GENEL - 27 Ocak 2012 Cuma 13:52

BAKAN AKDAĞ`A SORU YAĞMURU

A
A
A
BAKAN AKDAĞ`A SORU YAĞMURU

Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, Erzurum’da basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, Adana’da 15 hastanın aynı ambulansla taşınması olayının ardından bakanlık olarak soruşturma başlattıklarını açıkladı. Başbakan Erdoğan’ın TV haberlerinde olayı görmesinin ardından kendisini aradığını anlatan Bakan Akdağ, "Ben olayı ilk kimden haber aldım onu söyleyeyim. Başbakanımız o an televizyon seyrediyormuş beni aradı. Bu hususlarda da biliyorsunuz onun ne kadar hassas olduğunu. Derhal teftiş kuruluna talimat verdim. Soruşturma yaptırıyorum. Soruşturma bitmediği
için genelde böyle durumlarda kesin bir şey söylemem ancak olayın ilk incelemesinden benim de aldığım intiba çok yanlış bir iş yapılmış. Biliyorsunuz bizim hükümet olarak sağlıkta dönüşüm programıyla hasta hakkına, birey hakkına ne kadar önem verdiğimizi. Gerçekten son derece yanlış bir iş yapılmış. Olayın müsebbipleri her kimse kendilerine uygulanabilecek, normal hukuk içerisinde en ağır yaptırımları uygulayacağız. Kim bu işten sorumluysa görevlerinden de alacağız. Böyle bir şeyi kesinlikle kabul
etmiyoruz. O kardeşlerimiz, ruh sağlığı yerinde olmayan kardeşlerimiz bize emanet olan çok değerli kardeşlerimizdir. Hani hiçbir hastaya yapılmaz ama onlara yapılması da ayrıca bizi üzmüştür. Gerekenleri yapıyoruz" diye konuştu.
"HATA KABUL ETMİYORUZ"
Bakan Akdağ, Diyarbakır’da hastanede yer olmadığı için başka bir hastaneye sevk edilirken ambulansta ölen çocukla ilgili olarak sorulan bir soruya ise, "Orada da aynı şekilde ağır bir hasta ve mutlaka çok daha kısa sürede yerine ulaştırılması ve gerekenlerin yapılması lazımdı. Şöyle söyleyeyim Türkiye’de Sağlık Bakanlığı’na bağlı acillerimize bir günde başvuran hasta sayısı 150 bin kişiyi geçiyor. Gerek kara gerek hava ambulans sahamızda yılda iki milyona yakın vatandaşımızı ihtiyacı olan yerlere
ulaştırıyoruz. Nadiren de olsa buna benzer aksaklıklar yaşandığında da bu olayların üstesine gidiyoruz. Hata kabul etmiyoruz. Kim hata yapmışsa da onların gözünün yaşına bakmıyoruz" şeklinde cevap verdi.
ANTALYA’DAKİ MEDYATİK DOKTORLAR
Bakan Akdağ, Antalya’da yüz, kol ve bacak nakli yapan doktorların medyatik olduğu şeklinde sorulan bir soruya ise şöyle cevap verdi:
"Yani doktorlar hayırlı bir iş yaptığı için medyatik olmuşlarsa bu doktorların suçu olamaz elbette. Medyanın alakasıyla ilgili bir şey. Burada gerçekten oldukça başarılı bir iş çıkarıldı. Bu işte emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Bu iş aslında ekip işi. Ben şu tarafını tamamlayayım isterseniz. Oradaki nakli gerçekleştiren ekibin büyük bir başarısı var. Ancak bu şöyle bir ekip işi oradaki ekibin yani doğrudan nakli gerçekleştiren ekibin o organı aileden razı eden, özel yetiştirilmiş arkadaşlardan
tutunda, biliyorsunuz Uşak’tan geldi organ Antalya’ya. Bunların taşınmasında kullandığımız hava ambulans sistemleri, onun dışında sistemi bir bütün halinde adil bir biçimde yürüten görevlilerimiz bunlar hepsinin ortak başarısıdır. Aslında Türkiye’de organ nakliyle ilgili yine hükümetimizin, bakanlığımızın ortaya koyduğu çerçevede başarılmış mükemmel bir iştir. Tabii ki doktorlarımız da medyatik oldular ama medyanın alakasıyla ilgili."
HAMİLE KADINLARA ÖNERİ
