GENEL - 18 Mayıs 2020 Pazartesi 16:19

Tunceli’de rafting sezonunu, Vali Sonel açtı

A
A
A
Tunceli’de rafting sezonunu, Vali Sonel açtı

Tunceli’de baharla coşan Munzur Nehri’nde Vali Tuncay Sonel ve beraberindekiler Gençlik Haftası etkinlikleri kapsamında rafting yaparak sezonu açtı.

Tunceli’de baharla coşan Munzur Nehri’nde Vali Tuncay Sonel ve beraberindekiler Gençlik Haftası etkinlikleri kapsamında rafting yaparak sezonu açtı.


19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında Vali Tuncay Sonel’in de katılımıyla Munzur Nehri’nde rafting etkinliği gerçekleştirildi. Ovacık karayolu Anafatma mevkiinde başlayan etkinlikte Vali Tuncay Sonel de rafting yaptı. Korona virüs tedbirleri kapsamında rafting botlarına 4’erli sporcu grupları bindi. Yaklaşık bir saat süren rafting kent merkezinde Mavi Köprü mevkiinde sona erdi, ardından sporcular “Tanımakla Başlar Herşey ve Evde Kal Tunceli” pankartı açtı.


Tunceli’nin bir kaç yıl öncesine kadar terörle anıldığını anımsatan Vali Tuncay Sonel, "Başta sayın cumhurbaşkanımızın, içişleri bakanımızın destekleri, kahraman güvenlik güçlerimizin teröristle mücadele başarılı operasyonlarıyla artık huzur şehri, turizm şehri haline geldi” dedi.


