SPOR - 03 Mayıs 2022 Salı 12:01

Trabzonspor’un şampiyonluk hikayesi

A
A
A
Trabzonspor’un şampiyonluk hikayesi

Spor Toto Süper Lig’de uzun süredir şampiyonluk sevinci yaşayamayan Trabzonspor, 2021-2022 sezonunda bitime 3 hafta kala özlemine son verdi.

Spor Toto Süper Lig’de uzun süredir şampiyonluk sevinci yaşayamayan Trabzonspor, 2021-2022 sezonunda bitime 3 hafta kala özlemine son verdi. 38 yıl sonra bu sevinci yaşayan bordo-mavili taraftarlar, sokakları karnaval havasına çevirirken, şampiyonluk hikayesinin başlangıcı 2018 yılına dayanıyor.


Trabzonspor’un 17. Başkanı olan Ahmet Ağaoğlu, görevi Muharrem Usta’dan devralmıştı. Mali açıdan çökmüş, sportif olarak başarısız posizyonda bulunan bir yapı alan Ağaoğlu ve yönetimi, seçimi kazandığı gün Trabzonspor felsefesini ortaya koyacaklarını ve sorunları 3-4 yıl içinde çözüp, bir yapıya kavuşacaklarını. Asla yarışın dışında kalmayacaklarının sözünü genel kurul üyelerine vermişti. Ağaoğlu, 4 yıllık görev süresinde Ziraat Türkiye Kupası, Süper Kupa ve şampiyonluk kupasını Trabzonspor’un müzesine getirerek tarihe geçen başkan oldu.



3 yönetim değişti, 8 isimden vazgeçmedi


Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, 2018’de görevi aldığı dönemden sonra 3 kez seçime giderek yönetim kurulu değişikliğine gitti. Ağaoğlu, söz konusu 3 dönemde ise 8 isimden vazgeçmedi. Asbaşkan Ertuğrul Doğan, Başkan Yardımcısı Müminhan Bilgin, Yalçın Orhan, Ömer Sağıroğlu, Lokman Sadıklar, Zafer Göktaş ve Serdar Ekrem Şirin isimleriyle yoluna devam etti.



Yeni Malatyaspor maçı dönüm noktaları arasında


Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, Nisan 2018’de göreve geldiğinde bordo-mavili takımın başında Rıza Çalımbay yer alıyordu. 45-50 milyon euro gibi kulübün şartları gereği pahalı sayılabilecek oyuncu kadrosunu elinde bulunduran Karadeniz ekibi, mali ve sportif açıdan sıkıntılı günlerden geçiyordu. 2018-2019 sezonunun 12. haftasında Yeni Malatyaspor’a deplasmanda 5-0 mağlup olan Trabzonspor’da teknik direktörünü gönderme yerine, Burak Yılmaz ve Onur Recep Kıvrak kadro dışı bırakılması gibi radikal bir karar alındı.



Sancılı teknik süreç


2017- 2018 sezonunun Nisan ayında ligin bitimine 7 hafta kala takımı 5. sırada alan Ağaoğlu, aynı sıralama ile sezonu tamamladı. Sezonun tamamlanmasıyla teknik direktör Rıza Çalımbay’a teşekkür eden yönetim, takımı Ünal Karaman’a emanet etti ve 2018-2019 sezonunu 4. sırada noktalandı. 2019-2020 sezonunda ise Ünal Karaman ile yönetim arasında yaşanan gelişmeler üzerine ilk yarının tamamlanmasıyla birlikte Karaman ile yollarını ayıran Trabzonspor, sezonun ilk yarısını 3. sırada bitirdi. Karaman’ın yardımcısı Hüseyin Çimşir ile yola devam eden bordo-mavili kulüp, 20. haftada liderlik koltuğuna otururken 28. haftada ise Aytemiz Alanyaspor ile 2-2 berabere kalmasıyla koltuğunu Başakşehir’e devretti. Sezonu 2. sırada tamamlayan Karadeniz ekibi, Hüseyin Çimşir ile sezonun tamamlanmasını beklemeden yolları ayırdı ve Eddie Newton takımın başına geldi.



