YEREL HABERLER - 31 Ocak 2012 Salı 12:56

MANİSA İL AFAT PLAN TATBİKAT TOPLANTISI

A
A
A
MANİSA İL AFAT PLAN TATBİKAT TOPLANTISI

İl Afet Plan Tatbikatı Toplantısı Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz Başkanlığında İl Genel Meclisi Salonu’nda gerçekleştirildi.
Toplantıda ilk sözü alan İl Afet Ve Acil Durum Müdürü Bekir Şen, depremin öncellikli görevleri olduğunu söyledi. Afat durumunda 9 hizmet grubu ve direk kurumların görev aldığını belirten Şen, “Manisa’da 620 personel görev yapmaktadır. 6 ayda bir Vali Yardımcısı Başkanlığında toplantı yapılıyor. UDSEP (Ulusal Deprem Stratejik Eylem Planı), ilimiz müdürlüğümüz koordinatörlüğünde yapmak istedik. MADSEP (Manisa Deprem Stratejik Eylem Planı) hazırladık. MADSEP 3 ana eksen üzerinde kuruldu. Depremleri öğrenme, güvenli yerleşim alanları ve yapılaşma ve depremlerin tehlikeleriyle baş edebilmedir. Bu 3 eksen üzerinde 63 eylem gerçekleştirilecektir” dedi.
"ASİL RİSK BURADA"
Manisa’da son yüzyılda 7 şiddetinde bir depremin olmadığını ifade eden Şen, asıl riskin burada yattığını vurgulayarak, “Van’da da son yüzyılda 7 şiddetinde deprem olmadı. Ancak Van’da 23 Ekimde 7 şiddetinin üzerinde bir depremin yaşanacağını hepimiz gördük. Bu plan çerçevesinde kurumlar 10 yıllık süre içersinde üzerlerine düşen görevi yaptıklarında Manisa olarak deprem riskini en aza indirebiliriz” dedi.
"ŞEHRİ BOYDAN BOYA SARAN BİR FAY HATTI VAR"
İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüğü Planlama ve Zararı Azaltma Şube Müdürü, Günay Karakaya, Manisa genelinde heyelan, sel, hortum gibi afetlerin yaşandığını ifade ederek, “İlimizde meydana gelen genellikle Gediz Havzasında, Saruhanlı, Merkez, Turgutlu, Ahmetli ve Salihli. Heyelan Gördes, Selendi, Demirci ve Alaşehir’de meydana geliyor. Kaya düşmesi olayları Manisa Merkez’deki Spil Dağı eteklerinde, Demirci, Selendi’de görülmektedir. 1950-2011 yılları arası meydana gelen depremleri ele alan Karakaya, “Heyelan başına ortalama 2-3 kişi, sel başına 4-5 kişi etkilenirken, depremde ise bu sayı on binlere ulaşmaktadır. Bu durumda deprem başlı başına irdelenmesi gereken bir konudur. İlimizde halen 14 heyelanlı bölge, 1 kaya düşmesi olayı personelimiz tarafından takip edilmektedir. Ülkemizde depremin artçığı dönüşmesinin esas nedeni mühendislik hizmeti görmemiş, depreme dayanıksız yapı denetimi, bilimsel olmayan yer seçimi kararları, tasarımsız ve plansız kentleşmedir. Manisa ve bölgemiz tamamen 1. derece deprem bölgesindedir. Bizleri etkileyen fay hatlarımız var. Kemalpaşa ilk fay hattımızdır, Turgutlu, Ahmetli, Salihli, Alaşehir, Selendi ve Sarıgöl’ü etkiliyor. Dikili-Bergama fay hattı Soma, Kırkağaç ve Akhisar’ı ilçelerimizi tehdit etmektedir. Simav Fay hattı ise Demirci ve Selendi ilçelerimizi tehdit etmektedir. Manisa Fay Hattı, Muradiye’den başlıyor, Turgutlu’ya kadar uzanan yaklaşık 40 kilometreye uzanan bir fay hattıdır. Spil dağı eteklerinde şehri boydan boya saran bir fay hattı var” diye konuştu.
"HEPİMİZ EN KÖTÜ İHTİMALE HAZIRLIKLI OLMALIYIZ"
Bugün burada konuşulan konunun herkes için hayati önem taşıdığını belirten Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz, “Ülkemizin yüzde 90’ından fazlası deprem bölgesinde yer alıyor. Bugün dünyada deprem bölgesi olarak bilinen Japonya ve diğer bazı ülkeler gibi depremle ilgili durumları biliyoruz. 1999’da Marmara depremi, Düzce ve en son Van’daki depremi hatırlıyoruz. Yaşanan büyük acıları hepimiz biliyoruz. Manisa’nın 1. derece deprem bölgesi olduğunu hepimiz biliyoruz. Hepimiz evlerde yaşıyoruz, binalarda görev yapıyoruz. Aslında hayatımızın önemli bir kısmı binaların içinde geçiyor. Şimdi burada kafamızdaki soru şu? Burada deprem olur mu, olmaz mı? Bence bu soruyu sormanın hiçbir anlamı yoktur. Hepimiz en kötü ihtimale göre hazırlıklı olmalıyız. Bizim mevcut bina stokumuz nedir? Bunların ne kadarı denetleniyor. Deprem için ne tür çalışmalar yapılıyor” dedi.
"DEPREM İÇİN B VE C PLANLARDA OLMALI"
Her kurum üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini kaydeden Vali Daşöz, “Her zamanki gibi bize bir şey olmaz anlayışı içerisinde miyiz, bu konuda gerçekten bir sistem uyguluyor muyuz? Cevap almak istediğimiz sorular var. 1. Sağlıklı, sağlam yapıları kuruyor muyuz? 2. Halkımız deprem konusunda eğitimli mi? Depremde, deprem öncesi neler yapıyoruz. Bütün bu konularda halkımızın bilinç düzeyi nedir. 3. Bir afet olduğunda bizim müdahale gücümüz nedir? Depremde en etkili yol, deprem öncesi yapılan hazırlıklardır. Valilik, belediye, İl Özel İdaresi direk olayın içindedir. Depremle ilgili olarak B, C planlarımız olmalı. Hazırlık planı olmadığı zaman bir afet zamanı hepsi boşa gider. Bütün bu konularda iyi durumdaysak toplumun bilinçlenmesi konusu gelişmişse biz depreme hazırlıklıyız. Ama bu konularda eksiklerimiz varsa, yapılması gerekenleri yapmamışsak o zaman bir afet meydana geldiğinde büyük acılar çekeriz. Hiçbir afet senaryosu baştan tam olarak yazılamaz. Çünkü siz büyük senaryoyu bilmiyorsunuz, tahminde bulunuyorsunuz. Bizlerin en kötü senaryoya göre hazırlık yapmamız lazım. Eğer hazırlık yapmasanız yarın bir deprem olduğunda çok büyük sıkıntılar yaşarsınız. Bu konu bütün yönüyle hem halkımızı ve kurumlarımızı ilgilendirir” diye konuştu.
Toplantıda 23 kurum konuyla ilgili sunum yapıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.