SAĞLIK - 16 Kasım 2019 Cumartesi 11:10

Trabzon’da 3 ayda 120 büyükbaş hayvan çiçek hastalığı yüzünden telef oldu

A
A
A
Trabzon’da 3 ayda 120 büyükbaş hayvan çiçek hastalığı yüzünden telef oldu

TRABZON (İHA) – Trabzon’da geçtiğimiz Kurban Bayramı’nın ardından geçen yaklaşık 3 aylık sürede 120 büyükbaş hayvanın LSD (Çiçek Hastalığı) yüzünden telef olduğu bildirildi.

TRABZON (İHA) – Trabzon’da geçtiğimiz Kurban Bayramı’nın ardından geçen yaklaşık 3 aylık sürede 120 büyükbaş hayvanın LSD (Çiçek Hastalığı) yüzünden telef olduğu bildirildi.


Trabzon’da dört ilçede halk arasında “sığır çiçeği hastalığı” olarak anılan hastalıktan son 3 ayda 120 büyükbaş hayvan telef olurken, Tarım ve Orman Bakanlığı söz konusu hastalığın ihbarının mecburi bir hastalık olduğunu açıkladı. Bakanlık tarafından belirlenen hastalık ile mücadele kapsamında her yıl koruyucu olarak aşılama çalışmaları yürütüldüğü belirtilirken, hastalıkla, mücadele kapsamında hastalığa yakalanan hayvanların kıymet takdirlerinin tamamı yetiştiricilere ödenmek üzere itlaf edildiği kaydedildi.


Trabzon’da ilk olarak 2019 yılı kurban bayramı sonrası Düzköy ilçesinde birkaç adet büyükbaş hayvanda hastalık olduğuna dair alınan bilgiler doğrultusunda hayvanlardan alınan analizlerde “sığırların noduler akzantemi hastalığı” halk arasında sığır çiçeği hastalığı olarak anılan hastalığa yakalandığı belirlendi. Hastalıkla mücadele kapsamında bu ilçedeki tüm mahallelerde hastalık belirtileri gösteren 26 adet büyükbaş hayvan itlaf edilirken, aynı hastalık tespit edilen Arsin ilçesinde 46, Akçaabat ilçesinde 47, Yomra ilçesinde 1 olmak üzere toplam 120 büyükbaş hayvan ekipler tarafından itlaf edildi. Yetkiler hastalık nedeniyle endişe edilecek bir durumun söz konusu olmadığını belirtilerken, bu yöndeki çalışmaların büyük bir titizlikle sürdüğünü belirttiler.



"Yayılma nedeni sivrisinekler"


Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Trabzon Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erol Sayın, hastalığın daha çok Gürcistan tarafında görülen bir hastalık olduğunu belirterek muhtemelen sınırdan kaçak hayvan hareketi ile ülkemize taşındığını söyledi. Hastalığın yayılmasında ise sineklerin önemli rol oynadığını ifade eden Sayın “Trabzon’da görülen bu hastalık LSD dediğimiz, sığırlarda görülen sığır çiçek hastalığı. Bu hastalık Trabzon’da ilk olarak kurban bayramı sonrası Düzköy’de görüldü. Muhtemelen bu hastalık bölgemize kurban döneminde insanlarımızın bölgeye sevk raporu ve veteriner hekimi kontrolü olmadan yapılan hayvan nakilleri ile ilimiz dışından geldi. Hastalığın yayılma sebebi ise genellikle sivrisinekler. Yani hastalık sivrisinekler, normal sinekler, kenelerle diğer hayvanlara bulaşma riski yüksek. Sevindirici yanı insanlara bulaşan bir hastalık değil. Trabzon ‘da LSD dediğimiz çiçek hastalığı görülen bir hastalık değildi. Çünkü bizim hayvanlarımız son üç senedir Tarım Bakanlığının uyguladığı program kapsamında aşılanıyor. Aşılanan hayvanlara zaten bu hastalığın bulaşması mümkün değil. Trabzon’da 120 civarında hayvan itlafı oldu. Sadece Tarım Bakanlığı tedbir amacıyla hastalık teşhis ettiği hayvanları tazminatlı olarak imha ve itlaf işlemlerini gerçekleştiriyor. Şu aşamada Tarım Bakanlığı yetkilileri hastalık çıkan bölgelerde 10 kilometrelik alanda tekrar LSD dediğimiz büyükbaş hayvanlarda çiçek aşısına başladı. O bölgede hayvanlar ister aşılı olsun ister aşısız olsun hepsini yeniden aşılama çalışmasına başladı. 2020 yılının Şubat ayında tekrar aşılama kampanyası başlayacak ve tekrar aşılanacak” dedi.



