SAĞLIK - 18 Şubat 2020 Salı 12:19

Ses kısıklığı o kanserin belirtisi olabilir

A
A
A
Ses kısıklığı o kanserin belirtisi olabilir

Genel Cerrahi Uzmanı Prof.

Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ayhan Koyuncu, ses kısıklığının troid kanserinin belirtisi olabileceğini söyledi.


Medicana Sivas Hastanesi doktorlarından Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ayhan Koyuncu, troid kanseri hakkında önemli bilgiler verdi. Koyuncu, Tiroid bezinin, normalde boynun alt önünde bulunan kelebek şeklinde bir bez olduğunu dile getirerek, “Tiroidin işi, kana salgılanan ve daha sonra vücuttaki her dokuya taşınan tiroid hormonları yapmaktır. Tiroid hormonu vücudun enerji kullanmasına, sıcak kalmasına ve beyni, kalbi, kasları ve diğer organların gerektiği gibi çalışmaya devam etmesine yardımcı olur. Tiroid bezi ile ilgili hastalıklar iyi huylu ve kötü huylu ikiye ayrılır. İyi huylu hastalıklarda tiroid bezinin büyümesi nodüllü veya nodülsüz olabilir ve guatr olarak bilinir. Bunun dışında vücutta yapılan bazı maddeler (antikorlar) ile oluşan tiroid bezinin çok çalışmasına neden olan Graves yada az çalışmasına neden olan Hashimoto hastalıkları vardır. Trioidin diğer bir iyi huylu hastalığı tiroiditlerdir ki bir tipinde boyunda ciddi ağrı şikayeti yapar. Tiroidin kötü huylu hastalıkları kanserleridir. Kanserler de nodüller şeklinde karşımıza çıkarlar” dedi.



Boyunda olağandışı bir şişlik varsa dikkat


Boyunda olağandışı bir yumru, nodül veya şişliğin troid kanserinin en erken belirtisi olduğunu kaydeden Koyuncu, “Tiroid kanserinin en erken belirtisi, boyunda olağan dışı bir yumru, nodül veya şişliktir. Yeni veya büyüyen bir yumru fark ederseniz, nedenini belirlemek ve bir tümör olup olmadığının araştırılması gereklidir. Ses kısıklığı da dahil olmak üzere sesinizde değişiklikler. Yutma güçlüğü de tiroid kanserinin ilk belirtileri olabilir. Tiroid kanseri herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir, ancak tüm vakaların yaklaşık üçte ikisi 20 ila 55 yaş arasındaki insanlarda bulunur. Anaplastik tiroid kanseri genellikle 60 yaşından sonra teşhis edilir” ifadelerini kullandı.



“Başka sebepten tiroid ameliyatı olan kişilerde de tesadüfen tiroid kanseri çıkabilir”


Koyuncu, başka sebepten tiroid ameliyatı olan kişilerde de tesadüfen tiroid kanseri çıkabileceğini belirterek, “Boyunda şişlik nedeniyle doktora başvuran yada başka bir sebeple tetkik edilirken tiroid bezinde nodül tespit edilen hastalarda eğer şüpheli bir nodül tespit edildiyse buna ince iğne biyopsisi yapılır. İğne biyopsisi sonucu şüpheli veya kanser gelenler ameliyat edilir. Ayrıca başka sebepten tiroid ameliyatı olan kişilerde de tesadüfen tiroid kanseri çıkabilir. Tiroid kitlelerindeki en önemli problem tanı sırasında selim nodül ile kanser ayrımının yapılabilmesidir. Tiroid nodüllerinin sadece yüzde 5-10’u kanserdir” diye konuştu.



