ÇEVRE - 21 Haziran 2021 Pazartesi 14:59

Trakya’daki barajlardan sevindiren haber: Bazı barajların doluluk oranı yüzde 90’ı aştı

A
A
A
Trakya’daki barajlardan sevindiren haber: Bazı barajların doluluk oranı yüzde 90’ı aştı

Trakya’da yaşanan son sağanak yağışlarla bölgede bulunan barajların doluluk oranlarında genel olarak artışlar yaşandı.

Trakya’da yaşanan son sağanak yağışlarla bölgede bulunan barajların doluluk oranlarında genel olarak artışlar yaşandı. Bölgede bulunan bazı barajların doluluk oranları yüzde 90’ları aştı.


Daha önce kuruma noktasına gelen Trakya’daki barajların doluluk oranlarında son yağışlarla birlikte artışlar yaşandı. Son bir haftayı yağışlı geçiren Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli’deki barajlardaki doluluk oranlarında aynı zamanda geçen yılın Haziran ayına göre de artışlar oldu. Bölge halkı da barajların doluluk oranında memnunken, Naip Mahallesi Muhtarı, doluluk oranına rağmen barajdan sürekli tonlarca su kullanıldığını ifade etti.


Süleymanpaşa ilçesine bağlı Naip Mahalle Muhtarı Ferhat Ataç ise yaptığı açıklamada, “Tabi bir taraftan da Tekirdağ buradan sürekli su kullanıyor. Hatırı sayılır yüksek bir rakamda su kullanıldığını biliyoruz. Dolayısıyla barajımız bu son yağışlarla birlikte büyük bir ihtimalle dolardı. Sürekli su kullanıldığı için yarıda gibi duruyor. Ganos dağlarından 6-7 tane derenin baraja bağlantısı var. Bu sebeple barajımız sürekli su alan bir yer. Trakya’daki diğer barajlara bakıldığında bizim barajımız bu konuda biraz daha şanslı. Yılbaşından sonraki yağışlarla yarının üzerine 60-70’lere çıkmıştır tahminimce” dedi.


Kayalı Köy Muhtar Azası Şaban Sabancı ise, "Barajımız geçen yıl kuraklıktan dolayı bitme noktasına gelmişti. Ama bu yılki yağışların güzel olması doluluk oranını arttırdı. Şu andaki seviye ile hem sulamaya hem de Edirne iline barajımızdan içme suyu aktarılıyor, Edirne içinde içme suyu olarak yeterli. Bu yıl için sıkıntı olacağını sanmıyoruz, bu yıl için son durum güzel. Barajımızı besleyen su yatakları büyük olduğu için şu anda su gelmeye devam ediyor. Son 10 gündür yağışlar da çok etkili yağıyor. Geçen sene barajımızda su bitme noktasına gelmişti. Hatta hem sulamaya hem de Edirne iline su verilemiyordu. Bu gün için çok çok iyi. Yağışları çok güzel. Bu saatten sonra yağış olmasa bile barajımızdaki doluluk oranı sulamaya da yeter içme suyuna da yeterli. Çiftçilerimizin rahat bir sezon geçirmesini ümit ediyoruz" diye konuştu.



Kırklareli Barajı tavan yaptı


Kırklareli’de bulunan barajların doluluk oranlarında da artışlar yaşandı. DSİ’ye bağlı Kırklareli’de bulunan Kırklareli Barajı en çok doluluk oranına sahip baraj oldu. Geçen yıl Haziran ayında yüzde 40’lık bir doluluk oranına sahip olan Kırklareli Barajı bugün itibarıyla yüzde 96’ya ulaştı. Kırklareli’de bulunan diğer barajlarda da oran arttı. Armağan Barajı yüzde 42’den 69’a, Çayırdere yüzde 14’ten 47’ye, Kayalıköy Barajı ise yüzde 21’den yüzde 79’a ulaşmış durumda. Geçen yıl Haziran ayına göre Kırklareli’de DSİ’ye bağlı barajların doluluk oranı yüzde 33’ten yüzde 80’e ulaştı.