“Salgın durumu yok”


Hayvan yetiştiricilere tavsiyede bulunan Sayın, hastalığın salgın durumu olmadığını ifade ederek “Mutlaka hayvanlarını aşılatsınlar. Kapılarına kadar gelen Tarım Bakanlığında görevli veteriner hekimlerine hayvanlarının aşılamasını yaptırsınlar. Şu anda Trabzon’da en son Akçaabat ilçesinde hastalık görüldü bu da, ilgili meslektaşlarımız tarafından kontrol altına alındı. Salgın durumu yok. Sadece tespit ettiğimiz hayvanların itlaf ve imha işlemleri var. O da şu anda durdu. Son bir haftadır hiçbir imha işlemimiz yok. Muhtemelen önümüzdeki ay, 10 kilometrelik alanda görülen karantinaya aldığımız bölgede karantina işlemini de kaldıracağız. Aşılama işlemleri hala devam ediyor. Yetiştiricilerimizin bu anlamda salgınlar korkuya sürükleyecek her hangi bir şey yok. Çünkü insana geçen bir hastalık değil. Ancak hayvanlara bulaşan bir hastalık. O yüzden aşılamayla da bakanlık tedbirini alıyor. Yetiştiricilerimiz hayvanlarında çiçekle alakalı bir etken bir hastalık şüphelenirlerse mutlaka bağlı bulundukları Tarım İlçe Müdürlüklerine müracaat etsinler ki diğer komşularına hastalığı yaymayalım” diye konuştu.



"İki yıl önce Artvin’de yüzün üzerinde hayvan imhası oldu"


İki yıl önce söz konusu hastalık yüzünden Artvin’de yüzün üzerinde hayvan imhası olduğunu kaydeden Sayın, açıklamalarını şöyle sürdürdü:


“Odamıza, ilimiz dahil Artvin, Rize, Gümüşhane, Bayburt illeri bağlı. Bölgemizde Artvin’de iki yıl önce yine LSD dediğimiz çiçek hastalığı görülmüş orada da yüzün üzerinde hayvan imhası olmuş. Aşılamayla tekrar görülmedi. Bu hastalık daha çok Gürcistan tarafında görülen bir hastalık. Muhtemelen o bölgeye de o dönemlerde sınırdan kaçak hayvan hareketi ile hastalık ülkemize taşındı. Türkiye genelinde şu anda 35 kadar ilde LSD dediğimiz çiçek hastalığı görüldü. Görüldü derken o ilin tamamında hayvanlar hasta ve perişan değil.”