Finansal çöküşe Avrupa’dan men cezası geldi


UEFA, finansal yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle Trabzonspor’un Avrupa kupalarından bir yıl men edilmesine karar vermişti. UEFA, bordo-mavili kulübün 2016’da yaptığı finansal fair play anlaşmasının kurallarını ihlal ettiği, 15 Ekim 2019 tarihine kadar istenilen şartları yerine getirmediği için 2020-2021 sezonunda UEFA organizasyonlarına katılım hakkı kazanmasına rağmen men edilmişti.



Pandemi ve yaşanan travma


Süper Lig’de 2019-2020 sezonunda pandemi nedeniyle lige verilen araya lider giren ancak maçların yeniden oynanmaya başlamasıyla kalan son 8 haftalık bölümde 12 puan kaybı yaşamıştı. Haziran 2020’de deplasmanda oynadığı Alanyaspor maçı 2-2 beraberlikle sonuçlanmış ve bu maç sonrası Trabzonspor, liderliği kaptırmıştı. Sıkıntılı bir döneme giren ve şampiyonluğun da pandemi döneminde kaybedilmesiyle birlikte travma yaşayan Karadeniz ekibi, söz konusu dönemde Ziraat Türkiye Kupası’nı müzesine getirdi.



Kaoslu dönemden yükseliş dönemine


Süper Lig’de 2019-2020 sezonunda pandemi öncesi zirveye oynayan ve şampiyonluğu son haftalarda Medipol Başakşehir’e kaptıran Trabzonspor, 2020-2021 sezonuna ise kaosla başladı. Sezonun ilk 8 haftasında 6 puan toplayabilen bordo-mavililerde önce teknik direktör, sonra da yönetim eleştirilerin odağı oldu.



İstanbul dışında yeni bir hikaye


Ahmet Ağaoğlu, İngiliz çalıştırıcı Eddie Newton ile yolların ayırmasının ardından takımın başına 10 Kasım 2020’de Abdullah Avcı geçti. İsminin Trabzonspor ile anılmasıyla birlikte doğru tercih olup-olmadığı tartışılan Avcı’nın bordo-mavili kulüple birlikteliği o kadar kolay olmadı. Geçmişte bordo-mavililerin ilk Abdullah Avcı isteği bir takım nedenlerle gerçekleşmemişti. Yaşadığı sıkıntılı günlerin ardından yeni bir hikaye için Trabzonspor’un doğru bir tercih olacağını düşünen Avcı, iki taraf için de en ideal olan senaryo hayata geçti.



Kadro mühendisliği


Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, geldiği ilk döneminde takımın kolay gol yeme alışkanlığına odaklandı. Takımı 17. sıradan alıp Avrupa kupalarına taşıması yönetimin ve camianın güvenini kazandı. Karadeniz ekibindeki ilk senesinde mevcut kadroyla en iyisini yapmaya gayret eden Avcı, nokta takviyelerle birlikte gelen galibiyetlerle takıma moral kazandırmaya gayret etti. Deneyimli teknik adam 2021-2022 sezonuna geçişle birlikte transferlerde etkin rol oynadı. Abdulkadir Ömür, Nwakaeme, Djaniny ve Bakasetas gibi sorun çözücü oyunculara önce Gervinho, Hamsik, Siopis, Dorukhan ve Cornelius eklendi. Daha sonra ise Edin Visca geldi. Avcı’nın yaptığı transferlerin bir çoğu gelir gelmez katkı sağladı ve hiç adaptasyon sorunu yaşamadı.



Avrupa’ya veda lige dönüş


Trabzonspor, Avrupa Kupalarındaki 1 yıllık men cezasını geçtiğimiz sezon tamamlamasıyla bu sezon başında yeniden katıldı. Bordo-mavililerin Avrupa’dan erken elenişi takımın ligdeki yarışına olumlu etki yaptı. Sezona Konferans Ligi’nde başlayan Karadeniz ekibi ilk eleme karşılaşmasında Molde’yi geçmeyi başardı. Avcı’nın ekibinin bir sonraki turda eşleştiği rakip ise Mourinho’nun Roma’sı oldu. Trabzonspor rakibine iki maçta da mağlup oldu ve Avrupa defterini erken kapattı. Süper Lig’e fırtına gibi bir başlangıç yapan Trabzonspor, 15 maçlık yenilmezlik serisi yakaladı. Söz konusu seriside 12 galibiyet 3 beraberlik elde etti.