Edirne’de barajların doluluk oranı arttı


Edirne’de DSİ’ye bağlı barajlardaki doluluk oranlarında da artış var. Geçen yıl bu tarihlerde doluluk oranı yüzde 54 olan Süloğlu Barajı bugün itibarıyla yüzde 92’ye ulaşarak en çok doluluk oranına sahip baraj konumunda. Süloğlu Barajıyla birlikte bölgede bulunan Altınyazı, Hamzadere, Kadıköy, Sultanköy, Yeni Karpuzlu barajlarında geçen yıl bu tarihlerde yüzde 65 olan doluluk oranı bu yıl toplamda yüzde 71’e ulaştı.



Tekirdağ’da da artış var


Son yağışlardan sonra Tekirdağ’daki verilerde de artış var. Tekirdağ’da geçen yılın Haziran ayında barajların genel doluluk oranı yüzde 48 iken bu yıl aynı oran yüzde 53’e yükselmiş durumda. Trakya Bölge toplamında ise DSİ’ye bağlı barajlarda doluluk oranı geçen yıl Haziran ayına göre yüzde 50’den yüzde 68’e yükseldi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Psikososyal gelişimin eğitimdeki önemi Bursa’da düzenlenen ’Türkiye yüzyılda öğretmen olmak’ konulu panelde konuşan Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Feyyat Gökçe, “Okullarda akademik eğitimin yanında psikososyal gelişim için programların yeniden düzenlenmesi ve daha fazla yer verilmesi önem arz ediyor” dedi. Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Orhangazi Salonunda gerçekleştirilen panelin sunuculuğunu Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Feyyat Gökçe yaparken, Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Çepni, Gazi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şeref Tan ve Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan, salonu dolduran akademisyen ve öğretmenlere bilgi birikimlerini aktardı. "Okullarda akademik eğitimin yanında psikososyal gelişime önem verilmeli" Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Yönetimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Feyyat Gökçe, “Dünyanın çok hızlı bir biçimde değiştiğini hepimiz biliyoruz. Bu hızlı gelişen dünyadaki bilgileri, becerileri, davranış kalıpları farklılaşıyor. Bu duruma etkili olarak hızlı cevap vermek için çocuklarımızı bu dünyaya hazır hale getirmemiz gerekiyor. Yeni dünyanın dijital dünya olduğunu iyi biliyoruz. Bir yandan çocuklarımıza dijital becerileri kazandırırken, öbür taraftan da onların psikososyal gelişimlerini de sağlayacak bir biçimde bir eğitim yapılanmasına ihtiyaç var. Okullarda akademik eğitimin yanında psikososyal gelişim için programların yeniden düzenlenmesi ve fazla yer verilmesi önem arz ediyor. Eğitimde ve toplumsal refahı üst düzeyde olan milletlere bakıldığında onların eğitim sistemlerinde bu gelişime, akademik gelişimin dışında çok önem verildiğin görüyoruz. Japonya ve Güney Doğu Asya ülkelerinde de bunu görüyoruz. Bunun içinde üniversitelerden ve akademik dünyadan yardım alınması önem kazanıyor. Bugün burada üniversite ve il milli eğitim müdürlüğü işbirliğiyle Türkiye’de öğretmen olmak adı altında yaptığımız panelin faydalı olduğunu düşünüyorum” dedi. "Bursa Uludağ Üniversitesi olarak Türkiye’ye örnek iş birliği yapıyoruz" Panelde konuşma yapan Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Çepni, “Uludağ Üniversitesi olarak gerçekten Türkiye’ye örnek olabileceğimiz iş birlikleri yapıyoruz. Sizlerin eğitim öğretim sürecinde problem olarak gördüğünüz her şeyi biz eğitim fakültesinde bir proje olarak kabul edip sizlerle birlikte projeleri yürütüyoruz. Bugün burada Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğünün kurmuş olduğu öğretmen akademisi ile güzel bir çalışma içindeyiz. Fakültemize yeni bir program geldiğinde o programdaki tüm becerileri, tüm kavramları bizler akademik olarak çalışıyoruz. Öğretmen akademisi çerçevesinde yürütülen çalışmaları da çok gecikmeden, geciktirmeden Bursa’daki öğretmenlere bu konuda kısa sürede farkındalık kazandırmış olacağız” diye konuştu. "Bu panellerin devamında da katkımız olacak" Arena Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Celal Arslan, “Bu yıl ikincisini düzenlediğimiz panelle eğitime katkımız olsun istiyoruz. Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa İl Milli Eğitim müdürlüğünün birlikte yürüttüğü çalışmaya bizde destek olmaya çalışıyoruz. Türkiye’nin, Bursa’nın kazanmasını istiyoruz. Öğretmen ve öğretmen adaylarımızın mesleki gelişimlerine destek olmak için bu panellerin devamını getirmeyi planlıyoruz. Ne kadar gelişirsek, öğrencilerimize o kadar katkı sunarız diye düşünüyorum. Korana virüs salgınında yaşadığımız sorunları ileride yaşamamak için çalışmalar yürütüyoruz. Öğrenmek için sınır yok. Öğrenmeye devam ediyoruz. Ben 20 yılı geride bıraktım. Biz öğrencilerimize ve velilerimize dokunmak istiyoruz. Şu anda da belli bir yol aldık. Ülkemize yani memleketimize olan borcumuzu ödüyoruz. Biz eğitim kurumumuzda Finlandiya ve Japonya ile işbirliği halindeyiz. Onların uyguladığı eğitim modelerlerinden faydalanıyoruz. Teknolojinin nereye varacağını bilemiyoruz. Ancak öğrenciye ne kadar dokuna bilirsek o kadar faydalı olacağımızı düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Mersin Mersin Üniversitesi’nde SEECO projesi tanıtıldı Mersin Üniversitesi’nde (MEÜ) Sosyal Girişimcilik, Güçlendirme ve Uyum Projesi (SEECO) projesi tanıtıldı. Çukurova Kalkınma Ajansı SEECO proje ekibinden Murat Ertanıroğlu, Mersin Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) koordinatörlüğünde çevrim içi gerçekleştirilen toplantıda, projenin amacı, ana bileşenleri ve temel çıktıları hakkında katılımcılara bilgi verdi. Projenin temelinin toplumsal uyuma dayandığını belirten Ertanıroğlu, "Projenin amacı sosyal girişimcilik yoluyla kadınların ve gençlerin sosyal ve ekonomik yönden güçlendirilmesine ve toplumsal uyumunun sağlanmasına katkıda bulunmak, kadınlar ve gençler için yeni istihdam alanları oluşturmaktır" dedi. Projenin ana hedeflerini sosyal girişimcilik, geçim kaynağı tesisleri ve ekosistem olarak sıralayan Ertanıroğlu, projenin temel çıktılarının ise sosyal ve ekonomik yönden güçlü kadınlar ve gençler, topluluklar arasında toplumsal uyum ve gelişmiş sosyal girişimcilik ekosistemi olduğunu kaydetti. Ertanıroğlu, "Proje kapsamında kadın ve genç girişimcilere yönelik 2 bin 266 eğitim ile bin 905 küçük, orta ve büyük ölçekli hibe verildi. Ayrıca 25 kapasite geliştirme faaliyeti gerçekleştirilirken, 70 sosyal girişimcilik tesisi kuruldu" diye konuştu. Ertanıroğlu, katılımcılardan gelen soruları da yanıtladı. MEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Hakan Öztürk de üniversitede projenin duyurusunun geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacaklarını, kadın ve genç girişimcilere yönelik yapılabilecekler konusunda çalışmalar yürüteceklerini kaydetti. Toplantıya, Mersin TTO Koordinatörü Abdi Kurt, TTO Yürütme Kurulu Üyeleri ve TTO çalışanları katıldı. SEECO Projesi hakkında SEECO Projesi, Avrupa Birliği’nin Türkiye’deki Mülteciler için Mali Yardım Programı (FRIT) kapsamında, Dünya Bankası ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonuyla ’Girişim Hayalin Gerçek Olsun’ sloganıyla yürütülüyor. Yerelde ise kurumsal uygulama kapasitesi yüksek kalkınma ajansları ile iş birliği yapılıyor. Proje, 5 kalkınma ajansının görev bölgesinde bulunan 11 ili kapsıyor. Projede yer alan kalkınma ajansları ve uygulama ortakları arasında Çukurova Kalkınma Ajansı da bulunuyor.