EĞİTİM - 20 Kasım 2019 Çarşamba 14:41

OMÜ hedef büyüttü

A
A
A
OMÜ hedef büyüttü

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof.

Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, üniversite olarak bundan sonraki hedeflerinin dünyada ilk 500, Türkiye’de ise ilk 10 üniversite arasına girmek olduğunu açıkladı.


OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, Samsun’da görev yapan yerel ve ulusal basın temsilcileriyle bir araya geldi. Rektörlük binasındaki toplantı salonunda düzenlenen toplantıda konuşan Rektör Bilgiç, yaptıkları hizmetleri ve hedeflerini anlattı.



"Dünyada ilk 500’e Türkiye’de ilk 10’a girmeyi hedefliyoruz"


OMÜ’yü dünyanın ve Türkiye’nin sayılı üniversitelerinden biri haline dönüştürmek için var güçleriyle çalıştıklarını ifade eden Rektör Bilgiç, “Göreve geldiğimiz zamandan bu zamana kadar birçok başarı elde ettik. İlk başarıyı, dünyada önemli üniversite sıralamalarından olan Times Higher Education sıralamasında 2018’den itibaren ilk 1001+ diye geçen grup içerisinde yer alamaya başlayarak gördük. Dünyadaki 20 bin üniversitenin sıralamasında OMÜ’nün 1001+ sıralamada yer almış olması bir başarıydı. Greenmetric sıralamaları var. Burada da ilk 330 içerisinde yer aldık. Bu da bizim başlangıçta koyduğumuz hedefler yolunda ilerlediğimizin işaretlerini bize vermişti. Dünyada ilk 500 üniversite, Türkiye’de de ilk 10 üniversite arasında yer almayı hedefliyoruz” dedi.



“OMÜ kampüsü 2021yılının sonuna kadar tamamen dumansız olacak”


Dumansız hava sahası, geri dönüşüm ve sıfır atık projelerinden de bahseden Rektör Sait Bilgiç, “Kampüsümüzü engelsiz bir kampüs yapacağımızı söylemiştik. 2019 yılı içerisinde YÖK’ün düzenlediği Engelsiz Üniversite Ödül Töreni’nde en çok bayrak alan üniversiteler kapsamında 81 üniversite arasında 6. sırada yer aldık. Biz bunu 1. sıraya kadar taşıyacağız. O konuda da elimizdeki imkanları, kampüsü engelsiz bir üniversiteye dönüştürmek için kullanmaya devam ediyoruz. En çok engelli öğrenci bulunan üniversitelerden de birisiyiz. Çünkü öğrenciler tercihte bulunurken, daha rahat edebilecekleri bir yer alıyorlar. OMÜ’de bu üniversiteler içerisinde yer alıyorlar. Kampüsümüzde Sıfır Atık Projesi’ni başlattık. Şu anda örnek gösterilebilecek noktaya geldik ama henüz tamamlayamadık. Eksikliklerimizi de gidererek sıfır atığın uygulandığı, geri dönüşümün tam olarak sağlandığı, israfın önlendiği bir kampüs haline dönüşeceğiz. Dumansız bir kampüs kararı aldık. 2021 sonuna kadar bunu başarmayı hedefliyoruz. Bütçe imkanlarını, var olan darlıkları kendi tasarruf politikamızla hissedilemez hale getirdik. Elektrik ve ısınma giderlerini en aza indirerek sadece 1 yıl içerisinde 2,6 milyon TL’lik tasarrufa imza atarak, üniversitemizin ekonomiye önemli katkısı oldu” diye konuştu.



“Samsun Teknopark yüzde 90’ı aşan doluluğa ulaştı”


Teknopark hakkında konuşan Bilgiç, “Üniversitemiz akademisyenleri ile iş dünyası arasında köprü oluşturma ve bilgi transferini hızlandırma çalışmalarını daha etkin hâle getirmek için Teknoloji Transfer Ofisi şirketleşme çalışmalarını tamamladı ve OMÜ-TTO AŞ’ye dönüştürüldü. Samsun iş dünyası ve üniversite iş birliğinin güzel bir ürünü olan Samsun TEKNOPARK, TÜBİTAK’tan sağlamış olduğu bütçe ve Samsun şehir dünyasının iş birliğinden aldığı güç ile faaliyetlerini arttırdı. Yüzde 90’ı aşan doluluk oranına sahip olan Samsun TEKNOPARK, Türkiye’de en hızlı gelişen teknopark olarak geçen yıl ödül almıştı. Dün de Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank’ın elinden Samsun TEKNOPARK adına aldığımız ‘Erken Aşama TGB Kategorisi 1’incisi’ ödülüyle üniversitemizin başarısı ve kat ettiği yol bu anlamda tescillenmiş oldu” şeklinde konuştu.



