SAĞLIK - 10 Haziran 2019 Pazartesi 12:53

Erken menopoz hastalık habercisi olabilir

A
A
A
Erken menopoz hastalık habercisi olabilir

Her kadının doğal bir süreç olarak yaşadığı menopoz beklendiği dönemin tersine daha erken geldiğinde bazı hastalıkların habercisi olabiliyor.

Her kadının doğal bir süreç olarak yaşadığı menopoz beklendiği dönemin tersine daha erken geldiğinde bazı hastalıkların habercisi olabiliyor.


Medicana Samsun Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Sevinç Bilgin, menopoz hakkında önemli bilgiler verdi. Menopoz, yaş almanın doğal sonucu olarak, yumurtalıkların yumurta ve kadınlık hormonları olan östrojen-progesteron üretimini durdurması sonucu adet kanamalarının kesilmesi ile kendini belli eden bir dönemdir. Irk ve genetik yapıya bağlı olarak değişen menopoz yaşı, Türk kadınında ortalama 45-55 yaşları aralığındadır. Kadınların yaklaşık yüzde 88’i 45-55, yüzde 10’u 40-45 yaş arası doğal menopoza girer” bilgilerini verdi.



Yaşam biçimi erken menopozu etkiliyor


Erken menopozun, 40 yaş altında yumurtalıklardaki yumurta hücrelerinin (follikül ) tükenmesi sonucu, yumurta üretimi ve hormon üretiminin durması olduğunu belirten Opr. Dr. Sevinç Bilgin, “Erken over yetmezliği ise adet düzensizliği, over rezervinin(yumurta-follikül sayısının ) azalması ve kısırlık la kendini gösteren bir tablodur. Menopozdan farkı çok nadirde olsa geri dönebilen, yüzde 5-10 arası olasılıkta kendiliğinden gebelik olabilen bir tablodur. Kız çocuklarındaki yumurta üretimi daha anne karnında başlar milyonlarca üretilir ancak belli bir süreden sonra(anne karnında 6.ay ) üretim durup giderek sayı azalmaya başlar. Doğduğunda 2 milyon olan yumurta hücresi ergenlik döneminde yaklaşık 400 bin tanedir. Her ay yumurta büyütüp atılması dışında yüzlerce yumurta hücresi de kendiliğinden harap olup yıkım sonucu kaybolur. Irk, genetik alt yapı(aile menopoz yaşı ), beslenme, yaşam biçimi, sigara ve stres gibi faktörler menopoz yaşını belirler. Kadındaki yumurta hücrelerini (follikül ) hızla tüketen çeşitli sebepler erken over yetmezliğine ve erken menopoza gidişe yol açar” diye konuştu.



Erken over yetmezliği-erken menopoz


Opr. Dr. Sevinç Bilgin şöyle devam etti: “Erken over yetmezliği ve erken menopoz 2 şekilde olur. Bunlar: Yumurta hücresinin(follikül ) tükenmesi (doğuştan rezervin az olması veya sonradan hücre yıkımı ile) genetik yapıdan etkilenir. Ailede anne, abla teyze gibi yakınlarda erken menopozun olması bir risk faktörüdür. Yumurta hücresi fonksiyonunu yapamaması(hormona cevapsız hücreler). Hücre yıkımı ya da cevapsızlığının sebepleri çoğunlukla bilinmemekle birlikte en çok eşlik eden durumlar şunlar: Oto immun hastalıklar: Bilinmeyen bir sebeple vücudun bağışıklık sistemindeki bozulma sonucu, vücut kendi hücrelerini yabancı gibi kabul eder ve onlara karşı ürettiği antikorlar (oto-kendine antikor) ile kendi hücrelerini tahrip ederek hızla tükenmelerine yıkılmalarına yol açar. Bu oto immun (kendi kendini yok etme ) reaksiyon, overdeki hücreleri tahrip etmeye yönelik olursa erken over yetmezliği ve erken menopoz olurken vücudun başka endokrin organ ve başka dokularına karşıda olabilir. Tiroit te hashimato, böbrek üstü bezinde adisson hastalığı, pankreas diyabet, miyastenia gravis, ciltte vitiligo, paratiroid bezi gibi birçok başka hastalıkta olabilir. O yüzden erken menopoz bazı başka önemli hastalıkların ön habercisi olabilir. Genetik kusurlar-kromozom bozuklukları: En çok frajil x sendromu(zeka geriliği ve otizm eşlik eder). Özellikle 30 yaş altındaki hastalarda kromozom ve genetik anormallikler daha çok görülür. Over hasarı: Radyasyona maruz kalma ya da kemoterapi görme sonucu yumurta hücre yıkımına ve kaybına bağlı olabildiği gibi, çikolata kisti yada endometriom gibi sebeplerle yapılan ameliyatlar sonrası da yumurta hücresi ve over rezervi azalır.”



