GENEL - 13 Ocak 2012 Cuma 11:26

TÜRK EĞİTİM SEN, 14 OCAK`TA MALİYE BAKANLIĞI`NA YÜRÜYECEK

A
A
A
TÜRK EĞİTİM SEN, 14 OCAK`TA MALİYE BAKANLIĞI`NA YÜRÜYECEK

Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, "Eşit İşe Eşit Ücret" uygulamasını protesto etmek için 14 Ocak 2012 Cumartesi günü Ankara’da eylem yapıp, Maliye Bakanlığı’na yürüyeceklerini belirtti.
Yazılı açıklama yapan Hanefi Bostan, yıllardır üniversite öğretim üyelerinin, öğretmenlerin ve üniversiteler ile Milli Eğitim’de çalışan memurların maaşlarının düzeltilmesi için hiçbir çalışma yapılmadığını savunarak, "Bütün ümitler ’Eşit İşe Eşit Ücret’ düzenlenmesine bağlandı. Hatta hükümet sürekli olarak bu haksızlığın çözüleceği ümidini yaydı. Ancak gelinen noktada bütün beklentilerin eğitim çalışanları açısından bir hayal ve hüsrandan başka bir şey olmadığı ortaya çıktı. Nitekim bunun en önemli
göstergesi 2 Kasım 2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamedir. Bu kararname ile öğretmenler ve akademisyenler yok sayılmıştır. Üniversiteler ve MEB’deki memurlara çok cüzi oranlarda ek artış öngörülmüştür" ifadelerini kullandı.
Bostan, yıllardır öğretmen ve akademisyen maaşlarında herhangi bir iyileştirme yapılmadığını, ek ders göstergelerinde de tek bir puan artış sağlanmadığını ifade ederek, şunları söyledi;
"Yaşama koşulları giderek ağırlaşırken, enflasyon oranları artarken, zamlar peşi sıra gelirken, öğretmenlerin, akademisyenlerin ve memurların çoğunluğunun aylık geliri yerinde saymakta, eğitimciler ve memurların önemli bir kısmı her geçen gün daha da yoksullaşmaktadır. Kredi kartını bile ödemekte güçlük çeken, borcu borçla kapatan, cüzdanı yangın yerine dönen eğitimciler; bu ülkenin kalkınmasından pay alamadığı gibi, yapılan iyileştirmelerden de hiçbir şekilde faydalanamamaktadır. Eşit işe eşit ücret
düzenlemesiyle birlikte eğitimcilerin aylık gelirleri, diğer kamu personeline göre çok düşük kalmıştır. Örneğin ek ders ücreti alamayan 9/1’deki öğretmenin maaşının 1577 TL, araştırma görevlisinin 1875 TL, 5/3’deki bir öğretim görevlisinin 1879 TL, 5/2’deki yardımcı doçentin 2210 TL, 3/1deki doçentin 2320 TL, ¼’deki profesörün 3498 TL, üniversite mezunu yeni memur 1330 TL, 1/1’deki bir memur 1556 TL maaş alıyor. Bir müsteşar 759 TL, bir genel müdür 753 TL, bir genel müdür yardımcısı 722 TL ek ödeme
alırken, öğretmen, profesör, doçent, yardımcı doçent, öğretim görevlisi, okutman, uzman, araştırma görevliSİ ek ödeme alamaması, maaşlarının yerinde sayması hangi vicdana sığmaktadır? Milletvekillerimiz, danışmanlarının maaşını 2 bin TL’den 5400 TL’ye, sekreterlerinin maaşını da 4 bin 700 TL’ye çıkartırken, kendi maaşlarını ve emeklilik maaşlarını da %60 oranında artırırken, öğretmenin maaşı 1596 TL’de, doçentin maaşı da 2320 TL de mi kalacaktır? Bu durum çalışma barışını bozmakta, öğretmen, akademisyen ve
memurların çalışma şevkini kırmaktadır. Eşit işe eşit ücret derken, eşitsizlikleri derinleştirmek, yalnızca bir kesimi onurlandırmak ne kadar adildir?"
