GENEL - 01 Haziran 2019 Cumartesi 11:35

Dünyada başka bir benzeri yok

A
A
A
Dünyada başka bir benzeri yok

UNESCO tarafından Türkiye’de Dünya Kültür Miras listesine alınan ilk yapı olan Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası dünyada eşi benzeri olmadığı gibi devam eden restorasyon çalışmaları ile de dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor.

UNESCO tarafından Türkiye’de Dünya Kültür Miras listesine alınan ilk yapı olan Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası dünyada eşi benzeri olmadığı gibi devam eden restorasyon çalışmaları ile de dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor.


Sivas’ın Divriği ilçesinde Anadolu Selçuklu Devleti’ne bağlı Mengücek Beyliği döneminde Süleyman Şah’ın oğlu Ahmet Şah ve eşi Melike Turan Melek tarafından, Muğis oğlu Ahlatlı Hürrem Şah’a inşa ettirilen Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası mimari özellikleri ile dünyada eşi benzeri bulunmadığı gibi devam eden restorasyon çalışmalarında uygulanan tekniklerle de dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor.



Türkiye’de ilk olmuştu


Üzerindeki taş işlemeciliği ile dünyada eşi benzeri bulunmayan eser, 1985 yılında UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirasları Listesi’ne alındı. Divriği Ulu Camisi Türkiye’de, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesine giren ilk eser oldu. 1228 yılında başlanıp 1243 tarihinde tamamlanan eserin, üzerindeki yaklaşık 10 bin motifin her birinin farklı olması ve simetrik görüntüsüne rağmen asimetrik mimari özelliği ile dünyada eşi benzeri bulunmuyor. Muğis oğlu Ahlatlı Hürrem Şah tarafından inşa edilen eser mimarın ilk ve son eseri olması ile de dikkat çekerken Anadolu’da bir erkek ve bir kadının birlikte inşa ettirdiği tek eser olma özelliği de taşıyor. Eserin en dikkat çekici özelliklerinden birisi ise güneşin hareketi ile kapılarının üzerine düşen namaz kılan insan silueti.



Sırrı bugün bile çözülemiyor


Divriği Ulu Camisi ve Darüşşifası hakkında bilgi veren Divriği Kaymakamı Muhammet Öztabak, mimari özellikleri ile dünyada eşsiz olan eserdeki birçok hususun günümüz teknoloji ile bile ifade edilemediğini belirtip, "Dünyada eşi benzeri olmayan bu eserin dikkat çeken şöyle bir özelliği var. Üzerindeki taş işlemeciliği sanatıyla ortaya çıkartılmış motifler uzaktan bakıldığında birbirinin benzeri gibi görülse de yakından bakıldığında asimetrik oldukları anlaşılıyor. Sağda bulunan bir işlemi soldaki ile benzermiş gibi görülse de yakından incelendiğinde muhakkak aralarında bir fark olduğu ortaya çıkıyor. Eserin üzerinde 10 binden fazla işleme var. Ama bu şekillerin hiç biri birbirine benzemiyor. İşlemelerin insan gözü ile görülmeyecek noktalarındaki bu farlı işçilik gerçekten hayret verici. O dönem ki teknolojik imkanlar göz önüne alındığında bu derece hassas bir hesaplamanın nasıl yapıldığını bugün bile anlamak mümkün değil. Bu özellikleri ile eser kendini dünyada essiz bir yere sokuyor" dedi.



Restorasyon çalışmaları ile de dünyada ilk


Öztabak, “Restorasyon çalışmaları 1995 yılında başladı. Türkiye’deki en kapsamlı restorasyon çalışmalarından biri burada uygulanıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde yürütülen bir çalışma. Şuanda 11 kişilik alanında uzman olan bir bilim kurulu denetiminde restorasyon çalışmaları sürüyor. Bilim kurulunun onayından geçmeyen hiçbir adım atılmıyor. Çok ayrıntılı ve hassas bir çalışma yürütülüyor. Dünyada eşi benzeri olmayan bir çalışma bu" ifadelerini kullandı.


