POLİTİKA - 12 Ocak 2012 Perşembe 17:45

BAKAN GÜNAY`DAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

A
A
A
BAKAN GÜNAY`DAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı. Yargı önüne çıkacak olan Kenan Evren’in hakim karşısında bunak rolü oynayabileceğini söyleyen Bakan Günay, Evren’in ifadesi alınırken ayakta bekletilmesi gerektiğini savunarak, "Ben anlamam yaşlı başlı adamı. O yaşı tutmayan çocukları astı, sorulduğunda da ’Üzülmedim, elim titremedi’ dedi. Bunu söyleyen insan savcılığa çağrılıp birkaç dakika ayakta bekletilmeli,
’Oturabilir miyim?’ dedikten sonra oturtulmalıydı" dedi.
Ömer Şahin’in sunduğu "Görüş Farkı" programına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İstanbul’un siluetini bozan yapıların gerekirse yıkılması için Başbakan Erdoğan’ın talimat verdiğini söyledi. "Hepimizi rahatsız eden siluet tartışmasıyla ilgili Sayın Başbakan belediyelere yeni plan yapmaları, rahatsız edici görüntüleri düzeltmeleri talimatını verdi" diyen Günay, "Mevcut yapılar düzeltilecek. Tabii ki yıkım da gündeme gelecek. Sözen döneminde Park Otel’in birkaç katı yıkıldıysa, İstanbul’da
yıkılmayacak hiçbir yapı tanımıyorum. Bundan sonra rahatsız edici yapılar katiyen olmayacak" dedi.
12 Eylül’de cezaevinde yatan Bakan Ertuğrul Günay, Kenan Evren’in yargılanacak olmasını da değerlendirdi. "90 yaşında değil, 70 yaşında yargılanmasını isterdim. Hakimin karşısına da çıkmasını isterim" diyen Günay, 12 Eylül ile helalleşmediğini ifade etti. Evren’in Şii diktatörü Pinoche gibi cezadan kurtulmak için bunak rolü oynayabileceğini ifade eden Bakan Günay, "Pinoche yargıdan kurtulmak için bunak rolüne soyundu, hastaneleri dolaştı. Bakalım şimdi ne olacak?" şeklinde konuştu. Günay ayrıca, Kenan
Evren’in rütbelerinin sökülerek, ünvanlarının da elinden alınması gerektiğini söyledi. Kenan Evren’in ifadesi alınırken ayakta bekletilmesi gerektiğini savunan Bakan Günay, "Ben anlamam yaşlı başlı adamı. O yaşı tutmayan çocukları astı, sorulduğunda da ’Üzülmedim, elim titremedi’ dedi. Bunu söyleyen insan savcılığa çağrılıp birkaç dakika ayakta bekletilmeli, ’Oturabilir miyim?’ dedikten sonra oturtulmalıydı" diye konuştu.
Programda gündeme ilişkin önemli açıklamalar yapan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, darbeye yeltenen komutanları bazı siyasetçilerin tahrik ettiğini belirterek, "Bugün bazı komutanlar darbe töhmeti altındaysalar, bazı siyasilerin kışkırtmasının ve ’neden yapmıyorsunuz?’ diye yol gösterme gayretinin etkisi olmuştur. Bunlar halk oyundan umudu kesip, ara formüllere umut bağladılar. Türkiye darbe tartışmasına muhalefetin çapsızlığı yüzünden gelmiştir. Muhalefet umut verse, kimse buna tevessül etmezdi"
şeklinde konuştu.
"BAŞBUĞ SİVİL MAHKEMEDE YARGILANMALI"
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un tutukluluğuna da değinen Bakan Günay, Başbuğ’la birlikte tutuklu bulunan kuvvet komutanlarının da tutuksuz yargılanması gerektiğini söyledi. Başbuğ’un yargılanmasının adliye mahkemelerinde gerçekleşmesi gerektiğine dikkat çeken Günay, "145 ve 148’inci maddeleri birlikte okuduğunuzda darbeyle ilgili suçlar adliye mahkemelerinde yargılanır deniyor. Açık anayasa hükmü var" dedi.
Bakan Günay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkındaki fezlekenin abartıldığını düşündüğünü, ilke olarak şiddet çağrısı olmayan sınırsız ifade özgürlüğünden yana olduğunu vurgularken, BDP konusunda ise AK Parti’yi eleştirdi. Günay, "Türkiye’de günah keçileri var. Bir partinin her yaptığına fezleke geliyor. Ne ana muhalefet, ne basın ne de biz sesimizi çıkarmıyoruz. Oradaki her fezleke doğru mu acaba? Demokrasi herkesin hakkını savunmaktır" diye konuştu.
