EKONOMİ - 06 Nisan 2019 Cumartesi 17:06

2018 yılında Türkiye’ye yurt dışından 400 bin cep telefonu getirildi

A
A
A
2018 yılında Türkiye’ye yurt dışından 400 bin cep telefonu getirildi

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi Ahmet Kazaz, yılda 11 milyon adet cep telefonu satışı yapılan Türkiye’ye 2018 yılında yurt dışından yolcu beraberinde 400 bin cep telefonu getirildiğini belirterek, "Bunların çok büyük bölümü teknolojik ve eder olarak da yüksek fiyat grubundan telefonlar.

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi Ahmet Kazaz, yılda 11 milyon adet cep telefonu satışı yapılan Türkiye’ye 2018 yılında yurt dışından yolcu beraberinde 400 bin cep telefonu getirildiğini belirterek, "Bunların çok büyük bölümü teknolojik ve eder olarak da yüksek fiyat grubundan telefonlar. Yurt dışından bu yollarla gelen ürünlerden hem devlet kaybediyor hem de sektör etkileniyor" dedi.


Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nın (TTSO) bilgisayar, yazılım ve telefon firmalarının yer aldığı 17. Meslek Komitesi’nden Meclis Üyesi Ahmet Kazaz, tüm sektörlerin olduğu gibi cep telefonu ve yazılım sektörünün de piyasadaki dalgalanmalardan etkilendiğini belirterek, "Her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzün de en büyük problemlerinden biri kaliteli ve sürdürülür insan kaynağıdır" şeklinde konuştu.



"Türkiye’de 81 milyon cep telefonu abonesi var"


Ahmet Kazaz, Türkiye’de şu anda tüm operatörlerin 81 milyon müşterisi olduğunu dile getirerek, "Neredeyse nüfusumuz kadar cep telefonu abonesi bulunuyor. Tüm abonelere 3 bin 500 tanesi 3 operatörün markası altında hizmet veren yaklaşık 10 bin satış noktasında hizmet veriliyor. Sektörde toplam 50 bin kişinin çalıştığından bahsediliyor. Hizmet sektörlerinde çalışan değişim hızı çok yüksek. Dünya standartlarında yüzde 20 iken bizim ülkemizde yüzde 60-70’lere çıkıyor. Bir yıl içinde insanlar çalıştıkları iş yerini değiştiriyorlar. Teknoloji sektörü çok bilgi odaklı bir iş olduğu için çalışan sirkülasyonu bu sektörün en çok etkilendiği alanlardan biridir. Ancak iyi bir tarafını söyleyebilirim. Özellikle Eylül’den sonra tüm sektörlerde çalışan çıkarımı konusunda en az etki alan sektörlerden biridir. Çünkü çalışan zaten zor bulunuyor ve zor öğreniyor. Zor öğrenen çalışanı da kimse kaybetmek istemiyor. Aslında bu da tüm sektörlerde çalışana yapılacak olan yatırımın neden önemli olduğuna da bir gösterge ortaya koyuyor" diye konuştu.



"2018’de yurt dışından 400 bin cep telefonu getirildi"


