DÜNYA - 22 Ocak 2012 Pazar 23:02

ESKİŞEHİRSPOR-GALATASARAY MAÇININ ARDINDAN

A
A
A
ESKİŞEHİRSPOR-GALATASARAY MAÇININ ARDINDAN

Spor Toto Süper Lig’in 21. haftasında Eskişehirspor evinde ağırladığı Galatasaray ile 0-0 berabere kaldı.
Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Eskişehirspor Teknik Direktörü Ersun Yanal, en büyük hedeflerinin özlemini yaşadıklarını galibiyetleri almak olduğunu ve pozitif oyunlarını devam ettirmek olduğunu söyledi.
Her geçen gün daha iyi futbol oynadıklarını kaydeden Yanal, "Bu soğuk kış akşamı Eskişehirspor olarak oynayacağımız futbolu biraz daha güzelleştirmek durumundaydık. Soğuk hava şarlarına rağmen sıcak bir oyundu. Oyuncularıma teşekkür ediyorum. Yetenekli oyuncularımızın bugün oyunda yeterince katkı sağladı. Daha iyi olabiliriz. Daha iyi futbol oynayabiliriz. Amacımız pozitif futbolu kazançla bir yere getirebilmek. Beraber olduğumuz günden beri söylüyorum. Her geçen gün daha iyi bir futbol oynayacağımızı
düşünüyorum. Bugün kazanan taraf olabilirdik. 9 haftadır kazanan bir Galatasaray, kendine güvenen, pozitif futbol oynayan ve futbolunu galibiyetlerle bütünleştiren bir takım vardı. Son haftalarla farklı skorlarla kazanan bir rakiple oynadık. Rakibimizin bu pozitif futbol aylayışına karşı bizde pozitif bir futbol oynamayı arzu etmiştik. İyi oynadığımızı düşünüyorum. Pozisyona girdik ve rakibe pozisyon vermedik. Galip gelebilirdik. Ama iyi futbol hanemize yazılan başka bir puandır. Böyle oynayıp
kazanacağımız çok maç olacaktır. Amacımız sürekli daha iyisini oynamaktır. Maçın başından sonuna kadar bu pozitif futbolu destekleyen taraftarlara da çok teşekkür ediyorum. Zemin konusunda her iki takımda aynı zemini kullandı diyebilirim. U takım için avantaj, şu takım için dezavantaj demek mantıklı değil. Zemini hazır hale getiren stat ekibine de çok teşekkür ederim" dedi.
Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim ise galibiyeti hak edecek bir oyun oynamadıklarını belirterek, Eskişehirspor’un kendilerinden iyi oynadığını ve sahanın bir galibinin olması durumunda ise bunun Eskişehirspor olacağını söyledi. Maçı değerlendiren Terim, "Galatasaray’ın mazereti olmaz. Mersin maçını da berabere bitirmiştik ama orada 6-7 tane pozisyonumuz vardı. Ama burada hava sadece bizleri dışarıdakileri dondurmadı. Bizim galibiyet ateşimizi de dondurdu. Dolayısıyla galibiyetle alakalı konuşacak
bir şeyimiz yok. Mazeretimizde yok. Galatasaraylılar bunu bir nazar boncuğu olarak düşünsünler. Ben 1996’da milli takımla Avrupa Şampiyonası’na giderken, ’kazanamıyorsan kaybetme’ demiştim. Bugün bu kural tamamen işledi. Kaybetmemek bizim için sevindirici. Bunu ilk defa hayatımda diyorum. Çünkü kaleye şutumuz var mı bilmiyorum ama çok kötü oynadık. Galatasaray bu olmamalı. Değil zaten. Bunu bir nazar boncuğu olarak görmekte yarar var. Bana göre maçın genel analizi bu" diye konuştu.
Bu tür soğuk havada oynanacak maçların öğle saatlerinde oynanması gerektiğini vurgulayan Terim, "Başta futbol federasyonu olmak üzere herkesin Eskişehirspor stadının çalışanlarına çok teşekkür etmesi lazım. Biz 24 saattir sahayı takip ediyoruz. Dün gece takır takır donmuş bir saha. Bugün sabahtan itibaren yoğun bir çalışmayla bu hale getirdiler. O insanlara buradan çok teşekkür etmek lazım. Tabi bu tip maçlar biliyorsunuz öğlen saatlerinde oynanır. Günün en sıcak saati olabilirse budur. Bu olmalı. Ama
0-0 biten bir maçın ardından bir şey söylemek uygun olmayabilir. Bu tür maçlar donmuş bir zeminde oynanacağına daha sıcak bir ortamda olmasında yarar var. Bazen de bir takım şeylerden vazgeçmek lazım. Neyse ki kimseye bir şey olmadı. Ama bu tip maçlar Rusya’da, İngiltere’de gündüz oynanır. Mümkünse bundan sonraki maçlar için bunu düşünmelerinde yarar var" diye konuştu.
