POLİTİKA - 15 Ocak 2012 Pazar 16:28

CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI GÖKHAN GÜNAYDIN

A
A
A
CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI GÖKHAN GÜNAYDIN

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, CHP’de biat kültürünün olmadığını, birisinin emredip herkesin aynısını yapmadığını belirterek CHP’de herkesin düşüncesini özgürce söylediğini anlattı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, partisinin Afyonkarahisar İl Başkanlığı’nda gündem değerlendirmesi yaptı. Günaydın, ekonomiden tarıma, anayasadan siyasi partilerdeki iç karışıklığa ve tutuklamalardan fezlekelere kadar pek çok konuda görüşünü iletti.
2012 yılının Euro Bölgesi’nde bir kriz yılı olduğunu aktaran Günaydın, Türkiye’nin sıcak paraya ihtiyacının olduğunu, Türkiye’nin önümüzdeki yıl daha da gerileyeceğini bildiklerini söyledi. Günaydın, yatırım yapmayan, üretmeyen ekonomi daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalacağını söyledi.
TEMSİLİ DEMOKRASİ ZORLU BİR VİRAJA GİRDİ
Temsili demokrasinin zorlu bir viraja girdiğini aktaran Günaydın, şöyle konuştu: "Bugün bu memlekette basılmamış kitaplar, bilgisayardan toplatılmakta ve yazarları hapse atılmaktadır. F Tipi cezaevlerinde yatan üniversite öğrencilerinin suçu; örneğin yalnızca hidroelektrik santrallerini (HES) protesto edebilmek olabilmektedir. Bu ülkenin anamuhalefet partisinin lideri hakkında artık siyasallaştığı konusunda hiç kimsenin bir tereddüdünün olmadığı yargıyı eleştirdiği için fezlekeler hazırlanabilmektedir.
Anamuhelefet partisinin milletvekilleri ve grup başkanvekilleri hakkında hükümeti yıpratmaya çalışmak suçlamasıyla iddianame düzenlenebilmektedir. Bu ülkede milyonlarca insanın telefonu yasadışı yöntemle dinlenmektedir. Yurttaşımızın yaşamı giderek zor bir noktaya doğru sürüklenmektedir"
AK PARTİ’NİN HAYVANCILIK POLİTİKASI
Türkiye’de, AK Parti’nin izlediği hayvancılık politikalarının hem besiciliği hem de sütçülüğü bitirme noktasına getirdiğini belirten Gökhan Günaydın, şu ifadeleri kullandı: "Türkiye’nin 1980 yılında 50 milyon koyunu varken bugün 21 milyon koyunu var. Her iki koyunumuzdan birini kaybettik. 1980’de 19 milyon keçimiz varken bugün 6 milyon keçi var. Her 3 keçiden 2’sini kaybettik. 16 milyon sığırımız, büyükbaş hayvanımız varken 1980 yılında bugün 11 milyon büyükbaş hayvanımız var, 5 milyon sığırımızı
kaybettik. Aynı zaman diliminde Türkiye’nin nüfusu 44 milyondan 74 milyona çıktı. Nüfus 30 milyon artarken Türkiye’nin hayvan varlığı geriliyor. Türkiye’de üreticinin ürünleri para etmiyor, buna karşılık gübre ve mazot fiyatları almış başını gidiyor."
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
AK Parti’nin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 9 yıldır iktidar olduğunu söyleyen Günaydın, anayasayı değiştirmek konusunda AK Parti’nin bugüne kadar önemli girişiminin olmadığını savundu. AK Parti’nin komisyon kurduğunu, komisyona CHP’den de milletvekili istediğini anlatan Günaydın, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bugüne kadar AK Parti’nin anayasa hakkında, ’Benim böyle bir talebim böyle bir düşüncem var’ dediğini duydunuz mu? Örneğin ana dilde eğitim konusunda AK Parti ne diyor? Boyuna bize
soruyorsunuz. AK Parti’nin anadilde eğitim konusunda ne dediğini bugüne kadar duyan var mı? Yani bir iktidar anayasa yapmak istiyorsa, anayasayı değiştirmek istiyorsa elbette TBMM’de komisyonlar kurar. Elbette STK’ların katkısını almak ister. Ama dokuz yıldır tek başına iktidarda olan bir partinin de herhalde bugüne kadar ’Bu da benim taslağımdır’ diyerek ortaya koyduğu bir metnin olması lazım.