TTSO Meclis Üyesi Ahmet Kazaz, Türkiye’de 2018 rakamlarıyla yılda 11 milyon adet cep telefonu satıldığını vurgulayarak, "Eylül 2018 öncesinde ayda 1 milyon 200 bin adet cep telefonu satışı yapılırken bu rakam şu anda 600-700 bin seviyelerinde. Burada vurgulanması gereken önemli bir konu da yolcu beraberinde getirilen ürün olarak adlandırılan yurt dışından getirilen telefonlardır. Bu konu suistimal edilerek hem ülkeye hem de sektöre yönelik bir kayıp oluşturmaktadır. Bu ürünlerin 2018’deki rakamı 400 bin adet. Bunların çok büyük bölümü teknolojik ve eder olarak da yüksek fiyat grubundan telefonlar. Bir cep telefonu satışından devletimizin aldığı direkt vergileri şöyle sıralayabiliriz; yüzde 18 KDV, yüzde 25 Özel İletişim Vergisi, yüzde 10 TRT payı. Yani Türkiye’de aldığımız bir cep telefonundan yüzde 53 direkt devlete vergi ödüyoruz. Yolcu beraberi dediğimiz yanımızda getirdiğimiz telefonları kaydettirdiğimizde ise yaklaşık 620 liralık vergi ödüyoruz. Şunu da belirtmek istiyorum ki; bu ülkede özellikle teknoloji ve bilişim anlamında bir şey aldığınızda sanki kendinizi cezalandırıyormuşsunuz gibi bir durum var. Bu durum sektörü de tehdit ediyor bir anlamda. Çünkü yüksek model dediğimiz telefonların özellikle ülkedeki ekonomik hareketler değiştiğinde satış payı da çok düşüyor. Tamamen orta ve düşük segment ürünlerin satışı yükseliyor. Bunlar da zaten karlılıkları daha düşük olan ürünler. Yüksek model ürünler diğer yollarla geliyor. Yurt dışından bu yollarla gelen ürünlerden hem devlet kaybediyor hem de Türkiye genelindeki satış noktalarında bunlarla ilgili problem yaşanıyor" ifadelerini kullandı.


Kazaz, yurt dışından getirilen telefonlarda, IMEI denen seri numarası problemlerinin de yaşandığını ifade etti.



"Trabzon’da 300 metre mesafede 57 cep telefonu satış noktası var"


Sektörle ilgili Trabzon’dan da örnek veren Kazaz, "Türkiye’de bir işletmeyi açmak için bazı sektörlerde belirli kurallar işlerken bazı sektörlerde bu anlamda bağlayıcı hiçbir unsur yok. Cep telefonu dükkanı açmak istiyorsanız çok rahatlıkla gidip Maliye’den bir vergi levhası alıp, bir kasa bir masa usulü ticaretinizi yapabilirsiniz ve bunda hiçbir sakınca yok. Trabzon’dan verecek olduğum örnek şu; Meydan Parkı’ndan Postahane’ye doğru gelirseniz, 300 metrede 57 tane cep telefonu mağazası var. Bu da aslında sektörlerin neden örgütlenmesi gerektiğini neden disipline olması gerektiğini anlatan en iyi örneklerden biridir. Türkiye’de büyüklüğü ilk 5’te olan sektörlerden birisi ama örgütlenememe problemi var. Trabzon ayrıca sektörde kira maliyetleri yüksek olan birkaç şehirden biridir. Ayrıca cep telefonu aksesuarlarındaki standartsızlık ve farklı fiyat politikaları, kayıt dışı ürün durumu işin kalitesine ve tüketicinin güvenine etki etmektedir. Tıpkı yurt dışından getirilen telefonlarda olduğu gibi devletin aksesuarlarda da ciddi kaybı olmaktadır" dedi.


Kazaz, Tüketici Hakem Heyetleri’nde görev alan kişilerin sektörle ilgili daha fazla bilgiye sahip olması gerektiğini de vurguladı.



"Genç nüfusumuzla yazılım sektöründe söz sahibi olmalıyız"


