EKONOMİ - 11 Ekim 2021 Pazartesi 17:21

Van’a 40 milyon TL’lik yatırım için imzalar atıldı

A
A
A
Van’a 40 milyon TL’lik yatırım için imzalar atıldı

Doğu Anadolu Kalkınma Ajansının (DAKA) sağladığı 25,3 milyon TL hibe desteğiyle Van’da yaklaşık 40 milyon TL’lik yatırımın hayata geçirileceği 8 projenin imzaları atıldı.

Doğu Anadolu Kalkınma Ajansının (DAKA) sağladığı 25,3 milyon TL hibe desteğiyle Van’da yaklaşık 40 milyon TL’lik yatırımın hayata geçirileceği 8 projenin imzaları atıldı.


Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda faaliyetlerini yürüten DAKA destekleriyle Van’a kazandırılacak ve 25,3 milyon TL’si hibe toplam 40 milyon TL’lik yatırımın hayata geçirileceği 8 projenin sözleşme imza töreni Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez’in başkanlığında yapıldı. Van Valiliği Ali Paşa Toplantı Salonunda düzenlenen imza törenine Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, AK Parti Van milletvekilleri Abdulahat Arvas, İrfan Kartal ve Osman Nuri Gülaçar, Tuşba Kaymakamı ve YİKOB Başkanı Furkan Duman, DAKA Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray, Özalp Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Emin Nasır, Saray Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Yunus Ataman, Başkale Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Asım Solak, Van OSB Yönetim Kurulu Başkanı Memet Aslan, Bahçesaray Belediye Başkanı Meki Arvas, Gevaş Belediye Başkanı Murat Sezer, Van Müze Müdürü Erol Uslu ve Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı Etüt ve Projeler Dairesi Başkanı Cevdet Başer katıldı.


İmza töreni öncesi bir konuşma yapan Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, DAKA kanalıyla 25 milyon hibe destekli projelerin hayata geçirilme stardı anlamına gelen protokol imzası için bir araya geldiklerini belirterek, “Bu projelerin hayata geçmesine destek veren, katkı sunan DAKA Genel Sekreterimiz ve personeline, Kalkınma Ajansı Yönetim Kuruluna, Sanayi ve Teknoloji Bakanına ve projeyi hazırlayarak işi takip eden belediye başkanlarımız, OSB başkanı ile yönetimine ve tüm projelerimizde olduğu gibi bu projeleri Ankara’da yakından takip eden milletvekillerimize şahsım ve Van halkı adına teşekkür ediyorum. Tarihi Van kentimizin ayağa kaldırılması için destek alan projelerimizin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi.


AK Parti Van Milletvekili Osman Nuri Gülaçar ise hayata geçirilecek projelere ciddi anlamda destek verdiklerini belirterek, “Van’daki kurumlarımızla bakanlıklarımız nezdinde yapmış olduğumuz çalışmalar, ilimize ve ilçelerimize yatırım olarak dönüşüyor. Projelere AK Parti Van milletvekilleri olarak ciddi anlamda destek veriyoruz. Ankara’da bu işin siyasi ayağını teşkil eden, bakanlıklar nezdinde ciddi girişim ve gayretlerde bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.


Van’ın Özalp ilçesinde yapılan yatırımlardan söz eden AK Parti Van Milletvekili İrfan Kartal da, “Özalp ilçesinde iş yeri yanan vatandaşlarımızın hiçbiri vergi mükellefi değildi. Bu 99 dükkân sahibinin yaralarının sarılması amacıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanımız özveride bulunarak bu yatırımın desteği için DAKA ile iletişime girdi. Biz bu sekiz projenin Van’ımıza, ilçelerimize, halkımıza yararlı olmasını diliyoruz, faydalı olacağına inanıyoruz” diye konuştu.


AK Parti Van Milletvekili Abdulahat Arvas da, projede emeği geçenlere teşekkür ederek, “DAKA başta olmak üzere kaymakamlıklarımız, belediyelerimizin ortaklaşa yürütmüş olduğu projeler ilimiz için çok önemli projeler. Bu önemli projeleri ilimize kazandıran başta Cumhurbaşkanımıza, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza, Sanayi ve Teknoloji Genel Müdürümüze, DAKA Genel Sekreterine ve emeği geçen herkese şükranlarımı arz ediyorum” şeklinde konuştu.


