KÜLTÜR SANAT - 24 Mayıs 2019 Cuma 09:44

Sümela Manastırı’nın restorasyonunda en zor görevleri onlar gerçekleştirdi

A
A
A
Sümela Manastırı’nın restorasyonunda en zor görevleri onlar gerçekleştirdi

Trabzon’un Maçka ilçesi Altındere Vadisi’ndeki Sümela Manastırı’nda coğrafi ve iklimsel koşulların zorluğu altında 3,5 yıldır sürdürülen ve ilk etabı bitirilen restorasyon çalışmalarında en zor görevleri 20 kişilik endüstriyel dağcı ekibi gerçekleştirdi.

Trabzon’un Maçka ilçesi Altındere Vadisi’ndeki Sümela Manastırı’nda coğrafi ve iklimsel koşulların zorluğu altında 3,5 yıldır sürdürülen ve ilk etabı bitirilen restorasyon çalışmalarında en zor görevleri 20 kişilik endüstriyel dağcı ekibi gerçekleştirdi.


Özel ekip, Sümela Manastırı ve ziyaretçiler için tehlike oluşturan kayaları tek tek yamaçtan aşağıya düşürülerek sarp yamaçlar temizlerken, son olarak da kayalardan temizledikleri sarp yamaçları çelik ağlarla ördüler.


Restorasyon çalışmaları nedeniyle 22 Eylül 2015 tarihinden itibaren 3,5 yılı aşkın süredir ziyarete kapalı olan Sümela Manastırı’nın yarın birinci avluya kadarki kısmı Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan’ın katılımı ile törenle ziyarete açılacak. Daha önce 18 Mayıs 2019’da ziyarete açılacağı açıklanan manastırda elverişsiz hava şartları nedeniyle çalışmalar aksayınca ziyarete açılış tarihi 25 Mayıs 2019 tarihine ertelenmişti.



Restorasyonu yıllardır gündemdeydi


Restorasyonu yıllardır gündemde olan ve çok sayıda restorasyon projesi hazırlanan tarihi Sümela Manastırı ile ilgili 2014 yılında harekete geçildi. Manastıra ve çevresindeki tesislere bakan yamaçlardaki kaya düşme tehlikelerini araştırmak ve riskli bölgeleri belgelemek amacıyla işin uzmanlarınca endüstriyel dağcılık teknikleri kullanılarak ve gerekli güvenlik önlemleri alınarak yamaç güzergâhlarından inişler yapıldı. İnişler esnasında, halihazırda askıda duran kaya parçalarının bulunduğu, değişime uğramış kayaç yüzeylerinin tehlike arz ettiği, ormanın eteğinde uzanan kısımlarda bazı serbest bloklar ve orman döküntülerinin içinde saklı kalmış durumda irili ufaklı serbest taş parçalarının mevcut olduğu ve çatlaklardan gelen yoğun su sızıntıları nedeniyle bazı yerlerde malzeme boşalmalarının olduğu belirlendi.



Bilim adamlarının talebi ile ziyarete kapatıldı


Yetkililer, "Bir yandan restorasyon devam etsin, diğer yandan ziyaretler devam etsin" görüşünü savunurken, bilim adamları kaya düşmelerinin her geçen gün daha riskli hale geldiğini ve bunun tehlikeli olacağını savunarak manastırın ziyarete kapatılarak çalışma yapılmasını istedi. Kayaların mümkün olan kısımlarının temizlenmesi, mümkün olmayan kısımlarının da çelik hasırlarla önleyecek mekanizmanın kurulması kararlaştırıldı.


Yaklaşık 1 yıl süren çalışmaların ve araştırmaların ardından 22 Eylül 2015 tarihinde çevresinde ziyaretçilerin can ve mal güvenliğini tehdit eden, tarihi yapıya zarar veren kaya düşmesi olaylarının sıklıkla yaşandığı manastır, ziyarete kapatılarak restorasyon çalışması başlatıldı. Çalışma kapsamında kayaların jeolojik-jeoteknik bakımdan araştırılması ve güçlendirmesi çalışması kapsamında manastırda, kayaların yapılara zarar vermemesi için çelik iskeleyle düzenekler kurulurken, yük taşıma amaçlı da yaklaşık 4 ton yük taşıyabilecek teleferikler kuruldu.



200 metrelik sarp yamaçta çalıştılar


3,5 yıl süren ve ilk bölümü tamamlanan restorasyon çalışmaları kapsamında bugüne kadar manastır ve ziyaretçiler için tehlike oluşturan kayalar 20 kişilik endüstriyel dağcı ekibi tarafından tek tek 200 metrelik yamaçtan aşağıya düşürülerek sarp yamaçlar temizlenirken, çalışmanın en zor bölümünü taş düşürme işlemi oluşturdu. Manastırın üst kısmındaki büyük kaya parçaları kafesler içine alınarak kayalar kırılırken, kırılan kaya parçaları asansör sistemi ile aşağıya taşındı. Ziyaretçilerin can güvenliğini sağlamak için yaklaşık 4 bin ton kaya temizliği yapıldı. Özel ekip Türkiye’nin farklı yerlerindeki baraj ve karayolu çalışmalarında da görev yaparken, Sümela’da metrelerce yükseklikteki sarp kayalarda işlerini korkusuzca yapmaları görüntülere ve fotoğraflara da yansıdı.



Bin 600 tonluk kaya parçası bulunduğu yerde sabitlendi


Restorasyon çalışmaları kapsamında Sümela Manastırı’nın yamaç güvenliği çalışmaları ile ilgili olarak Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) ile “Sümela Manastırı’nda Düşme Tehlikesi Arz Eden Bloklara İlişkin Jeolojik, Jeofizik ve Jeoteknik Yöntemlerle Araştırılması” konulu Ar-Ge çalışması yapıldı. Bu çalışma sonrasında restorasyonun en zor bölümünü oluşturan manastırın girişinde bulunan bin 600 tonluk kaya parçasının parçalanıp parçalanmamasıyla ilgili Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Jeofizik ve Jeoloji Bölümü akademisyenleri tarafından kayanın bulunduğu yerde sabitlenmesine karar verildi ve çelik ağla bohçalaması yapıldı.


Bugüne kadar ki restorasyon ve çevre düzenlemesi kapsamında patika yollarda duvar yapımı, derz yapımı, döşemeler ve merdivenlerin ahşap kaplanması, mutfak, ayazma, papaz odası ve keşiş odalarını kapsayan bölümlerde askıya alma ve restorasyon imalatları tamamlanan Sümela Manastırı’nda 300 metrelik manastıra giden yürüyüş yolu da düzenlenirken, tarihi su kemerleri, gişe binası ve manastıra çıkan merdivenler restore edilerek kullanılır hale getirildi.



Restorasyonda son aşamaya geçiliyor


Çalışmalar kapsamında restorasyonun son aşamasında ise kilise ve sınıfların yer aldığı bölüm üzerindeki alanlarda da kaya ıslahı ve temizlenmesi çalışmaları yapılacak. Ardından manastır içerisindeki kilise, sınıflar ve avlu kısmında restorasyon çalışmaları gerçekleştirilecek. Restorasyon çalışmalarının 2020 yılı sonunda tamamlanmasının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Sümela Manastırı’nın Unesco Dünya Mirası Daimi Listesi’ne kaydettirilmesi için girişimlere başlayacağı öğrenildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."