Öztabak ayrıca restorasyon çalışması devam eden caminin kısmen ziyaretlere açık olduğunu belirtip, "Camimiz ziyaretlere açık. İsteyen vatandaşlarımız ilçemize gelip caminin dış yapısını görebilirler. Fotoğraf çekebilirler. Ancak şimdilik kendi güvenlikleri için caminin içerisine ziyaretçi alamıyoruz. Restorasyon çalışmaları tamamlandığında caminin içerisini gezme imkanı da bulacaklar" diye konuştu.



250 bin fotoğraf kayda alındı


Alanında uzman bir firma tarafından yürütülen restorasyon çalışmalarında Dünyada bugüne kadar uygulanmamış bir teknoloji deneniyor. Yüksek çözünürlüklü özel fotoğraf makineleri ile bina yüzeyindeki işlemeler minimetrenin 1/20 ölçeğinde fotoğraflanıp 3 boyutlu olarak kayıt altına alınıyor. Gelişmiş bilgisayarlara yüklenen bu fotoğraflar uzmanlar tarafından binlerce kat büyütülerek inceleniyor. Bugüne kadar bu sistemle çekilen milyonlarca fotoğraftan 250 bin’den fazlası işlenerek sisteme alındı. Dünyada ilk kez Türkiye’de ve Divriği Ulu Camisi restorasyonunda uygulanan bu sistem ile cami yüzeyindeki gözle bile görülmesi mümkün olmayan her ayrıntı kayda alınmış oluyor. Sistem, gelecekte cami yüzeyinde oluşabilecek bir kayıpta kaybolan parçanın bire bir aynısının 3 boyutlu yazıcılar ile yeniden yapılmasına imkan sağlayacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Komşusunu öldüren sanığa müebbet hapis talebi Kocaeli’nin İzmit ilçesinde beraber alkol içtiği komşusunu nişanlısına küfür ettiği iddiasıyla tüfekle vurarak öldüren sanık hakkında müebbet hapis cezası talep edildi. Olay, 21 Haziran 2023’de Durhasan Mahallesi’ndeki ağaçlık alanda meydana geldi. İddiaya göre, İsmail Kütük (54) ile Erdem D. (35) arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesiyle Erdem D., pompalı tüfekle İsmail Kütük’e ateş etti. Kurşunlar vücuduna isabet eden Kütük, olay yerinde yaşamını yitirdi. İlçe Jandarma Komutanlığına giderek teslim olan Erdem D. ise tutuklandı. Olaya ilişkin açılan davanın duruşması Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Erdem D., maktulün ailesi ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanığın jandarmaya verdiği ilk ifadesinde maktulün annesine yönelik küfür ettiğini söylediği, ancak mahkeme huzurunda ise nişanlısına yönelik küfür ettiğini beyan ettiğini belirtti. Sanığın suçtan kurtulmaya ve tahrik hükümlerinin uygulanmasına yönelik çelişkili ifade verdiği göz önüne alındı. Bu sebeple sanık hakkında kasten öldürme suçundan müebbet hapis cezası talep edilirken, tahrik indirimi ise uygulanmaması istendi. Mahkeme heyeti, avukatların süre talebi üzerine sanığın tutukluluk halinin devamına ve duruşmanın ertelenmesine karar verdi. Maktulün nişanlısına küfür ettiğini iddia etmişti Sanık ilk celsede verdiği ifadesinde, "Maktul ile beraber alkol içiyorduk. İsmail Kütük müstakbel eşi hakkında çirkin sözler söyledi. Hamile nişanlım hakkında, ’O çocuk senden değildir, çocuğun kimden olduğu belli değil’ diyerek nişanlıma küfür etti. Söyledikleri karşısında İsmail’e karşı çıkınca yüzüme tükürüp küfür etti, tokat attı. Yerde duran tüfeği kendisine doğrultum. İsmail tüfeğin namusunu tutarak ’Beni mi vuracaksın?’ diyerek küfür etti. Aramızda arbede oldu, tüfeği doğrulttuğumda elim tetikteydi ve tüfek patladı. Neresine isabet ettiğini hatırlamıyorum. Yere düşmeyince yine bana saldıracak düşüncesiyle 2 kez daha tetiğe bastım. Sonra olay yerinden uzaklaştım" ifadelerini kullanmıştı.