Erken menopoz belirtileri


Dr. Sevinç Bilgin, erken menopozun belirtilerini şöyle sıraladı:


Adet düzenliği( oligo amenore), 3-4 ay adet görmeme, ateş basması, terleme, uykusuzluk, cinsel istekte azalma, vajinal kuruluk, kısırlık. Erken menopoz ya da erken over yetmezliğinin en önemli ve tahripkâr etkisi kısırlıktır. Yumurta üretiminin ve yumurtalık fonksiyonunun bittiği durumda gebe olma şansı kalmayabilir. Ancak adet aralarının açıldığı ve over rezervinin (follikül sayısının) azaldığı ara bir dönem vardır ki bu dönem yakalanabilirse, hastayı tüp bebeğe yönlendirme çocuk sahibi olmaları açısından bir fırsat olabilir. Ancak çoğu zaman bu ara dönem kaçırılır ya da yumurta tükenişi hızla menopoza götürebilir. Kardiyovasküler hastalıklar: Erken menopoz ve östrojenin koruyucu, destekleyici etkisinin ortadan kalkması ile uzun vadede kalp ve damar hastalıkları riski artar. Östrojen hormonu eksikliğine bağlı kemik yoğunluğunda azalma ve ileri yaşlarda kemik kırılganlığının artması ve kolay kemik kırıkları için risk oluşur. Erken menopoz ya da prematür over yetmezliğinin tedavisi ya da önlenmesi söz konusu değildir. Over rezervinin azaldığı dönem yakalanabilirse, özellikle çocuk sahibi olmak isteyenlere tüp bebek tedavisi için bir şans tanımak için bilgilendirmek ve yönlendirmek gerekir. Erken menopozun tedavisi eksilen hormonları yerine koyma şeklindedir. Östrojen rogesteron kombinasyonu olan ilaçlar, kullanılmasını engelleyecek bir hastalık olmadığı sürece doğal menopoz yaşı olan 50 yaşa kadar devam ettirilebilir. Bu yerine koyma tedavisi boyunca hastalar, başka bazı hastalıkların kontrolü için mutlaka yakın takip altına alınmalıdır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Oğlunun telefonundan mesaj atıp kapıyı açtırdıktan sonra eşini öldürmüş Ankara’da boşanma aşamasındaki eşi tarafından 15 Nisan’da bıçaklanarak öldürülen kadının, kocası tarafından tuzağa düşürüldüğü ortaya çıktı. Oğlundan gelen mesajın kocası tarafından gönderildiğinden habersiz dışarı çıkan talihsiz kadın, gözü dönmüş eşi tarafından defalarca bıçaklandı. Olayın başladığı anlar ise güvenlik kamerasına yansıdı. Ankara’da 11 yıl önce evlendiği K.C.’den (36) şiddet gördüğünü iddia eden Yonca Kazan Coşkun (32), boşanma davası açtıktan sonra aile evine döndü. Çiftin 10 ve 7 yaşındaki çocukları ise babalarında kaldı. 6 aylık uzaklaştırma karanın sona ermesinin ardından K.C., eşinin yaşadığı apartmanın önüne gitti. K.C., ele geçirdiği oğlunun telefonundan Coşkun’a “’Anne çok hastayım, okulun bahçesinde seni bekliyorum” yazılı mesaj gönderdi. Her şeyden habersiz endişeli bir şekilde dışarıya çıkan Coşkun, elinde bıçakla bekleyen K.C. ile karşılaştı. Kaçmaya çalışan Coşkun, evinin banyosuna saklandı. Banyo kapısını kıran K.C., saldırdığı eşini bıçakladı. Coşkun, olay yerinde hayatını kaybederken, Kerim Coşkun, gelen polis ekiplerine teslim oldu. İfadesi ortaya çıktı Yakalanan K.C., savcılıktaki ifadesinde, eşiyle cinsel konularda sorunlar yaşadıklarını, eşinin olay günü kendisine hayatında başka birisi olduğunu söylediğini ve ‘Sen erkek misin, erkeklik görevini yapıyor musun?’ dediğini iddia etti. Saldırgan şahıs, sevk edildiği mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Bursa Kayıp mürettebatın ailelerinin feryadı: "İhmallerin araştırılmasını istiyoruz" Marmara Denizi açıklarında, İmralı Adası’nın ise güneybatısında batan bin 250 ton mermer tozu yüklü olan Batuhan A gemisindeki 6 mürettebattan 4’ünün cansın bedenine ulaşılırken 2 kişiden ise haber alınamadı. Çalışmalara devam edilmesini isteyen acılı aileler, sorumluların da bir an önce adalete hesap vermelerini istedi. 15 Şubat tarihinde Marmara denizinde batan Batuhan A. isimli kargo gemisinin kayıp mürettebatı arasında bulunan makine stajyeri Ahmet Atav’ın babası Şenol Atav, geminin ihmal sonucu battığını ileri sürerek açıklamada bulundu. Şenol Atav, “Ben 25 yıldır gemiciyim. O gemi o günkü hava şartlarından dolayı ya da geminin yaşından dolayı batmadı. O geminin batış sebebi tamamen ihmaldi. Bu ihmalle birlikte geminin denetimlerinin doğru yapılmadığını delilleriyle savcılığa sunduk ve sunmaya da devam edeceğiz. Bu ihmallerde en büyük kabahatli Marmara Liman Başkanı, Bandırma Liman Başkanı, Bandırma Kara Sörveyi, Gemlik Liman Başkanı ve Gemlik Liman Sörveyi’dir. Geminin rutinlerine uygun yapılması gereken kontrol ve denetimlerin doğru olarak yapılmamıştır. Bundan ihmallerden dolayı oğlumun cenazesine ulaşamıyorum. İlgili kurumların bu konuda ellerinden geleni yapmasını rica ediyorum. “ dedi. Batan geminin kaptanı Hasan Mehmet Uyanık’ın oğlu Abdullah Uyanık ise “Kazadan yaklaşık 45 gün sonra babamın cesedine ulaşıldı. Bulunamayan iki mürettebat üyesinin bulunmasını istiyorum. Aramalara 15 gün sonra son verildi. Aramalara yeniden başlanmasını istiyorum. İhmallerin araştırılması ve adaletin sağlanmasını istiyoruz“ ifadelerini kullandı. Ailelerin avukatı Muhammed Emin Çelik, “15 Şubat tarihinde Batuhan A. adlı gemi Bursa Karacabey açıklarında ne yazık ki ağır ihmaller sonucu batmıştır. Devletimiz Kızılay, AFAD, Türk Silahlı Kuvvetleri, Bursa Valiliği, Karacabey Kaymakamlığı başta olmak üzere bütün organlarıyla arama çalışmalarını sürdürmüştür. Ancak, ne yazık ki Batuhan A gemisindeki 6 mürettebattan yalnızca 4 kişinin cesedine ulaşılmış, kalan 2 mürettebat hala bulunamamıştır. Bizler mavi vatanın bütünlüğüne inanıyoruz. Deniz emekçileri de mavi vatanın bir parçasıdır. Denizcilerimiz asla ihmal edilemez ve göz ardı edilemez. Bu doğrultuda Batuhan A. Gemisinin batmasına sebep olduğu düşünülen bütün ilgili kurum, kuruluş ve şahıslar hakkında suç duyurusunda bulunduğumuzu açıklamaktayız. Batuhan A. Gemisi 53 yaşında bir gemidir. Bu kadar yaşlı ve artık tamir görmekten paslanmış bir geminin özellikle bu hava şartlarında seyrine izin verilmesi nasıl mümkün olabilir. Geminin azami alabileceği yükün üzerinde yük almasına kim neden müsaade etmiştir. Bilindiği üzere geminin denize ve yüke elverişli olması gerekmektedir. Brandasının dahi sertifikası olmayan bir gemiye denize elverişlilik belgesi kim tarafından verilmiştir. Bu bahsettiklerimize ek olarak gerekli hususlar Karacabey Başsavcılığına sunulmuştur. Ancak bu sebeplerden daha fazlası bulunmaktadır ve bu sebepler göstermektedir ki Batuhan A. Gemisi hava şartları nedeniyle değil, ağır ihmaller sonucunda batmış olmakla birlikte 6 mürettebatımız elzem bir şekilde hayatını kaybetmiştir. Bizler gemilerimiz batmasın, denizcilerimiz yaşasın istiyoruz” dedi.