KÜLTÜR SANAT
Konya’nın kalbinde tarihi bir dokunuşa imza atılıyor 19 Mart 2024 Salı - 12:22:24 Konya Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü Türkiye’nin en büyük ihya projelerinden Darü’l-Mülk Projesi’nin en önemli ayaklarından biri olan ve merkez Karatay İlçe Belediyesi ile birlikte gerçekleştirilecek Türbe Arkası Kentsel Yenileme Projesi’nin tanıtım programı gerçekleştirildi. Büyükşehir Belediyesi Taş Bina Kültür Sanat’ta düzenlenen programda konuşan Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, proje alanının 2021 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yenileme alanı olarak ilan edildiğini hatırlatarak, “Bölgenin projeye uygun hale gelmesi için zorlu bir kamulaştırma sürecini başarıyla geride bıraktık. Güncel bedeliyle toplamda 2.5 milyar lira değerinde 100 bin metrekare alanı kamulaştırarak bölgeyi yeni projemizin uygulanmasına yüzde 100 oranında hazır hale getirdik” diye konuştu. “Konyamıza çok yakışacak” Mevlana Türbesi arkasında uygulayacakları kentsel yenileme çalışmasını özetleyen Başkan Kılca, “Bu yeni çalışmamız, her bölümünde taşıdığı anlam, koruyacağı değerler, sağlayacağı tanıtım katkısı, mimari dokusu ve işleviyle Konyamıza çok yakışacak. Tüm bunların yanında, yeni yüzüyle Türbe Arkası; konaklama alternatifleri, özel proje ve programlara uygun alanları, karşılama merkezleri, çarşıları, tarihi dokusu ve müzeleriyle şehrimize katma değer sağlayacak önemli bir hareketliliğin de merkezi olacak. Türbe Arkası projemizin içerisinde; Karatay Belediyesi olarak, Mevlana Hamamı, Bedesten, Yeni Çarşı, Kültür Merkezi, Avlulu Dükkanlar, Eski Konya Evleri, Konya Evi Müzesi, Kitap Kahve, Modern ve Geleneksel Yapıdaki Konaklama Merkezlerini kapsayan alanlarda çalışmalar yapacağız. Büyükşehir Belediyemizin yapacağı Mevlana Karşılama Merkezi, Tarih ve Medeniyet Müzesi, Sultan Bahaeddin Veled Medresesi, Daruzziyafe Konya Evi, Restoran, Kahvehane ve Konya Mutfağı bölümleriyle birlikte bölgede toplamda 106 bin metrekarelik inşaat alanında şehrimizin en kapsamlı kentsel yenileme projelerinden birini daha hayata geçireceğiz. Türbe Arkası, Karatay’ımıza ve Konyamıza hayırlı olsun” dedi. “Konya, Darü’l-Mülk unvanını gururla taşıyan bir şehir” Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’nın, asırlar boyu birçok medeniyete kucak açmış, Selçuklulara 200 yıl başkentlik yaparak Darü’l-Mülk unvanını gururla taşıyan bir şehir olduğunu vurgulayarak, “Aldığımız her nefeste bu aziz şehrin kadim tarihini, binlerce yıllık hatıralarını ve birikimlerini kalbimizin derinliklerinde hissediyoruz. Hazreti Mevlana’nın; ‘Gerçek Aşk’ı bilen kalp, bir damla suya bile hürmetle bakar’ sözüyle ifade ettiği gibi, Konyamızın her bir değerine hürmet ediyor ve o değerleri yaşatarak yarınlara taşımak için büyük bir gayret gösteriyoruz” şeklinde konuştu. “Anadolu’nun kadim başkenti aslına uygun mimariyle ihya ediliyor” Bu gayretlerin en önemli sembollerinden birinin Türkiye’nin en büyük ihya projesi olan Darü’l-Mülk Projesi olduğuna dikkati çeken Başkan Altay, “Darü’l-Mülk Projesi kısaca Anadolu’nun kadim başkentini aslına uygun bir mimariyle yeniden ihya etme projesidir. Bu proje