Yapılan imza törenin ardından Van Valisi Mehmet Emin Bilmez ve beraberindeki heyet, tarihi tekel binası ve bedesten çarşısında incelemelerde bulundu.



İmzalanan 8 proje


Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Cazibe Merkezlerini Destekleme Programı (CMDP) Van ili uygulaması kapsamında 3 proje destek almaya hak kazandı. Destek almaya hak kazanan; Özalp Halk Pazarı Esnaf Sitesi Yapımı ve Park Altı Dükkanların Ekonomiye Kazandırılması Projesi’ni Özalp Belediye Başkanlığının yürüteceği belirtildi. Proje ile Özalp ilçesi çarşı merkezinde bulunan pazar yerinde (Rus Pazarı) yaşanan yangında zarar gören ve kullanılamayacak hale gelen 99 adet dükkânın yeniden inşa edileceği ve 37 adet dükkânın da tadilatlarının yapılacağı açıklandı.


CMDP kapsamında destek almaya hak kazanan ve yürütücülüğünü Van Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığının üstleneceği, Eski Van Şehrinin Canlandırılması Birinci Etap Projesi ile Hüsrev Paşa Hanı, maarif dükkânları, Tekalifi Harbiye Binası, cephanelik, Adliye Binası, Devlet Binası ve şehir şuurunun canlandırılacağı açıklandı. Eski Van şehrinde yer alan tarihi yapıların ve sokak dokusunun koruma-kullanma dengesi kapsamında canlandırılarak, kentin ekonomik ve sosyal kalkınmasına destek sağlanacağı söylendi.


Yine CMDP kapsamında desteklenecek olan ve yürütücülüğünü Van Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı ve Van Büyükşehir Belediye Başkanlığının yapacağı Van Bedesten Çarşısı Yapımı ve Tarihi Tekel Binasının Turizme Kazandırılması Projesiyle kentin kaybolmaya yüz tutmuş el sanatları ürünlerinin üretim, sergi ve satış çalışmalarının gerçekleştirilebileceği, Van kültürüne ait yöresel lezzetlerin tadılabileceği bir alan oluşturulacağı açıklandı. Bu amaçla Van’ın yekpare kalan nadir tarihi yapılarından olan Tarihi Tekel Binası değerlendirilerek; yerli ve yabancı turistlerin ve kent sakinlerinin uğrak yeri haline dönüşebilecek bir merkez haline getirileceği ifade edildi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının destek vermeye uygun bulduğu 3 CMDP projesine toplamda 21 milyon 500 bin TL tutarında hibe verileceği ve eş finansmanla beraber 27 milyon 500 bin TL tutarında yatırımın harekete geçirileceği müjdesi verildi.


İlin ve bölgenin sanayisinin gelişimini sağlamak amacıyla 2021 Yılı Sanayi Altyapısının Güçlendirilmesine Yönelik Küçük Ölçekli Altyapı Mali Destek Programı kapsamında, Van ilinden destek almaya hak kazanan 4 proje ile 4 milyon 800 bin TL hibe desteği ve eş finansmanlarla beraber 10 milyon 700 bin TL yatırımın harekete geçirilerek. Destek almaya hak kazanan Başkale Belediye Başkanlığının yürütücüsü olduğu Başkale Küçük Sanayi Sitesine Kavuşuyor Projesi, Bahçesaray Belediye Başkanlığının yürütücüsü olduğu Bahçesaray Belediyesi Küçük Sanayi İşletme Tesisi Projesi ve Saray Belediye Başkanlığının yürütücüsü olduğu Van İli Saray İlçesi Küçük Sanayi Sitesi Yapımı Projesi ile ilçelerde küçük sanayi siteleri kurularak istihdam ve sanayi için önemli bir adım atılacağı açıklandı. Yine KÖAP kapsamında Van OSB Müdürlüğünün yürütücüsü olduğu “Van OSB 3. Etap Yol Altyapısının Güçlendirilmesi ve Sıcak Asfalt ile Yenileme Projesi” ile OSB’nin ömrünü tamamlamış mevcut yollarının yenileneceği belirtildi.


Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı (SOGEP) kapsamında destek almayı hak kazanan, yürütücüsünün Gevaş Belediyesi olduğu ve toplam bütçesi 1 milyon 600 bin TL olan “Gevaş Tarımda Öncü Oluyor” projesi ile kadın ve gençlerin istihdamının öncelik olduğu ifade edildi. Gevaş’ta 4 adet 500 metrekarelik sera ve yaş sebze meyve kurutma ve paketleme tesisi kurulmasıyla, ilçenin üretim üssü haline getirileceği vurgulandı. Gevaş’ı tarımsal üretimde ulusal ve uluslararası bir marka haline getirmenin hedeflendiği belirtildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Seçim güvenliği toplantısı Vali Köşger’in başkanlığında yapıldı 31 Mart 2024 Pazar günü gerçekleştirilecek Mahalli İdareler Seçimlerine yönelik alınacak tedbirlerin değerlendirildiği İl Seçim Güvenliği Toplantısı, Vali Yavuz Selim Köşger’in başkanlığında yapıldı. 15 ilçe kaymakamı ile İl Emniyet Müdürü Ahmet Hakan Arıkan ve İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Coşkun Sel’in katıldığı toplantıda; il genelinde tüm vatandaşların herhangi bir olumsuzluk yaşamadan oy kullanmalarını sağlamak; seçim öncesinde, seçim anında ve sonrasında herhangi bir aksaklığa mahal vermemek için alınması gereken önlemler tüm detaylarıyla ele alındı. Toplantıda bir konuşma gerçekleştiren Vali Köşger, 31 Mart 2024 Pazar günü gerçekleştirilecek Mahalli İdareler Seçimlerinde kentimizde 15 ilçede toplam 5 bin 164 sandık kurulacağı ve toplam seçmen sayısının 1 milyon 629 bin 959 kişi olduğu bilgisini verdi. Vatandaşların oylarının sandığa sağlıklı bir şekilde yansıması ve seçimin demokratik bir olgunlukla geçmesi temennisinde bulunan Vali Köşger, “Demokrasinin en güzel şekilde tezahür ettiği, birlikte yaşama kültürünün en güzel örneklerinin sergilendiği ilimizde bu seçim dönemini de güven ve huzur ortamı içinde geçirmemiz için gerekli tüm tedbirler Valiliğimizce alınmıştır. Aldığımız tedbirler kapsamında seçim günü 6 bin 184 polis, bin 800 jandarma olmak üzere ilimiz genelinde 7 bin 984 güvenlik personeli, 13 TOMA, 8 zırhlı otobüs, 7 otobüs, 2 minibüs, 2 kirpi aracı görevlendirilmiştir” dedi. Daha önceki seçimlerde olduğu gibi bu seçimde de herkesin görevini layıkıyla yerine getireceğine inandığını ifade eden Vali Köşger, yapılacak seçimin ülkemize ve milletimize hayırlı olması dileğinde bulundu. Yapılan değerlendirmelerin ardından toplantı sona erdi.
İstanbul İstanbul’un 5 yılda yaşadığı ulaşım kaosu gözler önüne serildi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin şehri ulaşım kaosuna nasıl sürüklediğini anlatan durumunu Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, “İETT yıllık 247 bin arıza kaydı ile rekor kırdı, ’65 kilometre yaptım’ dediğin metronun 45 kilometresi AK Parti döneminde yapıldı” dedi. Megakent İstanbul’da yaşayanların en büyük sorunlarının başında gelen ulaşım meselesinin 5 yıl içerisinde nasıl duruma geldiğini Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir veriler ışığında gözler önüne serdi. Ortaya koyulan verilerin en dikkat çekeni ise 5 yıl içerisinde İETT’de araçlarda yaşanan arıza verileri oldu. Verilere göre 2019 yılında 140 bin araç arıza kaydı yapıldı, 2020 yılında ise 133 bin aracın arıza kaydı tutuldu, 