SPOR - 16 Mayıs 2021 Pazar 15:59

Abdullah Avcı: "Gelecek sezonun planlamasına başladık"

A
A
A
Abdullah Avcı: "Gelecek sezonun planlamasına başladık"

Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, gelecek sezon için heyecanının yüksek olduğunu belirterek, ekip olarak iyi bir havalarının olduğunu söyledi.

Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, gelecek sezon için heyecanının yüksek olduğunu belirterek, ekip olarak iyi bir havalarının olduğunu söyledi.


Tesisleri’nde düzenlenen toplantıda konuşan Avcı, gelecek sezon için şampiyonluk yarışının içinde olmak için sezon planlaması yaptıklarını söyledi. Avcı, Sörloth konusunda da "Kim istemez?" yanıtını verdi.


Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, sezonun tamamlanmasıyla birlikte bordo-mavili takımı takip eden basın mensuplarıyla bir araya gelerek açıklamalarda bulundu.


Avcı, Trabzonspor’un başına geçtiği dönemden sonra gerçekleşen istatistikleri daha önce matematiksel olarak hesabının yapılmasının mümkün olmadığını belirterek, "Ancak çok daha iyi organize olacağımızı düşündük. Bu oyuna hem sahanın içinde hem de sahanın dışında bir organizasyon olarak baktık. Yukarıya doğru çıkacağını düşünüyordum. Bugün 32 lig maçı oynadık. 65 puan almışız geldikten sonra. Çok karşılaştırma çok yapmak istemiyorum. Mevcut durumu değerlendirmek daha doğru. Ben çalıştırdığım takımlarda son 5 senesinde yarışan bir teknik adam olarak bu ortalamalarda şampiyon olan takımlar da oldu. Bunun içinde bir kupa da kazandık ayrıca. Baktığınızda kağıt üzerinde doğru duruyor. Bir takım verileri de bunun içine koyabiliriz. Her verimiz sahanın içindeki 68’e 105’de oynanan oyunla olan her verinin istatistikte yukarıya çıktığını, oranların çok detaylarına girmek istemiyorum, yüzde 10’lar, yüzde 20’lere kadar verilerin yukarı çıktığı durum var. Bu kulübün de bize sunduğu ve Trabzonspor’un genetiğinin yarışmak olduğu bir yerde bunu beraber oyuncu grubunun öğrenmeye açık uygulamak istediği, sahanın içinde taktiksel duruma bağlı adım adım gerçekleştirmek istedik. Geldiğimiz nokta iyi ancak yeterli değil. Bunun üzerine daha neler yapabiliriz konusunda çalışmalarımız bir yandan da devam edecek" diye konuştu.



"Nefes nefese yarışın içinde olduk"


Avcı, şampiyonluk yarışının içinde mücadele devam ederken oyun anlayışında kontrolü ellerinde tutmaya çalışan taraf olduklarına ifade ederek şunları söyledi: "Çok arkadan gelip kaybetme durumunu oluşturmadan nefes nefes yarışın içinde olduk. Özellikle şunu ifade ettik, fırsat her zaman var bunu kaçırmadan devam etmemiz gerekiyor diye. Fenerbahçe maçını kaybettikten sonra zihinsel yorgunluklar olabiliyor. Kasımpaşa maçı ile tekrar ayağa kalkmak ve sonrasında Alanya maçını kaybetmek zihinsel yorgunluklar oluşturdu ister istemez. Bunun yanı sıra ligin en genç yaş ortalaması olan takım Trabzonspor. Altyapısından yetişmiş en fazla oyuncu oynatan Gençlerbirliği ile yine Trabzonspor. Bu ligde yarışmak zirvede olabilmek için deneyim de rekabet de yeterlilik de şart. Bunların zaman zaman eksikliklerini yaşadık. Ama bugün deplasmanda hiç kaybetmedik, toplamda 3 mağlubiyet aldık. Oynadığımız 32 müsabakada oyunun bütününde üstünlük vermeden zaman zaman verip zaman zaman alan ancak genelde oyunu hep elinde tutan bir Trabzonspor olduk. Bu bize ne getirecek nasıl yeterliliği daha yukarıya çekeceğiz. Bundan sonraki süreçlerimiz onunla ilgili olacak.”



"Altyapıyı dizayn ediyoruz"


"Özellikle geldiğimde ilk toplantıda verimli topraklardan bahsetmiştim" diyen Avcı, "Bugün itibariyle özellikle son 2 aydır altyapıyla ilgili verimli topraklar olabilir, oyuncu her zaman çıkabilir, Türkiye’nin her yerinde oyuncu vardır bu kaynaklardan çıkan oyuncular yurt dışına gitmiştir. Bundan sonra da olacaktır. Öncelikle yeni yapılan Özkan Sümer Akademimizin içini iyi bir şekilde dizayn etmeye daha verimli hale getirmeye çalışıyoruz. Teknolojinin, bilimin, ölçümlerin, departmanların profesyonelce olduğu bir akademi yapıp bu topraklardan gelen verimi artırmaya çalışıyoruz. Hızla yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Onlar gidip geliyor biz gidiyoruz, yöneticilerimiz hızlı çalışmalar yapıyor. Sezon boyunca bütün materyallerden yararlanan bir altyapımızı oluşturacağımızı düşünüyoruz" dedi.