“Çoğu tiroid kanseri ölümcül değildir”


Çoğu tiroid kanserinin ölümcül olmadığını söyleyen Koyuncu, “Çoğu tiroid kanseri ölümcül değildir. Aslında, en yaygın tiroid kanseri türleri ki yüzde 95 den fazlası bu tiplerdir. Uygun tedavi edilirse tamamen tedavi edilebilirler. 50 yaşın altındaki hastalarda, hem papiller hem de foliküler kanserler uygun şekilde tedavi edilirse yüzde 98’den fazla iyileşme oranına sahiptir. Tiroid bezindeki hücrelerde oluşan genetik değişikliklerdir. Ancak bu değişikliklerin neden oluştuğu bilinmemektedir. Bazı risk faktörleri tanımlanmıştır. Ailede guatr veya tiroid kanseri öyküsü, yüksek düzeyde radyasyona maruz kalma ve bazı kalıtsal hastalıklarda risk artmaktadır” ifadelerini kullandı.



Kadınlarda erkeklerden daha yaygın görülüyor


Koyuncu, tiroid kanserinin kadınlarda erkeklerden daha yaygın olduğuna dikkat çekerek konuşmasına şöyle devam etti:


“Yani kadın olmak bir risk faktörü olarak kabul edilir. Ayrıca, 50 yaşın altındaki kişilerin tiroid kanseri geliştirme olasılığı daha yüksektir, 30-50 yaş arası insanlar en yüksek risk altındadır. Ancak bu, yaşlı yetişkinlerin hastalık olmayacak anlamına gelmez. Çoğu tiroid kanseri hastasında, teşhis sırasında kanser tiroide sınırlıdır. Yaklaşık yüzde 30 hastada kanser boynundaki lenf düğümlerine yayılmış ve sadece yüzde 1-4’ü kanserin boynun dışına akciğerler ve kemik gibi diğer organlara yayılmıştır. Tiroid kanserini tedavi etmek için tiroidin tamamını veya çoğunu çıkarma gerekir. Eğer sirayet etmişse boyundaki lenf düğümlerinin çıkarılması bu ameliyata eklenir. Ameliyat tan sonra halk arasında atom tedavisi denilen radyokatif iyot tedavisi yapılmaktadır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler’de tartıştığı sürücüyü tornavidayla öldüren kurye yakalandı Esenler’de maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle tartıştığı araç sürücüsünü tornavidayla öldüren motokurye yakalanırken, yaşanan kavga anları güvenlik kamerasına yansıdı. Olay, dün saat 21.00 sıralarında Esenler Menderes Mahallesi 301. Sokak üzerinde meydana gelmişti. Dönerci dükkanında çalışan kurye ile cadde üzerindeki araç sürücüsü arasında yol verme nedeniyle tartışma çıkmıştı. Tartışma esnasında kurye, araca tornavida ile zarar vererek olay yerinden uzaklaşmıştı. Araç sürücüsü, sepetteki firma isminden kuryenin nerede çalıştığını görmüş bir süre sonra adam, döner dükkanına giderek kurye ile tartışmaya başlamıştı. Araç sürücüsü ile kurye arasındaki tartışma büyüyerek kavgaya dönüşmüş kavga sırasında kurye, elindeki tornavida ile vurup adamı ağır yaralayarak dükkandan kaçmıştı. Ağır yaralanan adam, ambulansla hastaneye kaldırılırken yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetmişti. Polis ekipleri ise konuya ilişkin çalışma başlattı. Polis ekiplerinin yaptığı çalışmalar sonucunda A.A. isimli motor kurye yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelinin sorgulamasında “kasten yaralama”, “taksirle yaralama” ve “motosiklet hırsızlığı” gibi çeşitli suçlardan çok sayıda kaydı olduğu belirlendi. Emniyetteki tamamlanan işlemlerin ardından şüpheli adli makamlara sevk edildi. Öte yandan, araç sürücüsü ile kurye arasındaki kavga anları güvenlik kamerasına yansıdı.
Ankara Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi gerçekleştirildi Savunma Sanayii Akademi koordinasyonunda ve ASELSAN’ın destekleriyle gerçekleşen Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi, savunma sanayiinde çevik dönüşüm teması ile gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) koordinasyonunda kurulan Savunma Sanayii Akademi tarafından düzenlenen etkinlik, Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Savunma Sanayii Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Hakan Karataş, Prof. Dr. İhsan Kaya, Mustafa Murat Şeker, Hüseyin Avşar, SSB Daire Başkanları