2021 yılında 157 bin aracın arıza kaydı; 2022’de ise 247 bin aracın arıza kaydıyla tüm zamanların araza rekoru kırıldı, 2023’te 144 bin arızası kaydı tutulduğu ifade edildi. Metro yapımı konusunda Mevcut İBB yönetiminin "65 kilometre yaptım" dediği metronun 45 kilometresinin AK Parti döneminde yapıldığı belirtildi. “İETT yıllık 247 bin arıza kaydı ile rekor kırdı” İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı en büyük kuruluşlardan olan İETT geldiği vahim duruma ışık tutan Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, “Araçların 5 buçuk yaş ortalaması ile görevi devrettiğimizde İETT Avrupa’nın en genç filolarından birisine sahipti. 5 yıllık süreç içerisinde sadece 252 yeni araç filolarına dahil etti. AK Parti döneminde 2013-2017 yılları arasında yılda ortalama 400 üzerinde araç İETT’ye kazandırıldı. Dört senede 2250 araç filoya dahil edilmişti. Bu dönemde, eski dönemin İETT bünyesine alınan araç sayısının neredeyse yarısı alınabildi. Bakım onarım işleriyle ilgili çok büyük sıkıntılar var. Araçlar kaza yaptı, frenleri boşaldı, bir yandan yangın çıkmasına sebep verebilecek arızalar meydana geldi. Dönem dönem 20 saate yakın çalışan şoförler oldu. Bu yanlış bakım onarımlardan dolayı bir günde 2007 araç arızalarının olduğunu tespit ettik. Yıllık 247 bin arıza kaydı ile rekor bir sayıya bu dönemde ulaşıldı. 2019’da 140 bin arıza kaydı yapılmış, 2020’de 133 bin 2021’de 157 bin, 2022’de 247 bin , 2023’te 144 bin sayıları ile çok büyük bir araç arıza sayısına ulaşılmıştır. IETT ile ilgili bir diğer problem ise sefer aralıkları çok fazla artmaya başladı vatandaşlarımız 15-20 dakikada gelen otobüsleri artık yarım saatte hatta 1 saatte geldiğini ifade ediyorlar. Bu seçimde bir yönetim değişikliği olmaz ise artık İETT otobüslerinin iflas ettiğini görebiliriz. O yüzden İstanbul hakkında tercih yaparken doğru bir tercih yapması gerektiğini öneriyoruz” dedi. “65 kilometre yaptım dediğim metronun 45 kilometresi AK Parti döneminde yapıldı” Mevcut olan metrolar maalesef bakım ve onarım noktasında gereği yapılamadığını ifade eden Özdemir, “Metroda birçok sefer arızası olduğunu görüyorsunuz. Yakın zamanda birçok durakta çok ciddi birikmeler söz konusu oldu. Fiber altyapıya gerekli özenin gösterilmediği için bazı servisler merkezden görülmüyor. Bu nedenle sefer iptalleri fazlasıyla gerçekleşiyor. İETT kendi otonom aracını üreten Metro A.Ş. ise kendi metro aracını üreten bir kurum konumdayken maalesef var olan metroları bile yürütmeyen bir sisteme doğru gidilmiş durumda. Sistem yavaş yavaş bozulmaya başladı. Bir taraftan metroki yürüyen merdivenleri asansörler çalışmıyor, vatandaşlar mağdur olurken diğer taraftan da metro imalat süreçleri doğru yürütülmüyor. 65 kilometre yaptım dediğin metronun neredeyse 45 kilometreden fazlasını AK Parti döneminde yapılmıştı. Bağcılar’ı ilgilendiren iki önemli metro var. Bunlardan bir tanesi Kirazlı Halkalı metrosu başladığı gibi duruyor yüzde 4’te teslim ettik yüzde 8’de gelebildi. Şuanda tek bir çivi dahi metroya çıkılmıyor” dedi. “233 kilometre metro hattını açacağım diye vadetti, 18 kilometresini imal etti” Mahmutbey Esenyurt metrosu bu metro İstanbul batıya bağlayan tek metro olma özelliğini taşıdığını ifade eden Özdemir, “Esenyurt’taki vatandaşımız bugün bu metroyla şehre bağlanamıyorsa, bu metronun bir yıl önce bitmiş olması gerekiyordu. Bunun sebebi mevcut yönetimdir. Yüzde 1 ile teslim aldıkları metroyu şu anda yüzde 23 getirebildiler. Hızlı giderse bu metro hattı 25 senede zor biter. Metro hattını da şu anda bitmiş oldu vatandaşlarımızın kullanması gerekiyordu. 