kapsamında şehir merkezimizin 20 farklı noktasında çok önemli dönüşüm ve restorasyon projelerini hayata geçiriyoruz. Mevlana ve Altın Çarşı dönüşümleri, Taş Bina Restorasyonu, Alaaddin Caddesi’ndeki binaların dış cephelerinin yenilenmesi, Darü’l Mülk Sergi Sarayı, Eski Tekel Binasının Depo No:4 olarak yeniden ihyası gibi önemli projelerimizi tamamladık. Büyük Larende Dönüşümü, Şükran Mahallesi Dönüşümü, Kılıçarslan Meydanı’nda 13 evin restorasyonu ve Konya Velespit Müzesi gibi birçok projemiz de devam ediyor. Mevlana Arkası Kentsel Yenileme Projemiz ise Darü’l-Mülk Projemizin en önemli ayağını oluşturmaktadır” ifadelerini kullandı. “Konyamızın kalbinde tarihi bir dokunuş” Başkan Altay, projenin gerçekleşeceği alanın, Konya’nın kalbi denilecek bir bölgede yer aldığını belirterek, “Özellikle Hazreti Mevlana’nın burada medfun olması, buradaki yoğunlaşmayı ve ticari yapılanmayı artırmıştır. Dolayısıyla bu bölge, görüntü olarak şehrimizin tarihi değerinden çok uzak, plansız ve altyapı sorunlarının olduğu bir bölge olarak günümüze kadar gelmiştir. 2021 yılı Temmuz ayında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yenileme alanı ilan edilen bu alanda Karatay Belediyemizle birlikte adeta ‘Konyamızın kalbinde tarihi bir dokunuş’ gerçekleştiriyoruz. Bu tarihi dokunuşla hem tarihimizin derin izlerini yeniden gün yüzüne çıkaracak hem de içerisinde ticari alanlar, kültürel ve sosyal yapılar ile dini tesislerden oluşan karma fonksiyonlu bir yeni kullanım modelini şehrimize kazandıracağız” dedi. “Toplamda 24 yapıyı içine alacak” Projede yeni yapılar inşa ederken aynı zamanda alanda tespiti yapılan mevcut tescilli yapıları koruyacak ve uygun şekilde işlevlendirerek projeye dahil edeceklerini aktaran Başkan Altay, “Eski eser statüsüne sahip olacak sanatsal ve mimari özelliklere sahip olmayan, ait oldukları dönemin karakteristiğini yansıtmayan yapıların daha nitelikli olarak ve geleneksel dokuya uygun bir kompozisyon oluşturacak şekilde taşınmaları hususunda da çalışma yapacağız. Bu yapılarla beraber proje içerisinde yer alacak otel ve butik oteller, mescitler dahil olmak üzere toplamda 24 yapıyı içine alacak olan Mevlana Arkası Kentsel Tasarım Projemizi, önümüzdeki Nisan ayında tamamlayarak buradaki çalışmalarımıza süratle başlayacağız inşallah” diye konuştu. “Proje, Konyamızın turizminde ve sosyal dokusunda yeni bir çağ başlatacak” Konya’mızın tarihi silüetinde, turizminde ve sosyal dokusunda yeni bir çağ başlatacak özel projenin şimdiden hayırlara vesile olmasını temenni eden Başkan Altay, “Aslında burada yapmaya çalıştığımız şey şu; Darü’l-Mülk Projesi kapsamında 20 farklı noktada çalışmalar yürütüyoruz. Bu proje ise bunu taçlandıracak bir iş olacak. Projenin genişletilmesi, birlikte çalışma fikrinin ortaya çıkması ve bu birlikte çalışma fikrine verdiği destekten dolayı Karatay Belediye Başkanımıza özellikle teşekkür ediyorum. Konya Modeli Belediyecilik dediğimiz işte tam da bu. Aslında başlangıçta sadece bir müze etrafında da bazı işletmelerin olacağı bir yapı iken çok büyük kamulaştırma bedelleri ödenerek, alan ciddi manada geliştirildi ve baştan sona yeniden projelendirilerek adeta