CHP olarak her zaman demokrat olduklarını belirten Günaydın, şöyle konuştu: "Her zaman halktan yanayız, her zaman darbelere karşıyız. Darbe anayasası ile Türkiye’nin yönetilmesini de istemiyoruz. Ama sen anayasa değişikliği adı altında Cumhuriyet’in kazanımlarını tasfiye etmek istiyorsan elbette CHP’yi karşında bulacaksın. Mesele bu kadar açıktır. Önerilerini net olarak ortaya koysunlar, biz de katkımızı net bir şekilde ortaya koyalım."
CHP GENEL BAŞKANI HAKKINDA FEZLEKE DÜZENLENMESİ
TBMM’de görev yapan bir çok milletvekili hakkında fezlekenin bulunduğunu belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Günaydın, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: "Bu doğrudur. Başbakan hakkında da fezleke vardır, CHP’nin Genel Başkanı hakkında da fezleke vardır. Ben bugün örneğin Afyonkarahisar’da bir konuşma yapsam, ben konuşma yaparken hava kararsa, hava kararmasına rağmen ben konuşmama devam etsem yasa dışı bir iş yapmış olurum ve Afyon savcısı da benim hakkımda bir fezleke düzenleyebilir. Düzenlemekte de
haklıdır. CHP’liler hakkındaki fezlekeler bu tip fezlekelerdir. Bizim partililerimiz hakkında ihaleye fesat karıştırmak hakkında fezleke yoktur, bizim partililerimiz hakkında evrakta sahtecilik konusunda fezleke de yoktur, bizim alnımız ak, vatandaşa veremeyeceğimiz hesap da yoktur. Şimdi genel başkan hakkında fezleke nedir? Süren bir siyasal süreç hakkında yorumda bulunmak. Bu yürüyen yargı süreci tümüyle hukuki bir süreçse ben şimdi size soruyorum: Soruşturmanın gizliliği esas olduğu halde poliste
ifade veren zanlıların ifadeleri nasıl olup da çarşaf çarşaf yandaş basında sergilenmektedir? Bunu ben eleştirdiğim zaman yargıya müdahil olacağım. Ama polisten, emniyetten sistemli olarak onu basına sızdıranlar yargıya müdahil olmayacaklar. Veya bir teğmen gözaltına alınıyor. Teğmeni bir noktayla suçlamak istiyorlar. Arıyorlar, tarıyorlar, adamda ona yönelik bir emare bulamıyorlar. Sonra teğmenin el koydukları cep telefonuna yapmadığı konuşmaları sanki yapmış gibi yüklüyorlar. Ben bu yargı sistemini
eleştirmeyeceğim. ’Bağımsız yargı çalışıyor, ben buna karışmayacağım’ diyeceğim. Türkiye’de faşizmin bu kadar yükseldiği bir ortamda ana muhalefet partisi liderinin bu süreci deşifre etme konusundaki haklı talebini, haklı görev yapma sürecini savciriliyor. Türkiye’de üreticinin ının fezleke ile karşılaması diğer fezlekelerle açıklanamayacak bir durumdur."
SİYASİ PARTİLERİN İÇİNDEKİ KARIŞIKLIKLAR
CHP’nin içindeki karışıklıktan önce AK Parti’nin içindeki karışıklığa bakılması gerektiğini aktaran Günaydın, şöyle konuştu: "Sayın Başbakan’ın bir an evvel sağlığına kavuşması en büyük dileğimizdir. 15 gün evinden çıkmadı diye parti birbirine girdi, herkesin açıklaması birbirine ters bir şekilde birbirini kovaladı. Biz dedik mi ’AK Parti’nin içine bak’ diye. Bir an evvel içlerini düzeltip doğru dürüst ülkeyi yönetsinler"
CHP’DE BİAT KÜLTÜRÜ YOKTUR
CHP’nin bir başka parti ile karıştırılmamasını isteyen Günaydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "CHP’de biat kültürü yoktur. Birisi emredip herkes aynısını yapmaz CHP’de. Herkes bireysel özgür bir yurttaştır, fikrini düşüncesini söyler, kongreye kurultaya gidilir, kongreden kurultaydan kim çıkarsa onunla beraber CHP’de yürünür. Dolayısıyla bizim gizlemeye çalıştığımız bir çatlağımız yok. Her zaman olduğu gibi kongre sürecine yaklaştıkça canlanan bir iç demokrat ortamımız vardır. Bu da CHP’nin geleneğinde
vardır. Allah’a şükür saklayacağımız bir şey yoktur."
MİLLETVEKİLİ MAAŞLARININ ARTIRILMASI
Milletvekili maaşlarının artırılması konusunda yaşanan tartışmalara da değinen Günaydın, şunları söyledi: "Milletvekili maaşı için milletvekili seçilmedim, bu maaş bana yetse de olur yetmese de olur. Bu memlekete hizmet etmek için milletvekili seçildim. Maaşın yetip yetmediğini tartışmayı tamamen zül addederim." Günaydın’ın bu konuşması, basın toplantısını takip eden partililer tarafından alkışlandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.