EKONOMİ - 02 Kasım 2017 Perşembe 15:49

Türkiye’de yılda bin 700’den fazla işçi ölüyor

A
A
A
Türkiye’de yılda bin 700’den fazla işçi ölüyor

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Maden Mühendisleri Odası Adana Şubesi ve Çukurova Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümü’nün ortaklaşa düzenlediği, ‘Uluslararası Maden İşletmelerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu-2017’nin açılış töreni gerçekleşti.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Maden Mühendisleri Odası Adana Şubesi ve Çukurova Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümü’nün ortaklaşa düzenlediği, ‘Uluslararası Maden İşletmelerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu-2017’nin açılış töreni gerçekleşti.


2 gün sürecek sempozyumun açılışında konuşan Sempozyum Yürütme Kurulu Başkanı Sabahattin Öztaş, iş güvenliği uzmanlarını artık kimsenin günah keçisi görmemesi gerektiğini, iş kazası olmaması için en çok çalışanların iş güvenliği uzmanları olduğunu söyledi. Öztaş, “Maalesef herhangi bir kazada ilk önce iş güvenliği uzmanına ceza veriliyor, hapse atılıyor. Halbuki iş yasasına göre her türlü önlemi almak işverenin görevidir. Yöneticilerin üstlendiği sorunları iş güvenliği uzmanlarına yüklemek haksızlıktır” diye konuştu.



"Kaynaklarımızı doğru kullanmalıyız"


Maden Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Mehmet Yılmaz ise hiçbir zaman gündemden düşmeyen İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumunu uluslararası platforma taşımanın onurunu yaşadıklarını söyledi. Yılmaz, “Bölgemiz, ülkemiz ve uluslararası ölçekte son derece önem taşıyan sempozyum, mesleğimizin gelişimini sağlamak, iş güvenliği ve işçi sağlığını ön planda tutarak bilimin ışığını genele yayma amacı taşımaktadır” dedi.


Dünyanın en zor mesleğini onurla gerçekleştiren maden emekçilerinin hayatlarını kaybetmemesine yönelik titiz çalışmalar yaptıklarını belirten Yılmaz, şunları söyledi:


“Dünya insanlığının hizmetine sunulan yeraltı ve yer üstü kaynaklarının rantabl kullanılması doğanın atalarımızdan kalan bir miras değil, gelecek kuşaklara özenle bırakmamız gereken bir emanet olduğunun farkına varmak zorundayız. 21. yüzyılda dünyanın farklı ülkelerinde açlıktan ölen insanların varlığına karşılık yine dünyanın bir çok ülkesinde milyonlarca obez insanın bolluk içinde yaşadığını bilerek kaynaklarımızı heba etmeden, insanlarımızı ölüme sürüklemeden bilimi esas alarak hareket etmek durumundayız. Madencilik sektörünü eğitimden, gıdadan, ulaşımdan, ısınmadan, barınmadan, kısacası yaşamın hiç bir alanından ayrı tutamazsınız.”


Yılmaz, sempozyumda 42 sözlü, 7 çağrılı bildirinin yanı sıra 19 poster sunumu ile nitelikli öngörü ve analizler gerçekleşeceğini kaydetti.



"Ev hanımlarına İSG kursları verilmeli"


Çukurova Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı ve Ceyhan Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Mahmut Kılıç da iş kazaları ve özelinde madenlerdeki iş kazalarının durmak bilmediğini belirtti. İş kazalarının ölüm ve yaralanmalara sebep olduğu gibi aynı zamanda ekonomiye de yıllık 30 milyar dolar zarar verdiğini kaydeden Kılıç, Türkiye’nin ölümlü iş kazalarında dünyada 3., Avrupa’da ise 1. olduğunu söyledi. Kılıç, iş güvenliği kültürü için iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin okul öncesinden başlatılmasının yanı sıra iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili kamu spotlarının artırılması gerektiğini kaydetti. Ev hanımlarına halk eğitim merkezlerinde iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili kursların önemine işaret eden Kılıç, iş güvenliği uzmanlarının direkt ilgili bakanlık tarafından atanması ve ücretlerinin bakanlık tarafından ödenmesi gibi önlemlerin alınabileceğini belirtti.