Bu yıl Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramının 101. Yılının kutlanacağını aktaran Sonel, “Burası artık rafting merkezi. Geçen yıl Dünya Rafting Şampiyonası burada düzenlenmiş, 20 ülkeden 800 sporcu ve binlerce seyirci Tunceli’ye gelmişti. Biz de Gençlik Haftası nedeniyle bu yılın ilk raftingini yapıyoruz. Gençler bizim gözbebeğimiz, geleceğimiz. Tunceli’de 10 civarında milli sporcumuz var. Bunlar da bizim gururumuz. Tunceli’nin huzur, turizm, tatil şehri olmasında emeği geçen tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Ermenilerin mezalim yaptığı fırın tarihe ışık tutuyor Adana’nın Kozan ilçesinde o dönemde Ermeniler tarafından eziyet gören vatandaşların torunları mezalim fırınını ziyaret ederek, yaşanan zulüm ve eziyeti anlattı. Kozan’da tarihi çarşıda, geçtiğimiz yıllarda Tarihçi Yusuf Halaçoğlu tarafından yazısı hazırlanan, Kozan Belediyesi tarafından sembol fırın olarak ziyaretçilere açılan ’mezalim fırını’ Milli Mücadele kahramanlarının aileleri tarafından ziyaret ediliyor. Sarıkamış şehidi olan Kerimce Mehmet’in torunu 83 yaşındaki Muzaffer Eroğlu babasının küçük yaşlarda Ermeni zulmüne tanık olduğunu ifade ederek, “Çocukken yabancıları görmek için askerleri görmek için çıktıkları bir tepede harnup dibinde yatan bir adamın Ermeni ve Fransız askerler tarafından ağaca asılıp altına ateş yakıp yaktıklarını babam anlatırdı. Kozanlıları fırınlarda yakmışlar. Gece gündüz tuttukları Türkleri bu fırınlarda yaktıklarını o dönem yaşayanlar hep aktarır ve bizler çocukken babalarımızdan bu zulüm ve eziyetleri dinledik. Fransız ve Ermeni askerler bölgede çok sayıda zülüm ve eziyet gerçekleştirmiştir” dedi. Milli Mücadele kahramanlarından Sehlikzade Hasan Efendi’nin torunu Kemal Sehlikoğlu ise, “Onların iddia ettiği soykırım kesinlikle yok. Bunun için tarihi geçmişe baktığımız zaman biz millet olarak Çanakkale’de mücadele ederken Fransızlar bu bölgelerde yaşayan fanatik Ermenileri ayaklandırarak bir devlet kurma çabasına girmişler. Burada fırında yakılma olayları çok yaygın. Kaçkaç devri olarak bölgede bilinen ve Kurutuluş Savaşı’nın ilk meşalesinin yakıldığı bölgedir. Türk milleti hiçbir zaman soykırım yapmamıştır. Osmanlı Döneminde, Cumhuriyet Döneminde de zülüm ve eziyet yapmamıştır. Buradan giden Ermenilerin zarar görmemesi için Adana’ya kadar götürüldüğü bilinir. Buradan kaçan Ermeniler de aslında bunu burada Türklerle karşı kardeşçe yaşadığını, fanatik Ermenileri ayaklandırması ile Türklere zulüm ve mezalim yapıldığını aktarmaktadırlar” diye konuştu.
Erzurum Burası ne Colorado Kanyonu ne de Kapadokya Su ve rüzgar erozyonunun etkisiyle milyonlarca yıllık doğa harikası Narman Peri Bacaları ya da yöre halkının ifadesiyle Kırmızı Periler Diyarı, saklı güzellikleriyle keşfedilmeyi bekliyor. Görenlerin ilk bakışta Kapadokya sandığı ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken Narman Peri Bacaları artık doğaseverlerin ve gezginlerin uğrak duraklarından birisi oldu. Narman Peri Bacaları, uzun zaman önce (2,5-3 milyon yıl) rüzgar ve erozyonun yumuşak volkanik kayaçları aşındırmasıyla oluştu ve şekillendi. Topraktaki demirin oksitlenmesi sonucu kırmızı rengi aldı. Bu jeolojik oluşumlar Doğu Anadolu Bölgesi’nde sadece bu yörede görülüyor. Erzurum’un ekoturizminin önemli destinasyonlarından biri olan kanyonda yaz aylarında; çadır kampları, doğa yürüyüşleri, bisiklet turları ve foto safari gibi çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Peri bacalarının hemen yanı başında bir sosyal tesis ve piknik alanı da bulunuyor. Peri bacaları Erzurum’un Narman ilçesinin güneyinde, Narman-Pasinler otoyolunun 7’nci kilometresinde yer alıyor. Toplam 62 kilometre uzunluğunda üç vadiden oluşan bölge, doğaseverler ve fotoğraf meraklılarının bölgedeki uğrak yerlerinden biri oldu. Colorado Kanyonu’na benziyor Kırmızı rengi ve ilginç yeryüzü şekilleriyle dikkat çeken Narman Peri Bacaları “Kırmızı Periler Diyarı” olarak anılmaya başlandı. Peri Bacaları’nın yer aldığı vadi, Amerika’da Colorado Grand Kanyon’a benzerliği ile de dikkat çekiyor. Narman Peribacaları’nı koruma altına alarak ülke turizmine kazandırmak için yaz aylarında çeşitli şenlikler düzenlenirken, yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ilgisi her geçen dönem artış gösteriyor. Kapadokya’daki Peri bacaları ile Narman’daki Peribacaları, oluşumları bakımından birbirinden ayrılıyor. Kapadokya’daki Peri Bacaları volkanizma sonucu oluşurken, Narman’da bulunanlar ise günümüzden 2,5-3 milyon yıl önce, akarsuların bir çökelme havzasına taşıdığı malzemelerin zamanla aşınması sonucunda oluştu. Kırmızı peribacalarının bu rengi almasının nedeni ise tortullardaki kırmızı renk demirin Fe2O3 şeklinde oksitlenmesi olarak açıklanıyor. Bu doğa harikası bölgede, sadece etkileyici Peri Bacaları değil, aynı zamanda çevresindeki vadiler, yerel flora ve fauna gibi doğal zenginlikleriyle keşfedilmeyi bekliyor.