntımız çırak yetişmemesi. Gençler ilk etapta alacağı parayı düşünüyor o yüzden de çırak yetişmiyor” dedi. “Hiç yapmadığımız tamirleri yapıyoruz” Vatandaşların artan ayakkabı fiyatlardan dolayı ayakkabı tamirine yöneldiğini belirten Uygur, ” Toplum olarak israfa alışmıştık. Vatandaşlar ayakkabı fiyatlarının artmasından dolayı 2 bin-3 bin liraya aldıkları ayakkabıları yırtıldığı zaman hemen kaldırıp artık çöpe atmıyorlar. Bu sebepten dolayı insanlar ayakkabılarını tamir ettirmeye başvurmaya başladılar. İnsanların maddi yönden alım gücü olmadığı için tamirata yöneldiler. Bizde elimizden geldiği kadar makul fiyatlara tamir etmeye çalışıyoruz. Eskiden hiç yapmadığımız tamirleri yapıyoruz ve artık fabrikasyon tamirleri dediğimiz tamirleri yapmaya başladık” diye konuştu.
Antalya Büyükşehir kreş sayısını 19’a çıkartacak Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, artan kreş maliyetleriyle birlikte Antalya ve ilçelerindeki açtığı kreş sayısını 16’ya yükseltirken, gelen yoğun talep üzerine 3 yeni kreş daha açmaya hazırlanıyor. Büyükşehir Belediyesi Kepez’de iki, Akseki’de bir kreşi daha yakında hizmete sunacak. Büyükşehir Belediyesi’nin kreş sayısı yeni kreşlerle birlikte 19’a yükselecek. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in her ilçeye kreş sözü ile başlattığı kreş seferberliği Antalya’nın birçok ilçesinde yoğun talep görüyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in kadınların iş hayatına katılımını sağlamak ve çocukların daha nitelikli eğitim almaları amacıyla Antalya’nın ilçelerinde hizmete açtığı kreşler büyük rağbet görüyor. Özellikle son yıllarda artan kreş fiyatlarıyla birlikte belediyeye ait kreşler vatandaşların büyük takdirini topluyor. 3 yeni kreş daha geliyor Büyükşehir Belediyesi’nin Muratpaşa ilçesinde Cam Piramit, Yenigün, Sedir, Güzeloba olmak üzere dört, Kaş ilçesinde iki, Kepez, Gündoğmuş, Serik, Manavgat, Gazipaşa, Alanya Elmalı, Finike, Kumluca, Korkuteli ilçelerinde de birer kreşi bulunuyor. Büyükşehir Belediyesi, yakın zamanda Kepez ilçesinde Santral ve Güneş mahallelerinde ve Akseki ilçesinde kreş hizmeti sunacak. Öğrenci kabulüne hazır olan üç yeni kreşin daha hizmete girmesiyle toplam kreş sayısı 19’a ulaşacak. Büyükşehir Belediyesi kreşlerine 4 yaşındaki kızını gönderen velilerden Hatice Girgin Kurar, kreşlerden çok memnun olduğunu belirterek, diğer özel kreşlere oranla belediye kreşinin her alanda daha iyi olduğunu söyledi. Veli Hande Öz ise, “Çocuğumuz çok mutlu, herkese tavsiye edebileceğim bir eğitim yuvası. Dışarıda kreş fiyatları artmış durumda, burası olmasa çocuğumu başka bir yere gönderebilir miyim bilmiyorum” dedi. Şeniz Karakoç Tüzün ve Yusuf Tüzün çifti ise evlerinin kreşe çok yakın olduğunu belirterek, “Kreş yapılırken takip ediyorduk, kayıt dönemi başvurduk ve kabul edildik. Ekonomik olarak bizi çok rahatlattı. Birçok kreş dolaştık. Bu şartlarda bir kreş bulmamız çok zor” diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi kreşlerinde kızı eğitim gören Çilem Şahin ise, “Bir arkadaş sayesinde duydum. Başvuru yaptım ve onaylandı. Kreşten çok memnunum. Kızımın konuşması tam gelişmemişti, bir ay içinde konuşmayı söktü. Arkadaşı ve öğretmenleriyle diyaloğu çok iyi. Dört kişilik ailecek bir akşam yemeğine yediğimiz fiyata, biz bir ayda veriyoruz. Fiyatları özel okul ve diğer belediye fiyatlarına oranla minimum düzeyde, bu yüzden çok memnunum” ifadelerini kullandı.