ve sektör temsilcilerinin katılımları ile Bilkent Otel’de gerçekleştirildi. SSB Başkanı Görgün, etkinlik kapsamında gerçekleştirdiği konuşmasında şunları kaydetti: “Savunma sanayiimizdeki insan kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından başlattığımız olduğumuz ‘Millî Yetkinlik Hamlesi’ ile sektörümüzün yeni dönemdeki gelişiminde salt rekabetten ziyade ekosistemimizdeki tüm paydaşlarımızın yetenek, yetkinlik, performans, potansiyel ve kapasite olarak birbirlerini tamamlamalarını hedefliyoruz." Bu yeni yaklaşımla; verimsizlik, mükerrerlik, yanlış önceliklendirme, yetenek birikmesi, odak kayması, uzmanlık açığı gibi temel problemleri de en aza indirmeyi hedeflediklerini belirten Görgün, "Bu yetkinlik hamlesi ile birlikte; savunma sanayii ekosistemindeki çalışanların, aday çalışanların ve üniversite öğrencilerinin yetenek mimarisi, yetkinlik inşası, uzmanlaşma, kritik deneyim ve beceri transferi konularında geliştirilmesini önemsiyoruz" ifadesini kullandı. ‘Milli Yetkinlik Hamlesi’ kapsamında tüm firmalarımızın; stratejik planında beslenen, teknoloji yol haritası ile hizalanan, yetenek yönetimini inşa eden, performans yönetimini kurgulayan, yetkinlik geliştiren ve değişimi yöneten insan kıymetleri fonksiyonlarının oluşturulmasını amaçladıklarını aktaran Görgün, "Bugün tüm yönleriyle ele alacağımız çevik proje yönetim yaklaşımı ve insan kaynakları süreçlerinde çevik yaklaşımlar, bu alanda etkin bir network (iletişim ağı) oluşumunu tetikleyecektir" diye konuştu. Görgün çalıştay sonrası ortaya konacak olan fikirleri ve saptamaları yakından takip edeceklerini de ifade etti.
Antalya Çöl tozu 30 Nisan’a kadar temizlenecek Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Burdur ve Isparta’da etkisini gösteren Çöl tozu taşınımı konusunda uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının bölgede olan yoğunluğuna dikkat çekilen açıklamada, “Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarımızda olumsuz etkiler gösterebilir. Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir” denildi. Bugün, Antalya, Isparta ve Burdur çevrelerinde yoğun bir şekilde gözlenen çöl tozu taşınımı ile ilgili Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, yazılı bir açıklama yayınlayarak uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının çeşitli sağlık, çevre ve ekonomik etkilere neden olabileceğine dikkat çekilen açıklamada, oda olarak kamuoyunu bilgilendirme ve önlemlerin alınması gerekliliği konusunda uyarı yaptıkları belirtildi. Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarda olumsuz etkiler gösterebileceği aktarılan açıklamanın devamında, “Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir. Genellikle çöl tozu geçtikten en geç 2 gün içerisinde yağış ile birlikte atmosferden temizlenirken, bu sefer 30 Nisan 2024’e kadar bölgemizde yağış beklenmemektedir” denildi. Bu süreçte çöl tozu taşınımının etkilerini en aza indirmek için vatandaşlara önlem olarak önerilerin de belirtildiği açıklamanın sonunda, şu ifadelere yer verildi: "Çocuklar ve kronik sağlık sorunları olan bireyler dış ortamda uzun süre vakit geçirmemelidir. Göz yanması gibi rahatsızlıkların yanı sıra mevcut hastalıkların tetiklenme riski bulunmaktadır. Görüş mesafesinin aniden azalabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Karayolunda seyahat ederken çöken toz sebebiyle takip mesafeleri uzatılmalıdır. Vatandaşlarımızın T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletilen hava kalitesi izleme istasyonları verilerini takip ederek gerekli önlemleri almalarını rica ederiz (https://sim.csb.gov.tr/Services/AirQuality). Çevre Mühendisleri Odası olarak, çöl tozu taşınımının etkilerini azaltmak ve halkın sağlığını korumak için tüm ilgili kurum ve kuruluşların işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurgulamaktayız.”