"Abdulkadir Parmak keşke bizimle olsaydı"


Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, kadro dışı bırakılan Abdulkadir Parmak’la ilgili olarak ise "Son maçlarda keşke Parmak da olsaydı, bu veri bizi birinci sıraya çıkartabilirdi. Parmak geldiğim günden itibaren devamlı oynadı. Kendisi de yaptığı hatayı biliyor. Benim oyuncuyla bir problemim olamaz. Esas olan Trabzonspor ve Trabzonspor kurumudur. Bununla ilgili kendisiyle de görüşme yaptık, kendisi de bunu talep etti, oturduk karşılıklı konuştuk. 15’i itibariyle tekrar düşünüp konuşup ne yapacağımıza karar veririz dedik. Oyuncunun dili, dini, ırkı, yerlisi, yabancısı yoktur. Özellikle burası için. Buranın ve yörenin bir insanı olduğum için. Hüseyin Türkmen de buranın değerli altyapısından yetişmiş oyuncularından bir tanesidir. Serkan için de aynısını söyledim. Lütfen bu topraklarda yetişenlere daha fazla sahip çıkalım. Bunun için de çalışmalarıyla, duygusuyla, ruhuyla, ekonomisiyle hep buraya katkı sağladılar. Ben de onları kullanmaktan ve bu kaynağı oluşturmaktan yanayım. Türkmen buranın değerli bir oyuncusu. Türkmen bizimle devam edecek. Umarım bunların sayısını daha fazla çoğaltırız" dedi.



"Trabzonspor nokta atışı yapmak zorunda"


Abdullah Avcı, Trabzonspor’un her zaman nokta atışı yapmak zorunda olduğunu belirterek, "3 tane kiralık oyuncumuz var. Kamil Ahmet ve Hosseini’nin sözleşmeleri bitiyor. Trabzonspor her atışını nokta atış yapmak zorunda. Biz şunu aldık, şu olmadı, bu kadar para harcadık durumlarının olmaması gerekiyor. Çok detaylı çalışmalar yapıyoruz. Başkan yöneticiler ben ve teknik heyet ve özellikle izleme komitesi ile her gün bir araya geliyorum. İhsan hoca buranın iyi bir hafızası, çok önemli çalışmaları var. Turgut hoca benimle altyapı arasında koordinasyonu sağlıyor. Bazı oyuncularla ilgili raporları aldık. Bazı oyuncularla yollarımızı ayıracağız, bazılarının önünü açacağız. Bizimle beraber devam edenler olacak, kiralık olarak gidenler olacak. 5 oyuncu söyledim, 3 tanesi kiralık, bunların bazılarının satın almalarının opsiyonlarının rakamları var. 2 tanesinin mukavelesi var 4 senede burada olan, bunların birçok boyutunu araştırıyorum. Oyuncularla en ufak bir problemimiz yok. Bir şeyleri bağlamadan daha iyisini nasıl yapabilirizin çalışmasını yapıyoruz aslında. Burası Trabzonspor herkes burada olmak ve oynamak istiyor. Onun için ben de en değerlisi hangisi en doğrusu hangisi ise ekip ve izleme komitesi ile beraber vereceğim kararla bunları yönetime sunuyorum. Kamil Ahmet ile Hosseini de bu beklemenin içinde olan oyuncular. Tercih kullanabilirlerse kullanırlar, saygı duyarım kullanmayacaklarsa değerlendirmesini ben kurum adına hangisi doğruysa, burada mı yoksa yollar mı ayrılacak, onun kararını vereceğim. Çünkü iletişim ve görüşme halinde olduğumuz oyuncular da var" açıklamasını yaptı.



"En az gol yiyen takımlardan birisi Trabzonspor"


"Özellikle hücum setlerini belki de en fazla çalışan teknik direktörlerden birisi" olduğunu belirten Avcı, "Rakibi ceza sahasına kadar yürüyerek (mecazi söylüyorum) organizasyonlarla çok sağlam bir şekilde gidebiliyoruz. Ondan sonra beceri ve yeterlilik devreye girebiliyor. Çok girip kaçırdığımız maçlar da var. Ancak daha iyisini yapabilmek için çok tekrar lazım. Çünkü Trabzonspor hücum oynar, set oyunları oynar. Set oyunları zor oyunlardır, geçiş oynamaz, geçiş zaman zaman oyunun içinde vardır. Set oyununda içinde problem çözmek önemli olan. Organizasyondur, beceridir. Özellikle ön tarafla ilgili transfer çalışmalarımız var. Bunun sayısını daha fazla artırmamız gerekiyor. Çünkü yarışabilmek için. Nasıl şunu söylüyorsak, hücumdayken de savunma güvenliğini almak önemlidir. Bugün dünyadaki takımların hepsini seyredin, savunma da da hücumda da beraber hareket etmek önemlidir. Özellikle yeterliliği, rekabeti artırdığımızda setleri de çok çalışıyoruz. Bu önümüzdeki sezondan itibaren daha da yukarıya çıkacaktır" dedi.



"Detaycı bir teknik direktörüm"


Abdullah Avcı detaycı bir teknik direktör olduğunu belirterek, "Biraz çok detaycı teknik direktörüm. Ve oyunun içindeki bir maçı seyrederken yaşar gibi ve çalıştıklarımın uygulanıp uygulanmadı ile ilgili bunu saha içinde 90 dakika yaşayan biriyim. Bu maç sonrası büyük yorgunluk yaşatıyor. Yani her anı yaşadığım için müdahale etmek istiyorum. Örnek vereyim, 95. dakikada genç oyuncuya niye bağırdığımı da sorabilirsin, çünkü takımın boyunu kısaltıp bize gol yedirebilirdi bize. Çünkü ben bunu 6 aydır çalışıyorum. Bunu vurgu yapmak ve çalışmam lazım. 32 hafta bir kupa ve birçok verinin yukarı çıktığı yerde çok pragmatik ve gelişen bir oyun. Biraz önce dedim ki, Oyuncu grubuna yardımcı olmaya çalıştı, Oyuncu bana inandı, ekibe inandı. Trabzonspor’un geçmişi zaten bunu itecektir. Ve bununla ilgili çok önemli mesafeler kat ettik. Karışık ve kaotik oyundan daha planlı daha organize oyuna. Hiçbir hafta maçını Trabzonspor rakibine verdi mi? Hiçbir rakip 80-90 dakika sana üstünlük sağlayabildi mi. 10-20 dakika zaten olacaktır. Bence çok önemli gelişim kaydettik. Ancak şampiyon olabilmek için daha üstüne koymamız gerekecek, oyuncu olarak da oyun olarak da" diye konuytu.