Öte yandan Trabzon’da hastalıktan dolayı itlaf edilen büyükbaş hayvanların kıymet takdirleri büyük oranda tamamlandı. 2019 yılı yayımlanan Tarımsal Desteklemelere ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Bakanlık tarafından en kısa sürede yetiştiricilere ödeme yapılacağı kaydedildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Başkan Değirmenci, “Bu sendikayı Türkiye’nin en büyük sendikaları arasına taşıma mücadelem devam edecektir” Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci Karabük’e gelerek bir dizi temaslarda bulunup, ziyaretler gerçekleştirerek teşkilat mensuplarıyla bir araya geldi. Karabük’e gelen Başkan Değirmenci, kentte bir dizi ziyaretler gerçekleştirdi. Değirmenci daha sonra Özçelik-İş Sendikası Karabük şube yöneticileri ve işyeri temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen Temsilciler Meclis’i toplantısına da katıldı. Değirmenci ve Şube Başkanı Kenan Yılmaz, toplantıda sendikanın dünü, bugünü ve yarınına ilişkin sendikanın Karabük teşkilatına kritik mesajlar verdi. Toplantıda “Karabük ve buradaki teşkilatımın, sendikam ve şahsım için ne kadar kıymetli ve önemli olduğunu hepiniz biliyorsunuz” diyerek sözlerine başlayan Değirmenci, “Karabük’teki sendikal kültür, geçmişten bugüne Karabük’ün sendikal mücadelesi takdire şayandır. Karabük’ü hiçbir zaman, ne sendikamızdan ne de kendimizden ayrı düşünmedik, düşünemeyiz.” ifadelerini kullandı. Değirmenci, “Bu nedenle sendikamızın geleceğe güvenli yürümesinde, sevk ve idaresinde, sizlere her zamankinden daha fazla ihtiyacım vardır. Sizlerin ve sendikamın da şahsıma ihtiyacı olduğu müddetçe, ben de sizin önünüzde yürümeye, genel başkanlığın yanında ağabeylik yapmaya, yol gösterici olmaya devam edeceğim. Geçmişte ödediğimiz bedelleri, bugün de yarın da ödemeye hazır bir şekilde, liderliğinizi yapmaktan şeref ve onur duyarak, bir elimde HAK-İŞ, bir elimde Özçelik-İş, göğsümüzde Türk bayrağıyla, aklımızda emekçilerle, alnımızda da secde iziyle sizlerle yol yürümeye devam edeceğim. Gözümü budaktan sakınmadan, bir lidere yakışır şekilde, teşkilatımı o’cu, bu’cu diye ayırmadan, herkesi kucaklayarak yol yürüyeceğim. Sizlerin desteği ve dualarıyla daha gidecek çok yolumuz, söyleyecek çok sözümüz var.” diye konuştu. KARDEMİR, KARDÖKMAK VE KARÇEL’deki üyeleri yakından ilgilendiren ‘Tamamlayıcı Sağlık Sigortası’ uygulamasının hayata geçirilmesinin de büyük başarı olduğunu ifade eden Değirmenci, “Üyelerimizin anlaşmalı özel hastanelerde muayene ve tedavi olabilmeleri için bu uygulamanın bir an evvel hayata geçirilmesi istiyorduk. Karabük’e yaptığımız ziyaretler kapsamında görüştüğümüz KARDEMİR Yönetimiyle ile üyelerimizin Tamamlayıcı Sağlık Sigortası kapsamına alınması konusunda anlaşmaya vardık. Üyelerimize büyük fayda sağlayacak olan ve KARDEMİR ve bağlı kuruluşlarında tarihi bir kazanım olan bu uygulamanın başta üyelerimiz olmak üzere işyerimize, sendikamıza hayırlı olsun” dedi. Sendikada bir hedefi, hayali ve ideali olduğunu anlatan Değirmenci şunları söyledi: “Bu sendikada bir hedefim, bir hayalim, bir idealim var. Bugün geldiğimiz noktada, sendikamızın tarihinde, adeta kendimizle yarışıyoruz. Sendikamız, bugün kurulduğu günden bu yana, üyesi sayısı bakımından olsun, maddi imkânları açısından olsun, en zirve noktaya ulaşmış olsa da, tek başıma kalsam da, bu sendikayı Türkiye’nin en büyük sendikaları arasına taşıma mücadelem devam edecektir. Bugünkü zirvenin, bugünkü başarımızın bana yetmediğini söylemek istiyorum. Ben başarıya doymayan bir adamım. Üyelerimiz için, sendikamız için en iyisi, en güzeli olsun istiyorum. Bunun yapmak için de gerekirse gövdemi ortaya koyarım. Kanımın son damlasına kadar mücadelemi veririm.” Toplantıda konuşma yapan bir diğer isim olan Özçelik-İş Sendikası Karabük Şube Başkanı Kenan Yılmaz ise, şube olarak yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Temsilcilerin de söz alarak görüşlerini dile getirmesinin ardından toplu fotoğraf çekimiyle toplantı sona erdi.