yeniden hayat bulan bir iş oldu” şeklinde konuştu. Başkan Altay Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti Başkan Altay, “İşin başlangıcından itibaren, yenileme alanı ilan eden Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a önceki dönem Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Murat Kurum’a, Kültür ve Turizm Bakan Mehmet Nuri Ersoy’a, Karatay Belediye Başkanımız Hasan Kılca’ya teşekkür ediyorum. İnşallah bu proje hayata geçtiğinde Konyamızın çehresini değiştirecek bir işi gerçekleştirmiş olacağız. Bu fırsat 100 yılda bir ele geçerdi işin doğrusu ve bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmek için çok inceleyip sık dokuduk. İnşallah tamamlandığında Türkiye’ye örnek bir kentsel dönüşüm ortaya çıkmış olacak. Darü’l-Mülk Projesi’nin diğer etapları da tamamlandığında Konya, eşsiz güzelliği ile fiziki altyapısı ile ve gelen misafirlerine yeni teknoloji kullanan sunumları, müzeleriyle örnek bir şehir haline dönüşecek. Böyle büyüklükte bir işi ancak birlikte çalışarak yapabilirdik. Rabbim inşallah utandırmasın bir an önce projemizi tamamlamayı ve bu bölgeyi Hazreti Pir’e ve ona gelen misafirleri, Konyalılara layık bir şekilde misafir edeceğimiz bir alana dönüştürmeyi bizlere nasip etsin” ifadelerini kullandı. “Proje gelecek nesillere taşınacak güzel bir miras” AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı da Mevlana Türbe Arkası Kentsel Yenileme Çalışması sunumunu izlerken heyecanlandıklarını belirterek, Konya’nın kadim kültürünün geleceğe taşınması adına belediyelerin ve kurumlar arasındaki iş birliğinin bereketine şahitlik ettiklerini söyledi. Türbe arkasında yapılacak çalışmanın büyük önem taşıdığına vurgu yapan Angı, “Mevlana Kültür Merkezi’mizle bütünleşecek bu proje bu şehrin insanlarına ve gelecek nesillere taşınacak güzel bir miras. Burada herkesin emeği var, emek veren herkese teşekkür ediyoruz. Allah onlardan razı olsun” dedi. “Yerli ve yabancı turistler çok farklı bir Konya bulacak” AK Parti Konya Milletvekili Meryem Göka ise, Türbe arkasında Türk-İslam mimarisiyle yeniden farklı düzenlemeler ve yapılar inşa edileceğine değinerek, “Türkiye nasıl farklı bir seviyeye geldiyse, Konyamız da farklı bir seviyede ve Konya’nın marka değerine, her türlü bu kadim şehrimizi layık olduğu şekilde biz de daha yukarıya taşıyacağız. Çünkü marka değerinin olması sürdürülebilir ekonomik katkı anlamında çok önemli. Yerli ve yabancı turistler, çok farklı bir Konya’yı bulacak. Konya’nın tarihini ve özellikle de manevi iklimini teneffüs edebilecekleri bir yapı olacak. İnanılmaz güzel bir proje ben de heyecanlandım. Kıymetli Büyükşehir Belediye Başkanıma, Karatay Belediye Başkanıma ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Burada bizim çocuklarımız, torunlarımız da bu havayı teneffüs etme fırsatını bulacak. Konyamıza Türkiye’mize ve bence dünyaya da hayırlı olsun” diye konuştu. Programa; İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar, Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürü Cemil Tütüncü, AK Parti Karatay İlçe Başkanı Mehmet Genç, Konya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sefa Özdemir de katıldı.
