POLİTİKA - 27 Ocak 2012 Cuma 17:27

AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI HÜSEYİN ÇELİK:

A
A
A
AK PARTİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI HÜSEYİN ÇELİK:

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Hrant Dink davasını Fransa’daki Dreyfus davasına benzeterek, "Adalet Dreyfus için taahhüt etti. Bizim Hrant Dink olayında adalet ben de inanıyorum eninde sonunda tecelli edecektir. Olması gerektiği gibi tecelli edecektir ama ne yazık ki Hrant Dink bunu göremeyecektir" dedi.
Çelik, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Hrant Dink davası ile ilgili mahkemenin örgüt bağlantısı olmadığı yönündeki kararını değerlendiren Çelik, davayı Fransa’daki Dreyfus davasına benzeterek, "Adalet Dreyfus için taahhüt etti. Bizim Hrant Dink olayında adalet ben de inanıyorum eninde sonunda tecelli edecektir. Olması gerektiği gibi tecelli edecektir ama ne yazık ki Hrant Dink bunu göremeyecektir" diye konuştu.
Çelik, Hrant Dink olayı üzerinden partilerine ve hükümete yönelik iftira ve ithamlar yöneltildiğini söyleyerek, şunları kaydetti:
"Hrant Dink’in Sabiha Gökçen ile ilgili yazıyı yazmasından sonra kendisine daha çok ulusalcı çevreler tarafından linç kampanyası açılmıştır. Hangi gazetelerde hangi manşetlerin atıldığı malumdur. Büyük çoğunluğu Ergenekon’dan tutuklu olan veya Ergenekon davasından yargılanan kimseler bu yargılama esnasında adeta yargısız infaz yapmak üzere bu olaya dışarıdan müdahil olmak istemişlerdir. Yumurta atanlar da attıranlar da Hrant Dink’i bu duruşma esnasında yuhalayanlar da bunlardır. Bunu görmemezlikten
gelemeyiz. Bugün hem Hrantçı hem Ergenekoncu olan bazı insanları gördüğüm zaman hayretler içerisinde kalıyorum. Başta anamuhalefet lideri ’Ergenekon dediğiniz örgüt nerededir. Bana adresini verin de gidip kaydolayım’ diyen kişi diyor ki burada örgüt var diyor. Peki Sayın Kılıçdaroğlu bu örgüt hangisidir? Olayın savcısı diyor ki ’Bu Ergenekon örgütünün Trabzon şubesidir’ diyor. Ben de vicdanen bütün duygularımla Hrant Dink’i katleden Ogün Samast ve Yasin Hayal gibi birkaç kişiden ibaret olmadığına
inanıyorum. Tetikçi ve azmettiricinin bu şahıslardan ibaret olmadığına inanıyorum. Beni buraya götüren deliller var."
KILIÇDAROĞLU’NA CEVAP
Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamalara da cevap verdi. Çelik, Kılıçdaroğlu’nun Hrant Dink’in öldürüldüğü dönemde Trabzon Emniyet Müdürü olan kişinin halen İstihbarat Daire Başkanlığı’nda görevli olduğu yönündeki eleştirilerini değerlendirerek, söz konusu şahsın Ramazan Akyürek olduğunu ve kendisinin 2.5 yıl önce İstihbarat Dairesi Başkanlığı’ndan ayrıldığını belirtti.
Çelik, Akyürek’in İstanbul’a Hrant Dink’e yönelik saldırı olacağı bilgisini vererek görevini yerine getirdiğini, bu istihbaratı değerlendirmeye almayan dönemin İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler’in ise Florya Polis Okulu’nda pasif bir göreve tayin edildiğini, hakkında soruşturma izni verilmesi kararının da idare mahkemesi tarafından reddedildiğini söyledi. Hüseyin Çelik, ayrıca, mülkiye müfettişleri tarafından yapılan incelemeler sonucu 7 emniyet görevlisi hakkında soruşturma izni verilmesi
yönündeki talebin de İstanbul Bölge İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiğine dikkat çekerek, "Bu kişileri koruyan bir tavır sergiliyor İstanbul Bölge İdare Mahkemesi" dedi.
