GENEL - 19 Ocak 2012 Perşembe 17:42

DİYARBAKIR`DAKİ STK`LAR HRANT DİNK`İ ÖLDÜRENLERE VERİLEN CEZAYI KINADI

A
A
A
DİYARBAKIR`DAKİ STK`LAR HRANT DİNK`İ ÖLDÜRENLERE VERİLEN CEZAYI KINADI

Hrant Dink’in öldürülüşünün 5. yılında İnsan Hakları Derneği (İHD), MAZLUMDER, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve Diyarbakır Barosu, ortak bir açıklama yaparak, Hrant Dink’i öldürenlere verilen cezayı kınadı.
Ermeni yazar Hrant Dink, Diyarbakır’da İHD, MAZLUMDER, TİHV ve Diyarbakır Barosu tarafından yapılan açıklamayla anıldı. Anmada Hrant Dink’in katillerine verilen cezalara tepki vardı. Diyarbakır Barosu’nda yapılan açıklamayı Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar okudu. Aktar, Hrant Dink’in "Gelin önce birbirimizi anlayalım... Gelin önce birbirimizin acılarına saygı gösterelim... Gelin önce birbirimizi yaşatalım" sözleriyle basın açıklamasına başladı. Aktar, "5 yıl önce bugün katlettiler sevgili Hrant’ı. Herkes
görmüştü cinayeti. Önceden bildirilmişti kendisine. O da bize yazmıştı gazetedeki köşesinde. Kral hep çıplaktı bizler için. Bu kez sadece çıplak değil, çıplağım diye bağırıyordu. Görmeyen zihniyet bu kez duymamıştı da" dedi. Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni olan Hrant Dink, 19 Ocak 2007 tarihinde çalıştığı gazetenin önünde suikaste uğradığını hatırlatan Aktar, "Katledilişinin 5. yıl dönümünde ’Bu cinayeti simit satan çocukların tek başlarına işlemediği bellidir. Ergenekon örgütünün Trabzon ayağının
işlediği karanlık bir cinayettir’ mütalaasına rağmen, içinde hiçbir devlet görevlisinin geçmediği, ikisi tutuklu 19 sanıklı davada, cinayetin arka planına dair hiçbir ilerleme sağlanmadan, istihbarat örgütlerinin, kamu kuruluşlarının bilgi paylaşmak istemediği dava kamu vicdanını tatmin etmeden, karara bağlandı. Beş yıl oldu, tetiği çekeni içeri attılar, ama tetiği çektirenlere dokunmadılar. ’Beni öldürecekler, güvercin ürkekliğinde yaşıyorum’ diyerek uyarmasına rağmen onu kimse korumadı. Katledilişinin
5. yıl dönümünde bu kez yargı yolu ile ikinci kez vurdular Hrant’ı" diye konuştu.
Cinayetin örgütlü ve planlı olduğunu öne süren Aktar, "Dink cinayetinin Malatya Zirve Yayınevi katliamı ve Trabzon’daki Rahip Santoro cinayeti olaylarıyla alakalı yönleri olmasına rağmen illiyet bağı kurulmasını sağlayacak delilleri araştırma inceleme gereği duymayan mahkeme, devleti koruma refleksiyle kamu vicdanına aykırı karar vermiştir. Başbakan Hrant Dink cinayetini aydınlatmak namus borcumuzdur demişti; buna Uludere’yi de eklersek hükümet borç batağındadır" şeklinde konuştu. Aktar şöyle devam etti:
"Mahkemenin kararı ’Biz bu karara imza atan zihniyeti biliyoruz. Bu anlayış ’benim devletim suç işlemez’, ’benim devletim insan öldürtmez’, ’benim devletim yurttaşlarını bombalamaz’ zihniyetinin dışa vurumudur. Bu anlayış ’bebekten katil yaratan karanlığı’ aydınlatmaya engel olan anlayıştır. Bu zihniyet farklı olanı ötekileştiren onu yurttaş görmeyen anlayıştır. Yaşanan tüm hukuksuzluklara rağmen Hrant Dink’i mücadelemizde yaşatacağız. Hukukun üstünlüğüne bağlı, insan haklarına saygılı bir Türkiye’yi
gelecek kuşaklara taşımak da bizim borcumuzdur."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.