Alper ile herkesten önce ilgilendiklerini ifade eden Terim şöyle devam etti:
"Maçtan önce yanıma Batuhan’da Volkan’da geldi. Bunların hepsi benim talebelerim. Birbirimize başarılar diledik. Batuhan bize aylardır geliyor, gidiyor formayı da giydi antrenmana da çıktı. Hiç öyle bir şey yok yani. Alper iyi bir oyuncu. Zamanında herkesten önce ilgilendik. Ama sonradan herkes devreye girdi veya öyle denk geldi. Böyle olunca da biz devreden çıktık. Şuanda da öyle bir şeyin olması için bir takım şartların oluşması lazım. Şimdilik böyle bir şey olmaz."
Terim, transfer konusunda listeyi çok önceden yönetime verdiklerini, kulüp için ekonomik ve Galatasaray’a faydalı olabilecek oyuncular için transfer çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, "Bazı bölgelerimizde eksik oyuncular var. Bunu da açıkça iletiyorum. Bugün mesela Kazım’ı sağ bek oynattık. Yeni bir sağ bek kazanmış olduk. Başta başkanımız olmak üzere eksiklerimizi biliyor. Yarın öğleden sonra başkanımla birlikte olacağız. Görüşmeden sonrada gerekli bilgileri duyururuz diye düşünüyorum" dedi.
9 maçlık galibiyet serisinin sona ermesini de değerlendiren Terim şöyle konuştu: "Kulüp rekorumuz kalsın dedik herhalde oyuncularla. Kırmayalım dedik. Bu bizim konsantremizi bozmamalı. Nazar boncuğu olarak kalırsa sorun yok. Buraya kadar bize yakışan bir şekilde geldik. Bir iki maç herkesin toleransı olmalı ama bu Çarşamba günü sona ermeli. Çünkü biz oynamayı seven bir takımız. Hemen toparlanmalıyız. Umuyorum konsantremiz yerine gelecektir."
Eskişehirsporlu futbolcu Diego, Galatasaray’ın ismine aldanmadan çok iyi bir oyun sergilediklerini ifade ederek, "Kaybettiğimiz 2 puan için çok üzgünüz. Çünkü çok pozisyonumuz vardı. Ama bunları değerlendiremedik. Önümüzdeki maçlara bakacağız. Oyunun başında sahada zorlandık ama sonra hemen alıştık" dedi.
Eskişehirsporlu Alper Potuk ise maçı değerlendirerek, "Bugün karşılaşmaya çok isteyerek başladık. Takım olarak çok iyi oynadığımızı düşünüyorum. Galatasaray’a hemen hemen hiç pozisyon vermedik. Birçok pozisyona girdik. Verilmeyen bir penaltımız vardı. Biz Hakan Balta’nın açık eliyle topu kestiğini gördük. Bugün üzgünüz ama iyi futbol oynadığımız içinde sevinçliyiz. Önümüzdeki Trabzonspor maçında daha iyi oynayıp galip gelmek istiyoruz" şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz günlerdeki transfer sürecini de değerlendiren Potuk, şöyle devam etti: "Zor bir 10 günlük süreç yaşadım. Geri döndüğümde biraz sersemledik ama şimdi kendimi topladığımı düşünüyorum. Bugün biraz daha iyi oynadığımı düşünüyorum. Bundan sonra Eskişehirspor formasıyla A Milli Takıma gitmek istiyorum. İnşallah performansımı arttırırım."
Galatasaraylı Emre Çolak, sonuçtan ötürü üzgün olduklarını belirterek, "Zor şartlarda yapmamız gereken şeyleri yaptık diye düşünüyorum. Ama böylesi kötü havalarda 3 puan almak için maçı rakip takımdan daha çok istemeniz gerekiyor. Bugün bunu yapamadık. Eskişehir maçı bizden daha fazla istedi. Lider olduğumuz ve bir puan aldığımız için mutluyuz. Önümüzdeki maçlara bakacağız. Çok güzel gidiyorduk ama buna bugün biraz gölge düştü. Çünkü saha inanılmaz kötüydü. Çalıştığımız hiçbir şeyi sahaya yansıtamadık"
dedi.