Kazaz, yazılım sektörüyle ilgili Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nın iyi gayret gösterdiğini de ifade ederek, "Çin 50 bin hektarlık bir alan oluşturmuş ve dünyaya açarak yapay zeka çalışmaları yapmalarını istiyor. Bizde de bu tür süreçleri destekleyen Yatırım Adası, Teknokent gibi adımlar var. Yazılım ve teknoloji sektörü tüm dünyanın geleceği. Böyle bir dünyaya bu kadar genç bir nüfusla cep telefonu ya da yazılım deyip çok küçük bakarak kenarından geçmememiz gerektiğini düşünüyorum. Çünkü dünyanın yeni ve en büyük üretim ve yatırım alanı aslında bu iki sektördür" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Malatya’da Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’ndan büyük fırsat Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Kentsel Dönüşüm Başkanlığı, Malatya’da 219 muhtelif arsayı yatırım yapmak isteyenler için avantajlı şartlarla satışa çıkarıyor. Malatya’daki 219 arsa yüzde 25’i peşin, 24 ay vadeyle satışa çıkacak. Bakanlık, peşin ödemelerde ise yüzde 20 indirim avantajı ile yatırım yapmak isteyenler için büyük bir fırsat sunuyor. 2 Mayıs Perşembe günü saat 10.30’da yapılacak müzayedelere online katılım da sağlanabilecek. Malatya’da büyük fırsat Konut ve ticaret alanı niteliğindeki 219 muhtelif arsa için alıcılar gün sayarken Malatya’daki arsalar için başvurular başladı. Açık artırma 2 Mayıs Perşembe günü saat 10.30’da yapılacak. Ankara Çankaya’da bulunan Holiday Inn Hotel ile Malatya Kongre ve Kültür Merkezi Fahri Kayahan Salonunda yapılacak artırmaya ayrıca www.emlakmuzayede.com.tr internet adresinden de canlı olarak teklif verilebilecek. Malatya’dan açık arttırmayı bekleyen vatandaşlar ise özellikle deprem sonrası bu şekilde arsaların satılmasından memnun olduklarını belirterek açık arttırmaya katılacaklarını söylediler. Özellikle Malatya’da deprem sonrası müstakil evlerin daha güvenli olduğu görüşünü savunan vatandaşlar, bu nedenle Emlak Müzayede tarafından açık arttırma ile satılacak olan arsaların avantajlı olduğunu söylediler.
Elazığ Elazığ’da zabıta ekiplerinden sıkı denetim: Kaldırımlar işgal edilmeyecek Elazığ Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından şehir merkezinde kaldırımları işgal eden esnafa yönelik denetim gerçekleştirildi. Elazığ Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, kent genelinde vatandaşların mağdur olmaması için çalışmalarını sürdürüyor. Bu çerçevede ekipler, dilenci operasyonlarının yanı sıra kaldırımları işgal eden esnafı denetledi. Şehir merkezinde kaldırımları kullanmak isteyen fakat esnafın malzemelerinden dolayı kaldırımları kullanamayan vatandaşların talepleri üzerine denetime çıktı. Başta çay ocakları olmak üzere kaldırımları işgal eden esnafı denetleyen ekipler, kurallara uymayan esnafa cezai işlem uyguladı. Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından denetimlerin sık bir şekilde devam edeceği bildirildi. Elazığ Belediyesi Zabıta Müdürlüğü olarak yaz sezonunun gelmesiyle birlikte şehir genelinde kaldırım işgallerine yönelik çalışmalar başlattıklarını belirten Zabıta Müdürü Murat Ayaz, “Bu konuda ekiplerimizle birlikte sahaya indik. Hafta başından bu yana tüm esnafı gezerek uyarılarımızı yaparak tebligatlarımızı verdik. Bu sorunu çözmek için el birliği ile çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Esnaflarımızın da bizlere yardımcı olmaları gerekiyor. Bu uyarılarımızı dikkate alarak kaldırım işgallerine son vermeleri gerekiyor. Memurlarımız gittiği zaman esnafımız zorluk çıkarmadan kendilerine