SAMSUN (İHA) – Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Serkan Uysal, nedeni tam olarak bilinmeyen mide kanserinin sinsice ilerlemesinin erken teşhisi güçleştirdiğini söyledi.
Sessizce ilerlemesiyle bilinen mide kanseri, Türkiye’de en sık görülen kanser türlerinden biri. Nedeni tam olarak bilinmeyen mide kanserinin sinsice ilerlemesi erken teşhisi güçleştiriyor. Üstelik karın ağrısı, şişkinlik, halsizlik gibi belirtilerle başka hastalıkları taklit ediyor. Medicana Samsun Hastanesi Gastroenteroloji Bölümünden Dr. Öğretim Üyesi Serkan Uysal, bazen tek belirtisi karın ağrısı olan mide kanseri ile ilgili bilgiler verdi. Dr. Uysal, “Mide kanserinin spesifik bir belirtisi olmadığı ve sinsice ilerlediği için risk faktörlerine özellikle dikkat etmek gerekiyor. Genetik özelliklerin yanı sıra çevresel etkenler ve hastalığın gelişimine neden olan bazı öncül hastalıkların etkili olduğu düşünülüyor. Örneğin Dünya Sağlık Örgütü ağız yoluyla bulaşan helikobakter piloriyi kansere neden olan etkenler arasına almıştır. Sigara kullanımı da risk unsurlarından birini oluşturuyor. Sigara içmeye genç yaşta başlayan ve uzun süreli ağır içici olan kişilerde kanserin gelişme riskinin yaklaşık iki kat arttığı gözlenmiş. Ayrıca bazı beslenme alışkanlıkları da etken olabiliyor. Özellikle fazla tuz tüketimi, gıda koruyucu katkılar, temiz olmayan içme suları, yüksek ısıda pişirilmiş etler, küflenmiş tahıllar, tohumlar, çekirdek tohumları ve yağda kızartılmış gıdalar, aşırı kırmızı et tüketimi de riski artırıyor” dedi.
Hastalığın belirtilerini anlatan Uysal, “Gece uykudan uyandıracak şekilde mide ağrısı ve hazımsızlık, sebebi bilinmeyen kilo kaybı, iştah azalması, erkenden doyma, demir eksikliği, yutma güçlüğü, kansızlık, bulantı ve kusma, dışkının siyah olması gibi belirtiler mide kanserine işaret edebiliyor. Bu belirtiler tümörün bulunduğu yere göre değişiklik gösterebiliyor. Özellikle ailesinde mide kanseri hikayesi olanların bir şikayeti olmasa bile endoskopi yaptırarak kanser ya da kansere neden olabilecek bazı mide hastalıkları açısından doktor kontrolüne gitmeleri önemli. Endoskopi sırasında biyopsi yapılarak teşhis konuluyor. Mide duvarının derin kısımlarına inmeyen tümörler de endoskopi ile çıkarılabiliyor. İleri evre mide kanserinde cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi uygulanıyor” diye konuştu.
Uysal, hastalığın tedavisi ve uyulması gerekenler hakkında ise şunları söyledi:
“Hastalıktan korunmak için ideal kilonuzu koruyun. Taze sebze ve meyve ağırlıklı beslenirken karbonhidrata sınır getirin. Tuzlu, tütsülenmiş, yağlı, asitli, beklemiş ve hazır gıdalar tüketmeyin. Hayatınızda sigara veya alkole yer vermeyin. Genetik olarak mide kanseri riskiniz varsa düzenli aralıklarla muayenelerinizi ve helikobakter pilori testini yaptırın. C vitamini ve kalsiyumdan zengin gıdalar tüketin. Mide kanseri sigara kullananlarda daha çok görülmektedir. Mide kanseri; midesinde polip bulunanlarda, helikobakter pilori enfeksiyonu olan veya tütsülenmiş gıda ve turşu gibi yiyecekleri çok fazla tüketen özellikle Asya toplumlarında daha sık görülen bir kanser türüdür. Ama taze sebze meyve tüketiminin olduğu bölgelerde mide kanserinin sıklığı düşmektedir. Mide kanseri belirtisi görüldüğünde mutlaka bir gastroenteroloji uzmanına başvurularak endoskopi yaptırılması gerekir. Mide kanserinin mevcut tedavi yöntemlerinin içerisinde cerrahi ve kemoterapi ilk sıralarda başta gelmektedir. Özellikle ikinci evreden başlayan mide kanserinde operasyon öncesi verilen kemoterapi tedavisi, operasyon sonrasındaki etkinliği arttırmak için çok önemlidir.”
