YEREL HABERLER - 11 Ocak 2012 Çarşamba 13:35

(ÖZEL HABER) MARDİN`DE YAKIN ZAMANDA YAPILAN CAMİLER TARİHİ CAMİLERİ ARATMIYOR

A
A
A
(ÖZEL HABER) MARDİN`DE YAKIN ZAMANDA YAPILAN CAMİLER TARİHİ CAMİLERİ ARATMIYOR

Mardin’de son 10 yılda yapılan bazı camiler eski mimariye uygun olarak tarihi camiler gibi inşa ediliyor.
Yenişehir semtinde tarihi mimariye uygun yaptırılan Mehmet Edip-Fatma Yüksel ve Fuat Yağcı Camisi mimari özellikleri ile dikkat çekiyor. İl Müftü Yardımcısı Mahsum Taşçı, Mardin merkezde 62 caminin bulunduğunu, bunların 22 tanesinin tarihi mimariye uygun yapıldığını söyledi. Taşçı, "Son zamanlarda Yenişehir semtinde iki büyük camimiz Mardin’deki tarihi binalar gibi eski mimariye uygun bir şekilde yapılarak hizmete açıldı. Fuat Yağcı Camii 17 ayda tamamlandı. Cemaat kapasitesi 2 bin 500 ile 3 bin
civarında olup, alt katta taziye evi, morg ve gasilhane de bulunmaktadır. Bir de Mehmet Edip Fatma Yüksel Camii de yakın zamanda açıldı. Bu camilerin dışı Midyat taşı ile kaplanmıştır" dedi.
Yenişehir semtinde 2007 yılında yapımına başlanan ve 2010 yılında hizmete açılan Hacı Fatma ve Mehmet Edip Yüksel Camisi, eski AK Parti Mardin Milletvekili Cüneyt Yüksel ailesi tarafından yaptırıldı. Mardin’in ünlü taş ustalarından Yusuf Kıdır tarafından yapılan camii, Artuklu mimarisini yansıtıyor. Caminin mihrabında bulunan 8 yarım daire Sıtti Radiviyye’den (Hatuniyye Medresesi’nden) esinlenerek alınan ’Cennet’in sekiz kapısı’nı simgeliyor. Türkiye’de ender bulunan 18 metre çapındaki kolonsuz
kubbesiyle Mardin’e ayrı bir güzellik katan camide taziye evi, Kur’an kursu, işyerleri, lojman ve morg bulunuyor.
Eski AK Parti Mardin Milletvekili Cüneyt Yüksel, caminin Mardin’e has olan özel taştan yapıldığını belirterek, Mardin’in tarihsel dönüşümünü gerçekleştirirken yaptırmış oldukları caminin ilin tarihsel doksuna katkı sağlayacağına inandıklarını kaydetti. Yüksel, "Mardin’in tarihi dokusuna uygun bir cami kazandırmanın sevincini bütün Mardinlilerle beraber Yüksel ailesi olarak paylaşıyoruz. Camiler toplumun her kesimini kucaklayan mekanlardır. Mardin’in tarihini yansıtsın; Artuklu mimarisinin bütün
özellikleri ile tarihi, kültürümüze değer katmasını istedik. İlk defa gerçekleştirilen taş oymacılığı ile her taş nakış gibi, dantel gibi işlendi. Taş tamamen el emeğiyle, hiçbir makine kullanılmadan Yusuf ustanın ellerinde hayat buldu. Nakkaş, hat sanatlarının tüm inceliği; taş oymacılığı ve vitray sanatları kullanılarak Osmanlı; Türk-İslam mimarisi ile birlikte Artuklu mimarisinin bütün motifleri incelikle işlendi. Kasımiye, Latifiye, Şehidiye, Ulu Camisi gibi; inancı taşlara işleyerek tarihi nesilden
nesile aktaracak bir eser kazandırdık. 2 bin vatandaşımıza ibadet etme imkanı sağlayacak, çocuklarımız için Kur’an kursuyla hem bir eğitim yuvası hem de ibadethane olacak olan Mehmet Edip-Fatma Yüksel Camisi’nin burada yaşayan kardeşlerimizin dini duygularının canlı tutulmasına vesile olmasını diliyoruz.
İnşallah her ezanda rüzgar ilahi davetini Mezopotamya’ya ulaştırır" şeklinde konuştu.
OKUL YAPMAK İÇİN GELMİŞTİ CAMİ YAPTIRDI
Necati Yağcı, babası adına bir okul yaptırmak için geldiği Mardin’de Fuat Yağcı Camii’ni yaptırmaya karar verdi. Fuat Yağcı Camii Müezzini Eray Gübay, caminin yapılışı hakkında bilgi verdi. Gübay, "Necati Yağcı Ankara’dan babasının adına bir hayır işlemek üzere Mardin’e geliyor. Vefat etmiş olan babasının buradaki arkadaşlarıyla görüştüğünde Mardin’in Yenişehir semtinin bir camiye ihtiyacı olduğunu, bundan halkın daha fazla faydalanacağı öğreniyor. Kendisi daha sonra valilikle irtibata geçip cami
yaptırma isteğini iletiyor. 2003 yılında buranın temeli atılıp ibadete açıldı" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.