18 kilometrelik metro hattı performansı şu anda Ekrem beyden biz görüyoruz 233 kilometre metro hattını açacağım diye vadetti ama açılmış olan metroların sadece 18 kilometresi Ekrem bey döneminde imal edilebildi. Maalesef çok kötü bir durum” dedi. “Hatay’a İBB 350, Bağcılar Belediyesi 505 konteyner kurdu” Asrın felaketinin yaşandığı ve büyük bir yıkıma uğrayan Hatay’da altyapıyı Konya Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığını ifade eden Özdemir, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Bağcılar Belediyesi olarak yüzde 1 bütçesine sahibiz deprem bölgesine 505 konteynerlik bir konteynır kent kurduk. Çocuk oyun grubuyla mescit ana okuluyla yürüyüş yollarıyla fakat İstanbul Büyükşehir belediyesi bizim yüz katımız bütçeye sahip ve sadece 350 konteynır yaptı. İBB’nin yüzde 1 bütçesi olan Bağcılar Belediyesi bile 505 konteynerlik bir kent kurdu” diye konuştu.
Ankara ASO’da “İkinci Yüzyılda Yapay Zeka” paneli düzenlendi Ankara Sanayi Odası’nda (ASO), alanında birçok uzman ismin de katıldığı “İkinci Yüzyılda Yapay Zeka” paneli düzenlendi. Ankara Sanayi Odası’nda Zafer Çağlayan Meclis Salonu “İkinci Yüzyılda Yapay Zeka” paneline ev sahipliği yaptı. Alanında birçok isimin de katıldığı panelde, “Yazılım” ve “Endüstri 4.0” gibi konu başlıkları masaya yatırıldı. Bunun yanı sıra yapay zekanın insan hayatını nasıl kolaylaştırabileceği ve hukuk alanındaki entegrasyonu da panelde tartışıldı. Panele; ASO Meclis Üyesi Oğuz Yılmaz, Prof. Dr. Olgun Değirmenci, Dr. Cenk Deniz Mendi, Dr. Zümrüt Müftüoğlu, özel bir firmada teknik müdür pozisyonunda çalışan Serkan Kalınöz ve söz konusu alanlarda çalışmalarda bulunan öğrenciler ile akademisyenler katıldı. ASO Yazılım Sanayi Komitesi Başkanı Nuray Başar, burada yaptığı konuşmada, “Yapmış olduğumuz etkinlikler, ziyaretler sonucu üye sayımızı tamamlayarak Nace kodu 62.01.01 olan meslek mensupları için ‘35-Bilgisayar Sanayi Yazılım Meslek Komitesinin’ kuruluşunu 5 yıl önce gerçekleştirdik. Bugün 600’e yaklaşan üye sayımızla Ankara Sanayi Odasının en büyük komitelerinden birisi olmanın haklı gururunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. Komitenin, sektörel çalışmaların yanı sıra sosyal sorumluluk alanında da öncülük oluşturduğunu belirten Başar, şunları kaydetti: “Bu bağlamda; toplumsal cinsiyet eşitliğini öncelikleri arasına aldı. Birleşmiş Milletler Kadın Erkek Fırsat Eşitliği sözleşmesinin imzalanması için bir ön çalışma yapıp yönetim kurulumuza sundu. Yönetim Kurulumuzun desteği ve çalışmaları ile birlikte Weps sözleşmesini imzaladık. Türkiye’de ilk kez bir Oda bu sözleşmeyi imzalamış oldu. Oluşturduğumuz çalışma grubu ile birlikte projeler üretmeye çalışıyoruz. Weps sözleşmesi Komitemizin gurur kaynağıdır.” Dijitalleşmenin hayatın her alanında olduğunu ifade eden