Kayseri Melikgazi Belediyesi’nden glütensiz etkinlik Melikgazi Belediyesi çölyak hastaları ve hasta yakınları ile birlikte glütensiz mutfakta etkinlik düzenledi. Necip Fazıl Kısakürek Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen etkinlikte çölyak hastaları ve çölyak yakınları ile birlikte glütensiz yiyecekler hazırlanarak hastalığa karşı farkındalık oluşturuldu. Melikgazi Belediyesi, buğday, arpa, çavdar gibi tahıllarda bulunan, glütene karşı hassasiyete sebebiyet veren, özel beslenme gerektiren çölyak hastalığına karşı vatandaşlara gıda paketleri ile destek olmanın yanı sıra sağladığı eğitimlerle de bilinçlendirmeye devam ediyor. Yıl içerisinde hastalıkla mücadele eden hastalara talepleri doğrultusunda glütensiz gıda paketi yardımıyla destek olan Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, toplumu bilinçlendirecek hizmet ve çalışmaları yakından takip ediyor. MELMEK kursları çerçevesinde verilen eğitimle, yaşam kalitesini düşüren çölyak hastalığına karşı mücadele eden hastalar, Melikgazi Belediyesi tarafından tedarik edilen glütensiz malzemelerle kurabiye, pasta, ekmek gibi yiyecekler üretebiliyor. Sosyal belediyecilik anlayışıyla vatandaşların ihtiyaçları doğrultusunda hizmet sağlayan Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, "Vatandaşlarımızın sağlıklı, huzurlu olmaları bizler için son derece önem arz ediyor. Çölyak rahatsızlığı olan vatandaşlarımızın glütensiz ürünlerle beslenmeleri gerekiyor. Melikgazi Belediyesi olarak çölyak hastası vatandaşlarımıza destek olmak için glütensiz gıda desteği sağlıyoruz. MELMEK kurslarımızda çölyak alerjisi bulunan hastalara ve yakınlarına, glütensiz malzemelerle yiyecek hazırlayabilmeleri için eğitim veriyoruz. Çölyak ile mücadele eden vatandaşlarımızın her zaman yanındayız. Desteklerimiz devam edecek. Cenab-ı Allah hepimize sağlık, sıhhat nasip eylesin" dedi. Bu çerçevede düzenlenen etkinliğe katılarak hastalığa karşı farkındalık oluşturmanın önemine değinen Melikgazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Hacı Kaya, Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu’na çölyak hastalarına verdiği destekten ve toplum bilinçlenmesi adına sağladığı eğitimlerden dolayı teşekkür etti. Etkinlik, eğitime katılan çocuklara Melikgazi Belediyesi tarafından hazırlanan çanta ve kırtasiye malzemelerin hediye edilmesiyle sona erdi.
Niğde Kimisi gelin kaynana geldi kimisi ise 70’inden sonra Niğde Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü’nün Yeşilgölcük ve Alay beldelerinde açtığı okuma yazma kursu sona erdi. Kursu başarıyla tamamlayan 12 kursiyere düzenlenen törenle sertifikaları verildi. Yeşilgölcük ve Alay’da düzenlenen sertifika törenine Niğde Valisi Cahit Çelik’in eşi Nermin Çelik, Yeşilgölcük Belediye Başkanı Nurettin Yurtseven, Alay Belediye Başkanı Yusuf Akdemir, Niğde Halk Eğitim Merkezi Müdürü Orhan Çetin, Yeşilgölcük Anadolu İmamhatip Lisesi Müdürü Ahmet Tayfun Eren, Alay İlköğretim Okulu Müdürü Abdullah Bozok, öğretmenler ve kursiyerler katıldı. Törende yaptığı konuşmada bireyin eğitiminin önemine dikkati çeken Niğde Valisi Cahit Çelik’in eşi Nermin Çelik hayatın her alanında aktif rol olan kadınların eğitim seviyesinin yükseltilmesi gerektiğini ifade etti. Çelik; "Günümüz dünyasında toplum değişen ekonomik ,teknolojik ve sosyolojik şartlarla beraber kadına her zaman olduğundan daha büyük sorumluluklar yüklemektedir. Cemiyetin her alanında gün geçtikçe rolü daha çok ön plana çıkan kadınlarımızın eğitimden de en üst düzeyde yararlanma hakkının bulunduğunu ve bu hakkın bireye teslim edilmesi noktasında da Devletimizin büyük sorumluluk üstlendiğini görmekteyiz .Ekonomik ve toplumsal hayatta farklı roller üstlenen kadınlarımızın eğitiminin güçlü olması, gelişmiş ve müreffeh bir toplum olma yolunda daha kararlı adımlar atma hususunda bizleri cesaretlendirmektedir. Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan Hanımefendinin himayelerinde 2018 yılında başlatılan “Okuma-Yazma Seferberliği” projesi Ülkemizin dört bir yanında Halk Eğitimi merkezlerimizin koordinesinde okullarımızda açılan kurslarımızla devam etmektedir" dedi. "Okuma yazma bilmediğim için evden çıkamıyordum" Niğde Halk Eğitim Merkezi Müdürü Orhan Çetin Halk Eğitim Merkezleri’nde kurs açılabilmesi için 12 kişi olması gerektiğini ifade ettiği konuşmasında okuma-yazma kursu için bir kişinin yeterli olduğunu vurguladı. Çeşitli sebeplerle okuma yazma öğrenemeyen ve kursu başarı ile tamamlayarak sertifika almaya hak kazanan kursiyerler ise yaşadıkları mutluluğu dile getirdi. Kursa katılanlar arasında gelin Güllü ve kaynanası Gülderen Erol ile 70 yaşındaki Fatma Soylu da yer aldı. Soylu; "Geçmişte ailem iş yaptırıp çocuk baktırmak için okula göndermedi. Ben çok hevesliydim, çok istedim okumayı. Ama göndermediler" dedi. Bir diğer kursiyer Hanife Atıcı ise, okumayı öğrendiği için mutlu olduğunu ifade ederek; "Okuma yazma bilmediğim için evden dışarı çıkamıyordum. Şimdi her yeri öğrendim, kendim gidip gelebiliyorum. Yeni başlamama rağmen TC’mi bile ezberledim. Daha ne olsun" diye konuştu.