verilen 60 santimetrelik kurala uymaları gerekiyor zaten bu kurallara uymazlarsa cezai işlem uygulanacaktır. Ceza yazmak bizim için en son çaredir. Bunun için esnafımızı mağdur etmemek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Malum pandemi ve deprem derken esnafımız da mağdur oldu. Biz bu süreç içerisinde esnafımıza fazla dokunmadık ama yapılan çalışmalar neticesinde şehir genelinde kaldırım işgali olduğunu fark ettik. Vatandaşlarımızın şikayetlerini dikkate aldık. Vatandaşlarımız kaldırımlarda artık yürüyemez hale geldi. Bu sorunu el birliğiyle çözmemiz gerekiyor. Yaz aylarında çay ocakları, kaldırımlara, park alanlarına ve vatandaşların geçiş güzergahlarına sandalye koymamaları koymalarında ise cezai işlem uygulanacaktır. Kesinlikle bu kurala bütün esnafımızın uyması gerekiyor. Bu sorunu el birliğiyle çözmemiz gerekiyor. Bu şehir hepimizin burada yapılan her şey şehrimizin menfaatinedir. Kaldırımlarda kuralları çiğneyen her şey toplanacaktır. Bu kanunlara uymayanlara da yasal işlem yapılacaktır” dedi.
İstanbul Ak Portföy Girişim Sermayesi Yatırım Fonları’na yoğun ilgi Ak Portföy Genel Müdür Yardımcısı Göktürk Işıkpınar, “Günümüzde girişimlere yurtiçi ve yurtdışı yatırımcılardan talepler geliyor. Portföyümüzdeki 4 şirket için potansiyel alıcılarla görüşüyoruz. İlgilenen potansiyel alıcılar ABD ve Asya kaynaklı stratejik yatırımcılar ile yine ABD’li Girişim Sermayesi Fonları’ndan oluşuyor” dedi. Ak Portföy Girişim Sermayesi Yatırım Fonları’nın, küresel yatırımcılardan yoğun ilgi gördüğü açıklandı. Yönetilen büyüklüğün 2024 yıl sonu itibarıyla 150 milyon dolara ulaşmasını hedeflediklerini belirten Ak Portföy Genel Müdür Yardımcısı Göktürk Işıkpınar, “İlk girişim sermayesi yatırım fonunu kurduğumuz 2016 yılından bugüne Türkiye’de kurulu GSYF sayısı 350 adet oldu. Bu fonların da yarısından fazlası 2022 yılından sonra kuruldu. İlgi çoğunlukla bir işlemde yatırıma dönüşen tutarın 200 bin dolar ile 1 milyon dolar arası olduğu tohum aşaması girişimlere yöneldi” dedi. Göktürk Işıkpınar sözlerini şöyle sürdürdü: “Ak Portföy bünyesinde 11 adet fonla yatırım yapıyoruz. 2016 yılında başladığımız ve en aktif yatırımlarımızın devam ettiği portföyümüze, pozitif esas faaliyet karı oluşturabilen ‘büyüme sermayesi’ temasına ek olarak, 2020 yılında hem diğer VC fonlarına yatırım yaptığımız hem de beraber ortak yatırımlar gerçekleştirdiğimiz ‘teknoloji’ temasını ekledik. 2017 yılında Türkiye’de ilk Güneş Enerjisi Yatırımı yapan GSYF olarak, ayrıca ‘yenilenebilir enerji’ temasına farklı bir dikeyde daha fazla odaklanmaya karar verdik.” Ak Portföy’ün Sabancı Ventures’ın kurulmasına destek sağladığını ve aynı zamanda Akbank’ın çalışanları için kurduğu Akbank Venture Builder Fonu’nun kuruluşu ve yönetiminde aktif rol aldıklarını paylaşan Işıkpınar, “Kısa bir süre önce Akbank ile Girişim Bankacılığı müşterilerine de yatırım yapacağımız 20 milyon dolar tutarındaki Ak Portföy Birinci Teknoloji Girişim Sermayesi Fonu kapsamında iş birliğimize başladık. Bugün, Türkiye girişimcilik ekosistemine büyük katkılar sunacağına inandığımız yeni iş birliğimize adım atmanın heyecanı içerisindeyiz. Fintech ekosisteminin önemli bir paydaşı olan Akbank LAB ile işbirliğimizi derinleştirdik. Akbank LAB ile beraber çalışan girişimlere kaynak aktaracak bir işbirliği modeli geliştirdik. Ayrıca Akbank’ın uluslararası kurumsal girişim sermayesi kolu olan ve 100 milyon dolarlık sermayesiyle yola çıkan Akbank Ventures BV stratejisine katkı sağlayan çok önemli bir paydaş olduk” dedi. Günümüzde önemli yatırım alanları olarak gösterilen yenilenebilir enerji, IoT, Bulut Teknolojileri ve karbon elyaf dokuma gibi alanlara Ak Portföy’ün 2016 yılında girmeye başladığının altını çizen Göktürk Işıkpınar, “Ak Portföy olarak öncü rolümüzü hep sürdürdük. İlk Güneş Enerjisi sahası yatırımımızı 2016 yılında gerçekleştirdik. Ardından 2017 yılında Trio Mobil ile IoT alanında yer almaya başladık. 