KÜLTÜR SANAT - 11 Ekim 2018 Perşembe 13:03

Akademisyen Tarık Yazar’dan "Afiş Tasarımları Sergisi"

A
A
A
Akademisyen Tarık Yazar’dan "Afiş Tasarımları Sergisi"

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Görsel İletişim Tasarımı Bölümü Dr.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Görsel İletişim Tasarımı Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Tarık Yazar, 30 ayrı konuyu barındıran “Kişisel Afiş Tasarımları Sergisi” açtı.


Güzel Sanatlar Fakültesi Sanat Galerisinde açılan sergiye; OMÜ Genel Sekreteri Doç. Dr. Menderes Kabadayı, GSF Dekan Vekili Prof. Dr. Ali Seylan, Güzel Sanatlar Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ali Tomak, ÜNİ-DOKAP Genel Sekreteri Prof. Dr. Yusuf Demir, OMÜ Vakfı Koleji Müdürü Mustafa Kurt, akademisyenler, emekli öğretim üyeleri ile öğrenciler katıldı.



Sergi 19 Mayıs’ın 100. yılı etkinlikleri kapsamında açıldı


Sergisini, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100. yılı etkinlikleri kapsamında açan Dr. Öğr. Üyesi Yazar, açılış öncesi yaptığı konuşmada bu çalışmasını 19 Mayıs ile ilgili yapılacak etkinlikler kapsamına aldığına dikkat çekerek sergisini Atatürk ve silah arkadaşlarına ithaf ettiğini belirtti. İtalya’da eserlerini sergileyen Fakülte Dekanı Prof. Dr. Metin Eker ile birlikte eş zamanlı sergi açılışları yaptıklarını söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Yazar, fakülteye emek vermiş ve hizmet etmiş emekli öğretim üyelerini sergisinde görmekten de ayrı bir mutluluk duyduğunu dile getirdi.



İnsan hakları, küresel ısınma, kimlik krizi, yeni dünya düzeni ve pek çok konu


Konuşmasında afişin işlevlerine ve sergisinde yer alan eserlere değinen akademisyen Tarık Yazar, “Afiş, tasarım ve sanat kaygısının eşit ağırlıkta olduğu bir mesajı iletmek veya bir ürünü tanıtmak amacıyla hazırlanan ve karşımıza hemen her yerde, her an çıkabilecek grafik ürünleri olarak ilgi odağı olabilmekte. Afişler bu anlamda ürün ya da hizmetin daha çok dikkat çekecek bir şekilde ifade edilmesidir. Dolayısıyla bilgilendirme, bilinçlendirme, duyurma, satış arttırma vb. amaçlarla tasarlanıp hazırlanır. Tabii şunu da vurgulamak gerekir ki; çağdaş afiş dilinin gelişimini; kübizm, ekspresyonizm (dışa vurumculuk), art nouveau (yeni sanat), art deco, bauhaus, uluslararası tipografik stil gibi modern sanat ve tasarım akımlarına borçluyuz. Sergide de sağlık hakkından cinsiyet eşitliğine, evrensel barıştan ırkçılık sorununa, dinler arası hoşgörüden 15 Temmuz Demokrasi Zaferi’ne kadar çeşitli konular üzerinde çalıştım. Bütün katılımcılara ilgi ve katılımlarından dolayı şükranlarımı sunuyorum” sözlerine yer verdi.


Ardından serginin açılışı yapılırken akademisyen Yazar, hazırladığı afişler hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Sergide bunu yanı sıra “Poster for Tomorrow” gibi uluslararası afiş yarışmalarında dereceye giren eserler de bulunuyor.