"Her 15 saniyede 160 işçi iş kazası geçiriyor"


Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel ise dünyada her 15 saniyede bir işçinin iş kazaları veya meslek hastalıkları nedeniyle hayatını kaybettiğini, her 15 saniyede 160 işçinin iş kazası geçirdiğini, her gün yaklaşık 6 bin 400 kişinin iş kazası veya meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını kaybettiğini dile getirdi.


Yüksel, şöyle konuştu: “Her yıl yaklaşık olarak 350 bin kişi iş kazası, 2 milyon kişi meslek hastalıklarından dolayı hayatını kaybetmektedir. Her yıl 270 milyon iş kazası meydana gelmekte, 313 milyonu aşkın işçi ölümcül olmayan iş kazası geçirmekte ve 160 milyon kişi meslek hastalıklarına yakalanmaktadır. Ülkemizde her sabah evinden işine giden anne ve babalardan 4’ü akşam evine dönmemekte ve her yıl ortalama bin 700’ün üzerinde insanımız iş kazalarında yaşamını kaybetmektedir. Sektörümüzü incelediğimizde ise her yıl ortalama büyük facialar hariç 65-70 maden emekçisinin yaşamının kaybettiğini görmekteyiz. Sektörümüzün ve ülkemizin Soma gibi büyük bir faciadan dahi ders çıkarmadığı ölümlerin artarak devam ettiği görülmektedir."



“Türkiye, ölümlerde dünya şampiyonu”


Türkiye madencilik sektöründe ölüm oranlarının yüksek olduğunu belirten Yüksel, "Türkiye kömür madenlerinde üretilen enerji birimi başına gerçekleşen ölüm olayları bakımından dünya şampiyonu olarak öne çıkmaktadır. Ölüm oranları istikrarsızdır. Facialardan önce de sonra da söylediğimiz gibi Soma ve benzeri faciaların milat olması için sektörümüzün gelişimi için kamu yararını önceliğine alan ulusal madencilik politikası oluşturulmalı ve yaşama geçirilmelidir. Riskli ve tehlikeli bir sektör olan madencilik bilgi birikimi ve deneyim gerektirmesi nedeniyle sektörde özelleştirmelere son verilmelidir. Sektörde ekonomik nedenlerle yapılan taşeronluk yasaklanmalıdır. Başbakanlık Genelgesi’nin iptalinden sonra kanunla getirilen Bakan Onayı derhal kaldırılarak Maden Hukuku yaşama geçirilmelidir. Madencilik Bakanlığı kurulmalı ve taşra teşkilatı oluşturulmalıdır" dedi.



"Umarım eksiklikler giderilir"


Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin ise “Ne kadar doğruları söylersek söyleyelim yine bildiğini okuyan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Yöneticilerin, uzmanlar ve mühendislerin görüşlerini alarak hareket etmesi gerekiyor. Umarım bu tavırdan vazgeçilir, en azından bundan sonra yeni Soma’lar, Şırnak’lar yaşanmaz. Madenciler, evlerine bir ekmek parası götürebilmek için her gün çocuklarıyla vedalaşıp yola çıktıklarını üzülerek görüyoruz. Umarım bu eksiklikler giderilir ve ülkemizde yeni facialar yaşanmaz" diye konuştu.


Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar da, “Avrupalı, uygar olmaya çalışan, gelişen ülkemiz de bir Ortadoğu, Uzakdoğu, Afrika ülkesi olmamasına rağmen hala iş kazalarının ve ölümlerin dünyada ön sıralarda olması, hem ürküntü, hem de üzüntü vericidir. Konuyla ilgili sempozyum çok önemlidir. Emeği geçenleri kutluyorum. İş kazalarının önemli bir bölümü çok küçük önlemlerle engellenebilir. Bu bir kaderdir, gerçeği budur demek yerine, aşırı kar hırsıyla insanların hayatlarını hiçe sayan işverenlerin üzerine biraz daha gidilse, sanıyorum daha doğru sonuç alınır. TMMOB ve bağlı odalar, 60 yılı aşkın bir tecrübeye sahip ve hazine gibi bakmak lazım. Ülkede bir bilim yuvası, ülkemizin gelişmesine ve barışa katkı koyan bir yapıya sahiptir. TMMOB’nin bu tecrübesinden, bilgi birikiminden, biliminden yararlanılması gerekmektedir. TMMOB’nin önüne set çekmek yerine önünü açmak ülkemiz adına daha hayırlı olacaktır” şeklinde konuştu.



