EKONOMİ - 01 Ağustos 2019 Perşembe 12:35

550 bin çiftçinin hayatını kolaylaştıracak “Tarım Kart” hayata geçirildi

A
A
A
550 bin çiftçinin hayatını kolaylaştıracak “Tarım Kart” hayata geçirildi

Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri ve PTT A.

Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri ve PTT A.Ş. işbirliği ile başlatılan Tarım Kredi Ortak Kart Projesi’nin ilk uygulaması pilot bölge Trabzon’da yapıldı.


Trabzon’un Akçaabat ilçesinde Tarım Kredi Kooperatifi’nde düzenlenen tanıtım toplantısına Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü Dr. Fahrettin Poyraz ve PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Genel Müdür Kenan Bozgeyik katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Genel Müdür Kenan Bozgeyik, tarım kart ile birlikte 9 milyon evrakın israf olmasının önleyeceğini belirterek, “Vatandaşımızın, çiftçimizin hayatını kolaylaştırmak, verimliliği ve karlılığı arttırmak, ülkemizin adına yeni kazanımlar kazandırmak üzere bir araya geldik. 550 bin çiftçimize tarım kart vermek üzere ülkemizin göz bebeği olan Trabzon’umuzda bir araya geldik. Lansmanın ilk başlangıcını buradan yapıyoruz. Bu kart ile biz 9 milyon evrakın israf olmasını önleyeceğiz. Dijitalleştiriyoruz, sistemi elektronikleştiriyor en ileriki teknoloji ile çiftimize hizmet getiriyoruz. Bununla kalmayarak çiftçimizin gelirlerini arttırıyoruz. Çiftçimizin hayatını kolaylaştıracak PTT hizmetlerinin tümünden çiftçilerimizin indirimli olarak yararlanmasını sağlıyoruz. 550 bin çiftçimize verilecek olan bu kartlardan bugün 20 bin tanesi Trabzon’umuzda ilk olarak dağıtmış olacağız” dedi.



“Verimliliği arttırma, maliyetleri aşağıya çekme gayretindeyiz”


Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü Dr. Fahrettin Poyraz ise yaptığı konuşmada, verimliliği arttırma ve maliyetleri aşağıya çekme gayreti içerisinde olduklarını dile getirerek, “Değişen çağın, dijitalleşen ortamın çiftçimizin, vatandaşımızın hayatını kolaylaştırma anlamında bir fırsata dönüştürülmesinde yaptığımız bu işbirliği son derece önem arz ediyor. Şuanda tarım sektöründe şikayet ettiğimiz hususlardan bir tanesi verimlilik maliyetlerinin yüksek olması ve bunların aşağıya çekilebilir olması sorunu. Dolayısıyla biz şuanda her türlü fırsatı bu anlamda verimliliği arttırma, maliyetleri aşağıya çekme anlamında kullanma gayreti içerisindeyiz. Bu bir adım, başlangıç ve temel. Bundan sonra ki adımlar bu temelin üzerine inşa edilecek. Bundan sonra atılacak olan adımlarda sadece ortak kart kullanımı değil, yine cep telefonuna uyumlu programlar ile birlikte oradan işlemler yapmak, sipariş vermek ve e-ticaret anlamında yapılan ticaretin aynı zamanda tarım sektörüne taşınması gündeme gelecek. Biz Tarım Kredi Kooperatifleri olarak bin 625 kooperatif, 209 şube, 17 bölge müdürlüğü ve 15 şirketimizle birlikte bir taraftan Türk tarımında çiftçilerimizin girdi tedarikini ihtiyacını karşılarken özellikle yakın zamanda tüketici tarafında da doğrudan doğruya çiftçilerimizin ürettiği ürünleri işletip pazara arz etme noktasında kabiliyetimizi arttırma gayreti içerisindeyiz. Önümüzdeki dönem özellikle tüketici haklarının korunması, gıda arz güvenliğinin sağlanması noktasında sözleşmeli tarımın ve planlı üretimin daha çok tartışıldığı ve uygulamaya geçildiği dönem olacak. Özellikle sözleşmeli tarım uygulamasının yaygınlaşması durumunda bugün yaptığımız işbirliğimiz çok daha önem arz edecek. Bundan sonra Türkiye genelinde yapılmış olan her türlü üretim pazarın ihtiyaçlarına bağlı olarak bir sözleşme bağıtlanmış olarak yapılacağı için iş ve işlemlerin kayıt altında, dijital ortamda yapılması son derece önem arz edecek. Bu çalışma bu anlamda temel bir altlık oluşturacak” şeklinde konuştu.