Dr. Öğr. Üyesi Yazar’ın düş ve düşüncelerinin ürünü olan kişisel afiş tasarımı sergisi 19 Ekim’e kadar ziyaretçilere açık olacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır’da vektörlere karşı ilaçlama çalışmaları sürüyor Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ekipleri, kent genelinde ilaçlama çalışmalarını aralıksız bir şekilde sürdürüyor. Belediyeden yapılan açıklamada, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı Veteriner İşleri ve Halk Sağlığı Şube Müdürlüğü İlaçlama Birimi ekipleri, sivrisinek, karasinek, yakarca, kene ve benzeri haşere popülasyonlarının insan sağlığını tehdit etmeyecek düzeyde tutulması ve bunlardan bulaşabilecek sıtma, tifo, kolera, dizanteri, sarıhumma, şark çıbanı gibi hastalıkların önlenmesi için bilimsel mücadele yöntemleriyle ilaçlama çalışmalarına hız verdi. İlaçlama faaliyetleri; 274 personel, 80 adet araç, 34 adet holder, 1 adet traktör holderi, 15 adet atomizör, 50 ulv cihazı, 200 adet sırt pompası, 1 adet misblower, 5 adet termal sisleme cihazı ile 17 ilçe ve 1046 mahallede sürüyor. İlaçlama çalışmaları, sivrisinek ve karasinek larvalarına karşı havuz, göl, gölet, kanalizasyon, sazlık alanlar, bataklıklar, fosseptikler, birikinti sular, bodrum suları, süs havuzları, hayvan gübrelerinin biriktiği alanlar, ahırlar, organik atıkların toplandığı ve biriktiği yerler, çöplükler, çöp konteynırları, çöp aktarma istasyonları vb. üreme alanlarında belli periyotlarla yapılıyor. İlaçlama hizmetleri, mühendisler gözetiminde yıl boyunca Sivrisinek, karasinek, tatarcık gibi zararlıların erginlerine karşı üredikleri, beslendikleri, barındıkları ve dinlendikleri tüm alanlarda biyosidal ürünler, araç ve cihazlar kullanılarak devam edecek.
Ankara AYM üyeliğine seçilen Çınar için yemin töreni düzenlendi Anayasa Mahkemesi (AYM) üyeliğine seçilen Ömer Çınar, düzenlenen törenle ant içip, cübbe giyerek görevine başladı. Anayasa Mahkemesi’nin 62. kuruluş yıldönümü ve yeni üye Prof. Dr. Ömer Çınar’ın göreve başlaması dolayısıyla tören düzenlendi. Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu’nda gerçekleştirilen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Karaköse ile birçok yargı mensubu katıldı. Törende açılış konuşmasını gerçekleştiren AYM Başkanı Kadir Özkaya, AYM’nin yeni üyesi Ömer Çınar’ı tebrik etti. Ülkeye hayırlara vesile olmasını dileyen Özkaya, ”Liyakatli üyelerden oluşan AYM’nin yeni üyesinin kendisinden beklenen katkıyı sağlayacağını umuyorum” dedi. "Hakimler özgürce karar vermelidirler" Hakimlerin kimsenin etkisinde kalmadan tarafsız bir şekilde karar vermesi gerektiğini ifade eden Özkaya, “Adaletin sağlanması bakımından en önemli sorumluluk hakimlere düşer. Hakimin terazisi hep doğru tartmalıdır. Hiçbir neden onları hakkı ayakta tutmaktan alıkoymamalıdır. Örnek ahlak sahibi olmalı, kişilik ve vicdanlarını kirletmemelidirler. Herhangi bir dışsal etki altında kalmadan özgürce karar vermelidirler. Bağımsız ve tarafsız yargının varlığı bağımsız ve tarafsız hakimlere bağlıdır” diye konuştu. “Gazze’deki ikiyüzlülüğü kabul etmiyorum” İsrail’in Gazze’ye yaptığı zulmü kabul etmediklerini vurgulayan Özkaya, “Millet olarak ortak menfaatlerimiz için kenetlenip çalışmalıyız. Gazze başta olmak üzere zulümlere karşı gösterilen ikiyüzlülüğü kabullenemediğimizi dile getirmeyi bir görev biliyorum. İnsanlığa adaleti anlatan devletlerin zulme ve haksızlığa gözlerini ve vicdanlarını kapatmaları, insanlığı gelecek adına umutsuzluğa sevk etmektedir” dedi. Özkaya’nın konuşmasının ardından AYM’nin yeni üyesi Çınar kürsüde yemin etti.
Erzurum Tarih Derneği ve Türk Ocakları’ndan 24 Nisan tepkisi ABD ve Fransa gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı olarak anma günü olarak kabul etmesine tepki gösteren Erzurum Tarih Derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırımın belgelerle ortada olduğunu söylediler. Konuyla ilgili olarak ortak bir basın açıklaması yapan Prof. Dr. Ömer Özden ile Av. Nizam Işık, 24 Nisan 1915 yılında asıl soykırıma uğrayanların Doğu Anadolu’da yaşayan Türkler olduğunu belirterek, asıl bunun dünya gündemine oturtulması gerektiğini ifade ettiler. ABD, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı Anma Günü ilan etmesinin yıl dönümünde ortak bir açıklama yapan Erzurum Tarih derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, şu ifadeleri kullandılar: “24 Nisan 1915 tarihinde, Ermenilerin Türklere yönelik tedhiş ve terör eylemlerine karşı bir tedbir olmak üzere Osmanlı Devleti’nin Sevk ve İskân Kanunu, bir tehcir değil, Ermenileri iskân etme kanunudur. Bu kanun gereğince Ermeni nüfus hem güvenli bölgelere nakledilmiş ve orada iskan edilmiş hem de Osmanlı ordusuna karşı yapabilecekleri suikastler önlenmeye çalışılmıştır. Bu iyi niyetli girişim, sonraki zamanlarda ters döndürülerek bir soykırım yapıldığı gibi yalan bir beyanın etrafında insanlar aldatılmaya çalışılmış ve Türk toplumuna ve devletine yönelik bir karalamaya dönüştürülmüştür. 1918 yılında Anadolu coğrafyasında Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırım ise belgelerle ortadadır. 1915 yılında çıkarılan yasanın bir sevk ve iskan yasası olduğu da yine belgelerle ortadadır. Tarih ise belgelerden yola çıkılarak yapılan bir bilimdir. Belgeden yoksun anlatılan hiçbir olayın kıymeti harbiyesi bulunmamaktadır. Bu bakımdan her 24 Nisan’da karşımıza çıkarılan sözde Türklerin Ermeni kıyımı yaptığı gibi bir yalanı artık bütün ülkelerin anlamasını ve bu yalanın artık tutmadığını görmelerini istiyoruz. Asıl soykırıma uğrayan Doğu Anadolu’da yaşayan Türklerdir ve asıl dünya gündemine oturtulması gereken budur. Doğu Anadolu’nun muhtelif bölgelerinde ortaya çıkarılan toplu mezarlar bunun en önemli kanıtıdır ve batılı ülkelerin özellikle de Amerika ve Fransa’nın artık bunu görüp anlaması gerekmektedir. 24 Nisan’da bir sözde Ermeni kıyımının yapıldığı iddiasını Türk Ocakları Erzurum Şubesi ve Erzurum Tarih Derneği olarak kınıyor ve böyle bir iddianın asılsız olduğunu tüm dünya kamuoyuna açıkça ilan ediyoruz.”