GENEL - 15 Temmuz 2019 Pazartesi 23:22

Siirt’te “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinliği

A
A
A
Siirt’te “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinliği

SİİRT (İHA) – Siirt’te 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla bir dizi etkinlik düzenlendi.

SİİRT (İHA) – Siirt’te 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla bir dizi etkinlik düzenlendi.


Siirt Valisi Ali Fuat Atik, eşi Fulya Atik, protokol üyeleri ve yüzlerce Siirtlinin katılımıyla 15 Temmuz Şehitlerini anma etkinlikleri çerçevesinde yürüyüş düzenlendi. Ellerinde Türk bayraklarıyla Güres Caddesi’nde bir araya gelen vatandaşlar, mehter takımı ve dev Türk bayrakları eşliğinde yürüyüşe geçti. Yürüyüşe Vali Atik, eşi Fulya Atik’in, Siirt İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Hüseyin Hilmi Atabay, Vali yardımcısı Ceyhun Dilşad Taşkın, sivil toplum örgütleri, şehit yakınları, gaziler ve yüzlerce Siirtli katıldı. Türk bayrağının açıldığı yürüyüşte güzergâh üzerindeki binalardan vatandaşlar yürüyüşe alkışlarla destek verdi. Yüzlerce vatandaşın katılımıyla gerçekleşen yürüyüş 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda sona erdi.


“15 Temmuz Demokrasi Zaferi ” temalı fotoğraf sergisi açıldı. Siirt 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda açılan sergiye, vatandaşlar ilgi gösterdi. Fotoğraf sergisinin ardından Vali Atik, 15 Temmuz anı defterini imzaladı. Daha sonra Vali Atik ve beraberindekiler, 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda düzenlenen etkinliklere katıldı.


İl Müftüsü Ahmet Altıok tarafından okunan Kur’an-ı Kerim tilaveti ardından aziz şehitler için dualar okundu. Cumhurbaşkanlığınca Hazırlanan “15 Temmuz Belgeselinin İzlenmesi” ile devam eden program, 15 Temmuz Demokrasi meydanında kurulan dev ekranda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı tarihi konuşmayı yüzlerce Siirtli izledi.


Daha sonra bir konuşma yapan Siirt Valisi Ali Fuat Atik, “15 Temmuz’un karanlığını aydınlatan ve hainlere karşı gövdesini siper eden tüm aziz şehitlerimize Allahtan rahmet diliyor, gazilerimizi de şükran ve minnetle anıyorum” dedi.


Atik, “Türk milletinin önünü kesmek için asırlarca kumpaslar tertipleyenler, tuzaklar kuranlar, 15 Temmuzda da yine iş başındaydı. 15 Temmuz 2016 tarihinde Fethullahçı Terör Örgütünce gerçekleştirilen hain darbe girişimi, ülkemizin birlik ve bütünlüğünü, milli iradeyi ve demokrasimizi ortadan kaldırmayı hedefleyen, en alçak darbe teşebbüsü olarak, Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak tescillenmiştir. 15 Temmuz, vatan sevgisi ve bağımsızlıkla kaynaşmış imanı için yaşayan bu şanlı millete vurulmak istenen esaret kelepçesinin bir kez daha paramparça edildiği tarihtir; şehit kanlarıyla İslâm vatanı yapılmış bu coğrafyanın işgal edilemeyeceğinin tescili, hür yaşamış, hür yaşayacak milletimizin zaferle sonuçlanmış yeni kurtuluş mücadelesidir.


Milli iradeye yönelik bu menfur girişim kadın, erkek, genç, yaşlı demeden bedenini tanklara, bombalara, kurşunlara siper eden, "Vatan, Millet, Bayrak, Devlet ve Demokrasi " sevdalısı Yüce Türk Milleti’nin onurlu duruşu karşısında hezimete uğramış, tarihi şan ve şeref destanlarıyla dolu olan Milletimiz, bu vakur mücadelesiyle tüm dünyaya demokrasi dersi vermiştir.


FETÖ, tüm devlet geleneklerini çiğneyerek gizli bir ajandayla devletin yönetimini ele geçirme çalışmış ancak milletimiz, ülkemizin bekası için fedakarca bir direniş göstererek terör örgütünün hain planına engel olmuştur. Şeytana ruhunu satan, Müslüman görünümlü haçlı yardakçısı, hoca görünümlü bir terörist, sığındığı Pensilvanya’dan yetiştirdiği cinayet örgütüne, Türkiye’yi vurun emri verdi.