"Oyuncu üzerinden hata yapmayız"


Transferde koordinasyonlu bir şekilde çalıştıklarını belirten Avcı, "Başkan ve yöneticilerimiz, izleme komitesi ve biz koordinasyon halinde yoğun ve detaylı olarak Trabzonspor için en doğrusu hangisi ise hem ekonomik olarak hata yapmamamız lazım. Şunu hata olarak görmeyelim, ben oyuncu üzerinden hata yapmam. Yönetici de izleme komitesi de yapmaz. Ama şehir değişir takım değişir, oyuncu değişir, performansı bunu değişebilir. Yanlış transfer olarak bakılmaması lazım, organizasyon olarak bakmak lazım. Oyuncu üzerinde hata yapmayız. Önemli olan az hata ve mümkün olduğu kadar organizasyonun içine dahil edebilmek. Bunun sayısını çoğaltmaya çalışıyoruz. Çok değil ama 5-6 ortalaması var. Ön tarafla ilgili özellikle rekabeti artırmam lazım. Kenar oyuncusu santrfor, bir tanesi kenar oyuncusu, bir tanesi bek. Bu şekilde 5-6 oyuncu üzerinde yoğun çalışmalar yapıyoruz. Yaşı genç bir takımız. Belki bunların yaşı ile ilgili 32 konuşabilir ama 28 bandını yakalamak ligde yarışmak açısından çok önemli. Çünkü iyi bir bek aldık, onun alternatifini çok para vererek alamayız, bu doğru değil, buradaki kaynaktan kullanacağız. O kaynağı uygun oyuncular da var. Serkan ve Hüseyin Türkmen, Parmak 3 senedir oynuyor bu takımda. Farukcan, Ahmetcan oynayacak. Ömür Türkiye’nin en yetenekli oyuncusu" ifadelerini kullandı.



"Heyecanım çok yüksek"


Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, gelecek sezon için heyecanının yüksek olduğunu belirterek, "Ben bu yörenin insanıyım bu şehri de insanını çok sevdim, karşılıklı birbirimize çok iyi geldik. Kendimi çok iyi hissediyorum, heyecanım yüksek. Ekip olarak iyi bir havamız var" dedi.



"Sörloth’u kim istemez ki"


Abdullah Avcı, bordo-mavili takımın eski golcüsü Sörloth ile ilgili olarak ise şunları söyledi, "Sörloth’u istemez miyim, devre arasında başkanla sohbet ederken ’Oynamıyor gelsin, takımına yardımcı olsun’ demiştim. Buradan çıkmış buraya önemli katkılar sağlamış keşke olsa. O sürece bakacağız. Trondsen çalışıyor. Dün kadrodaydı. Bir yandan çekindim tekrar başa dönmeyelim diye çünkü bu süreci çalışarak geçirecekler. İlk defa dün koltukta oturdu. Şu anda hiçbir şey bilmiyorum. Bir kalitesi var. Cebimizde inşallah iyi bir joker çıkacak diye bekliyorum" dedi.