Samsun Başkan Dündar: "Gayretimiz, bu başarıyı örnek belediyecilik ile taçlandırmak" Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar, “Türkiye’nin her yerinden beni arayan, bu başarı hikâyesini merak eden ve nasıl başarıldığını merak eden dostlar var. Bizim bundan sonraki mücadelemiz ve gayretimiz, bu başarıyı Çarşamba’da örnek ve modern bir belediyecilik çalışmaları ile taçlandırmak" dedi. 31 Mart yerel seçimlerinde Bağımsız Çarşamba Belediye Başkanı olarak seçilen Hüseyin Dündar, seçim süreci boyunca kendisini yalnız bırakmayan gönüllü vatandaşlarla, teşekkür yemeğinde bir araya geldi. Çarşamba’da bir düğün salonunda gerçekleşen yemek programına katılım yoğun oldu. “Çarşamba olarak 31 Mart seçimlerinde elde edilen başarı hikâyesi, gelecekte çocuklarımıza bırakacağımız güzel bir başarı hikâyesi olacak" ifadeleri ile konuşmasına başlayan Başkan Dündar, “Türkiye’nin her yerinden beni arayan, bu başarı hikâyesini merak eden ve nasıl başarıldığını merak eden dostlar var. Bizim bundan sonraki mücadelemiz ve gayretimiz, bu başarıyı Çarşamba’da örnek ve modern bir belediyecilik çalışmaları ile taçlandırmak. Başarılı belediyecilik hizmetleri yeniden vatandaşlarımızın hizmetinde olacak. Çarşamba’nın verdiği destek ve güvenin karşılığı olarak gerekli hizmeti vereceğiz. Çarşambamızın bundan sonraki süreci Allah’ın izni ile çok daha farklı olacak. Çarşambalılar olarak kenetlenerek başarıya inanan ve bununla ilgili tavrını koyan bir memleket olduğumuzu göstermiş olduk. Ben bu şehrin ve sizlerin belediye başkanı olmaktan büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum. Seçim süreci boyunca desteklerinizden dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu. Konuşma sonrası yemek ikramı yapıldı. Yemek ikramı sonrası, program son buldu.
Ankara TESK Başkanı Palandöken: “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı" Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı” dedi. Merkez İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grubu ile Meslek Eğitimini Geliştirme Kurulu Toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile TESK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Birlik Başkanları ve Oda Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkarımız enflasyonla mücadelenin kilit noktasıdır. Kendi işini yapamayan ne kadar yatırımcı varsa gıda sektörüne birikti. Öyle bir rant olmuş ki fiyatları kontrol etmek artık mümkün değil. Bir kişinin 10 bin tane işletmesi olursa böyle olur. Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Esnafı tezgahtar, çiftçiyi tarlada işçi yaptılar. Tüketici artık enflasyondan illallah etti. Bari bu işletmelerin sigara ve ekmek satmasının önüne geçilsin” dedi. “Sanayide çırak, demirci, marangoz, usta, betoncu bulunamıyor” Esnaf ve sanatkarların büyük sermaye karşısında cılız kaldığını ve haksız rekabetin bir an evvel önlenmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Esnafı da vatandaşı da artık bu çileden kurtarın. Sanayide çırak, marangoz, demirci, usta, betoncu bulunamıyor. Yeni nesil babadan kalan zanaata sahip çıkamıyor. Çünkü 50 sene çalışan esnafın yanına bir market açılıyor her şeyi bitiriyor. Memlekette kasap, manav kalmadı. Tüm fiyatlar büyük sermayenin tekelinde. Bunlar hem toptancı hem servisçi, ithalatçı ve imalatçı oldular. Esnaf ve halk büyük sıkıntıda. Esnafın tütün mamullerinden elde ettiği kar marjı yüzde 12’den yüzde 4’e kadar düştü. Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı muhakkak sınırlandırılmalı” diye konuştu. “Bütün dünya küçük işletmeyi ayakta tutmaya çalışıyor” Tüm dünyada küçük işletmelerin öneminin arttığına dikkati çeken Palandöken, “Tüm dünya küçük işletmeleri ayakta tutmaya çalışırken bizde ne yazık ki büyüyünce küçüğü döv gibi bir zihniyet var. Oysa küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Açılış kapanış saatleri kurala bağlanmalı. Her türlü ürünü satmalarının önüne geçilmeli ve haftada bir gün mutlaka tatil edilmeli” şeklinde konuştu.