2018 yılında karbon elyaf ipliğinden karbon elyaf kumaşı dokuyan Spinteks ile ortaklığımızı oluşturduk. 2020 yılında Türkiye’nin bağımsız en büyük bulut teknolojileri platformu hizmeti sunan Bulutistan ile ortaklığımızı başlattık. Günümüzde bu girişimlere yurtiçi ve yurtdışı yatırımcılardan talepler geliyor. Portföyümüzdeki 4 şirket için potansiyel alıcılarla görüşüyoruz. İlgilenen potansiyel alıcılar ABD ve Asya kaynaklı stratejik yatırımcılar ile yine ABD’li Girişim Sermayesi Fonları’ndan oluşuyor” dedi. Ak Portföy’ün bugüne kadar yatırım yaptığı girişimler arasından ikisinin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından açıklanan 15 Turcorn adayı arasında yer almasından büyük mutluluk duyduklarını paylaşan Göktürk Işıkpınar, “Ülkemizde doğan 7 unicorn girişim, hem dünyaya hem de Türkiye’ye önemli başarılar kazandırmış durumda. Biz de bu gelişimi desteklemeye devam ediyoruz. Bugüne kadar yatırım yaptığımız 42 girişim arasından 2’sinin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından açıklanan 15 Turcorn adayı arasında yer alması gurur verici" dedi. Işıkpınar ayrıca, portföylerinde öne çıkan firmalar arasında, tüm online ödemeleri tek merkezden yöneten ödeme sistemleri geçidi Craftgate’in ve hızla gelişen açık bankacılık sektöründe, bireylerin ve şirketlerin verimli çalışmasını sağlayacak öncü girişimlerden biri olan Finekra’nın bulunduğunu belirtti. Işıkpınar sözlerini şöyle tamamladı: “Önümüzdeki dönemde Türkiye’den çıkan Fintechler ve AI tabanlı girişimlerin potansiyel bir yatırım alanı oluşturduğunu görüyoruz. Bankacılık sisteminin fintechlere olumlu yaklaştığı görülüyor. Fintechler teknolojiyi daha hızlı geliştirebiliyor. Bu da fintechler için önemli bir fırsat. Burada kendini ispat etmiş girişimlerin hızla globale açılabileceğini düşünüyoruz. Bunun yanı sıra dengeli bir portföy oluşturmak adına daha düşük büyüme hızı fakat karlı işletmelerin iyi yatırım adayları olmaya devam edeceğini düşünüyoruz. Ayrıca ilk turda aldığı yatırımı verimli kullanan yatırımların Serie A yatırım turunda önemli bir potansiyel oluşturacağını düşünüyoruz. 2018 yılından beri tohum aşaması fonlarının 1252 adet işlemde toplam 680 milyon dolar yatırım yaptıklarını görüyoruz. Bu alanda ciddi bir yoğunlaşma var. Tahminlerimize göre önümüzdeki 2-3 yıl içerisinde Serie A yatırım ihtiyacının 1 milyar doları bulacağını düşünüyoruz. Bu ölçekteki girişimleri yakından takip ediyoruz. 2023 yılına baktığımızda tohum aşamasındaki yatırımlar kategorisinde İngiltere, Almanya ve Fransa’dan sonra Türkiye olarak 4. sırada yer aldık. Aynı başarıyı Serie A yatırımlarda da girişimcilerimizi destekleyerek göstermeliyiz.”
