GENEL - 18 Nisan 2019 Perşembe 10:42

Minik Mevra’nın ailesinden yanlış haber tepkisi

A
A
A
Minik Mevra’nın ailesinden yanlış haber tepkisi

9 Nisan 2019 tarihinde Antalya’da yaşanan kaza sonrasında oynadığı parktaki salıncağın devrilmesi sonrasında ağır yaralanan 6 yaşındaki Mevra Ela Yılmaz hayatını kaybetmişti.

9 Nisan 2019 tarihinde Antalya’da yaşanan kaza sonrasında oynadığı parktaki salıncağın devrilmesi sonrasında ağır yaralanan 6 yaşındaki Mevra Ela Yılmaz hayatını kaybetmişti. Küçük kızın ailesi olayın basında baba Mehmet Yılmaz’ın restoranın bahçesinde yaşandığının yer almasına tepki gösterdi. Yapılan açıklamada, “Olay restorana ait oyun alanında değil apartmanın ortak kullanım alanında gerçekleşmiştir. Haberde kazanın ailenin bir ihmali gibi verilmesi ise bizleri derinden yaralamıştır” denildi.


Antalya’nın Alanya ilçesinde 9 Nisan 2019 tarihinde 6 yaşındaki Mevra Ela Yılmaz restoranın da içerisinde yer aldığı apartmanın ortak kullanım alanı olan çocuk parkında sallandığı salıncağın devrilmesi sonrasında ağır yaralanmıştı. Kazanın ardından Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi´ne götür küçük kız yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı. Ardından Yalova’ya getirilen minik kız dualar eşliğinde toprağa verilmişti. Bu acı olayın ardından aileden bir açıklama geldi. Antalya çıkışlı yapılan haberlerde olayın ölen küçük kızın babası Mehmet Yılmaz’ın işlettiği restorana ait parkta meydana geldiğine yer verildiğini vurgulayan aile bunun gerçeği yansıtmadığını dile getirdiler. Bu yönde yapılan yanlış haberin kazanın bir ihmale dayalı gerçekleştiği algısını ortaya koyduğunun altı çizilerek durumun tüm aileyi derinden yaraladığına dikkat çekildi. Aile tarafından yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi, “9 Nisan tarihinde Türkiye gündemine de yüreğimizi derinden yakan bir elim kazada biricik kızımız Mevra’mızı kaybettik. Alanya’da bir salıncak kazasında hayatını kaybeden Mevra Ela Yılmaz’ın ailesi olarak bu açıklamayı acımızı kat kat arttıran yanlış haber nedeniyle yapmak gereği duyuyoruz.


Minik kızımızı bizden alıp götüren bu kaza haberlerde babası Mehmet Yılmaz tarafından işletilen Restoranın bahçesinde kendi kızının ölümüne zemin hazırlamış gibi, salıncak kazasından ‘babasının işlettiği restoran bahçesindeki salıncakta’ ifadesi ile aktarılmış ve tüm medya organlarında bu şekilde yayınlanmıştır.


Bu ifade babayı kızının dolaylı olarak ölümünden sorumlu olduğu anlamına gelebilecek yanlış bir bilgilendirmedir. Ve bu algı ailemizi daha da yaralamış acımızı daha da katlamıştır. Söz konusu salıncak zemin katında baba Mehmet Yılmaz’ın işlettiği restoran olan bir apartmanın ortak kullanım alanı, bahçesindeki herkese açık ve restoran işletmesi kontrolünde ya da denetiminde olmayan bir oyun alanıdır. Ve maalesef bu elim kaza Minik yavrumuzu aramızdan almıştır.


Aynı kaza bu apartman ya da çevre sakinlerinden (Allah bu acıyı Kimseye yaşatmasın) birinin değerli evladını aramızdan alsa hiç bir bağlantısı ya da bu salıncakla ilgili bir sorumluluğu olmayan baba Mehmet Yılmaz sadece işletmesinin bulunduğu apartmanın bahçesinde olan bu salıncakta yaşanan kazayla ‘Restoran bahçesindeki salıncak faciaya neden oldu’ şeklinde olayla yine bağdaştırılacak mıydı?


Sizlerden acılı bir babanın ve ailesinin yas tutarken bu şekilde bir ifade ile nasıl acısına acı katıldığını anlamanızı ve bu yanlış anlama ile ilgili olarak sizlerle paylaştığımız bu detayı aktararak yapılan yanlışın düzeltilmesini talep etmekteyiz.


Minik yavrumuzun ölümüne sebep olan salıncak aile taşınmadan önce kurulmuş olup kuruluş amacı elbette çevre ve bina sakinlerinin çocuklarına hoş vakit geçirebilmeleri özgürce oynamalarıdır. Ancak bu kazayla aynı binada ikamet eden ve kızında orda oynadığını bilen bir babanın acısını ‘Babasının işlettiği restoran bahçesinde öldü’ diye aktarmak net bilgi almadan acılı bir aileye daha da büyük acılar yaşatmaktan başka bir şey değildir. Diğer taraftan böylesi acıların yaşanmaması adına bahçelerde kurulan bu tür araçların yaşatacağı kazaları önlemek adına da daha etkin denetim sağlanarak ihmallerin önüne geçilmesini umuyoruz”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.