Çelik, olaydan sonra mağdur olan Dink ailesinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurusu üzerine Türkiye’nin masraflar dahil 130 bin Euro maddi tazminata mahkum edildiğini anlatarak, hükümetin bu karara itiraz etmediğini, meseleye insani boyutlarda bakarak kendi üzerine düşeni yaptığını söyledi. Çelik, diğer taraftan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın telefon görüşmelerini mahkemeye iletmediği yönündeki eleştirilere ilişkin, TİB’in yanıt verdiğini ve mahkemeye bilgilerin sunulduğunu dile
getirerek, "Anlaşılıyor ki, mahkemeden kamuoyuna yansıyan bilgilere bakıyoruz, bu gönderilen bilgiler de incelenmemiştir. İncelense 2.5 yıl daha sürerdi gibi bir gerekçe ileri sürülmüştür. Gerçekten bu kamu vicdanını yaralayan ve başta bölge İdare Mahkemesinden başlayın 2007 öncesi olup biteni hatırlıyoruz. İdari yargı adeta AK Parti hükümetinin elini ayağını bağlamaya yönelik kendisini kurgulamıştı. Vicdanı ile karar veren hakimleri bundan tenzih ediyorum. Başa Danıştay olmak üzere birçok idare mahkemesi
hükümet mensuplarının yürüdüğünü haber alsa bırakın yürütmeyi, yürümeyi durdurma kararı alıyordu. Devletin kendi hükümetine yönelik tavırları da hepimiz biliyoruz" şeklinde konuştu.
ULUDERE OLAYI
Çelik, Uludere olayları ile ilgili BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Uludere talimatının Başbakan Erdoğan tarafından verildiği yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını bildirdi. Başbakan’ın "Bu ifade hem yalan hem iftiradır. Ben böyle bir şey asla demedim. Demiyorum" sözlerini aktaran Çelik, "Böyle bir meselede de Sayın Başbakan’ın böyle bir vicdansızlık içerisinde olması söz konusu olamaz. Başbakan’ı bundan tenzih ederiz" dedi.
AK Parti Basın Sözcüsü Çelik, Heron görüntüleri ve insansız hava araçlarının mahkemelere verilmediği iddialarını da cevapladı. "Böyle bir şey de söz konusu değil" diyen Çelik, 23 Ocak günü Genelkurmay tarafından bu 4 saatlik görüntüler özel bir kurye ile elden Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı’na teslim edilmiştir. Daha önce Ankara’da bu konuyu araştıran mülkiye başmüfettişlerine bu 4 saatlik görüntüler izletilmiştir. Gerek hükümet çevrelerinde gerek Türk Silahlı Kuvvetleri’nde bu meselenin bütün
detaylarının ortaya çıkarılması yönünde bir irade vardır. Bu iradede en ufak bir zaaf söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.
HAYATINI KAYBEDENLERİN AİLELERİNE TAZMİNAT
Uludere olayında ailelerin yaralarını sarmak için maddi ve manevi olarak üzerlerine düşeni yaptıklarını ifade eden Çelik, birilerinin ölenler üzerinde ideolojik rant yapmaya devam ettiklerini dile getirdi. Ailelere ödenecek maddi tazminatın kişi başı 123 bin TL olarak hükmedildiğini de anlatan Çelik, istismarcıların ailelere, "Bunu alırsanız kan parası alacaksınız" şeklinde sözler söylediğini belirterek şunları kaydetti:
"Devlet burada bir yanlışlık yapıldığı kabul etmiştir. Genelkurmay kabul etmiştir, hükümet kabul etmiştir, iktidar partisi kabul etmiştir. Bununla ilgili gerekli tüm açıklamalar yapılmıştır. Meselenin üstüne gidilmektedir. Bu işin ihmalkarları, failleri varsa ortaya çıkarılmaya çalışılıyor, bir taraftan da o vatandaşların yarasına merhem bulmaya çalışıyoruz. Bunun istismar edilmesi hangi vicdanla izah edilebilir."