Kayseri Turizm Haftası’nda öğrencilere Mimar Sinan’ın evi gezdirildi 15-22 Nisan Turizm Haftası dolayısıyla Kayseri İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından düzenlenen etkinlik ile öğrencilere Mimar Sinan’ın evi gezdirilerek tanıtımı yapıldı. 15-22 Nisan Turizm Haftası dolayısıyla İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından Kayseri’de düzenlenen program çerçevesinde, Melikgazi ilçesine bağlı Ağırnas Mahallesi’nde bulunan ünlü mimar Mimar Sinan’ın evi gezilerek tanıtıldı. Düzenlenen etkinlikte İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun tarafından katılımcılara Mimar Sinan hakkında bilgi verilirken, Mimar Sinan Evi Sorumlusu Ahmet Bektaş da öğrencilere ve diğer katılımcılara evin içini gezdirerek odalar ve özellikleri hakkında bilgiler verdi. Program ile ilgili açıklama yapan Kayseri İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun, “15-22 Nisan Turizm Haftası çerçevesindeki etkinliklerimizde bugün de Mimar Sinan’ın doğduğu Ağırnas’tayız. Valiliğimiz himayesinde çok çeşitli etkinlikler düzenledik bu hafta. Sağ olsunlar turizm derneklerimiz ile beraber çok farklı etkinlikler ve burada farklılık oluşturmak için etkinlikler düzenledik. Bugün de turizm sektöründen olsun, turizm fakültesi öğrencilerinden, lise öğrencilerinden ve vatandaşımızın katılımıyla Ağırnas’a geldik. Burada özellikle Mimar Sinan’ın doğduğu bu evde Sinan’ı anlatalım istedik. Biraz önce Mimar Sinan’la ilgili bilgiler verdik. Bunun dışında da buradan Ağırnas’taki yeraltı şehri ve Koramaz Vadisi’ne yönelik bir yürüyüşümüz olacak. Hafta çerçevesinde çok çeşitli etkinlikler düzenledik ve burası da özellikle dünya mimarlık tarihine adını duyurmuş Mimar Sinan’ın doğduğu ev olması ve onun burada büyüyüp sonrasında Osmanlı Cihan Devleti’nde, ülkenin çeşitli yerlerinde devasa eserler bırakan bir mimar olmasını anlatalım istedik” dedi. Düzenlenen programa Kayseri İl Kültür Müdürü Şükrü Dursun, lise ve üniversite öğrencileri, akademisyenler, öğretmenler ve vatandaşlar katıldı.
Malatya Başkan Taşkın: “Kaybedecek vaktimiz yok” Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, sosyal konutların yapımına devam edildiği inşaat alanında incelemelerde bulundu. Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, Çamurlu Mahallesi’nde Sosyal Konut Projesi kapsamında temeli atılan ve tamamı Battalgazi Belediyesi tarafından yapılacak olan sosyal konutların inşaat alanında incelemelerde bulundu. Başkan Taşkın, “Battalgazi Belediyesi olarak, sosyal konutlar konusunda yaptığımız, yapacağımız çalışmalarla vatandaşlarımızın daha sağlıklı ve konforlu yaşam şartlarına kavuşmalarını hedefliyoruz” dedi. Battalgazi’nin yeniden inşası ve ihyası için çalışmalara tüm hızıyla devam edeceklerini ifade eden Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, “Bugün yaptığımız incelemelerle projenin ilerleyişi hakkında önemli bilgiler aldık. Tamamı belediyemiz tarafından yürütülen çalışmalar titizlikle sürüyor. Yakından takip etmeye devam edeceğiz. Bizler vatandaşlarımızın yararına olan ne varsa onu yapmaya kararlıyız. Bu proje kapsamında yapılan ve yapmayı planladığımız konut projeleriyle ev alma durumu olmayan vatandaşlarımızı konut sahibi yapmayı hedefliyoruz. Bu projede yer alan her konut, sadece bir yapı değil, aynı zamanda birçok ailenin huzur ve güven içinde yaşayabileceği sıcak bir yuva olacak. Kaybedecek vaktimiz yok. Sosyal belediyecilik anlayışımızdan ödün vermeden hareket ederek vatandaşlarımızın refahını artırmak için çaba göstereceğiz. İlçemizin her köşesinde daha iyi yaşam şartları oluşturmak için durmadan çalışacağız. Bizlerin en büyük amacı vatandaşlarımızın yüzündeki mutluluğu görmek. Bu projenin hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyor, değerli hemşehrilerimizin desteğiyle sosyal belediyecilik ilkelerimizi daha da güçlendirerek çalışmalarımıza devam edeceğimizi belirtmek istiyorum” diye konuştu.