Kırılma anları


Bu sezon kırılma anlarında krizler yaşayan bordo-mavililer, bu sezon böyle bir durum ile karşılaşmadı. Sadece 2 mağlubiyet alan Abdullah Avcı’nın ekibi, ezeli rakipleriyle oynadığı 6 maçın 3’ünden sansasyonel galibiyetlerle ayrıldı. 3’ünde ise berabere kaldı. O maçların ilki 17 Ekim’de oynanan Fenerbahçe karşılaşmasıydı. Bu maç öncesinde Fenerbahçe, Trabzonspor’un 1 puan önünde liderdi. Şampiyonluğun en büyük favorisi olarak Vitor Pereira’nın ekibi gösteriliyordu. Sarı-lacivertliler 1-0 öne geçmelerine rağmen sahadan 3-1 mağlup ayrıldılar. Muhteşem bir geri dönüşe imza atan Trabzonspor, söz konusu tarihten sonra ele geçirdiği liderlik koltuğunu hiç bırkamadı. Bir başka maçta ise Trabzonspor, İstanbul’da geçtiğimiz sezonun şampiyonu Beşiktaş’ı 2-1 mağlup ederek rakibinin direncini kırdı. İstanbul’da Galatasaray karşısında 1-0 yenik duruma düşen bordo-mavililer, yine geri dönmesini bildi ve rakibini 2-1 mağlup etmeyi başardı. Kırılma anlarından başarıyla çıkan Trabzonspor zirvedeki yerini sağlamlaştırdı.



Harmanlama ve iletişim


Trabzonspor’u 38 yıl sonra şampiyonluk sevinci yaşamasına neden olan en büyük etkenlerden biri ise takım içi harmanlama ve teknik direktör Abdullah Avcı’nın takım içinde oluşturduğu iletişim yöntemleri. Elindeki oyuncu kadrosuyla iyi bir harmanlama yapan deneyimli teknik adam ne zaman ve nasıl hangi oyuncusuna dokunacağını iyi bildi. 2020-2021 sezonunda Abdullah Avcı takımın başına geçtikten sonra iyi bir sistem takımı oldu. O dönemki mevcut kadro ile defansif anlamda iyi bir iş çıkarılırken bu sezon ise hem defansif hemde hucüm zenginliği ön planda olan bir takım oldu.



Camia bütünleşti


Trabzonspor’un bu sezonki başarısı sadece saha içinde takımın performansıyla ölçülü değil. Saha içi olduğu kadar saha dışında da kahramanlar vardı. Sezon boyunca taraftarlar şampiyonluktan başka bir şey konuşmadı. Şehirdeki pozitif hava maçlarda takıma da yansırken, teknik direktör Abdullah Avcı kariyerinde belki de ilk kez bu denli güçlü bir lider profil çizdi. Beşiktaş’ta yakalayamadığı taraftar desteğini Trabzon’da bulurken, oyuncuların ona olan saygısıyla birlikte profesyonel bir oyuncu grubuyla olmak da teknik adamın işini kolaylaştırdı.



Ahmet Ağaoğlu’nun transferleri


Başkan Ahmet Ağaoğlu, Bin 476 günlük başkanlık döneminde bir çok oyuncu transfer etti. 37 yabancı oyuncu olmak üzere A Takım kadrosuna dahil edilen veya alt takımlara verilen 30’a yakın yerli oyuncu bordo-mavililerin kadrosuna katıldı. Bunların bir çoğundan istifade eden Trabzonspor bazı isimlerden ise yararlanamadı. Ancak Karadeniz ekibi, mali yapıyı ön planda tutarak imza attığı transferde en az hata yapan kulüplerin başında gelmesi şampiyonluk kupasını almasında en büyük etkenlerden biri olarak görülüyor.