19 Mart 2024 Salı - 12:08 Antalya DOB, Çanakkale Şehitleri’ni andı 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yıl dönümünde, Antalya Devlet Opera ve Balesi (DOB), ’Çanakkale Şehitlerini Anma’ konseri düzenledi. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ve binlerce askerin şehit olma pahasına kendini düşünmeden cepheye atıldığı, istila altındaki Anadolu toprağını karış karış koruduğu Çanakkale Zaferi, 109. yıl dönümünde “Çanakkale Şehitlerini Anma Konseri” ile anıldı. Antalya DOB sanatçılarının seslendirdiği türküler dinleyenleri duygulandırdı. Konserde Ahmet Adnan Saygun’un bestelediği ‘Bozlak’ ve ‘Yunus Emre Oratoryosu - Dertli Dolap ve No.13’ eserleri, düzenlemesi Onur Altıparmak’a ait ‘Ah Bir Ateş Ver, Manastır’ın Ortasında, Sarı Gelin, Ayrılık, Bülbülüm Altın Kafeste, Çalın Davulları’, düzenlemesi Ahmet Sait Karabulut’a ait ‘Drama Köprüsü ve Çanakkale Türküsü’, düzenlemesi Sayram Akdil’e ait ‘Efem’ anonim türküleri ve ‘Mağusa Limanı, Çökertme ve Yemen’ türküleri seslendirildi. ’Çanakkale Şehitlerini Anma Konseri’nde, Antalya Opera ve Balesi sanatçıları; Soprano Semiha D. Boran ve Sema Çavuşoğlu, Mezzo Soprano Tuğçe Oğuzülgen, Tenor Erdi C. Aybaş ve Devrim Demirel, Bariton Ümit B. Tekinay ve Bas Şafak Güç solist olarak yer aldı. Antalya Devlet Opera ve Balesi Koro Şefi Mahir Seyrek’in koro sanatçılarını yönettiği konserde, Demet Emen (Keman), Dilan Oğuz (Flüt), M. Doğuş Ünver (Bendir), Onur Altıparmak (Piyanist), A. Sait Karabulut (Piyanist) ve Halis Işık (Bağlama) sanatçılara eşlik etti.
19 Mart 2024 Salı - 11:52 Eğitim Fakültesi öğrencilerinden resim sergisi EBYÜ’de İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Çanakkale Zaferi anısına resim sergisi düzenlendi. İstiklal Marşı’nın kabulü ve 18 Mart Çanakkale Zaferi Haftası münasebetiyle Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi ve Görsel Sanatlar Kulübü işbirliği ile "12 Mart İstiklal Marşı- Mehmet Akif Ersoy ve 18 Mart Çanakkale Şehitleri Resim Sergisi” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sergi açılışına Rektör Prof. Dr. Akın Levent, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mücahit Kağan, Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Dr. Erdem Yavuz, Doç. Dr. Alper Kaşkaya, Güzel Sanatlar Eğitimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Taşkesen, Güzel Sanatlar Eğitimi Resim-İş Anabilim Dalı akademisyenleri ile Görsel Sanatlar Kulübü öğrencileri ve davetliler katıldı. Sergide açılış konuşması yapan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “12 Mart İstiklal Marşı’nın kabul edilmesi ve 18 Mart Çanakkale Zaferi sebebiyle düzenlenen bu sergi vesilesi ile Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve ebediyete intikal eden tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyoruz. Onların aziz hatıralarını yaşatmak ve onların bize bıraktığı mirası korumak en büyük görevimizdir. Bu vesileyle, emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyor, bu serginin hayata geçirilmesindeki destekleri için Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü ve Görsel Sanatlar Kulübü’ne ve tüm katılımcılara şükranlarımı iletiyorum” dedi. “Türk’ün Özü Akif’in Sözü” teması ile hazırlanılan sergide toplam 34 eser sergilendi. Rektör Levent ve katılımcılar eserleri tek tek inceleyerek eser sahiplerinden bilgi aldı. Resim Sergisi açılışı fotoğraf çekiminin ardından son buldu.