Kırıkkale Bin 300 metreden çıkan kaynak suyuyla üretiliyor: 84 mineralli tuz, AB’den coğrafi işaret onayı bekliyor Kırıkkale’de bin 300 metreden çıkan doğal kaynak suyundan elde edilen 84 mineralli coğrafi işaretli Delice Tuzu için Avrupa Birliği (AB) coğrafi işareti başvurusu yapıldı. Mikroplastik ve ağır metal içermeyen doğal yapısıyla dünya literatürüne giren tuz, 11 ülkede yoğun talep görüyor. Kırıkkale’nin Delice ilçesinde üretilen ve bin 300 metre derinlikteki fay kırığından çıkan kaynak suyundan elde edilen coğrafi işaretli tuz, doğal yapısı ve zengin mineral içeriğiyle dikkat çekiyor. Mikroplastik ve ağır metal içermeyen tek tuz olarak dünya literatürüne giren bu özel ürün, Amerika’dan Almanya’ya kadar 11 ülkede yoğun talep görüyor. Tamamen doğal yöntemlerle üretilen Delice tuzu, sera tipi havuzlarda toplanan kaynak suyunun güneş ışınlarıyla işlenmesi sonucu elde ediliyor. Rafineri işlemi ve kimyasal müdahaleden uzak bu üretim yöntemi, tuzun doğal mineral yapısını koruyor. Uluslararası alanda büyük ilgi gören Delice tuzu için Avrupa Birliği (AB) coğrafi işareti başvurusu yapıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteğiyle başvuru süreci onay aşamasına gelirken, bu gelişmenin ürünün dünya pazarındaki değerini artırması bekleniyor. "84 mineralden oluşan bir sıvı olarak yer yüzüne çıkmaktadır" Mayiz Tuz Genel Müdürü Mehmet Kahraman, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Delice tuzunun yüksek mineralli yapısı sayesinde potasyum, magnezyum, stronsiyum, gümüş, altın ve vanadyum gibi insan sağlığına faydalı mineraller içerdiğini belirtti. Kahraman, "Bin metre tuz tabakası ve 300 metre toprak tabakasının ardından yüzeye ulaşmaktadır. Yüksek mineralli yapısıyla, 84 mineralden oluşan bir sıvı olarak yer yüzüne çıkmaktadır. Bu sıvının içinde potasyum, magnezyum, stronsiyum, gümüş, altın ve vanadyum gibi, insanların günlük ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olan çok değerli ve gerekli mineraller bulunmaktadır" dedi. "Yemeklerde ’tuzlu’ hissi vermez" Delice kaynak tuzunun işlem görmeden sofralara ulaştırılan bazik yapısıyla öne çıktığını anlatan Kahraman, "Tuzlar genelde 3 sınıfa ayrılmaktadır. Bizim ürettiğimiz bazik versiyon, işlem görmeden direkt sofralarınıza ulaşıyor. Asidik versiyon üretmiyoruz. Bazik tuzumuzun en önemli özelliklerinden biri, yediğinizde ağızda acı bir tat bırakmamasıdır. Ekşimsi bir tada sahiptir ve yemeklerde ’tuzlu’ hissi vermez. Ne kadar kullanırsanız kullanın yemeklerde bu kelimeyi duymazsınız. Ayrıca, sağlığa olan faydalarıyla dikkat çeker. Tansiyon hastaları bu tuzu rahatlıkla tüketebilir; herhangi bir rahatsızlık vermez. Tuzumuzu hem sıvı hem de katı formda piyasaya sunuyoruz" diye konuştu. "11 ülkede aktif satış yapıyoruz" Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteğiyle Avrupa Birliği coğrafi işareti için başvuru sürecinde olduklarını ifade eden Kahraman, "Tuzumuz için Avrupa Birliği (AB) coğrafi işareti başvurusu yaptık ve bu süreç Tarım ve Orman Bakanlığımızın destekleriyle onay aşamasına gelmiş durumda. Bu, bizim için büyük bir onur kaynağıdır. Amerika başta olmak üzere 11 ülkede aktif satış yapıyoruz. Almanya, Hollanda ve Katar gibi birçok ülkeye ürün gönderiyoruz. Gönderdiğimiz tüm ülkelerden tuzumuz için övgü dolu geri dönüşler alıyoruz, bu da bizi gururlandırıyor. Türkiye’den böyle bir ürünün çıkması ve Avrupa ile Asya ülkelerinden olumlu sonuçlar alması bizler için oldukça duygusal bir anlam taşıyor" şeklinde konuştu. "Dünyada mikroplastik ve ağır metal içermeyen tek tuz olarak seçildik" Delice tuzunun, dünya literatürüne girerek önemli bir başarıya imza attığını belirten Kahraman, Kırıkkale Üniversitesi ile yapılan bilimsel çalışmaların bu sürece büyük katkı sunduğunu söyledi. Kahraman, "Dünya literatür dergisine girmek bizim için zorlu bir süreçti. Ancak mikroplastik analizi ve ağır metal analiz sonuçları sayesinde, dünyada mikroplastik ve ağır metal içermeyen tek tuz olarak seçildik. Bu başarı, dergide yayınlanmamızı sağladı. Bu konuda Kırıkkale’deki üniversitemizin bizimle yaptığı çalışmalar, bu başarıya ulaşmamızda bize büyük destek olmuştur" ifadelerini kullandı.