Dört yılda üç kupa


Trabzonspor’da 8 Nisan 2018’de yapılan olağanüstü genel kurulda başkan seçildikten sonra 2 Aralık 2018’deki olağan genel kurulda 3 yıl süreyle başkanlığa getirilen Ahmet Ağaoğlu, 5 Aralık 2021’de tek listeyle girdiği seçimlerde üç yıllığına yeniden başkan seçilmişti. Ağaoğlu’nun başkanlığı süresince Trabzonspor 150 lig maçına çıktı. Bordo-mavililer, bu maçlarda 80 galibiyet, 46 beraberlik, 23 mağlubiyet yaşadı.



Ezeli rakiplerine tarihi fark


Trabzonspor, söz konusu sezonda ise İstanbul’un üç büyükleri olarak adlandırılan Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray’a Süper Lig’in bitimine 3 hafta kala tarihi fark atmış durumda. Bordo-mavililer en yakın rakibi Fenerbahçe’nin 9, Beşiktaş’ın 23 ve Galatasaray’ın da 30 puan önünde yer alıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla MSKÜ’de Turizm Haftası açılış etkinliği düzenlendi Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinde (MSKÜ) 15-22 Nisan Turizm Haftası dolayısıyla bir dizi açılış programı gerçekleştirildi. MSKÜ Rektörü Prof. Dr. Turhan Kaçar, eski çağlarda yaşayan insanların kutsal alanlara, çeşitli dini ve sağlık merkezlerine seyahat etmelerinin modern turizm sektörünün doğuşunda önemli bir temel olduğunu söyledi. “Üniversitemiz sürdürülebilir turizmi teşvik etmektedir” Rektör Kaçar, konuşmasında, “Üzerinde yaşadığımız Muğla’mız ve çevresi de antik çağlardan günümüze insanların inanç ve sağlık turizmi kapsamında hareket ettiği coğrafyadır. Muğla’mız genel manada büyüleyici doğal güzellikleri, iklimi, zengin tarihi ve kültürel mirası, muhafaza ettiği yerel özellikleri, tabiat varlıkları ve canlı turizm endüstrisi ile ülkemizin en nadide birkaç şehrinden birisidir. Muğla, hem ülkemizin en uzun kıyı şeridine sahip olmasıyla hem de coğrafyasını süsleyen antik ve İslami dönem eserleriyle dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerine, eğlence, doğa, kültür, gastronomi, inanç ve sağlık gibi birçok çeşitli deneyimlerin bir arada sunulduğu platformdur. Modern turizm elbette sadece yeni yerleri ziyaret etmek değil, aynı zamanda her destinasyonda karşılaştığımız canlı kültür, gelenek ve deneyime tanıklık ederek ufkumuzu ve anlayış kapasitemizi genişletmektir. Şehrimiz her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist çekerek yerel ve ulusal ekonomimize hayat veren bir bacasız sanayi merkezidir” dedi. “Biz üniversite olarak araştırmalar yapmakla mükellefiz” “Üniversitemiz eğitim ve araştırma başta olmak üzere çeşitli araçlarla sürdürülebilir turizmi teşvik etmektedir” diyen Rektör Kaçar, “Kampüsümüzde bulunan Turizm Fakültemizin yanı sıra, Datça, Fethiye, Ortaca’da, Marmaris’te ve Menteşe merkezde bulunan yüksekokul ve bölümlerimiz sadece verdiği eğitim sayesinde değil, yürüttüğü akademik ve kültürel projelerle de ülke turizminin rafine edilmesine katkılar sunmaktadır. Biz üniversite olarak, turizm sektöründe yeni ortaya çıkan trendleri, teknolojileri ve iyi uygulamaları tespit ederek, turizm endüstrisinin yenilmesine ve gelişmesine katkıda bulundurmak için araştırmalar yapmakla mükellefiz” “Muğla, Türkiye’nin en önemli 3 turizm destinasyonlarından birisi” Muğla Vali Yardımcısı Murat Sarı ise, “Muğla, Türkiye’nin en önemli 3 turizm destinasyonlarından birisi. Geçen sene yaklaşık 6 buçuk milyon yerli ve yabancı turisti misafir etmişiz. Valilik ve Kültür Bakanlığı dışında klasik turizmin dışında kültürel, gastro turizm, spor