"İNÖNÜ, BJK’NİN ELİNDEN ALINABİLİR"
Bakan Günay, BJK İnönü Stadı’nın geleceğine ilişkin de çarpıcı açıklamalar yaptı. Stadın yeniden yapılmak istenmesi durumunda BJK’nın elinden alınabileceğine dikkat çeken Günay, "Yıkalım yeniden yapalım derseniz zor durumda kalırsınız. Stadın altında araba geçecek kadar sarayın tünelleri var. Altına otopark yapamazsınız. Tarihi varlıklar çıkar. Korkarım o zaman üstüne de stadyum yapamazsınız. Mevcut stat tehlikeye girer. 1939’da tek parti dönemi var, ’yapın’ demişler yapılmış. Şimdi ise sivil toplum var,
tarih duyarlılığı var. Korkarım mevcut stattan da olursunuz. Aslında ben BJK’yı koruyorum" diye konuştu.
Stadın ilk haliyle kalması veya kültür vahası haline dönüştürülerek BJK tarafından işletilmesinden yana olduğunu belirten Bakan Günay, İnönü Stadı’nın Dolmabahçe Sarayı’nın hemen arkasına yapılmasının altında ise Osmanlı-Cumhuriyet hesaplaşmasının yattığını ima etti. İstanbul’un her yerinin meydan olduğunu, 1939 yılında Taksim Kışlası’nın yıkılarak stadın yapıldığını hatırlatan Günay, bunun iyi niyetli bir davranış olmadığını düşündüğünü söyledi. Bakan Günay ayrıca, takım fanatiği olmadığını, Göztepe’ye
üye olduğunu belirterek, "BJK’ye sempatim var. Halkçılığı önemseyen bir insanım. GS ve FB daha aristokrat olarak anlatılırdı" şeklinde konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Eskişehir’de yağmurla birlikte gelen çamur araç sahiplerini üzdü Eskişehir’de sabaha karşı toz taşımıyla birlikte oluşan yağmur sonrasında araçlar üzerinde çamurların meydana gelmesi vatandaşları üzerken, oto yıkamacıları sevindirdi. Eskişehir’de toz taşınımı nedeniyle sabaha karşı yağan yağmurla karışık çamur park halindeki araçlarının üzerini kapladı. Araçlarını yıkayıp evlerinin önüne par eden vatandaşlar durum karşısında şaşkınlık yaşandı. Araçlarını tekrar yıkayacağını söyleyen sürücüler durumdan mustarip olduklarını belirtti. “Tertemiz yapmıştım, maalesef yağmurla karışık toz yağmış” Aracını dün yıkadığını fakat sabah tozlu bulduğunu belirten Mehmet Taşdelen, “Dün arabamı yıkamıştım aslında. Sabah kalktığımda bu şekilde aracımı buldum, toz yağmış. Böyle görünce içime sinmedi, oruçluyuz malum bir yere de çok çıkmıyorum. Canım sıkıldı arabayı yıkayayım dedim. Sultandere Mahallesi’nde bir evim daha var onun bahçesinde yıkarım arabamı” dedi. Aracı toz içinde kalan bir başka sürücü Hasan Baş ise şöyle konuştu; “Yağmurlu ve çamurlu halde sabah sabah gördük aracımızı. Toz içeresinde kalmış aracım. Aslında önceki gün yıkamıştım arabamı, tertemiz yapmıştım. Maalesef yağmurla karışık toz yağmış. Biraz kalın bir toz tabakası var kaporta üzerinde. Yeni yıkatmıştım, yıkamalarda pahalı malum, yeniden yıkatmak zorunda kalacağım.”