"Maden sektöründeki kazalar önlenebilir"


Adana Vali Vekili Hanlar İden ise şöyle konuştu:


“Dünya genelinde yoğun emek sarf edilen madencilik sektörü meslek hastalıkları, iş kazaları ve ölümlerin olduğu bir grupta yer almaktadır. Bu nedenle tehlikeyi kaynağında tespit edip muhtemel risklerin önlenmesi ya da kabul edilebilir seviyeye çekilmesi büyük önem arz etmektedir. Sempozyum kapsamında iş kazalarının neden-sonuç ilişkileri, görüş alışverişi bulunulan bir ortam oluşturulacağını düşünüyorum. İş kazaları ülkemizde maddi ve manevi kayıpları da beraberinde getirmektedir. Her yıl yüzlerce kişi iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Bu bağlamda yapılacak çalışmalarda sağlık ve güvenlik konularına çok daha fazla önem verilmelidir. Gerekli bilincin yayılması için yoğun çaba gösterilmelidir. Maden sektöründe yaşanan kazaların kader değil, öngörülebilir, önlenebilir olduğuna inanmalı ve çalışmalarımızı bu yönde düzenlemeliyiz.”


Sempozyumda açılış konuşmalarının ardından bildiri, sunum ve panellere geçildi. Ulusal ve uluslararası boyutta katılımın yaşandığı sempozyum, iki gün sürecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Aynı anda aynı caddede 4 kaza: Başka kaza olmasın diye çaba gösterdiler Eskişehir’de yağmurun etkisiyle aynı yolda aynı anda toplam 4 ayrı kaza meydana gelirken, çekici bekleyen sürücüler diğer araçların kaza yapmaması için yoğun çaba gösterdi. Bir otomobilin duvara çarptığı kazada 1 kişi yaralanırken, aracını pert eden oğluna kızan baba, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek tepki gösterdi. Odunpazarı ilçesi Yenikent Mahallesi Zümrüt Caddesi üzerinde aynı anda 4 ayrı kaza meydana geldi. Edinilen bilgilere göre ilk kazada, Mustafa S.K. (19) idaresindeki 06 BM 8846 plakalı otomobil, yağmurdan dolayı kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Virajı alamayan otomobil, yol kenarındaki duvara çarptı. Kullanılamaz hale gelen araçta bulunan 4 arkadaştan B.E. isimli şahıs kazada yaralanırken, sürücü haricindeki 2 kişi kaza mahallinden uzaklaştı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. B.E. isimli yaralı, ilk müdahalesinin ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Aracı pert eden oğluna kızdı Kazanın ardından şoka giren araç sürücüsü Mustafa S.K. (19) kullanılamaz hale gelen aracı üzülürken, olay yerine gelen yakınları arkadaşını, "Cana geleceğine mala gelsin" diyerek sakinleştirmeye çalıştırdı. Mustafa S.K.’nın olay yerine gelen babası Mustafa K. ise, "Gece vakti burada ne işin var?" diyerek oğluna tepki gösterirken, diğer aile ferleri bu kez de babayı sakinleştirmeye çalıştı. Aynı yolda kaza yapan sürücülerden diğer araçlara örnek hareket Öte yandan, aynı cadde üzerinde bahse konu kazaya sadece 300 metre uzaklıkta 3 ayrı kaza meydana geldi. 2 araç ve 1 motosiklet daha kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Bahse konu 3 kazada da yaralanan olmadı. Motosiklet sürücüsü kalkıp yoluna devam ederken, şarampole saplanan 39 FB 525 plakalı otomobil ve 65 HC 935 plakalı kamyonet sürücüleri çekici beklerken, diğer sürücüleri kaza yapmamaları için uyardı.