SAĞLIK - 02 Mayıs 2021 Pazar 02:33

Uşak Üniversitesinden ‘Sağlıklı Nefes Maske’ yarışması

A
A
A
Uşak Üniversitesinden ‘Sağlıklı Nefes Maske’ yarışması

Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması Programı kapsamında Uşak Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ile Deri Tekstil Seramik (DTS) Tasarım Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından ana teması "Sağlıklı Nefes" olan online maske tasarım yarışması ödül töreni çevrimiçi gerçekleştirildi.

Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması Programı kapsamında Uşak Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ile Deri Tekstil Seramik (DTS) Tasarım Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından ana teması "Sağlıklı Nefes" olan online maske tasarım yarışması ödül töreni çevrimiçi gerçekleştirildi.



Geçtiğimiz ay sonuçlanan ve yurt içi ve yurt dışındaki üniversitelerin Ön Lisans, Lisans ve Lisans Üstü Programlarında öğrenci ya da mezun olan kişilerin katıldığı yarışmada, 10 tasarım finale kaldı.


Beykent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Esin Sarıoğlu, Eskişehir Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Yüksel Şahin, İstanbul Ticaret Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Irmak Bayburtlu, Marmara Üniversitesi Dr. Öğr. Gör. Özlem Erzurumlu Jorayev ve Uşak Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Salimeh Amanjani’nin jüri üyeliğinde tasarımlar tek tek değerlendirildi. Değerlendirme sonucu ilk üçe giren tasarımcılar para ödülü kazanırken, ilk 10’a kalan finalistlere on saatlik online eğitim ödülü de verildi. Ayrıca finale kalan 10 tasarımın yer aldığı online sergi sanat severlerle buluştu.



Ödül törenine katılan Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Savaş, finale kalan katılımcıları tebrik ederek, bu tür yarışmaların gençlerin gelişmeleri ve deneyim kazanmaları açısından önemli olduğunu dile getirdi.



Pazara Yenilik Getiren Tasarımlar


Rektör Prof. Dr. Savaş, pandeminin ekonomik, biyolojik, sosyal ve psikolojik alanlarda sorunlara neden olduğunu belirterek, bu hastalıktan korunmak ve bulaşma riskini azaltmak için insanların aralarındaki mesafeyi kontrol etmesinin, sağlık-temizlik kurallarına dikkat etmesinin ve maske kullanmasının en önemli tedbirler olduğunu söyledi. Uşak Üniversitesinin tasarımda ihtisaslaşan bir üniversite olmasının verdiği sorumluluk ile ‘Sağlıklı Nefes Maske Tasarım’ yarışmasını düzenlediğine dikkat çeken Rektör Savaş, ‘‘Tıbbı kumaş üretiminde, uluslararası ve ulusal pazarda yenilik yaratabilecek tasarımların özgün yüzey, form ve inovatif yaklaşımların maske konsepti altında ürüne dönüşmesi, günümüzün en çok önemsenen konularından biridir. Üniversitemiz tarafından düzenlenen yarışmayla, maske konusunda yenilikçi görüşlerin önünü açmak, başta Uşak ili olmak üzere, Türkiye genelinde tekstil sektörlerinde pazara yenilikçi, katma değeri yüksek ve inovatif tasarımlar kazandırmak hedefiyle yola çıktık. Bu hedefle; yeni tasarımcıların yetişmesini teşvik etmek, yenilikçi ve özgün tasarımcı kimliklerinin ‘maske’ konsepti üzerinden güçlenmesine yardımcı olmak, tasarımcıların sektörde endüstriyel veya butik maske üretim süreçlerinde firmalarla işbirliği içinde çalışmalarına olanak sağlamayı amaçladık’’ dedi.



Uşak Üniversitesinin tasarım konusunda dışa bağımlılığı sona erdirecek yerli ve milli tasarımlar yaptığını aktaran Rektör Savaş, “Misyonumuz gereği tasarım yapan kişileri ve öğrencilerimizi destekleyecek yarışmaları destekliyoruz. Tasarım yarışmalarının, özellikle, tasarımcı gençlerin kendilerini gösterebilmeleri adına bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Güzel Sanatlar Fakültemizi ve DTS Tasarım Merkezimizi yenilikçi fikirleri olan gençleri destekleyerek, maske konusunda yenilikçi görüşlerin önünü açmak amacıyla düzenledikleri yarışmadan dolayı teşekkür ediyorum. Yarışmaya katılan ve dereceye giren tüm katılımcıları tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.



Yarışmada birinci olan Hüdaverdi Ural, ikinci olan Ebru Bingöl ve üçüncü olan Egehan Demir, tasarımları hakkında bilgi vererek başta Rektör Savaş olmak üzere, Güzel Sanatlar Fakültesi ve DTS Tasarım Merkezine teşekkür ettiler.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.