DÜNYA - 12 Mayıs 2010 Çarşamba 09:23

İngiltere'nin yeni başbakanı Cameron

A
A
A
İngiltere'nin yeni başbakanı Cameron

İngiltere Başbakanı Gordon Brown, görevinden istifa ederken, ülkenin yeni başbakanı Muhafazakar Parti lideri David Cameron oldu.

43 yaşındaki Cameron, İngiltere'de yaklaşık son 200 yıl içinde makama gelen en genç başbakan oldu.

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, Muhafazakar Parti lideri David Cameron'ı ülkenin yeni Başbakanı olarak hükümeti kurmakla görevlendirdi.

Gordon Brown'un, Başbakanlık görevinden istifa etmesi ve istifasını Kraliçe'ye sunmasının ardından, ülkede geçen hafta yapılan genel seçimde en çok oyu alan David Cameron, Buckingham Sarayında Kraliçe 2. Elizabeth tarafından kabul edildi.

Muhafazakar Parti, bir diğer adıyla "Toryler" sandıktan 306 milletvekili çıkarmıştı.

Eşi Samantha ile birlikte konutun önünde kameraların karşısına geçen Cameron, Liberal Demokratlar'la koalisyon hükümeti oluşturmayı amaçladıklarını belirtti ve "Bunun ülkenin ihtiyacı olan güçlü ve istikrarlı bir hükümeti sağlama yolu olduğuna inanıyorum" dedi.

"Kraliçe benden hükümeti kurmamı istedi ve ben de kabul ettim" diyerek sözlerine başlayan Cameron, ülkenin istikrarı için çalışacağını ve "güçlü bir toplum oluşturmaları gerektiğini" söyledi.

"Siyasete girdim çünkü bu ülkeyi seviyorum" diyen Cameron, konuşmasının ardından eşi Samantha ile birlikte Başbakanlık Konutu "Number 10" kapısından içeri girdi.

43 yaşındaki Cameron, İngiltere'de yaklaşık son 200 yıl içinde makama gelen en genç başbakan oldu.

Bu arada hükümeti kurmak için Liberal Demokrat Parti ile 5 gündür müzakereleri sürdüren Muhafazakar Parti'nin, Liberal Demokratlarla nasıl bir anlaşmaya vardığı belirsizliğini koruyor.

Cameron'ın Downing Street'te yapması beklenen konuşmada, nasıl bir hükümet formülü üzerinde anlaşıldığını açıklaması bekleniyor.

Muhafazakar Parti, seçimden 57 milletvekili çıkaran Liberal Demokrat Parti ile koalisyon hükümetine giderse, hükümet oluşturmak için gerekli olan 326 sayısına ulaşıyor.

Brown istifa etti

İşçi Partisi lideri Gordon Brown, istifasını Kraliçe'ye sunmasının ardından partisinin genel merkezine giderek, milletvekilleri ve parti yetkilileriyle bir araya geldi.

Brown burada yaptığı konuşmada, İşçi Partisi liderliğini yeni bir İşçi Partisi Genel Başkanı seçilene kadar, Genel Başkan Yardımcısı Harriet Harman'ın yürüteceğini söyledi.

İngiltere'de geçen hafta yapılan genel seçimde hiçbir siyasi parti iktidarı oluşturacak çoğunluğa ulaşamayınca, partisi genel seçimde ikinci sırada çıksa da anayasal hakkı gereği hükümeti oluşturma görevi Başbakan olması nedeniyle Gordon Brown'undu.

Ancak Brown, Liberal Demokratlar'la yürütülen müzakerelerde hükümeti kurmak için uzlaşıya varamayınca, görevinden istifa etti ve istifasını Kraliçe'ye sundu.

Bunun ardından ise Kraliçe 2. Elizabeth, seçimde en çok oyu alan Muhafazakar Parti'nin lideri David Cameron'ı, Buckingham Sarayı'na çağırarak hükümeti kurmakla görevlendirdi.

Cameron kimdir?

1966 Londra doğumlu David William Donald Cameron, görevlendirilmesiyle 13 yıl aradan sonra ülkeyi yönetecek ilk Muhafazakar Partili başbakan oldu.

Milletvekilliğine ilk kez 2001 yılında, partisinin genel başkanlığına ise 2005 yılında seçilen Cameron, siyaset hayatı boyunca eğitimden maliyeye çok sayıda alanda görev aldı, ancak herhangi bir bakanlık görevi yapmadı.

1812 yılından bu yana ülkenin başına getirilen en genç Başbakan olan David Cameron, Eton Koleji'nde okudu ve Oxford Üniversitesinden mezun oldu.

43 yaşındaki David Cameron, varlıklı bir aileden geliyor ve Muhafazakar Parti'nin, bir diğer adıyla "Toryler"in yeni yüzü olduğunu vurgulamak için "değişim" sloganını kullanıyor.

Cameron, selefleri Margaret Thatcher ve John Major'dan sonra ortaya koyduğu politikalarla daha "yumuşak ve uzlaşı yanlısı" bir Muhafazakar Parti portresi çizse de, AB ile ilişkilere şüpheci bakmaya ve tüm yetkilerin AB'nin eline verilmesine karşı çıkmaya devam ediyor.

Seçim kampanyaları döneminde kravat takmayarak ve ceket giymeyerek halkın içinden yaptığı vurgulu konuşmalarıyla dikkati çeken Cameron, Samantha Cameron ile evli ve iki çocuk babası. Cameron çiftinin beyin hasarı bulunan ve sara hastası olan ilk çocukları Ivan, hayatını geçen yıl 6 yaşındayken kaybetmişti.

Çiftin eylül ayında bir çocukları daha olacak.

cnntürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.