ŞIRNAK BARO BAŞKANI ELÇİ: "TÜRKİYE`DE 17 BİN 547 FAİLİ MEÇHUL VAR"

Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi, Türkiye’de 17 bin 547 faili meçhul olayın olduğunu, bunların aydınlatılmasının yargı sürecine büyük katkı sağlayacağını söyledi.
Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi, Şırnak’taki faili meçhul kazıları ile ilgili olarak makamında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Elçi, Türkiye’nin 1990 yıllardaki karanlık geçmişi ile yüzleşmesi için o dönemdeki meclisin de belirlediği 17 bin 547 faili meçhulün aydınlığa çıkarılması gerektiğine inandıklarını söyledi. "Söz konusu cesetlerin ortaya çıkarılmasının da yargı sürecine kolaylık sağlayacağına inanıyorum" diyen Elçi, şunları söyledi:
"Kimisinin belirttiği gibi kavuşturmanın başlanabilmesi için cesetlerin ortaya çıkması gerektiğine inanmıyoruz. Çünkü kimi dosyalarda tanık beyanları, müştekilerin beyanları, itirafçıların beyanları birbirini tamamlamaktadırlar. Bu tür dosyalarda kemiklerin çıkmadan da kovuşturmanın açılabileceği, yargının da hesap isteyeceğine inanıyoruz. Görümlü’deki kazılara şahsen katıldığım için Güçlükonak’taki kazı çalışmalarını baro avukatlarından iki avukat arkadaşımız takip etti. Onlardan edindiğim bilgilere
göre kazı alanı açılır açılmaz elbiselerin tazeliğini daha koruduğu ve cesetlerin eşleri tarafından rahatlıkla tanındığının tespit edildiği ancak yine de yargı tarafından cesetlerin adli tıp incelemesine gönderileceği belirtildi. Bir de diğer bir kişiye ilişkin başka bir defin yeri de, belli sebeplerden dolayı kazı çalışmaları başka bir tarihe ertelendi. Bu tarih yarından sonraki bir tarihte olabilir. Bu konuda çıkan iddiaların da çok ciddiye alınması gerektiğine inanıyoruz. Bir yerle ilgili karar
verildiği zaman altı ay sonra o yeri tespit etmek için gidildiği zaman üzerinden çok uzun zaman geçmiştir. Yer gösterenin yanılmış olabileceği ya da başka bir sebepten dolayı da bulunmaması insanların kafasında soru işaretleri bırakıyor. Acaba bu süreç içerisinde yerler değiştirildi mi diye insanların kafasında soru işaretleri kalıyor. Bu tür soru işaretlerine yer vermemek için talep olduğu zaman öncelikle acil ve ivedilikle ilgili yerlerin açılmasına karar verilmesi daha yerinde ve daha doğru sonuçlar
doğuracağına inanıyorum. Maalesef bilindiği gibi halktan bu tür olaylara şahit edebilecek insanlar yok denecek kadar azdır. Ya daha önceki gibi Abdulkadir Aygan gibi biri sistemle arası bozulup Avrupa’ya gidip anlatacak ya da bu tür olayların içinde olan kişiler vicdan azabına daha fazla dayanamamış, gelmiş itiraf etmiş. O dönemde kusuru olmamasına rağmen tanıklık eden herhangi bir kamu görevlisi varsa insanlık namına, Allah rızası için ülkenin gelişmesi açısından gelip anlatmalarını diliyoruz. Bu tür
olayların ancak bu şekilde ortaya çıkacağına inanıyoruz. Çünkü vatandaşın görgüsü yok denecek kadar azdır. Var olanlarda o dönemde çalışan güvenlik elamanı olan ama kusuru olmayan ancak olaya tanıklık eden kişilerin gelip açıklaması gerektiğine inanıyoruz. Bu da Türkiye’deki siyasi, yargı ve diğer iradelerin bu yönde açıkça belirlenmesinden sonra bu tür kişilerin rahatlıkla ortaya çıkıp beyanda bulunacaklarını umut ediyoruz."