turizmi ve sağlık turizmi gibi konularda da değişik çalışmalarda bulunuyoruz. Hedefimiz bu çıtayı daha fazla yukarıya taşımak. Daha eko, daha sürdürülebilir, daha fazla gelir getiren turizm anlayışını benimseyerek bu çalışmaları sizlerle birlikte sürdürmek amacımız. Bunu tabi kamu olarak tek başımıza yapmayacağız. Hem turizm profesörlerinin katkıları hem sektördeki arkadaşlarımız hem de üniversitemizin akademik katkılarıyla bu çalışmaları devam ettireceğiz. Turizm Haftasındaki çalışmaların önemli bir kilometre taşı olacak diye değerlendiriyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Ordu Başkan Tavlı: “Yeni dönem Ünye’mize hayırlı olsun” Ordu’nun Ünye ilçesinde, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimi sonrası, Belediye Meclisi ilk toplantını gerçekleştirdi. Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, “Seçim sürecinin ardından Ünye’mize hizmet etmek için vatandaşlarımızın teveccühü ile göreve seçildik. Yeni dönemin Ünye’mize ve ilimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Ünye Belediye Meclisi yeni dönemin ilk toplantısını gerçekleştirdi. Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı başkanlığında toplanan üyeler, gündemdeki maddeleri görüştü. İlk toplantıda komisyonlarda görev alacak meclis üyeleri belirlendi. Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı, toplantı öncesi yaptığı konuşmada hayatını kaybeden Öğretim Görevlisi Ahmet Birben’in vefatından duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Yeni döneme ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Başkan Tavlı, “2024 gibi seçimlerini kazasız belasız bir şekilde tamamlayarak hemşerilerimizin teveccühü ve takdiri çerçevesinde oluşan meclisle birlikte inşallah şehrimize hep birlikte bir önceki dönemdeki anlayışla birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhu içerisinde hizmet edeceğiz. Ünye‘nin meselelerini geçmişte olduğu gibi birlik ve beraberlik içerisinde meclis ile birlikte şeffaf bir yönetim anlayışıyla çalışarak, sorunların çözümü noktasında irademizi yine ortaya koyacağız. Cumhurbaşkanımızın tensipleri ve kıymetli milletvekillerimizin destekleriyle adaylık sürecimde ve sonrasında hemşerilerimizin bizlere olan teveccühü ile beraber yeniden Ünye’miz için görev yapmaya devam ediyoruz. Burada geçmiş dönemde yapılan işlerimizde de başta Meclis Başkanımız Prof. Dr. Numan Kurtulmuş olmak üzere Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Mehmet Hilmi Güler ile beraber bu memlekete gereken hizmetlerin daha iyi bir şekilde kazandırılması için Türkiye’nin yeni yüzyılı hizmetlerinden Ordu’nun ve Ünye‘nin de nasiplenmesi için elbirliği ile çalışacağımızı ifade etmek istiyorum. Şimdiden yapacağımız çalışmaların memleketimize hayırlı olmasını diliyorum. 2019’dan 2024’e gelinen süreçte hiçbir işe bulaşmadan bu memlekete hizmet ettiysek, 2029 yılına kadar burada hep birlikte Allah bu hizmetleri aynı anlayış ve aynı zihniyet çerçevesinde yürütmeyi nasip etsin” diye konuştu. Toplantıda, komisyonlarda yer alacak meclis üyeleri ile imar komisyon üyeleri de belirlendi. Seçimlerin ardından diğer gündem maddeleri görüşüldü.