Van’da yöresel yemekler iftar sofralarını süslüyor
19 Mart 2024 Salı - 10:48 Van’da yöresel yemekler iftar sofralarını süslüyor Van’da, Ramazan ayında yöresel yemekler iftar sofralarının vazgeçilmezi haline geldi. Son yıllarda Van’ın gastronomisine ve mutfağına katkı sunarak en önemli mekân haline gelen Van Menceli, iftarda da vatandaşları yöresel lezzetleriyle buluşturuyor. Şef Adem Ergin’in Van’a kazandırdığı ve kentin en önemli lezzet duraklarından birisi haline gelen mekana vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor. Hem kente dışardan gelen misafirlerin hem de Vanlıların en çok beğendiği mekanlar listesinde en üstlerde bulunan mekânda, kentin yöresel lezzetleri sunuluyor. "Artık Van’ın bir mutfağı var" Mekana ismini veren Van mencelinden sengesere, keledoştan siyabolu kavurmaya kadar birçok lezzetin misafirlere sunulduğunu belirten İşletme Sahibi Şef Adem Ergin, önceden Van’ın sadece kahvaltısıyla anıldığını Van mutfağı diye bir algının olmadığını ifade ederek, “Biz yıllardır bunu doğru bir şekilde oluşturmaya çalıştık. ‘Norduz Sofrası’ başta olmak üzere birçok mekan kurduk, birçok sofra oluşturduk ve bu sofralardan dolayı artık Van’ın sadece kahvaltısı yok. Artık Van’ın bir mutfağı da var. Misafirlerin de gelip yediği doğru lezzetlerden sonra ‘Evet Van’ın mutfağı var’ diye bir algıyı oluşturduk. Bu da bizi sevindiriyor” dedi. "Herkesin damaklarında taht kurmaya başladık" Van mutfağının gerek etinden gerek otundan birçok çeşitliliğinin olduğuna vurgu yapan Şef Ergin, “Birçok medeniyete ev sahipliği yaptığı için kültürel bir miras var. Tabi bu kültürel miras içerisinde kültürel gastronomi de var. Bizde bu gastronomiyi elimizden geldiğince gün yüzüne çıkarmaya çalışıyoruz. Ninelerimizin eski reçetelerini araştırıp, bulup bu şekilde sofralarımızı oluşturmaya çalışıyoruz. Mencelde ise bunlardan biri olan keçi, oğlak, Norduz kuzusunu oluşturuyoruz. Keledoşumuz, siyabolu kavurmamız, kengerimiz var. Van’ın mutfağını ve otlarını kullanabilecek birçok yeni reçete de oluşturduk. Bunları da Van’a kazandırdığım için çok mutluyum. Bir restoranda yapılıp başarı elde ettikten sonra birçok restoran da bunu almaya başladı. Bu beni mutlu ediyor. Bazılar reçetelerimi vermememi söylüyor ama bu gün bir Gaziantep binlerce mekanla nasıl Gaziantep olduysa, bizim de binlerce mekanla doğru yere gelmemiz lazım. Bugün biz sadeliğimizle, soframızın sadeliğiyle herkesin damaklarına taht kurmaya başladık. Yıllardır bu şekilde devam ediyor. Misafirlerde çok mutlu ve memnun” ifadelerini kullandı. "Keledoş tarifi ile dünya birincisi seçildi" Açıklamasında Van’ın yöresel lezzeti olan keledoşun dünya birinciliğini aldığına dikkat çeken Ergin, “Dünyada ulusal düzeyde bir yarışma oldu. Yarışmada da Türkiye Aşçılar Platformundan Van’ı seçtiler, keledoşu seçtiler. O keledoş tarifi ile Sinan Pulat Usta Pakistan’da yarıştı ve dünya birinciliği aldı. Bu keledoşu da biz dünya birinciliğini kazandırdıktan sonra sofralarımızda sunduğumuz zaman çok güzel yorumlar alıyoruz. Buradan Sinan Usta’yı da ayrıca tebrik ediyorum. Tabi önemli olan her tarifi doğru yapmak lazım, doğru yerde yemek lazım. Bu sadece mencele has bir doğru sofra değil. Birçok mekan doğru keledoşu oluşturduğu sürece, biz bunu başarıya götürebiliriz ama yanlış tariflerle oluşturulursa lezzetsiz kötü bir itibar bırakabiliriz. Ben bu duygu ve düşüncelerle Ramazan ayının ve bayramının ülkemiz başta olmak üzere tüm dünyaya barış, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum” şeklinde konuştu. Elazığ’dan gelen Sümeyyan Uzun ise Van’da öğrenci olduğunu belirterek, “Van’ın yöresel yemeklerini çok güzel tanıttıkları için ve lezzetine güvendiğim için burayı tercih ediyorum. Sürekli geldiğim bir mekan. Her defasında da yemekleri tatmak için heyecanlanıyorum” dedi. Niğde’den gelen Havva İçöz de arkadaşlarının tavsiyesi üzerine mekana geldiğini ifade ederek, “Arkadaşlarım sürekli Van yemeklerini övdükleri için geldim ve denemek istedim” diye konuştu.