Avcı, Uğurcan Çakır’ın transfer olması halinde ise kaleci transferi yapacaklarını belirtti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Cumhurbaşkanı Erdoğan finali Kocaeli’de yaptı KOCAELİ (İHA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kocaeli mitinginde vatandaşlara seslendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Uğruna bedel ödediğimiz bu kazanımların elimizden kayıp gitmesine izin veremeyiz. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir, gönül verdiğimiz partiler, kökenimiz, meşrebimiz farklı olabilir ama Türkiye bizlerin ortak yurdu, ortak çatısı, ortak yuvasıdır. Sandık, 85 milyon olarak hepimizin namusuna emanettir. Kocaeli sahilde bulunan miting alanında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dinlemek için yaklaşık 85 bir kişi alanı doldurdu. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı ve adayı Tahir Büyükakın, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, AK Parti Kocaeli ilçe Belediye Başkan adayları, MHP Kocaeli İl Başkanı Murat Nuri Demirbaş, Büyük Birlik Partisi Kocaeli Bölge Koordinatörü Metehan Küpçü’de alanda hazır bulundu. Alanda kendisini dinleyenlere konuşan Erdoğan, “Burada 31 Mart gecesi kazanılacak zaferin müjdesini görüyorum. İnanıyorum ki Kocaeli, bir kez daha ’Eser ve hizmet’ diyecek. Büyükşehirde ve ilçelerde bir yol kazasına mahal vermeyeceğinize inanıyorum. Yatırım ve kalkınma hamlelerimizi kesintiye uğratmadan sürdüreceğiz. İşte bizi asla yalnız bırakmayan vefa abidesi Kocaeli bu. Rabbim sizlerden razı olsun. Tabii içeri girerken emniyete dedim ki, ’Sorun bakalım şu anda meydanda katılım ne kadar?’ Hadi ben söyleyeyim. 85 bin. İyi değil mi? Şuraya bak. CHP nereden bilsin? Hiç seçim kazanmamış ki... Biliyorsunuz artık 2 gün kaldı. Hayatta pek çok şeyin telafisi olur ama sandığın telafisi olmaz. Pazar günü hep birlikte, sabah erkenden sandıklara koşacağız. Tercihimizi bize hizmet edecek, verdiği sözleri unutmayacak, göreve geldiğinde vaatlerinin arkasında duracak isimlerden yana kullanacağız. AK Parti ve Cumhur İttifakına kaybettirerek, CHP’ye kazandırmak için mesai harcayanlara karşı yakınlarımıza uyaracağız" diye konuştu. “Son il mitingimizi burada yapıyoruz” Efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldiklerini ifade eden Erdoğan, “Kocaeli halkının en doğru kararı vereceğine yürekten inanıyorum. 2 ay önce başladığımız mahalli idareler seçim maratonumuzda doğudan batıya, kuzeyden güneye 52 farklı şehrimize gittim. Son il mitingimizi burada yapıyoruz, final. Bu 2 aylık dönemde Diyarbakır’dan Trabzon’a, Hatay’dan Samsun’a, Muğla’dan Çorum’a kadar ülkemizin dört bir ucundaki vatandaşlarımızla kucaklaştık, gençlerimizle selamlaştık, yaşlılarımızın hayır duasını aldık. Hanım kardeşlerimizle hasbihâl ettik, üreticilerimizle bir araya geldik. Emeklilerin, emekçilerimizin sesine kulak verdik. Yeni yuvasına kavuşan depremzedelerimizin sevincini paylaştık. Hiçbir ayrım yapmadan, milletimizin tamamıyla dertleştik, hasret giderdik. Gittiğimiz yerlerde gördüğümüz manzara şudur; bizler tüm farklılıklarımızla, 85 milyonu burada gördüğünüz gibi büyük bir aileyiz. Görüş farklılıklarımıza rağmen hepimiz kardeşiz. Biriz, beraberiz” şeklinde konuştu. “Sandık, 85 milyon olarak hepimizin namusuna emanettir” “Kardeşliğimize ne kadar sıkı yapışırsak, sorunların üstesinden o derece rahat geliriz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin en büyük gücü, vatandaşlarının birliği, beraberliği ve sarsılmaz bağıdır. Bu bağı hem korumamız, hem de perçinlememiz gerekiyor. Seçim döneminde yükselen siyasi tansiyonu, farklı yerlere yönlendirmek isteyen odaklara karşı dikkatli olmalıyız. Türkiye olgun bir demokrasiye sahiptir. Seçim sistemimiz dünyaya örnek olacak seviyededir. Uğruna bedel ödediğimiz bu kazanımların elimizden kayıp gitmesine izin veremeyiz. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir, gönül verdiğimiz partiler, kökenimiz, meşrebimiz farklı olabilir ama Türkiye bizlerin ortak yurdu, ortak çatısı, ortak yuvasıdır. Sandık, 85 milyon olarak hepimizin namusuna emanettir. Sandığın itibarın korunmasında siyasetçisi, kamu görevlisi ve seçmeniyle hepimize sorumluluklar düşüyor. Hem sandığa gidip oy kullanarak, hem de oyumuza sahip çıkarak demokrasimize karşı mesuliyetimizi yerine getireceğiz. Bu konuda adaylarla birlikte tüm vatandaşlarımın gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum” ifadelerini kullandı. “Kazanımlarımızın hiçbiri bize altın tepside sunulmadı” Türkiye olarak bugünlere, büyük mücadeleler neticesinde ulaştıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kazanımlarımızın hiçbiri bize altın tepside sunulmadı. Demokraside, ekonomide, hak ve özgürlüklerde sahip olduğumuz hiçbir imkan bize lütuf olarak verilmedi. Son 21 yılda milletçe pek çok kez kazandık. Nice zorlukla karşılaştık. Nice sabotaja maruz kaldık. Bir başka ülkenin milletin başına gelse bir daha yeniden ayağa kakamayacağı büyü felaketler yaşadık. Son olarak 6 Şubat’ta bir gecede 53 binden fazla canımızı toprağa verdiğimiz, 104 milyar dolarlık hasara yol açan asrın felaketi depremle imtihan olduk. Allah’a