İstanbul Hasan Arat: “Aklıselim bir karar alınarak, seçim süreci hızlandırılmalıdır” Beşiktaş Kulübü Başkanı Hasan Arat, Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) 18 Temmuz olarak açıkladığı seçimli genel kurul toplantısının daha yakın bir tarihte ve çok adaylı olarak yapılması gerektiğini söyledi. Kulüpler Birliği Vakfı, TFF’nin 18 Temmuz olarak açıkladığı seçimli genel kurul toplantısının daha erken bir tarihe alınmasıyla ilgili vakfın Maslak’ta bulunan ofisinde bir araya geldi. Toplantı öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Beşiktaş Kulübü Başkanı Hasan Arat, “Beşiktaş Kulübü olarak seçim tarihi açıklandığından itibaren bu tarihin çok geç olacağını gerekçelerle bildirdik. Bu konuda da ısrarcıyız. Çünkü ligin başlamasına çok az bir süre kala genel kurulun yapılması, kurulların oluşturulması problemlerin çözülmesi gibi birçok sorunlar var. Bugün burada Kulüpler Birliği, aklıselim bir karar alarak bu seçimi hızlandırmalıdır. Seçim bir an evvel yapılmalıdır. Türk futbolu açısından bu durum son derece kritik bir virajdır. Bu yapılanmanın Türk futboluna zararı değil faydası olur. Çünkü çekilen sıkıntılar giderek artıyor” diye konuştu. “Adaylar tarafsızlık sözü vermelidir” Seçimde aday olacak kişilerin kulüplerle bağlarını koparmaları gerektiğini vurgulayan Başkan Hasan Arat, “Demokratik bir seçim olması lazım. Çok adaylı seçimlerde her zaman fayda vardır. Sonrasında da kurulların demokratik seçilmesinin önünü açmamız gerekmekte. Bu seçimde aday olacak başkan adayları, mutlaka bir kulübün sempatizanı veya üyesidir. Adaylık sürecinde kulüplerinde üyeliklerini mutlaka dondurmalıdır ve tarafsızlık sözü vermelidir. Bunu çok çağdaş bir şekilde yapabileceğimizi düşünüyorum. Yapmamız gerekiyor. Çünkü Türkiye, özellikle son 4 ayda dünyada iyi bir izlenim vermiyor. Bu resmi hep birlikte düzeltebiliriz. Demokratik yollarla gelecek bir başkan ve heyetin tüm kulüplerin de desteğiyle, alt liglerdeki takımları da çok ciddi benimseyerek bir birlik ve beraberlik oluşturmalılar. Biz Beşiktaş Kulübü olarak baştan beri söylemlerimiz aynıdır. Geri adım atmayacağız. Bütün dünya Türkiye’de yaşananları görüyor. Bu durumun savunulacak bir yanı kalmadı artık. Gelinen nokta çok kritik. Avrupa’da bu kadar sıkıntılı bir sürecin olduğunu söyleyebilir miyiz? Türkiye buna layık değil. Ülke olarak daha iyilerine layığız. Bu iş sadece stadyum yapmakla, iyi takım kurmakla olmuyor. Hepimiz elimizi taşın altına koyarak, aday olacak kişileri gözden geçirmemiz gerekiyor” açıklamalarında bulundu. “Kullanılan hak, mutlaka doğru bir haktır” Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in imza kampanyasına karşı tutumunun hatırlatılması üzerine Başkan Arat, “Demokrasilerde doğru yol, herkesin mutlaka kendi düşüncesini söylemesiyle olur. Tüzük bunu kulüplere bir hak olarak veriyorsa, kulüpler bu haklarını kullanır. Hangi yolun doğru, hangi yolun yanlış olduğunu kulüpler belirler. Beşiktaş olarak biz her zaman bu konuda öncülük yapmaya hazırız. Ama doğru yolun hangisi olduğunu içerideki kulüpler ve oy hakkı olan insanlar verecektir. Çünkü tüzük gereği onlar haklarını kullanıyorlar. Kullanılan hak, mutlaka doğru bir haktır” ifadelerini kullandı. “Önemli olan Türk futboludur” Aday olacak kişilerin vizyonlu ve Türk futboluna yarar sağlayacak kişiler olması gerektiğini dile getiren Başkan Arat, “Beşiktaş Jimnastik Kulübü, kulüp farkı gözetmeksizin üzerindeki formayı aday olduğu andan itibaren çıkartan, uluslararası niteliğe sahip, Türk futbolunu daha iyi yerlere götürecek her türlü adaya destek olur. O yüzden kişiler burada çok da önemli değil. Önemli olan Türk futboludur. Biz bunu düzeltmek için her türlü öncülüğü yapacağız” diyerek sözlerini tamamladı.