Sivas Muhtar adayından ilginç vaat, duyan bir kez daha düşündü Sivas Mevlana Mahallesi muhtar adayı Burak Zakir Baş, seçilmesi halinde 5 kişiyi umreye göndereceği vaadinde bulundu. 31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlere sayılı günler kala muhtarlık yarışları da kızıştı. Bazı muhtarlar vaatleriyle hayrete düşürdü. Sivas Mevlana Mahallesi muhtar adayı Burak Zakir Baş, alışagelmiş muhtar vaatlerinin dışında vaatlerde bulununca adeta seçmenlerin oy verirken bir kez daha düşünmesine neden oldu. Muhtar adayı Baş, seçildiği takdirde görevinin ilk yılında kura sistemiyle belirlenecek olan 2’si genç 3’ü yaşlı olmak üzere toplamda 5 kişiyi umreye göndereceğini söyledi. Kimisi inandı kimisi yalan dedi Muhtar adayı Burak Zakir Baş, umre vaadine inanmayanların olduğunu ifade ederek, “Biz projelerimize klasik bir muhtar adayı olarak park, kaldırım, güvenlik kamerası olarak sunmak istemedik. Muhtarın görevi zaten mahallesindeki eksileri tamamlamak bunu belediyeye sunabilmek. Bizde insanların gönlüne dokunabilmek için hizmeti daha farklı şekilde gösterebilmek için 5 kişiyi umreye, 100 gencimizi Kapadokya turuna, Kuran-ı Kerime geçen her öğrencimize de ödüller vermeye aynı zamanda muhtarlıkta yapılan sosyal yardımlar kapsamında elimizden gelen hizmeti sunabilmeyi hedefledik. Başta bizi tanımayan insanlar tepki verdi, ‘Bizlere yalan projelerde vaatlerde bulunmayın’ dediler. Biz esnafız ve Sivas’ta bilinen bir firmayız o yüzden kimseye yalan vaatte bulunamayız. Umreye 5 kişiyi göndereceğimizi söyledik 2’si genç diğer 3 kişi ise orta yaşlı ve yaşlı olmak üzere. Kura çekerek belirleyeceğiz. Yıl sonunda umre kura çekilişini yapacağız. Muhtar olduğumuz gün ilk on gün içeresinde mahallemizin dört bir köşesine kedi yuvası yapacağız. Buna projemizde yer vermedik ama çok sıkı bir şekilde çalıştığımız için yetişmedi” dedi. Vatandaşlar ise muhtar adayının vaadinin güzel olduğunu ve seçilmesi takdirde göndereceğine inandığını söyledi.
Eskişehir Millî helikopter motorunda önemli bir eşik daha aşıldı TEI, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün (SHGM) süreçlerini başarıyla tamamlayarak yerli ve millî havacılık motorlarının tip sertifikasyonu için gerekli olan “Tasarım Organizasyonu Onayı”nı (TOO) almaya hak kazanarak, havacılık motoru tasarımı yetkinliğini kanıtladı. TOO için SHT-21/EASA Part 21 mevzuatına göre sistematik, planlı, risk yönetimini merkeze alan bir yaklaşım ile organizasyon ve süreçlerin prosedürlerinin oluşturulması, personel yetkinliklerinin geliştirilmesi, yetki ve sorumlukların tanımlanması gerekiyor. SHGM tarafından ilgili mevzuata uygunluk konusunda yapılan denetimler sonucunda TEI’nin uluslararası sertifikasyon kriterlerine uygun tasarım yetkinliği tescillenmiş oldu. Yerli ve millî olarak geliştirdiği motorların sertifikasyonunu bu yetki kapsamında yürütecek olan TEI, Türkiye’de sivil havacılık motorları sertifikasyonu için TOO onayı alan ilk şirket oldu. SHGM tarafından TEI’ye verilen, “Tasarım Organizasyonu Onayı” hakkında değerlendirmede bulunan Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’nin ilk Tasarım Organizasyonu Onayı (TOO) alan kurumu olmayı başaran TEI, bu haberle hepimizi gururlandırdı. Gayretleri ve özverileriyle süreçte emekleri olan TEI yönetimini ve çalışanlarını tebrik ediyorum. İnanıyorum ki, savunma sanayii kuruluşlarımız, daha nice önemli başarılara imza atacak. Gayemiz bir; “Türkiye Yüzyılı, Savunmanın Yüzyılı” olacak.” GÖKBEY Helikopteri’ne güç verecek Türkiye’nin ilk millî helikopter motoru TEI-TS1400’ün uluslararası sivil sertifikasyon süreci, TOO sonrasında tip sertifikasyonu süreci ile tamamlanacak. TEI, millî motor projelerinin yanı sıra, 2018 yılından bu yana A400M askerî kargo uçaklarında kullanılan TP400 motorlarına sunduğu parça bakım hizmeti ile EASA (Avrupa Sivil Havacılık Ajansı) tarafından verilen Part 145 Bakım Organizasyonu Onayı’nı da almıştı. Millî motorlar alanındaki bir kilometre taşını daha geride bırakan TEI, Türkiye’nin askerî ve sivil havacılık alanında ihtiyaç duyduğu motorları sertifikalı olarak geliştirerek, ülkemizin motor alanındaki özgürlüğü ve global ölçekteki rekabetçiliği açısından önemli roller üstlenmeye devam edecek.