“En üst sınırda destek alan tek üniversite olduk”


Eğitim-öğretimde uluslararasılaşmaya büyük önem verdiklerini anlatan Bilgiç, “Bu kapsamda OMÜ aldığı 1,5 milyon avroluk destekle, Erasmus Değişim Programı’nda, üniversitelere verilen desteği en üst sınırda alan tek üniversite oldu. Bu sayede Şehrimize ve kampüsümüze farklı ülkelerden çok sayıda öğrenci ve akademik personelin gelmesi ve çok sayıda öğrencimiz ve personelimizin de yurt dışına gitmesi mümkün oldu. Bu yıl üniversitemiz akademisyenlerinden Prof. Dr. Rıdvan Kızılkaya, Prof. Dr. Coşkun Gülser ve Prof. Dr. Orhan Dengiz’in 3,32 milyon euro bütçeli Erasmus Mundus projesi, koordinatör üniversitenin bir Türk üniversitesi olduğu ilk ve tek örnektir” dedi.



AR-GE faaliyetlerinde bütçemiz 36,48 milyon TL


OMÜ’nün AR-GE için toplam bütçesinin 36,48 milyon TL olduğunu açıklayan Bilgiç, “Bu bütçenin yüzde 56’sı OMÜ’den karşılanırken, yüzde 44 gibi önemli bir oranı da dış kaynaklardan sağlandı. Bu yıl üniversitemiz bütçesinden AR-GE’ye yaklaşık 20 milyon TL tahsis edilmiş olup, bu değer toplam bütçemizin yüzde 4’ünü oluşturdu. Üniversitemiz kendi kaynakları ile 374 AR-GE projesini desteklerken, TÜBİTAK’tan 9,39 milyon TL bütçe desteği alan proje sayımız ise 47’ye ulaştı” diye konuştu.



“2019 yılında üniversitemiz hastanesinde 23 karaciğer nakli yapıldı”


OMÜ’de yapılan organ nakillerinin önemine değinen Bilgiç, şunları söyledi:


“Üniversitemiz sunduğu sağlık hizmetleri konusunda bazı ilklere imza atarak hizmette niteliği de arttırmayı başardı. Karadeniz Bölgesi’nde yalnızca hastanemizde bulunan Karaciğer Nakli Ünitesinde 2019 yılında 23 karaciğer nakli gerçekleştirildi. Kemik iliği nakli son beş yılda 8’den, 18’e çıktı. Kornea nakli 36 ve böbrek nakli de 45’e ulaştı. Bu dönemde üniversitemizin teknolojik gelişmeler ve fiziki alt yapıyı iyileştirme yatırımları ile hastanemizin bölge hastanesi olma özelliği pekiştirildi.”



“Patent sayımız 2018’de ve 2019’da 42’ye ulaştı”


Rektör Bilgiç konuşmasının devamında şunları söyledi:


“OMÜ-TTO ve Samsun TEKNOPARK’ın iş birliği içinde yürüttüğü çalışmalar sayesinde fikri mülkiyet, patent ve ticari ürüne dönüşen patent konularında farkındalık oluşturuldu ve ciddi gelişmeler kaydedildi. 2016 yılında 1 olan patent sayımız, 2018 yılında 23 ve 2019 yılında 19’a ulaştı. 2018 yılında 1 olan uluslararası buluş sayımız ise 5’e yükseldi.”



“Sağlıkta yeni merkezler hayata geçirildi”


Bilgiç, “Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hastanesi hizmet portföyünü genişleterek, teknolojik donanımını güçlendirerek ve ilkleri başararak topluma hizmet görevini layıkıyla yapmaya devam etmek için önemli kazanımları hayata geçirdi. Beş yıl önce 740 bin hastaya hizmet veren Hastanemiz, günümüzde 1,1 milyon hastaya hizmet vermekte olup, gerçekleştirilen ameliyat sayısı son 5 yılda 22 binden, 32 bine ulaştı. Hastanemiz son 3 yılda işletmecilik anlayışında getirdiği değişiklikler, gerçekleştirdiği gelir artışı ve aldığı tasarruf önlemleri ile gelir gider dengesini sağlayarak Türkiye’de ekonomik durumu en iyi ilk 3 üniversite hastanesinden biri olmayı başardı. Türkiye’de sadece 3 üniversitede bulunan Nöroimmunoloji Laboratuvarı, üniversitemize kazandırıldı. Nöromodülasyon Merkezi, Türkiye’nin ilk ve tek merkezi olarak hayata geçti ve hareket bozukluğu (parkinson, epilepsi vs.) hastalarının beynine pil takılan bir merkez olarak işlev kazandı. Erişkin Kök Hücre Nakil Merkezimiz, 2019 yılında 10 yatak ile hizmete vermeye başladı ve bugüne kadar 5 nakil gerçekleştirildi. Havza Fizik Tedavi-Rehabilitasyon Merkezi, 2019 yılında hizmete girerek, günlük 250 civarında hastaya hizmet vermeye başladı. Toplam 109 yatak kapasiteli Onkoloji Hastanemiz 2018 yılında hizmete girdi. Türkiye’de sadece 5 üniversitede bulunan Eğitim Aile Sağlık Merkezi, üniversitemizde 2019 yılında hizmet sunmaya başladı. 2019 yılında alınan Acil Servis Bilgisayarlı Tomografisi ile daha düşük dozda daha kaliteli görüntü veren 128 kesitli tomografi kullanılmaya başlandı. Diğer taraftan, Hastanemizin fiziki olanaklarının iyileştirilmesi için Acil Servis ve toplam 72 yatak kapasiteli Yoğun Bakım Üniteleri yatırımları planlandı, projeleri hazırlandı ve uygulanmaya başlandı” bilgilerini verdi.