Çelik, Uludere’de tazminatların ailelerin hesaplarına yatırılacağını belirtirken birileri ’paraları almayın’ dese de devletin üzerine düşeni yapacağını dile getirdi.
ULUDERE’DE 6 TERÖRİSTİN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ İDDİASINA CEVAP
Uludere olayı ile ilgili 50 vatandaşın yanı sıra 6 teröristin de bölgeden geçmeye çalıştığı yönünde istihbarat raporları olduğu haberlerine de cevap veren Çelik, bu konunun bir istihbarat kaynağı tarafından doğrulanmadığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"En azından bizde istihbarat görevlileri ile yapılan görüşmeler sonucunda, iktidar kanadında hükümette böyle bir bilgi söz konusu değildir. Bunlar bazı çevreler çeşit çeşit komplo teorileri üretiyorlar. Hatırlarsanız bu olayın sıcaklığı esnasında da söylemiştim. Varsayın ki bunların arasında 6 tane de terörist var. Bunun doğru olduğunu varsayın. Hukuk mantığı şunu gerektirir. Bir gemide 9 tane cani bir tane masum olsa o gemiyi batıramazsınız. Terör örgütü bazı vatandaşları kendine kalkan yapabilir.
Hiçbir hukuk devleti bile bile kurunun yanında yaş da yansın diye oraya saldırmaz. Bizim duruşumuz bakışımız budur."
ANTER ANTER TÜRK VATANDAŞLIĞINA ALINACAK
Çelik, faili meçhul cinayete kurban giden Musa Anter’in oğlu Anter Anter’in Başbakan’ın özel izni ile Türkiye’ye geldiğini de hatırlatarak, "Merhum Musa Anter’in oğlu yıllardan beri sıladan uzak, memleketine hasret bir şekilde yaşamaktadır. Bu izinle gelmiştir. Babasının mezarına gitmiştir. Kendi insanı ile kucaklaşmıştır. 1972’de Anter Anter vatandaşlıktan çıkarılmıştır. Sayın Başbakan İçişlerine gerekli talimatı vermiştir. Anter Anter’in müracaat etmesi halinde yeniden en seri şekilde vatandaşlığa
kabulü sağlanacaktır ve bence bu yanlışlık ve kara leke de böylelikle gündemden çıkarılacaktır" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Başkan Doğan: “İlk işimiz trafik” Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, mesaiye 06.00 gibi başladıklarını, gece 01.00’e kadar çalıştıklarını belirterek, “İlk işimiz trafik, tabii şehrin trafikle alakalı beklentileri var” dedi. Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi, 31 Mart yerel seçimleri sonrası ilk toplantısını meclis binasında yaptı. Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan başkanlığında yapılan toplantıda 23 gündem maddesi görüşüldü. Meclis, gündem maddelerine geçilmeden önce saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okuması ile başladı. 17 gündem, 6 gündem dışı olmak üzere 23 madde, mecliste onaya sunuldu. Gündeme alınan maddelerden gizli ve işaretle yapılan komisyon, katiplik, başkanvekili ve temsilci seçimleri mecliste karara bağlandı. Başkan Halit Doğan, meclis arasında İhlas Haber Ajansı’na (İHA) özel açıklamalarda bulundu. Yeni meclisin Samsun ve Türkiye’ye hayırlı olmasını dileyen Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “2024 Mahalli İdareler Seçimleri sonrasında meclisimizin ilk toplantısını yaptık. Hayırlı olmasını diliyorum. Yüksek Seçim Kurulu’ndan kesinleşen meclis üye listesinin bildirilmesinin 5’inci gününde yapma durumumuz oluştuğu için Cumartesi günü yani bugün meclisimiz toplanmış oldu. 17 ilçemizde seçilen belediye başkanlarımız ve 17 ilçemizden seçilen Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyelerimizden oluşan meclisimizle