Başar, yenilikçi teknolojiler çağında olduklarını aktardı. “Yapay zeka iş hayatında ciddi bir gündem olarak yerini aldı” Endüstri 4.0 ile birlikte sanayide, üretimde dijitalleşmenin ne denli önemli olduğunu bir kez daha anladıklarını söyleyen Başar, “Yapay zeka artık gerek günlük yaşamımızda gerekse iş hayatımızda ciddi bir gündem olarak yerini aldı. Geleceği yakalayabilen, çağın teknolojisini kendine uyarlayabilen, ülkemiz için üretebilen insanlar için bizler de kendimize vazife çıkarıp çalışmalara başladık” diye konuştu. “Yapay zekayı hayatımızın her alanında hisseder olduk” Yapay zekanın önemine işaret eden Başar, “Beğenelim, beğenmeyelim ya da kabul edelim, etmeyelim güvenlik, sağlık, tarım, enerji, madencilik, ulaşım, sanayi, ürün pazarlama gibi yaşamın bütün alanlarını temelden değiştirme gücüne sahip olmasıdır. İnsanlık tarihindeki en önemli bilimsel gelişme olarak nitelendirilen yapay zekanın her geçen gün hayatımızdaki yerini daha fazla hisseder olduk” açıklamasında bulundu. Türkiye’de yapay zeka yol haritası ile ilgili çalışmalarında başlatıldığına dikkati çeken Başar, şöyle konuştu: “Bu çalışmaların hedefi gerçekleştirmeye yönelik olması için beraberinde işgücü, eğitim ve teknoloji ayaklarında yapılması gerekenler vardır. Yaşam boyu öğrenme, firmaların endüstri 4.0’a uygunluğu, üniversite - sanayi işbirliği, okullarda müfredatın güncel tutulması, finansmana kolay erişim gibi birçok konu başlığını burada sayabiliriz.” Prof. Dr. Olgun Değirmenci ise yaptığı konuşmada, “Sanayi devriminden sonra ABD ve İngiltere’de yönlendirilmesinde farklılıklar vardır. Sanayi devriminden sonra İngiltere’de işçi ücretleri düştü. ABD’de arttı. Aynı devrim. Niye bir yerde düşürdü diğer yerde arttırdı? Yaklaşım farklılığından dolayı” dedi. Dr. Cenk Mendi ise “Biz yapay zeka enstitüsü olarak Ar-Ge koordinasyonu yapmak, yapay zeka ekosistemini katalizasyon görevi görmek üzerine kurulmuş bir enstitüyüz. Cumhurbaşkanlığı yapay zeka stratejilerinde de esasında tanımlanmıştır. Bu görevlerin bir kısmı da yapay zeka enstitüsüne verilmiş durumdadır” diye konuştu. Dr. Zümrüt Müftüoğlu ise şu ifadelere yer verdi: “Son yıllarda yapay zekayı deneyimledikçe maalesef zorlukları o kadar tartışıyoruz ki hemen hemen her platformda fırsatlarını gölgede bırakıyor oldu. Aslında fırsatlarına baktığımız zaman özellikle pandemi süreci ile birlikte biliyorsunuz birçok ülke dijitalleşme takvimini öne almak durumunda kaldı. Türkiye Cumhuriyeti de aynı aksiyonu almak zorunda kaldı. Dijitalleşme dediğimiz zaman da en önemli unsurlardan bir tanesi yapay zeka teknolojilerinin artık rutin hayatımıza entegre olmasıydı.” Serkan Kalınöz ise, “Teknolojiye karşı bir direnç ve teknolojiye adapte olamama gibi bir korku. Dolayısıyla bu gibi durumla sıkça karşılaşıyoruz. En altta çalışan işçi tabakasından herkesle konuşarak bu projelerin sizlerle bir zoru yok. Önemli olan süreçleri iyileştirmek. Sizin işinizi kolaylaştırmak. Nerede kullanılacağını çok öngöremiyorlar” dedi. Oğuz Yılmaz ise yaptığı konuşmada, Avrupa Birliği müktesebatına vurgu yaptı. Dünyadaki yapay zeka alanındaki gelişmeleri işaret eden Yılmaz, Türkiye’nin bu alanda önemli işlere imza attığını söyledi.