Galatasaraylı Yiğit Gökoğlan, uzun yıllar Türk futboluna ve Galatasaray’a hizmet etmek istediğini kaydederek, "Takıma geçen hafta dahil oldum. Bir hafta içinde takıma çok ısındım. Arkadaşlık üst seviyede. Üzücü olan tek şey, 9 haftalık seriyi bu hafta berabere kalarak kapattık. Fakat önümüzdeki haftalarda zorlu maçlar oynayacağız. Bu maçı biran önce unutup, çalışmalarımıza bakmalıyız. Önümüzdeki haftalarda alacağımız galibiyetlerle bu maçı telafi edeceğimize inanıyorum. Bu maç öğle saatlerinde oynansaydı
daha farklı olabilirdi. Eskişehirspor burada idman yapıyor. Bence onlar için bu saha avantaj oldu. Bizde yeterince mücadele edemedik. Önümüzdeki haftalarda çıkışa geçeğimizi düşünüyorum. Bugün benim için hem buruk hem mutlu bir gündü. Fakat önümüzde daha çok sevineceğimiz haftalar var. Takım olarak çalışıp sezon sonu ligi lider olarak bitirmek istiyoruz. Hocamızın taktiğine biran önce uyum sağlamam gerekiyor. Manisa’da 6 yıl geçirdim. Galatasaray’da çok kaliteli futbolcular var. Yaşımız genç sürekli üzerine
koyarak hem Türk futboluna hem de Galatasaray’a uzun yıllar hizmet etmek istiyorum" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars "Ulu Camii’de Ermeniler 285 Türk’ü diri diri yaktı" Ermeniler Kars’ta, 1915 yılında Ulu Camii’ye ’anlaşma yapacağız’ diyerek topladıkları Türkleri diri diri ateşe vererek yaktı. Yanan Türklerin kan ve yağlarının izleri cami duvarlarında duruyor. Kaleiçi Mahallesi’nde bulunan ve 17’nci yüzyılda Osmanlı Padişahı Sultan İbrahim döneminde yaptırılan Ulu Camii, Ermeni mezaliminin canlı izlerini taşıyor. “Müslümanları diri diri yaktılar” Ermenilerin insanları diri diri yaktığını ifade Ulu Camii Dernek Başkanı Yasin Aşkın Yıldırım, "Her yıl biliyorsunuz 1915 yılında Avrupa’da olsun, Amerika’da olsun Ermeni katliamlarıyla ilgili söylentiler yapılıyor. Kars, özellikle çevresinde birçok katliamın yapıldığı bir şehir. Buna Erzurum ve Van’ı da katabiliriz. Ulu Camii gerçekten Kars’ta çok acı dramların yaşandığı bir cami, 1915 Nisan ayında Kars’ın ileri gelenlerini ‘toplantı yapacağız’ diyerek Ulu Camii’de toplayıp, diri diri yakılmasına şahitlik yapmış bir camidir" dedi. Yıldırım, "Ulu Camii’de 2 taşımızı çerçeve içerisine aldık. Yandıktan sonra üzerinde insanların yağ izlerinin bulunduğu cam içerisine aldığımız 1 çerçeve mevcuttur. Herkesin burayı görmesinde fayda var. Tarihini öğrenmesinde fayda var. Biliyorsunuz tarihine sahip çıkmayan milletler yok olup gitmiştir. İşte canlı tarih” diye konuştu. Nisan 1915’te Ulu Camii’de Ermeniler, şehrin ileri gelenlerinden 285 kişiyi, ’anlaşma yapacağız’ vaadiyle kandırıp camiye toplayarak ateşe verdi. Diri diri yakılan insanların duvarlara sıçrayan kan ve yağlarının izi ise halen korunuyor. Yakılan insanların kan ve yağ izlerinin bulunduğu duvarın orijinal 2 taşı çerçeve içinde tutuluyor. Ulu Camii duvarlarında bulunan ve Ermeniler tarafından yakılan Türklerin ’kan ve yağ’ izleri çerçeveye alınarak muhafaza ediliyor. Ulu Cami önünde bulunan kitabede ise Ermeni mezaliminin fotoğrafları yer alıyor.