Kuzu postuna bürünmüş, kudurmuş şeytan ruhlu canavarlarını milletimizin üzerine saldı.


Milletimiz, silahsız ve savunmasız sokağa çıkıp bedenlerini siper ederek, tankların altına yatıp, tankların altında ezilerek, ölerek darbeye karşı çıkmış, hain darbe girişimini engellemiştir.


O karanlık geceyi 81 ilimizde, ilçelerimizde, köylerimizde 7’den 70’e milletimiz aydınlattı. Türk’ü, Kürt’ü, Alevi’si, Sünni’si, Laz’ı, Çerkez’i, Gürcü’sü, Boşnak’ı, vatanımızı alçak darbecilere karşı birlikte savunduk, birlikte kurtardık. Sonuç, Namusumuzu ve vatanımızı, ‘kirletmedik’” dedi.



“15 Temmuzda vatan hainlerinin heveslerini kursaklarında bıraktık”


Vali Atik, “15 Temmuz’da şehit olan 250 kardeşimizin sımsıcak kanı toprakla buluşmuş, Anadolu’nun ebedi Türk yurdu olduğunu, bölünmeyeceğimizi, parçalanmayacağımızı adeta tescillemiştir.


Zira bu vatan, toprağın kara bağrında sıradağlar gibi duranlarındır, Şehitlerimizin emanetidir.


Ne kadar övünsek azdır, sanki o gece Çanakkale’den Sakarya’dan Dumlupınar’dan geldiler ve milletimize güç verdiler.Aziz şehitlerimizi saygıyla anıyoruz ve gazilerimize şükran borçluyuz, hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız. Ülkemizin demokrasi tarihinde önemli olaylara damga vuran ve ilkleri gerçekleştiren Siirt halkı, 15 Temmuz gecesinde de yeni bir destan yazarak, gözü dönmüş dış mihrakların maşası hain darbecilere geçit vermedi. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde askerin sokaklara indiği tek il olan Siirt’te bu gözü dönmüş canilere karşı her türlü tehlikeyi göze alan ve canlarını ortaya koyan Siirtliler, tüm dünyaya demokrasi dersi verdiler” diye konuştu.



“Siirt halkı Milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkmıştır”


Vali Atik, “Darbe gecesi canilerin silahlarına ellerini, tanklarına karşı bedenlerini ortaya koyarak canlarını hiçe sayan Siirt halkı; Valisiyle, Sivil toplum kuruluşlarıyla, basını ile ve toplumun tüm katmanları ile yekvücut olarak, darbe gecesinden sonrada demokrasi nöbetlerine yoğun bir katılım göstererek, ülkemiz üzerinde çeşitli oyunlar oynamak isteyen karanlık güçlere karşı devletimizin birlik ve bütünlüğüne, milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkmış ve tarihi bir duruş sergileyerek, en güzel cevabı vermiştir. Hain darbeye karşı dik duran tüm Siirtli vatandaşlarıma bir kez daha teşekkür ediyorum. Devletimizin tüm kurumları, güvenlik güçleri ve asil milletimizin dua ve destekleriyle ülkemizin bekasına, birliğine, huzuruna ve geleceğine kast eden tüm hain odaklara FETÖ/PKK ve tüm bölücü terör örgütlerine karşı verdiğimiz mücadele kararlılıkla devam edecektir. Bundan sonra hepimize düşen görev; Fethullahçı Terör örgütüyle birlikte küresel güçlerin tetikçiliğini yapan diğer cinayet ve ihanet çetelerinin kökünü hep birlikte kurutmaktır. Aksi halde yarın Mahkemeyi Kübra’da bunun hesabını veremeyiz. Bize bağımsız ve hür bir vatan bırakan şehitlerimizin yüzüne bakamayız. Bu duygularla, tüm milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü’nü tebrik ediyor, 15 Temmuz’da devletimizin bütünlüğüne, Milletimizin istikbaline ve hürriyetine darbe vurmak isteyen hainlere karşı gövdesini siper eden tüm aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum. Son söz olarak diyorum ki, şehitler ölmez vatan bölünmez” diye konuştu.


Program, salaların okunması ve dualarla devam etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.