sonsuz şükürler olsun. Tüm bu badirelerin üzerinden alnımızın akıyla çıkmayı başardık. Geçtiğimiz 21 yıl boyunca darbecileri püskürttük, terör örgütlerine tarihlerinin en ağır bedellerini indirdik, çevresindeki savaşlara rağmen Türkiye’yi bölgesinin istikrar ve güven adası haline dönüştürdük. Depremin üzerinden 1 sene geçmeden şehirlerimizi ayağa kaldıracak çalışmaları tamamlamaya başladık. Şimdiye kadar 80 bine yakın konutu ve köy evini hak sahiplerine teslim ettik. İnşallah yıl sonuna kadar bu rakamı 200 bine çıkaracağız. Deprem bölgesinin imarı yanında, Marmara’dan başlayarak riskli yerleşim yerlerini de depreme hazırlıklı haline getireceğiz. Bu bizim İstanbul ve Kocaeli’nin de içinde yer aldığı Marmara Bölgesine karşı öncelikli görevimizdir. TOKİ vasıtasıyla bugüne kadar attığımız adımların hayat kurtardığını 6 Şubat depreminde bir kez daha gördük. Yıkılan yapıların yüzde 90’dan fazlası 1999 öncesi inşa edilenlerdi. Burada şu gerçeği tüm samimiyetimle ifade etmek isterim; tarihin tekerrür etmesini istemiyorsak, hangi siyasi partiye gönül verirsek verelim, deprem meselesini beka sorunu olarak görmek zorundayız. Bunu sadece kendimiz için değil, gözümüzden sakındığımız evlatlarımız için yapmalıyız. Önümüzdeki 5 yıl boyunca gündemimizin ilk sırasında depreme hazırlık başlığı olması bizim açımızdan hayati önemdedir. Biz tüm planlarımızı bu gerçeklerin ışığında yapıyoruz. Seçim sürecinin neticelendirilmesiyle kentsel dönüşüm projelerine hız vereceğiz. Bilim insanlarının uyardığı deprem, kapımızı aniden çalmadan mümkün olan en üst seviyede hazırlıklarımızı tamamlayacağız” dedi. "Her seçim öncesi petrol buluyorlar’ diyerek bizimle alay edenler, bugün Gabar’daki günlük 37 bin varil üretimimizi takdir etmek zorunda kalıyorlar" Hiçbir zaman tribünlere oynayanlardan olmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kısa vadeli kazanımlar uğruna, milletimize ve devletimize bedel ödetecek adımlar atmadık. Türkiye’nin bugünüyle birlikte, geleceğini de kurtarmaya inşa etmeye çalıştık. Hep ileriye baktık. Gözümüzü ufuktan hiçbir zaman ayırmadık. Bundan 15-20 yıl önce savunma sanayinde projelerimizi başlatırken bizi hayalperestlikle suçlayanlar, bugün başarımızı gıptayla takip ediyor. Doğu Akdeniz ve Karadeniz’deki sondaj faaliyetlerine ’israf’ diyenler, tarihimizin en büyük keşfi karşısında mahcubiyet yaşıyorlar. ’Her seçim öncesi petrol buluyorlar’ diyerek bizimle alay edenler, bugün Gabar’daki günlük 37 bin varil üretimimizi takdir etmek zorunda kalıyorlar. Yerli ve milli markamız TOGG’dan, 5. nesil savaş uçağımız KAAN’a, şehir hastanelerinden köprülere, yollara tren hatlarına, havalimanlarına kadar, her konuda aynı durumla karşılaşıyoruz. Geriye baktığımızda şunu çok net görebiliyoruz; şayet Türkiye son 20 yıldır muhalefetin takoz siyasetine teslim olsaydı bugün bunların hiçbiri olmaz, ülkemiz yerinde saymaya devam ederdi. Ne savunma sanayisinde yerli ve milli üretimin payı yüzde 80’e çıkardı, ne ihracatta 256 milyar doları yakalayabilirdik. Ne turizmde 54,5 milyar dolarla rekor kırabilirdik, ne istihdamı artırabilir, ne de milli gelirimizi 1,1 trilyon doların üzerine taşıyabilirdik. Bunların ve daha saymaya kalksak saatler sürecek hamlelerimizin hiçbirini gerçekleştiremezdik. Biz ne yaptıysak CHP’nin sabotaj siyasetine rağmen yaptık. Neyi başardıysak bu zihniyetin çelmelerine rağmen başardık. Engelleri tek tek aşarak, zincirleri parçalayarak, zorlukları göğüsleyerek Allah’a hamd olsun bugünlere geldik” şeklinde konuştu.
Manisa Cemar’dan Cumhur İttifakı’na tam destek Cemar Traverten ve Mermer Genel Müdürü ve aynı zamanda AK Parti Kula İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Yalçın, önceki akşam Kula Kent Meydanı’nda önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun katılımıyla gerçekleşen mitingde tam kadroyla birlikte yer aldı. 31 Mart mahalli idareler seçimlerine sayılı günler kala Cumhur İttifakı Kula temsilcilerinin ortaklaşa düzenlediği ve önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun da katıldığı toplantıya firmanın kadrosunun tamamıyla katılan Cemar Traverten ve Mermer Genel Müdürü ve aynı zamanda AK Parti Kula İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Yalçın, hem Kula’da hem de Manisa’da Cumhur ittifakına tam destek verdiklerini söyledi. 31 Mart yerel seçimlerinde Cumhur İttifakı adayı Hüseyin Tosun’a da, Manisa Büyükşehir adayı Cengiz Ergün’e de tam destek için meydanda hazır bulunduklarını dile getiren Genel Müdür Yalçın; “Firmamızda beraber çalıştığımız genç ve dinamik Avukat Furkan Başaran kardeşimiz de Cumhur ittifakı Meclis üyesi adayı olmasından dolayı bu desteklerin farklı ve değerli sebepleri var, bu yüzden hep destek tam destek diyerek kıymetli bakanımız, Kula’mızın hizmetkârı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile birlikte meydanda desteğimizi gösterdik. Yerel seçimler, Kula’mıza, Manisa’mıza ve Türkiye’mize hayırlı olur ve Cumhur İttifakı’nın zaferiyle sonuçlanır inşallah.” ifadelerini kullandı.