Üniversitelerde çalışan memurların devletin vermiş olduğu çıplak maaş dışında hiçbir sosyal yardım hakkı bulunmadığını anlatan Hanefi Bostan, diğer kurumlar gibi üniversitelerde çalışan idari personele de üniversite ödeneği verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Bostan, üniversitelerde çalışan memurların maaşlarının azlığından dolayı başka kurumlara geçmek için yoğun bir gayret sarf ettiğini ve hatta büyük bir bölümünün de bu geçişi gerçekleştirdiğini vurgulayarak, "Bu nedenle üniversitelerde büyük bir
memur açığı bulunmaktadır. Yine maaş azlığından ve iş güvencesinin bulunmamasından dolayı birçok gencimiz araştırma görevliliğini tercih etmemektedir. Araştırma görevlisi olanlar da fakültelerde yeterli sayıda memur bulunmadığı için bölüm sekreterliği yapmakla yüz yüze bırakılmıştır. Hükümet, Üniversitelerdeki kan kaybını durdurmak için memurlar başta olmak üzere araştırma görevlilerine, okutman, uzman, öğretim görevlileri ve yardımcı doçentlere gerekli maaş artışını ve ek ödemeyi bir an önce yapmalıdır"
açıklamasında bulundu.
2002 yılında araştırma görevlilerinin maaş durumunu düzeltmek için kanun hükmünde kararname ile "görev tazminatı" adı altında üniversite personeline ve az maaş alan diğer kurumların personeline ek ödeme yapılmasının kararlaştırıldığını anlatan Hanefi Bostan, "Ancak, tam tersine, ek ödemeye Üniversitelerde profesör ve doçentlerden, diğer kurumlarda da en çok maaş alanlardan başlanmış, araştırma görevlilerine, okutman, uzman, öğretim görevlileri ve yardımcı doçentlere 10 yıllık bir süre geçmesine rağmen
bugüne kadar herhangi bir ek ödeme yapılmamıştır. Üniversiteler ve MEB hariç diğer kurumların büyük bir çoğunluğunda memurlara maaş dışında çeşitli adlar altında ek ödeme yapılmaktadır. Kamuoyuna sürekli olarak öğretim üyelerinin, öğretmenlerin Üniversite ve MEB’de çalışan memurların çok para aldığı şeklinde haberler bombalanmaktadır. Ancak gerçeğin böyle olmadığı önemli bir hakikat olarak karşımızda durmaktadır" dedi.
Hanefi Bostan, Türk Eğitim Sen olarak üniversitelerdeki idari ve akademik personele ve öğretmenlere reva görülen maaş zulmünün bir an önce ortadan kaldırılması için hükümete ve bütün siyasi partilere çağrıda bulunduklarını ifade ederek, "Sesimizi duyurmak için de 14 Ocak 2012 Cumartesi günü bütün şube başkanlarımız ve yönetim kurullarımızla Ankara’dayız ve Maliye Bakanlığına yürüyoruz. Sesimize kulak verecek olan sağduyu ve kamu vicdanıdır" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Bodrum-Kuşadası etabının kazananı Tobias Andresen oldu 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun beşinci gününde koşulan 177.9 kilometrelik Bodrum-Kuşadası etabını DSM-Firmenich takımından Tobias Andresen 4 saat 18 dakika 11 saniye ile kazandı ve Genel Ferdi Klasmandaki yerini korudu. Pazar günü Antalya-Antalya etabı ile başlayan TUR’da beşinci güne gelene kadar Genel Ferdi Klasman Birincisini belirleyecek Turkuaz Mayo 4 kez el değiştirdi. Bodrum-Kuşadası etabını birinci olarak bitiren DSM-Firmenich Takımı’ndan Tobias Andresen Turkuaz Mayo’yu etap boyunca taşıdı. Robbe Gyhs (Alpecin-Deceuninck) starta gelmedi ve 160 sporcu Kuşadası etabı için pedal basmaya başladı. Böylece TUR’un başından bu ana 11 bisikletçi yarışa devam edemedi. Startın hemen başında 8 sporcu kaçtı, 20 saniye kadar arayı açtı ancak 11. kilometrede pelotona yakalandılar. Öte yandan pelotonun ön tarafta bayağı hareketli olduğu gözlendi. Altı sporcu daha bıraktı 30. kilometre geride kalırken 6 sporcu daha yarışı bırakmak zorunda kaldı. Böylece etaba devam eden