Kayseri Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu öğrencilerinden Kayseri’yi gururlandıran başarı Türkiye’nin ilk ulusal ve uluslararası Sosyal Bilimler Festivali olan Sosyalfest’e katılan Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu; 3 bin 783 proje arasında 2. olarak büyük başarı elde etti. Karabük’te düzenlenen ve 3 bin 783 projenin katıldığı Sosyalfest’e davet edilen 154 projeden birini geliştiren Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu, ’Meslek Öğreniyorum Projesi’ ile yarışmalarda 2. olarak Kayseri’ye döndü. Hedeflerinin benzer yarışmalara katılmak olduğunu söyleyen Hunat Hatun İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Harun Ayaydın, Teknofest için 10 proje ile başvuru yaptıklarını da söyledi. Ayaydın; "Okulumuz; İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden gelen yazılar istikametinde Karabük’te ilk defa yapılan ’Sosyalfest’ yarışmalarına katılmak için başvurdu. Sosyal Model Tasarım kategorisinde ’Yaz Tatili’nde Meslek Öğreniyorum’ projesi geliştirdi öğrencilerimiz. Rehber öğretmenimiz ile birlikte 3 öğrencimiz bu yarışmaya başvurdu. Yarışmalar sonucunda finallere davet edildik. 5 proje bu davete katıldı ve okulumuz ikinci olarak Kayseri’ye döndü. Bundan sonraki hedefimiz yine benzer yarışmalara katılmak. Şu anda 10 projemiz Teknofest Yarışmaları’na başvuru yaptı. Bunların ilk kategorisini geçtik. Diğer kategoriler için bekliyoruz" dedi. Sosyal Bilgiler Öğretmeni Hülya Sabur da Türkiye ikinciliğini kazanan proje hakkında bilgiler vererek; "Okul müdürümüzden gelen yazı istikametinde Sosyalfest projesine katıldık. Karabük’te düzenlenen ulusal ve uluslararası alanda ilk projeydi. Öğrencilerimizle birlikte katılım sağladık. 3 bin 783 proje arasında 154 proje davet edildi. Bizim ’Meslek Öğreniyorum’ projesi de kendi kategorisinde ilk üçe kalarak dereceye girdik. Türkiye ikincisi olarak okulumuza döndük. Hem ilimizi hem de okulumuzu en iyi şekilde temsil ettik. Projemiz ’Yaz Tatilini Değerlendiriyorum’ modeliydi. Bu kategoride de ’Meslek Öğreniyorum’ projesini seçtik. Projemiz genel olarak çocukların daha eğlenceli, verimli bir yaz geçirebilmeleri adına, teknolojinin zararlı etkilerinden uzak durmaları adına çocukların faydasına yönelik bir uzmanın yanında bir nevi eski kültürümüzde var olan Ahilik Teşkilatı gibi usta çırak ilişkisine dayalı olarak kısa bir mesleki tecrübe edinmelerini sağlamak" ifadelerini kullandı. Öğrenciler Fatma Uğur, Elif Rana Kafalı ve Umame Araç ise; elde ettikleri başarıdan dolayı mutlu olduklarını ifade ederek, ilerleyen dönemdeki hedeflerinin çok daha büyük başarılara imza atmak olduğunu kaydetti.
Sivas Başkan Bilgin, “Biz gerçekçiyiz milleti aldatmadık aldatmayacağız” Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği tarafından düzenlenen “Yerel Kalkınmada Belediyelerin ve Esnafın Rolü” programına konuk olan Sivas Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Hilmi Bilgin, gerçekçi olduklarını, milleti aldatmadıklarını ve aldatmayacaklarını söyledi. Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliğinde düzenlenen Toplantıya AK Parti İl Başkanı Yusuf Tanrıverdi, Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Hakan Demirgil ve çok sayıda esnaf katıldı. Toplantıda yapılan çalışmalar ve yapılacak projeler hakkında bilgi veren Başkan Bilgin, kendisine yöneltilen soruları da yanıtladı. Seçim sürecinde kamuoyunda gündeme gelen hafif raylı sistem projeleri üzerine gelen soruya Bilgin, “Ankara’dan 500 km hızlı tren hattı çeken iktidarın Belediye Başkanı olarak Sivas’a yapılacak 10 km’lik hat ihtiyacı karşılasa ilk önce biz söyleriz. Biz gerçekçiyiz milleti aldatmadık aldatmayacağız. 22 yılın iktidarın mensubu olarak sizlerin karşısındayız alnımız açık yüzümüz ak.” dedi. Ankara temasları hakkında kendisine yöneltilen eleştirileri de cevaplayan Başkan Bilgin, “Ankara Türkiye’nin Başkenti, idarenin kaynağı, irade orada. Sen bu açıkladığın projeyi Ankara’ya gidemezsen hayata geçiremezsin. Ben eminim ki; “Bugün Hilmi Bilgin Ankara’ya gidiyor.” diyenler yarın Ankara’da Bakanlıkların yolunu bulamaz, Bakanlıklardan randevu almayı beceremez. Ankara’ya gitmeyi siyasi propaganda olarak eleştirebilecek bir iradenin Sivas’a ne verip ne veremeyeceğini sizlerin takdirine bırakıyorum. Ben Ankara ve İstanbul’da da bu şehrin menfaati için ne yapılması gerekiyorsa onu yaparım.” dedi.