Isparta Başkan Başdeğirmen: "Yaşlıların halk otobüslerinden ücretsiz yararlanması uygulaması devam edecek" Isparta Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Şükrü Başdeğirmen, S.S. 18 Nolu Halk Otobüsleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Faruk Daşdöner, kooperatif esnafı ve şoförleri ziyaret etti. Başkan Başdeğirmen, 65 yaş ve üstü vatandaşların halk otobüslerinden ücretsiz yararlanması uygulamasının 31 Mart’tan sonra da devam edeceğini belirtti. Isparta Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Şükrü Başdeğirmen, “Sizler pandemide biz sefere çıkmıyoruz, çalışmıyoruz demediniz. Esnaflıktan gelen bir kişi ve ekip olarak problemlerinizi anlayarak bugünlere geldik. Bizimle olan işlerinizde sizlere zorluk çıkarmadık. Sizlere katkılar sunduk. Burada istihdam sağlıyorsunuz en az 100’e yakın şoför çalışıyor. Esnaf ve diğer çalışanlarla buradan bin kişi ekmek yiyor. Bunun bilincinde olarak bin eve giden helal, zor kazanılan ekmeğe destek vermeye devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi. 65 yaş ve üstü vatandaşların halk otobüslerinden ücretsiz yararlanması için Belediye Meclisi’nde 31 Mart 2024 tarihine kadar karar aldıklarını hatırlatan Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Şükrü Başdeğirmen, yerel seçimlerden sonra da ücretsiz taşımanın devam edeceğini vurguladı. Başkan Başdeğirmen, “Seçimden sonra 65 yaş ve üstü vatandaşlarımızın ücretsiz taşımasını bitirecekmiş diyorlar. Biz böyle bir şey dedik mi, siz duydunuz mu? Biz bu kararı devam ettireceğiz. 31 Mart’a kadar kooperatifimizle anlaştık, 31 Mart’tan sonra da sizlerle anlaşmamızı devam ettireceğiz. Büyüklerimiz bizim değerlerimiz” şeklinde konuştu. Bazı belediye başkan adaylarının ‘minibüs hattı getireceğiz’ gibi vaatlerde bulunduğunu kaydeden Başkan Başdeğirmen, “Minibüs hatları getireceklermiş. Diyelim ki otobüsü kaldırdık. 1 otobüsü 6 minibüs karşılıyormuş, 100 otobüsü 600 minibüs karşılar. Diyelim ki 600 minibüsü koyduk Mimar Sinan Caddesi’nden o minibüsleri bir geçirin. Minibüs olan yerlerdeki o korna seslerini bir duyun. Oralardaki trafiğin keşmekeşliğini görün. Ezbere, bilmeden, görmeden konuşuyorlar. Birisi de otobüs 5 TL olacak diyor. Lastik, yakıt fiyatlarını onlara bir sorun. Konuşulanlara bir bakın emekliye 8 bin lira para vereceğim diyor. 5393 sayılı belediye kanunda böyle bir şey yok. Önceki yönetimin sizlere verdiği zorlukları biliyoruz. 15 yıl belediye başkanlığı yapmış 1 sosyal konut yapmamış, şimdi yapacağım diye her yere asmış. Biz saf mıyız, aklımızla mı oynuyorlar” ifadelerinde bulundu. Halk Otobüsleri Kooperatifi esnafı ve şoförleri de “Önceki dönemde ne yaşadığımızı biliyoruz, bu 5 senede ne yaşadığımızı biliyoruz. Gelecek 5 yılda ne yaşayacağımızı bildiğimizden rengimiz belli başkanım” diyerek Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Şükrü Başdeğirmen’e destek mesajı verdi.
Muğla Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Gürün, “Hayatımı bu şehre adamaktan gurur duyuyorum” Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, 10 yılda gerçekleştirdikleri hizmetleri anlatan ’Hesap Verme’ toplantısı gerçekleştirdi. Başkan Gürün konuşmasında “Hayatımı bu güzel şehre adamaktan dolayı çok mutlu ve gururluyum. 27 yıl hekim, 25 yıl Belediye Başkanı olarak hizmet verdim. Bana güvenerek oy veren ve birlikte çalıştığım tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim. Hakkınızı helal edin” dedi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yaptığı 2 dönemi kapsayan 10 yıllık süreç için hesap verme toplantısı gerçekleştirdi. Başkan Gürün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıda hizmetlerin yer aldığı bir sunum yaptı. Başkan Gürün, “Hayatımın sonuna dek bu kente hizmet etmeye devam edeceğim” Hizmet sunumunun ardından vatandaşlara seslenen Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, bu şehirdeki herkesi bir aile olarak gördüğünü ve hayatının sonuna kadar hizmet etmeye devam edeceğini söyledi. Gürün, “Hayatımı bu güzel şehre adamaktan dolayı çok mutluyum. 27 yıl hekim olarak, 25 yıl belediye başkanı olarak Muğla’ya hizmet etme şansı buldum. Bu benim için çok gurur verici bir şey. Öncelikle bana güvenerek oy verene herkese teşekkür ederim. Birlikte çalıştığım tüm çalışma arkadaşlarıma ve Muğlalı hemşerilerime teşekkür ederim. Hepimizin bu kente ve ülkeye bir borcu var. Bu borcu zihinsel ve bedensel olarak bir sorun olmadığı sürece ödemeye devam edeceğim. Ben hakkınız helal etmenizi istiyorum. Hayat devam ediyor. Birlikte aileyiz birlikte mutluyuz” dedi. Başkan Gürün ayrıca, “Biz her dönemimizin sonunda hesap verme toplantıları yaptık. Bir yöneticinin mutlak hesap vermesi gerektiğini düşündüğümüz için bunu gerçekleştirdik. Genel Başkanımız acil şekilde Muğla’ya gelmeye karar verdi. Maalesef başka gün kalmadığı için bunu gerçekleştirmek sizlere hesap vermek zorundaydık. Bu dönem 2014-2024 yıllarını kapsıyor” diye konuştu. Gürün, “Muğla’ya en fazla yatırım yapan kurum olduk” Başkan Gürün sunumda Muğla’ya en fazla yatırım yapan kurum olduklarını vurgulayarak, “10 yılda 7 Milyar 152 Milyon TL yatırım yaptık ve bu kamu kuruluşu olarak en fazla yatırım yapan kurum olduk. Şuan da hala 2 Milyar 289 Milyon TL’lik yatırım devam ediyor