POLİTİKA - 26 Ocak 2012 Perşembe 12:36

MEB BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ İLE EĞİTİME İVME KAZANDIRACAK

A
A
A
MEB BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ İLE EĞİTİME İVME KAZANDIRACAK

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, bilişim teknolojileri ile eğitime ivme kazandıracaklarını belirterek, "Yeryüzünü saran internet bize birçok anlamda benzersiz fırsatlar sunuyor. Biz de Fatih Projesi ile bu fırsatları uygulamaya koyacağız" dedi.
Bir dizi ziyaret için İzmir’e gelen Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Türkiye Özel Okullar Birliği’nin Çeşme Sheraton Hotel’de düzenlediği 11. Geleneksel Eğitim Sempozyumu’na katıldı. Burada yaptığı konuşmada Milli Eğitim Bakanlığı’nın teknolojik olarak çehresinin değişeceğini belirten Dinçer, iki yıl sonra bakanlıkta her şeyin dijital ortamda gerçekleşeceğinin altını çizdi. Teknolojiye ve bilişim çağının önemine değinen Bakan Dinçer, "21. yüzyıla damgasını vuracak, önemi giderek artacak olan şey
bilgisayardır. Bilişim çağının becerilerini kazanmak bizim içinde önemlidir. Bu değişimin daha hızlı yaşandığı bir sosyoloji profesörü şöyle bir yorum yapıyor. ’Günümüzde en az 2 yıllık üniversite eğitimi almış bir Amerikalı çalışma hayatı boyunca 11 kez iş değiştirmeye, en az üç defa temel becerilerini yenilemeye hazır olmalıdır’ diyor. Aslında teknolojinin insan hayatını değiştirmesi sadece modern zamanlara mahsus değildir. Geriye döndüğümüzde ateşin ve tekerleğin icadının insanlık hayatında nasıl bir
değişime neden olduğunu düşünün. Yerleşik düzenle ilgili insanın yaşam biçimini nasıl etkilediği önemlidir. Bilgi teknolojileri devrimi bizim hayatımızı değiştiriyor. 1980 yılından bu zamana kadar geçen süre içerisinde beş dalda dönüştürüyorlar. Bundan 30 sene önce dünya tarihi üzerine üç dalda; sanayi, tarım ve bilgi dalında araştırma yapılıyordu. Artık sosyal medya ve büyük veri çağı içerisindeyiz. Mesafelerin kısa sürede alınması bize dünyayı küçük göstermeye başladı. Artık futbol bile bilgisayardan
oynanıyor. Gazete okumak, film seyretmek, şarkı dinlemek hepsi bilgisayar aracılığı ile gerçekleşiyor. Bu dünyada ayakta duramayan toplumların tarihin belirli bir köşesinde kalacakları bir gerçektir" dedi.
Eğitimin temel sorunlarına çözüm aranırken bir yandan teknolojiyi eğitime katmaya çalıştıklarını ifade eden Bakan Dinçer, "Yaklaşık 4 bin 128 okula bilim teknolojileri sınıfı kuruldu. Yaklaşık 8 bin 500 bilgisayar gönderildi. Bütün ortaöğretim okullarında yüzde 100, ilköğretimde yüzde 98 internet bağlantısı var. Şimdi bu değişime yeni bir ivme kazandıracak bir adımın peşindeyiz. Fatih Projesi ile bilişim araçlarını öğretme ile daha iyi çalışma yapılacağını düşünüyoruz. Tüm öğrencilerimiz ve
öğretmenlerimiz bilgisayar okuryazarı haline gelecekler. Bunun sonucunda sadece eğitimde değil, hayatın tüm alanlarında yansıması olacaktır" diye konuştu.
"DÜNYA BU KADAR KÜÇÜLMÜŞKEN, TOPLUMLAR ARASI MESAFESİN UZAMASI DÜŞÜNDÜRÜCÜDÜR"
Fatih Projesi hakkında da bilgi veren Bakan Dinçer, "Fatih Projesi’nin iki temel öğesi vardır; akıllı tahta yani LCD paneller. Bu tahtalar Türkiye’ye özgü ve özel bir tahtadır. Tüm dünya normal tahta ya da projeksiyon ve bilgisayara dayalı bir bağlantıyı tercih ederken, bizim akıllı tahtamız bilgisayardan oluşmakta. Üç ana bölümden oluşuyor. Birincisi tebeşir tahtası, ikicisi bilgisayar bölümü, internet hizmetlerinin de içinde oldu. Biz model teknikleri, geleneksel teknoloji ile birleştirmekten yanayız.