beraber inşallah Samsunumuz hakkında hayırlı kararlar alacak şekilde görev yapmayı Rabb’im bizlere nasip etsin. İlk toplantıyı yapıyoruz. Toplantı gündemimiz gereği bundan sonrasında komisyonlarda görev yapacak arkadaşlarımızı seçmiş oluyoruz. Gizli oyla seçilenler var. Açık oyla seçilenler var. Arkadaşlarımızın tercihlerini bir taraftan yansıtmalarını bekliyoruz. Buna göre de seçilen arkadaşlarımızı ilan ediyoruz. Bundan sonra da mutat bir şekilde aylık olarak toplanacağız. Meclis faaliyetlerimizi de canlı olarak Samsunlu hemşerilerimizin izlemesi için yayınlamış olacağız. Hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi. “Kadrolar zamanla oluşacak bir durum” Şehri örnek bir şehir haline getirmek için ellerinden geleni yapacaklarını ifade eden Başkan Halit Doğan, “Kadrolar zamanla oluşacak bir durum. Hemen üç gün beş gün diye söylenecek bir şey değil. Biz arkadaşlarımızın hepsinin tecrübelerinden faydalanarak yol yürümeyi tercih etmek istiyoruz. O nedenle de arkadaşlarımızla konuşuyoruz. Şu anda brifinglerimizi alıyoruz. Memnun olduğumuz bütün arkadaşlarla çalışacağız. Belki arkadaşlardan bir kısmı bizimle çalışmak istemeyebilir. Bu, neticede karşılıklı bir durum. Emek vermek isteyen, şehre hizmet etmek isteyen, özveriyle gayret göstermek isteyen herkesle çalışma arzusundayız. Önemli olan polemiklerden uzak, şehrin sadece hizmet konuştuğu bir 5 yıl yaşansın arzu ediyoruz. İnşallah bu 5 yılın sonunda Samsunlu hemşerilerimizin ‘iyi ki de oy vermişiz, iyi ki de seçmişiz Samsunumuza güzel hizmetleri oldu başkanımızın’ dedikleri bir dönemi hayata geçirmiş oluruz. Günü bereketli geçirmekten başka, proje üretmekten başka Samsunluya bu şehirde yaşamaktan mutlu olduğunu hissettirmekten başka hiçbir derdimiz yok. Kavgamız yok, kaos istemiyoruz. Şehrimizi turizmden tarıma, gencinden yaşlısına, kadınından engellisine, insanların mutlu olduğu örnek bir şehir haline getirmek için var gücümüzle gayretle çalışacağız” diye konuştu. “İlk işimiz trafik, şehrin trafikle alakalı beklentileri var” İlk işlerinin şehrin trafikle alakalı olan beklentilerini çözmek olduğunu belirten Başkan Doğan, “Bir taraftan çalışıyoruz, bir taraftan sabah mesai 06.00 gibi başlıyor, gece 12.00-01.00 gibi bitiyor. Bir taraftan da haftada 3 gün misafirlerimizi ağırlıyoruz. Diğer günlerde de arkadaşlarımızla hem gece hem gündüz diğer günleri üzerinde de çalışıyoruz. İlk işimiz trafik, tabii şehrin trafikle alakalı beklentileri var. Bir tarafta organize sanayi bölgelerimizle alakalı çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. İş, istihdam, turizm. İşimiz Samsunumuza daha fazla gelir oluşsun. Samsunlu iş ve aş derdinde olmasın. Samsun’un ekonomisi büyüsün. Samsun daha da fazla tanınsın. Samsun insanların yaşamaktan mutlu olduğu bir şehir olsun arzu ediyoruz. İnşallah hayata geçireceğiz” şeklinde konuştu. Meclisten detaylar Toplantıda mevcut Meclis Başkanvekili Nihat Soğuk tekrar yeni dönemde de meclis başkanvekili seçilirken, 2’nci Meclis Başkanvekili ise MHP’den Abdurrahman Çamaş oldu. Üye seçimlerinin tamamlanmasının ardından denetim komisyonu raporu okundu. Ardından Samsun Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri İlhan Bayram tarafından 5 yıllık eski yönetimin faaliyet raporunun sunumu yapıldı. İlgili maddeler komisyonlara havale edildi.