Prof. Dr. Akdağ, ağır kış şartlarının yaşandığı Doğu Anadolu Bölgesi’nde özellikle kırsalda yaşayan hamile bayanlara seslenerek, "Yani burada köyde yaşayan vatandaşlarımıza özellikle bir hatırlatmam olacak. Hamile kadınlarımız için bir hizmetimiz var. Onların doğumlarına az kala şehre getiriyoruz ve doğum esnasında ulaşım sıkıntısı yaşamamalarını sağlamaya çalışıyoruz. Bu tür köylerde yaşayan arkadaşlarımıza ben rica ediyorum. Bu hizmetimizden yararlansınlar. Biz sağlık açısından buralara ulaşmak için
her türlü imkanı seferber ediyoruz. Kar üstü paletli ambulanslarımız var. Hava ambulanslarımız var. Ama Türkiye’de öyle köyler var ki oraya kar üstü araçlarla da ulaşamıyorsunuz. Kar ya da yağmur yağışı oluyor hava ambulansını kaldıramıyorsunuz. Dolayısıyla bu kardeşlerimizi daha erkenden şehirlere getiriyoruz. Lütfen aileler bu hususta hassas davransınlar. Onun dışında vatandaşlarımız kendilerini, çocuklarını soğuğa karşı korusunlar. Biz de öyle yapıyoruz dikkat ederseniz" şeklinde konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Geçmişten geleceğe uzanan el Kayseri’de 440 yıldır hizmet veren Nasrullahzade Vakfı; Ramazan Ayı boyunca her gün 350 kişilik iftar yemeği veriyor. 1584 yılında kurulan Nasrullahzade Vakfı; Mustafa Germirli İmamhatip Ortaokulu’nda Ramazan Ayı süresince iftar yemeği veriyor. Her gün 350 kişiye verilen iftar yemeğinin yanında vakıf tarafından çeşitli yardım ve hayırlar da yapılırken, Vakıf Çalışanı Mehmet Soyaslan; "Nasrullahzade Vakfı; Osmanlı döneminde 1584 yılında Nasrullahzade Mehmet Efendi tarafından kurulan bir mülhak vakıftır. O günden bu güne kadar 440 yıldır vakfımız hizmetlerine devam etmektedir. Kayseri’de vakfiyemiz gereği şartlar var. Bunlar fakir ve fukaraya yardım, aşure gününde aşure yaptırmak, Yasin hatim okutturmak gibi şartları yerine getiriyoruz" dedi. Vakfın faaliyetleri hakkında bilgiler veren Soyaslan; "Vakıf Mütefevelisi Dr. Mehmet Köseoğlu’nun öncülüğünde hizmetlerimize devam ediyoruz. Bu sene 1 ay boyunca fakir ve muhtaç insanlara 1 ay boyunca yemek veriyoruz. Onun yanında 3 bin torba 25 kiloluk un dağıtımımızı yaptık, bunu her yıl yapıyoruz. Kandil gecelerinde etli pilav yaparak ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza dağıtıyoruz. Altınoluk mahallesinde bulunan ve mülkiyeti vakfımıza ait Nasrullahzade Cami’nin her türlü gideri vakfımız tarafından karşılanıyor. Bunun haricinde yıllık 5 tane proje hafızlık orta okullarına gıda yardımı ve her türlü ihtiyaçlarına gücümüzün yettiğince yardımcı oluyoruz. Ayrıyeten diyanet tarafından verilemeyen, eksik kalan belletmenlere de belletmen ücreti vererek hayır şartlarımızı yerine getiriyoruz" ifadelerini kullandı. "Dışarıdan bağış almıyoruz" Vakıf bünyesinde bağış almadıklarını da sözlerine ekleyen Mehmet Soyaslan; "Nasrullahzade Vakfı dışarıdan herhangi bir bağış almamaktadır. Vakfımızın 1584 yılından kalan gayrimenkullerini günümüz şartlarında değerlendirerek elde etmiş olduğumuz gelirler çerçevesinde bu yardımları yapmaktayız. Şuan içinde bulunduğumuz bina vakfımızın bir dönem gayrimenkulü olan bir bina. 440 yıl önce vakfeden şahsın ruhuna buradan her gün dualar gidiyor. 680 tane kiracımız var, piyasa şartlarında kiraya veriyoruz. Buradan gelenlerle vakfımızın amaçları doğrultusunda hizmet ediyoruz" diye konuştu.