“Tarım, ülke olarak bizim öteden beri bastığımız en temel zemindir”


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, bu çağda teknoloji olmadan hiçbir işte beklenilen sonuca ulaşılamayacağını vurgulayarak, “Tarım, ülke olarak bizim öteden beri bastığımız en temel zemindir. Ecdadımız bu zeminden yani bereketli topraklarımızdan aldığı güçle 3 kıtaya hükmetmiştir. Bu zemin sayesinde Anadolu yüzyıllar boyu bolluğun, bereketin, refahın beşiği olmuştur. Bugün eli nasırlı, gönlü iman dolu çiftçilerimizin bu topraklardan elde ettiği ürünlerle karnımızı doyuruyoruz. Bugün ülke olarak dünyanın sayılı ekonomilerinden biri isek kalkınma ve refah noktasında millet olarak yüzümüz gülüyorsa bunda en büyük pay tarımıdır. Eli dualı kalbi merhametli, eli bereketli çiftçilerimizindir. Allah onlardan sizlerden hepimizden razı olsun. Tüm bunların yanında ulaşım ve haberleşme yani yol, köprü, internet, telefon, iletişim teknolojileri bizleri çok daha yukarılara taşıyan faktörlerdir. Bu çağda bunlar olmadan bunları hesaba katmadan yaptığımız hiçbir işte beklediğimiz sonuca ulaşamayız” diye konuştu.



“Bir yıl önce atılan müşterek tohumun bugün meyveye durduğunu görüyoruz”


“Bugün ulaşım ve haberleşme hizmetleri tarımdan turizme, sanayiden sağlığa her alana her noktaya adeta kan pompalayan damarlar konumundadır” diyen Bakan Turhan, “Tarım ve teknolojiyi ne kadar çok buluşturursak elde edilen ürünleri en tasarruflu ve en güvenli yollarla pazara ne kadar kolay ulaştırabilirsek üreticimizin, çiftçimizin önündeki engelleri ne kadar çok kaldırıp üzerindeki yükü hafifletirsek o kadar çok ülkemize, milletimize, istikbalimize, ekonomimize hizmet etmiş oluruz. İşte bu kapsamda yaklaşık bir yıl önce PTT Genel Müdürlüğümüzle, Tarım Kredi Kooparatifleri Genel Müdürlüğümüz imzaladığı işbirliği protokolü ile tarım kartı hayata geçirmeye karar vermişlerdi. Amaç çiftçimizin yükünü hafifleterek üretime katkı sunmaktı elbette. Bugün burada bir yıl önce atılan müşterek tohumun bugün meyveye durduğunu görüyoruz, tanık oluyoruz. Tohumu atan iki güzide kuruluşumuz PTT ve Tarım Kredi. Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü ile dün bir işbirliği protokolü imzaladık. Dijital dönüşüm süreciyle ürün ve hizmetlerini çağın gereklerine göre yenileyen posta ve telgraf teşkilatımız bugün mesai yükünü azaltan kaynak israfını önleyen işlem sürecini hızlandıran ürün ve hizmetleriyle kurumlara sürat, kalite ve verimlilik getirmeye çalışıyor. Elbette tüm bunlardan çiftçilerimizde istifade etsin istiyoruz. İşte tarım kartla bu mümkün olacak” ifadelerini kullandı.



“500 binden fazla çiftçimizin hayatını kolaylaştıracak PTT Bank uygulamasının altyapı çalışmaları tamamlandı, testleri yapıldı”


Hayata geçirilen tarım kartın 500 binden fazla çiftçinin hayatını kolaylaştıracağını söyleyen Bakan Turhan, “Bir yıl önce Tarım Kredi Kooparatifleriyle imzalanan tarım kart protokolünde ön görülen maddeler bir bir hayata geçiyor. Bugün bu protokolün hazırlık aşaması tamamlanan önemli maddelerinden birini hayata geçiriyoruz. Buna göre hali hazırda Tarım Kredi Kooparatiflerinin ayni ve nakdi kredi onaylarındaki senet süreçleri, PTT’nin sağladığı pratik çözümlerle ortadan kalkıyor. 500 binden fazla çiftçimizin hayatını kolaylaştıracak PTT Bank uygulamasının altyapı çalışmaları tamamlandı, testleri yapıldı. Artık kullanım zamanı ülkemize, milletimize çiftçilerimize hayırlı olsun. Her işte olduğu gibi tarım karttaki nihai amacın yüzlerin gülmesidir. Yüzler güldükçe, ocaklar tüttükçe, çarklar döndükçe, yolar uzandıkça, köprüler yükseldikçe yollarımız tüm ülkede ağ gibi örüldükçe hedeflerimize daha emin adımlarla ilerleyeceğimizden kimsenin kuşkusu olamasın” diye konuştu.


Konuşmaların ardından Tarım Kart ile ilk işlem gerçekleştirildi ve sistem hakkında bilgiler verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.