Bilişim çağının bize sunduğu bir fırsatta uzaktan eğitim modelidir. İletişim teknolojileri aracılığıyla eğitimin birleşmesi, çeşitli sebeplerle okuyamamış bireyler için oldukça iyi bir fırsattır. Tüm okullarımızın kitaplarını zeminleştirme çalışması yapıyoruz. Eğitim sisteminin daha hızlı çalışması amacıyla Eğitim Bilişimi Alanı (EBA) sistemini yürürlüğe sokacağız. Bu çalışmanın yürürlüğe girmesi için sabırsızlanıyoruz. Dünya bu kadar küçülmüşken, toplumlar arası mesafesin uzaması düşündürücüdür. Yeryüzünü
saran internet bize birçok anlamda benzersiz fırsatlar sunuyor. Biz de Fatih Projesi ile bu fırsatları uygulamaya koyacağız. Özel okullar birçok yeniliğin eğitim sistemine girmesinde öncü okullarıdır. Dolayısıyla göreve geldiğimizden beri özel sektörün eğitime aktarılması için elimizden geleni yapıyoruz. Özel okulların öğretmen istihdamına büyük katkısı da vardır. Son yıllarda özel okullarda öğrenci sayılarının arttırılması için bakanlığımız üç kez önemli girişimlerde bulundu ama bir sonuç alınamadı. Ancak
bu çalışmalarımız devam etmektedir. Bakanlığımız tarafından özel öğretimin payının arttırılması planlanmaktadır. Gerekli bakanlıklarımız ile bu çalışmayı sürdürmekteyiz. Bilişim teknolojileri ile bakanlığımızın çehresi bütünüyle değişecek. Bakanlığımız bu yönde hazırlıklar yapıyor ve sizin karşısına farklı bir çehre ile çıkmayı planlıyoruz. Bakanlığımız iki yıla kadar dijital çağın tamamen içerisinde olacak" şeklinde konuştu.
Özel okulları yatırım yapmaya davet eden Bakan Dinçer, "Kamu özel ortaklığı projemizi de yürürlüğe sokacağız. Yapılan toplantının eğitime katkı sağlamasını umut ediyorum" dedi.
Van depreminde yaşamını yitiren öğretmenleri anarak konuşmasına başlayan Özel Okullar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cem Gülan ise, "Bugün düzenlediğimiz bu toplantı Fatih Projesi’nin artı ve eksi yönlerinin masaya yatırılması için bir fırsat platformudur. Özel okul öğrencilerine de tablet PC istiyoruz. Özel okulların güçlendirilmesi ve hızlandırılması için hız vereceğiz. Dünyaca ünlü akademisyenler, devlet adamları özel okullardaki eğitim kalitesi ile bir araya gelmişlerdir" diye konuştu.
Özel okullara bakış açısının yanlış olduğunu dile getiren Gülan, "Başbakanımız Türkiye’nin 2023’te dünyanın ilk 10 ekonomisine gireceğini söylemişti. Bu hedefe ulaşmanın en önemli yolunun özel okullar olduğunun altını çizmek istiyorum. Bu örnek olarak, mezunlarımifcm alanlarında yansıması olacaktır" diye konuştu.
ızın gösterdikleri başarıdır. Sayın Bakanımıza teşriflerinden ötürü teşekkürlerimi sunarım" dedi.
Bakan Dinçer, toplantı sonrası gazetecilerin okullarda ’Andımız’ın kaldırılacağına dair bir çalışma yapıldığı iddiasına ilişkin sorusu üzerine, "Bakanlığımızın böyle bir çalışması söz konusu değildir" dedi. Okullarda milli güvenlik dersinin kaldırılmasıyla ilgili olarak ise Dinçer, "Milli Eğitim Bakanlığı müfredatının sadeleşmesi alanında çalışmalar yapılıyor. Çalışmalar neticelendikten sonra sizinle paylaşmayı düşünüyorum" diye konuştu.
Bu arada İzmir Valisi Cahit Kıraç annesinin vefatı nedeniyle programa katılamazken, yerine Vali Vekili Ardahan Totuk katıldı. Özel Okullar Birliği Başkanı Cem Gülan, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in konuşmasının ardından kendisine plaket takdim etti. Bakan Dinçer, toplantının ardından İzmir Valiliği’ne gitmek üzere Çeşme’den ayrıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.