ve bunun finansmanı hazır. Hiçbir ihaleye parası hazır olmadan çıkmadık. Paramızı hazırlayıp ihale yaptık. İşler düzgün gittiği taktirde 15 gün içinde işi yapanın ödemeleri yapılmıştır. Paralar düzgün ödendiği için bazı işleri daha ucuz yapabiliyoruz. Marmaris’te yapılan yatırımların da borçlarını devraldığımız için biz ödemesini yaptık. Kasada para var dedik. Neden harcamadın yatırım yapmadın dendi. Ancak o paralar hazırlanan projeler için ayrıldı. Örneğin termal tesis ve Fethiye’de büyük bir spor tesisi yapacaktık. Bu para hazırlayıp ihaleye çıkamadığımız yatırımlar için ayrılmıştı. Bir diğer proje ise izni ve yeri gösterilmeyen Bodrum katı atık tesisiydi. Ancak bu izinler ve ihale süreçleri yetişmediği için o para ayrılmıştı" dedi. Gürün, “Dev altyapı yatırımları yaptık” Gürün, “Altyapı ile ilgili çok önemli yatırımlar yaptık. Bu sürçte toz ve çamur olduğu konusunda eleştiriler aldık. Ancak özellikle Bodrum’da büyük yatırımlar yaptık. Altyapıdan yararlanma oranı kıyıda yüzde 46 iken şimdi bunu yüzde 91’e yükselttik. Bodrum’un 20-25 yıl sorun çıkarmayacak şekilde altyapısını yaptık. 5 olan içme suyu arıtma tesisini 15’e çıkardık. 237 Milyon Euro kredi bulduk. Bunun 63,5 Milyon Euro’sunu su altyapısını yenileme ve güneş enerjisi yatırımları yapmak için kullanalım dedik. Ancak Cumhurbaşkanı tarafından imza alamadık. Sorumluluk alnımızda bulunan 2 bin 346 kilometrelik yolda 3 bin 261 kilometre yol çalışması yaptık. Yollarımızın yüzde 98’ini tamamladık" “Deniz ve Kıyı Temizlikleri En Büyük Önceliklerimizden” Deniz ve kıyı temizliği konusunda önemli projeler hayata geçirdiklerini söyleyen Gürün, “Seçim nedeniyle Marmaris’e ve Fethiye’ye tekne getirdik gibi söylemler var. Bunlar tamamen illüzyon. Biz Fethiye Körfezi için teknik raporu yaptık. Burada ne kadar temizlik yapılacak çıkan balçık nereye atılacak ne kadar derine inilecek gibi çalışmaları yaptık. Biz Atık alım teknelerimizle denizden atık toplayarak bu çöpleri bertaraf ediyoruz. 8 atık alım teknemizle tüm yaz boyunca atık alımlarınız yapıyoruz ve bugüne kadar 26 bin 286 tekneye hizmet verdik. Hafriyat atıklarının bertarafı için yeni sahalar inşa ettik ve doğaya atılmasını engellemeye çalışıyoruz. Örneğin Datça’da 5 yıl uğraş verdik hafriyat sahası yeri için. 1 olan saha sayısını 9’a yükselttik. Biz buralarda geri atıkların bertarafını sağlıyoruz. Kum ve çakıl üretimi yaparak yollarda kullanıyoruz. Katı atık sahalarımızda elektrik üretiyoruz. 336 Milyon TL değerinde elektrik üretimi gerçekleştirdik” dedi. Gürün ayrıca “Türkan Saylan Çağdaş Yaşam Merkezi, Cengiz Bektaş Kent Belleği, Kent Meydanı, Turgutreis Yaşam Merkezi, Ortaca Cem ve Kültür Evi, Menteşe Otogar, Bodrum Otogar, Yatağan Hasan Haşmet Işık Yüzme Havuzu, Kızılağaç Akaryakıt İstasyonu, Yağ Hali, Geçici Hayvan Bakımevi, Büyükşehir ve MUSKİ hizmet binaları gibi projeleri hayata geçirdik. Milas Kültür Merkezi ve huzurevi projemiz ise devam ediyor” diye konuştu.
Sakarya Akaryakıt sızıntısını ekiplere haber vermişti: “Bu yapılan uygulama yeterli değil, diğer kurumların da müdahale etmesi gerekiyor” Kocaeli’de yapılan yol çalışması neticesinde delinen Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) petrol boru hattından Sapanca Gölü’ne sızan akaryakıtın temizleme işlemleri devam ederken bölge sakini Hüseyin Mercan, “Bu yapılan uygulama yeterli değil. Gereği kadar önlem alınmıyor, diğer kurumların da müdahale etmesi gerekiyor ve bu işin ciddiyetinin farkında değiller“ dedi. Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde iki gün önce meydana gelen olayda, yol çalışması yapıldığı esnada NATO akaryakıt boru hattının bir kolu delindi. Boru hattından meydana gelen akaryakıt sızıntısının fark edilmesi üzerine durum yetkililere bildirildi. Bölgeye sevk edilen ekipler, iş makinesiyle boru hattının belli bir kısmını açarak hasar tespit çalışması gerçekleştirdi. Kuyuya dolan ve boruda kalan akaryakıt tankere tahliye edildi. NATO hattında basıncın artması Sapanca Gölü’nü mazota bürüdü Ekipler boru hattı tamirinde çalışmalarını sürdürürken, gece yarısında NATO hattında basıncın artması neticesinde sızıntı büyüyerek, dere yatağı aracılığıyla milyonların su içtiği Sapanca Gölü’ne sızdı. Gölün yüzeyini bürüyen mazotu gören vatandaşlar, durumu Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekiplerine bildirdi. Bölgeye sevk edilen ekipler, yaptıkları çalışma neticesinde su yüzeyine barikat kurarak sızıntının büyümesine engel olmaya çalıştı. Gölün Kocaeli kesiminden başlayan sızıntı için ekipler çalışma alanlarını Sapanca ilçesinin Kurtköy Mahallesine kadar genişletti. Su yüzeyindeki barikatları çoğaltan ekipler, en kısa sürede göle sızan akaryakıtı temizlemeye çalışıyor. Akaryakıtın ise Kocaeli’ndeki petrol rafineri firmasından Eskişehir’de bulunan hava üssündeki uçaklara aktarıldığı öğrenildi. Göldeki akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi Ekiplerin aralıksız çalıştığı gölden akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi. Göldeki alanı genişleten ekipler yayılımı önlemek için seferber oldu. Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSU) ekipleri ile Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekipleri ortak bir şekilde çalışarak Kocaeli kesiminde yer alan Maşukiye Deresi’ne vidanjörler ve yakıt emici pedlerle müdahalelerini sürdürüyor. Akaryakıtın gölden tamamen alınıp bertaraf edilmesi için çalışmalarının sürdüren SASKİ ekipleri göldeki emici ped ve bariyerlerin sayısını arttırdı. Büyük çoğunluğu akaryakıttan arındırılan gölden ekipler sürekli numune alarak suyun PH, iletkenlik ve oksijen değerlerini ölçüyor. Gölden alınan numunelerin ise İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’ne sevk edildiği öğrenildi. “Gereği kadar önlem alınmıyor” Mazot kokusunu hissettiğinde ekiplere haber verdiğini belirten Hüseyin Mercan, “Bu yapılan uygulama yeterli değil. Gereği kadar önlem alınmıyor, diğer kurumların da müdahale etmesi gerekiyor ve bu işin ciddiyetinin farkında değiller. Sapanca Gölü’nün 3’te 1’ini akaryakıt kaplamış durumda. Bununla ilgili diğer kurumların da aktif hale gelmesi lazım ve biran önce bunun çözülmesi gerekiyor” dedi. “Kokunun gölden geldiğini hissettim” Olayın başlangıcını anlatan Mercan, “Gece yarısı personellerim çok ağır bir koku olduğunu söylediler ve kendim de geldiğimde kokunun gölden geldiğini hissettim. Daha sonrasında Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi’ne (SASKİ) durumu bildirdim. Ekipler geldi ama o sırada göle yayılmıştı akaryakıt. Ekipler çalışmalarını sürdürüyor fakat yeterli değil, bu sıkıntıya bir çözüm olmaz, daha uzman ve profesyonel ekiplerin gelip buraya müdahale etmesi gerekiyor. Biran önce çözülmesi gerekiyor yoksa bunun tahribatı daha büyük olur göl için. Yetkililerin bu duruma daha fazla duyarlı olması gerekiyor” diye konuştu.
İzmir Başkan Sengel’den Selçuk Belevi’de miting: "Az konuştuk, çok çalıştık" Yeni dönemde tekrar aday gösterilen CHP’li Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Belevi’de miting yaptı. Sengel, "5 yıl boyunca elimizden geldiğince çaba sarf ettik. Az konuştuk, çok çalıştık. Biz yine az konuşmaya, çok çalışmaya devam edeceğiz. Pazar günü hepinize emanetiz" dedi. Yerel seçimlerde partisi tarafından yeniden aday gösterilen CHP’li Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, seçim çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda, “Aydınlık bir gelecek için Belevi’de buluşuyoruz” isimli bir miting düzenlenirken, seçim ofisinde bir araya gelen partililer, kalabalık bir araç konvoyuyla Belevi’ye gitti. "Belediyeyi ayağa kaldırdık" Miting alanına davul-zurna eşliğinde kalabalıkla yürüyen Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, daha sonrada vatandaşlara seslendi. Sengel, "İnsanlarla uğraşmadığımı, laf yetiştirmeye çalışmadığımı, hizmet üretmeye çalıştığımı, o kadar zorluğa rağmen direndiğimi, hiç ağlamadığımı beni biraz tanıyanlar anlamıştır. Belediye borç batağındaydı. Daha fazla büyümek ve kasada para bulundurabilmek için nasıl mücadele ettiğimi bilirsiniz. Böyle belediyeye herkes talip olur. Kasada para var, biliyorlar ya ondan talip oldular. Zor olanı biz yaptık. 2019’da geçmişin tüm arızalarını temizlerken, çalışana maaş bile ödenmiyorken, tekrar Başkan Sengel, şöyle devam etti: "Belediyeler, güçleri doğrultusunda belli bir şey yapabilirler, mücadele ederler, çaba sarf edeler. 2019 yılında Belevi’de bir eve gittim. Bol çocuklu bir ev ve tarım işçisi olan anneler var. Ekonomiye dahil olmak istiyorlar; ama ne yazık ki kreş yoktu. Çocuk önemliydi. Annenin ekonomiye katkı sağlaması da önemliydi. İşte o yüzden Belevi’de kreşimizi açtık. Şunu söylemeye çalışıyorum sizlere; birileri birileriyle uğraşsın, biz hizmet aşkıyla çalışıyoruz. Ne kindarlık biliyoruz, ne intikam biliyoruz, ne de emeklilik zamanımızı değerlendirmek için bu işleri yapıyoruz" diye konuştu. "Pazar günü hepinize emanetiz" Siyaseti halka hizmet aracı olarak gördüklerini belirten Sengel, şöyle devam etti: "Biz, açılmış yaralara merhem olmaya çalışıyoruz. Tek başına hiçsindir, yanında partin varsa, örgütün varsa kendini güvende hissedersin. İşte o güvenle beraber üretmeye devam ederiz. O güvenle beraber ürettiğimiz hizmetlerin içerisinde hep halk vardır. İşte o ikisi için biz Belevi’deki projelerimizi tek tek belirledik. Bunlardan ilki çok önemli ve kıymetli olan, herkesin uzun zamandan beri istediği fırını hayata geçireceğiz. Köy meydanında var olan; ama bu süreç içerisinde tekrardan düzenlemek istediğimiz Belevi’nin çok istediği köy meydanındaki havuzumuzu en kısa sürede en güzel şekilde gerçekleştireceğiz. En son yeni kooperatif evlerinin, oradaki istinat duvarı gibi yolların hepsi, hemen bu yaz sökülmeye başlayacak. İhale hazırlıkları tamamlandı. Seçim geçer geçmez başlayacak. Kadınlarla ilgili, çocuklarla ilgili, emeklilerle ilgili Belevi Meydanı’nın düzenlenmesi ile ilgili çalışmalarımızı yaparken bir şey unutmayacağız; kötü cümle yok, birleriyle uğraşmak yok, intikam yok, kin yok; sevgi var, Belevi’nin insanına saygı var. 5 yıl boyunca elimizden geldiğince çaba sarf ettik. Az konuştuk, çok çalıştık. Biz yine az konuşmaya, çok çalışmaya devam edeceğiz. Pazar günü hepinize emanetiz. Pazar gününden sonra sizler yine bize emanetsiniz."