Kayseri KSMMMO Başkanı Ali Yedikaya: “Meslektaşlarımızın masa başında ölmesini istemiyoruz” Kayseri Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası tarafından (KSMMMO) taleplerini dile getirmek amacıyla düzenlenen basın açıklamasında konuşan KSMMMO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yedikaya, “Meslektaşlarımızın masa başında ölmesini istemiyoruz” dedi. Düzenlenen basın açıklamasına KSMMMO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yedikaya, yönetim kurulu üyeleri ve oda üyeleri katıldı. Başkan Ali Yedikaya, yönetim kurulu üyeleri ve meslektaşları ile birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerine yapmış oldukları başvuruların dikkate alınması gerektiğini dile getirerek; “130 bin Mali Müşavirin işlerini daha sağlıklı bir şekilde yapabilmesi için, haklı ve insani taleplerimizin ivedilikle hayata geçirilmesi için, Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerine yaptığımız hem yazılı hem sözlü başvurularımızın dikkate alınması, meslektaşlarımızın masa başında ölmemesi için haklı taleplerimiz için meslektaşlarımızla bir araya gelerek bu tepkiyi göstermek zorunda kalıyoruz. Artık ekonominin can damarı olan Mali Müşavirlerin sırtındaki yük dayanılmaz boyutlara ulaşmıştır. Meslek mensupları aracılığıyla alınan beyan ve bildirimlerin sayısı her geçen gün artmakta, bu beyan ve bildirimlerin içerikleri kolaylaşacağına daha da zorlaştırılmaktadır. Gelişmiş ülkelerde iş verimini artırmak için haftalık çalışma günlerinin dört güne indirilmesi tartışılırken, biz Mali Müşavirler olarak neredeyse 7/24 ofislerimize hapsedilmeye çalışılıyoruz, Bunu kabul etmeyeceğiz” dedi. Başkan Yedikaya, beyan ve bildirimleri almak için kullanılan sistemlerin sağlıklı çalışmadığını vurgulayarak, “Görünürde işverenlerden istenilmekte olan hemen her veri Mali Müşavirler aracılığıyla toplanılır hale gelmiştir. Bu durum meslek mensuplarının zaten çok ağır bir iş yükü altında ezilmelerine sebebiyet vermekte iken bir de beyan ve bildirimleri almak için kullanılan sistemlerin sağlıklı çalışmaması ve yoğunluk dönemlerinde tıkanması, zamanla yarışan meslektaşlarımızın streslerini katbekat artırmaktadır. Meslektaşlarımız, rutin dönemlerde dahi beyan ve bildirimleri sağlıklı bir şekilde hazırlayamaz hale gelmiştir. Bu kadar ağır iş yükü altında çalışmak zorunda bırakılan biz meslek mensupları, bir işletmenin faaliyetlerini ve işlemlerini sağlıklı bir şekilde yürütemez hale geldik. Sadece Nisan ayında GİB tarafından ilan edilen vergi takviminde toplam elli altı beyan ve bildirimin verileceği açıkça görülmektedir. Bu beyan ve bildirimlerin yanında bir de en son 20 yıl önce uygulanan ve genel tebliği ile sirküleri henüz iki üç ay önce yayımlanan, hala uygulamada birçok tereddüttü barındıran enflasyon düzeltme işlemlerine ilişkin yapılacak çalışmaları da aynı takvimde tamamlanmak zorunda bırakılmamızı adil ve uygulanabilir bulmuyoruz. Resmi, idari ve hafta sonu tatilleri Ramazan Bayramı ile birleşince toplam on iki günlük tatil nedeniyle Nisan ayında çalışma günümüz olarak sadece on sekiz gün kalmıştır. Bu kadar kısa sürede bu kadar beyan ve bildirimin sağlıklı bir şekilde verilmesine imkân yoktur” ifadelerini kullandı. "Bilgi sistemlerinde modernisayon şart" Başkan Yedikaya, “Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerine yaptığımız hem yazılı hem sözlü başvurularımızı dikkate alması için meslektaşlarımızın masa başında ölmesi mi gerekmektedir. Mali Müşavirlerin iş yükünü hafifletecek çözüm önerilerini Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerine hem yazılı hem de sözlü olarak birçok kez aktardık. Yaptığımız