Akademisyen sayılarının 2 bin 479’a ulaştığını kaydeden Rektör Bilgiç, şunları söyledi:


“Yabancı uyruklu öğretim elemanı sayımız ise son 3 yılda 5 kat artış göstererek 31’e çıktı. Üniversitemizin çalışan sayısı toplam olarak 6 bin 479’a ulaştı. Öğrenci sayımız 14 bin 54’ü ön lisans, 33 bin 603’ü lisans, 4 bin 192’si yüksek lisans ve 1373’ü doktora olmak üzere toplam 53 bin 222’dir. Kontenjanlarımızın doluluk oranı ise yüzde 98’dir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Tamer Karadağlı, Antalya’daki kültür merkezinin bakımsızlığından şikayet etti Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Antalya’daki Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet ederek ‘Belediye bunu görmüyor mu?” diye paylaşımda bulundu. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ise “Rezalet dediği bina bakanlığın” cevabını verdi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Antalya’da Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet ederek, video kaydı aldı. Karadağlı “rezalet” diye tanımladığı binanın bakımsızlığından şikayet ederek, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni eleştirdi. Kültür merkezindeki bakımsız bölgeleri video kaydederek göstermeye devam eden Karadağlı, ‘İnanılır gibi değil. Devlet tiyatroları ve opera işte böyle bir binada olmak zorunda. Belediye hiç bir yapmamış. Korkunç bir durumda. Burası Uluslararası festivalleri yaptığımız Antalya. Belediye hiç görmüyor mu acaba bunu? Hiç bir şey yapılmamış burada. Gerçekten utanç kaynağı bu. İnanamıyorum. Sanki savaştan çıkmış gibi bu bina, ya da müteahhit bırakıp kaçmış” diyerek sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Muhittin Böcek: “Rezalet dediği bina bakanlığın” Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı’nın Antalya Devlet Opera ve Balesi ile Antalya Devlet Tiyatrosu’nun ortaklaşa kullandığı Haşim İşcan Kültür Merkezi’nin bakımsızlığından şikayet eden açıklamalarına Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Muhittin Böcek’ten cevap geldi. Başkan Böcek söz konusu binanın belediyeye değil Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait olduğunu belirterek, “Seçime 2 gün kala birilerini seçim telaşı iyice sarmış. Kendilerinin Antalya halkını cezalandırır gibi ilgilenmedikleri, bakım onarım yapmadıkları bu tesiste Antalya’ ya gelip videolarla halkı aldatmaya çalışmak, çok ucuz bir siyasi yöntemdir. Halkı yanıltıcı siyasi propaganda yapmak yerine bu arkadaş genel müdürlük görevini yapıyor olsaydı biliyor olması gerekirdi” dedi. Başkan Böcek, Karadağlı’nın bakımsızlıktan şikayet ettiği ve “rezalet” diye tanımladığı binanın bakım, onarım, tamirat ve işletmesinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uhdesinde olduğunu söyledi. “Birilerini seçim telaşı sarmış” “Seçime 2 gün kala görüyorum ki birilerini seçim telaşı iyice sarmış” diyen Başkan Böcek, şunları söyledi: “Genel Müdürleri Tamer Karadağlı’yı siyaset yapsın diye Antalya’ya göndermişler. Şimdi Kültür ve Turizm Bakanı’na ve Devlet Tiyatroları Genel Müdürü’ne açık çağrı yapıyorum. Belediye’nin 2006 yılında Bakanlığa tahsis ettiği Haşim İşcan Kültür Merkezi Tesislerinde, onarım, bakım ve tamirat sözleşmede de açık olarak yazılı olduğu üzere bakanlığın uhdesindedir. Halkı yanıltıcı siyasi propaganda yapmak yerine bu arkadaş genel müdürlük görevini yapıyor olsaydı biliyor olması gerekirdi”. “Antalya Şehir Tiyatroları’nın salonlarını gezsin” Tamer Karadağlı’nın, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü bir devlet memuru olarak, seçim yasaklarının başladığı bir dönemde suç işlediğini ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne çamur atmaya çalıştığını öne süren Başkan Böcek, ”Kendisi çok gezmek istiyorsa bizim belediyemizin Antalya Şehir Tiyatrolarının salonlarını, tesislerini, imkanlarını gezebilir. Sanata ve sanatçıya ne kadar çok önem verdiğimizi görebilir. Kendilerinin Antalya halkını cezalandırır gibi ilgilenmedikleri, bakım onarım yapmadıkları bu tesiste Antalya’ ya gelip videolarla halkı aldatmaya çalışmak, çok ucuz bir siyasi yöntemdir” diye konuştu.