bisikletçi sayısı 153’e düşmüş oldu. Kaçış grubu farkı açmaya devam etti. Yeni zaman farkı 4 dakika olarak verildi. Burak Tahir Yiğit ise ön grubu yakalayamayınca tekrar pelotonla devam etmek zorunda kaldı. Tırmanış primi sonuçları Etabın 45.7’nci kilometresinde kategori 3’ten puan veren tırmanış prim kapısı geçildi. Sonuçlar şu şekilde açıklandı: 1- Olivier Mattheis (Bike Aid), 2- Michal Pomorski (Mazowsze), 3- Antonio Polga (NovoNordisk) 43’üncü kilometrede 4 dakika 35, 60’ıncı kilometrede ise zaman farkı 5 dakika 35 saniyeye çıktı. Parkur puslu ve sıcak, rüzgar hafif derecede esintili olarak verildi. İkinci tırmanış kapısı da geçildi Etabın 67’inci kilometresinde yine kategori 3’ten puan veren son tırmanış kapısı da geride kaldı. Sonuçlar şöyle açıklandı. 1-Oliver Mattheis (Bike Aid), 2-Michal Pomorski (Mazowsze), 3-Genki Yamamoto (Kinan) 75’inci kilometre geçilirken zaman farkı artmaya devam etti. Yeni zaman 6 dakika 15 saniye olarak verildi. İlk 2 saat sonunda ortalama hız 38.5 km olarak verildi. Sprint kapısına yaklaşılırken pelotonun önünde Bora-Hansgrohe, Astana ve DSM-Firmenich sporcularının kaçış grubunu yakalama adına tempo yaptığı görüldü. Tempo verenlerin başında Genel Ferdi Klasman Birincisi TobiasAndresen ve Oliver Mattheis’in bulunması dikkat çekiciydi. Sprint primi sonuçları Etabın 90.1’inci kilometresinde sprint kapısı geçildi. Öndeki 7’li kaçış grubu bu kapıda da puanları almaya devam etti. Sonuçlar şu şekilde gerçekleşti: 1-Antonio Polga (NovoNordisk), 2-Michal Pomorski (Mazowsze), 3-Mauro Verwilt (Tarlelotto) Türkiye güzellikleri prim kapısı sonuçları 111’inci kilometrede Türkiye Güzellikleri prim kapısı geçildi. Ancak hızlanan peloton, kaçış grubu ile olan zaman farkını 1 dakika 40 saniyeye kadar indirdi. Yarışta 3 saat geride kaldı. Otalama hız 40 kilometre olarak verildi. Finişe 55 kilometre kaldı. Sonuçlar şöyle: 1-Konrad Czabok (Mazowsze), 2-Michal Pomorski (Mazowsze), 3-Jacob Scott (Rembe) Son 4 kilometrede peloton tek parça Etabın başından bu yana ön grubu oluşturan 7’li grup parçalana parçalana 4 kilometreye kadar pedal bastı ve yakalandılar. Peloton finişe doğru toplu halde gelmeye başladı. Son 400 metre gerçekten büyük çekişmeye sahne oldu ve dünün etap galibi Bodrum-Kuşadası etabını da alarak üst üste 2.zaferini kazandı. Mayolar sahiplerini buldu Genel klasman liderine verilen Spor Toto sponsorluğundaki Turkuaz Mayo’yu DSM-firmenich takımından Tobias Lund Andresen elde etti. Belçikalı sporcuya mayosunu Aydın Gençlik ve Spor İl Müdürü Cenap Birlikçioğlu giydirdi. Puan klasmanı liderine verilen Mosso sponsorluğundaki Yeşil Mayo’yuPoltiKometa Takımından Giovanni Lonardi elde etti. Sporcuya mayosunu Didim Kaymakamı Can Kazım Kuruca giydirdi. Dağların Kralı klasmanı liderine verilen TurkishAirlines Kırmızı Mayo’yu Bike Aid takımından VinzentDorn kazandı. Sporcuya mayosunu Söke Kaymakamı Ali Akçe takdim etti. Türkiye Güzellikleri klasmanı liderine verilen goturkiye.com sponsorluğundaki Beyaz Mayoyu Bike Aid takımından VinzentDorn kazandı. Sporcuya mayosunu Kuşadası Kaymakamı İbrahim Tekli giydirdi. Yarışın kaderini belirleyecek etap yarın koşulacak 59.Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’na yarın 160.1 kilometrelik Kuşadası-Manisa (Spil Dağı) tırmanış etbı ile devam edilecek. Geçmiş yıllarda olduğu üzere "Kraliçe Etabı" olarak adlandırılan bu etabı kazanan sporcunun büyük ölçüde 2024 şampiyonluğunu garantileyeceği gözüyle bakılıyor. Sprinter bisikletçilerin pek fazla hoşlanmadığı tırmanış etabı için gözler yokuşçu sporculara çevrilmiş durumda.