her görüşmede, Mali Müşavirlerin ağır iş yükü altında ezildiğini, omuzlarındaki yükün artık dayanılmaz bir seviyeye geldiğini, meslektaşlarımızın beden ve ruh sağlıklarının bu yükü kaldıramadığını anlamanız için, daha kaç kez dile getireceğiz. Önerilerimize yıllardır sessiz kalınması sebebiyle büyüyen bu sorunların ortadan kaldırılması için beyan ve bildirimlerin sadeleştirilmesi, bilgi sistemlerinin alt yapılarının modernizasyonu şarttır. Ölçüsüz bir iş yükü ve adil olmayan ücret tarifesi, mali müşavirlerin iş ve yaşam dengesini olumsuz etkiliyor ve insani yaşam hakkını ellerinden alıyor” dedi. Başkan Yedikaya açıklamasında 130 bin meslek mensubunun çığlıklarına duyarsız kalınamayacağını ifade ederek, “Şu saatte tüm Türkiye deki bütün odalarımızda aynı anda ,Sorunlarımıza ivedi olarak çözüm üretilmesi için haykıran 130 bin meslek mensubunun çığlıklarına duyarsız kalınamaz. Artık mevcut işlerimizi yapamaz hale geldik, bıçak kemiğe dayanmıştır, kimse bizim sabrımızı denemesin. İnsani şartlarda yaşamak biz mali müşavirlerin de anayasal hakkıdır. Hazine ve Maliye Bakanlığından her ay beyan sürelerinin uzatılmasını değil, günümüzde yapay zekâ teknolojisinin kullanıldığı bir çağda, elektronik uygulamalar aracılığıyla toplanan verilerin etkin bir şekilde sınıflandırılmasını ve yasal olarak veri talep eden kurumlarla, örneğin TUİK, Merkez Bankası ve Kamu İhale Kurumu gibi tüm kamu kurumlarıyla paylaşılmasını talep ediyoruz. Aynı verilere dayalı olarak yapılan tekrarlı beyan ve bildirim yüklerinin hafifletilmesini istiyoruz. Ayrıca, vergi beyan dönem ve sürelerinin, resmî tatil günleri dikkate alınarak düzenlenmesini talep ediyoruz“ ifadelerini kullandı. Başkan Yedikaya ,”Şu an meslek camiamızda bir infial hali mevcuttur. Meslektaşlarımız gece gündüz demeden rutin işlerinin yanında ay sonuna kadar kurumlar vergisi beyannamelerini yetiştirmek için uğraşmaktadırlar. Bayram tatili nedeniyle çalışmaların sekteye uğraması, mükelleflerden bilgi ve belgenin toplanamaması sebebiyle kurumlar vergi beyannamelerinin süresinde sağlıklı bir şekilde hazırlanabilmesi mümkün değildir. Kurumlar vergisi beyannameleri bile süresinde hazırlanıp beyan edilemeyecek durumda iken bir de bundan 17 gün sonra geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi işlemlerinin yapılmasının ve beyanname ekine bilançonun eklenmesinin istenmesi, biz mali müşavirlerin adeta cinnet geçirmesine sebebiyet vermektedir. 2024 yılı geçiş dönemi olması ve ikincil mevzuatın oldukça geç yayımlanması ve aşırı yoğunluk nedeniyle 2024 yılında geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltme işlemlerinin yapılmaması için dayanakları ile birlikte Hazine ve Maliye Bakanlığı ve gelir idaresi başkanlığına yaptığımız müracaatımızın hayata geçirilmesini talep ediyoruz. 2023 yılına ilişkin Kurumlar Vergisi Beyannamelerinin ve elektronik defter beratlarının yüklenmelerinin Nisan ayındaki resmî tatil sürelerinin uzun olması nedeniyle zamanında yapılması mümkün değildir. Bu nedenle kurumlar vergisi beyannameleri ile e-defter beratlarının yükleme sürelerinin ve geçici vergi beyan süresinin uzatılması talebimizin, biran önce yerine getirilmesi zorunluluktur” dedi. Başkan Yedikaya açıklamasında meslek mensuplarının taleplerini yineleyerek, “Angaryalara Hayır diyoruz. Çalışmayan Maliye bakanlığı sistemlerini istemiyoruz. Masa başında ofislerimizde ölmek istemiyoruz. Enflasyonun sorumlusu biz değiliz, enflasyon muhasebesini yıllık istiyoruz. Saygın bir meslek için Kota istiyoruz. KDV beyannamelerinin birleştirilmesini istiyoruz. Hakkımız olan ücretimizi biz belirlemek istiyoruz” ifadelerine yer verdi.