İmanla ve Kanla Yazılan Destan: Çanakkale, Uşak Üniversitesinde anlatıldı
19 Mart 2024 Salı - 10:40 İmanla ve Kanla Yazılan Destan: Çanakkale, Uşak Üniversitesinde anlatıldı Uşak Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü ve Tarih Topluluğu tarafından Çanakkale Zaferimizin 109. yıl dönümü kapsamında "İmanla ve Kanla Yazılan Destan: Çanakkale" adlı konferans gerçekleştirildi. Recep Tayyip Erdoğan Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleşen ve Uşak Cumhuriyet Başsavcısı Serdar Durmuş, Adalet Komisyonu Başkanı Kayhan Yıldırım, İdare Mahkemesi Başkanı İslam Kaya, Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş, Vali Yardımcısı Önder Can, İl Jandarma Komutanı J. Kd. Albay Fahri Semiz, il protokolü, akademik ve idari personel ile öğrencilerin katıldığı konferansta Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemalettin Taşkıran konuşmacı olarak yer aldı. Açılış konuşmasını yapan Uşak Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Sadiye Tutsak konuşmasına; “Vatan tuttuğumuz bu topraklar için can veren, kan döken atalarımızı; başta Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin kurucusu, önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün aziz şehit ve gazilerimizi huzurunuzda saygı ve minnetle yad ediyorum. Ruhları şad olsun.” diyerek başladı. Prof. Dr. Tutsak sözlerini şöyle tamamladı: “İtilaf devletleri tarafından açılan Çanakkale cephesi ve burada Türk ordusunun kazandığı zafer, savaşın seyri değiştiren ve Türk halkında derin izler bırakan ve izleri günümüze kadar ulaşan bir destandır. Bu öyle büyük bir zaferdir ki türküler yakılmış, hikayeler, romanlar, şiirler yazılmış, dizi ve sinema filmleri çekilmiştir.” Rektör Prof. Dr. Ekrem Savaş yaptığı konuşmada Çanakkale Zaferinin önemine vurgu yaparak “Çanakkale Zaferi, sadece ülkemiz için değil, tüm dünya tarihi için de önemli bir dönemeçtir. Batı’nın yıllarca süren saldırıları karşısında “iman dolu göğsünü” siper eden aziz milletimizin var olma mücadelesidir. Çanakkale tarihi anlamda önemli olduğu kadar geleceğe ışık tutması bakımından da önemlidir. Geçmişimizi iyi bilirsek geleceğimizi de iyi şekillendiririz’’ dedi. ‘‘İkinci yüzyılımızı Çanakkale’de şehit olanların ruhuna uygun yaşamalı ve orada yaşananları unutmamalıyız.’’ Konuşmasında ABD’de doktor olan arkadaşından dinlediği ‘Anzaklı Ömer’ hikâyesini anlatan Prof. Dr. Savaş gençlere seslenerek ‘‘100 yılımızın hangi şartlar ve mücadelelerle geçtiğini unutmayın. Çanakkale’yi ve geçen hafta andığımız şairimiz Mehmet Akif’i iyi okuyun. Çünkü siz gençler Türkiye yüzyılının söz sahiplerisiniz. Cumhuriyetimizin yeni yüz yılını sizler şekillendireceksiniz. İkinci yüzyılımızı Çanakkale’de şehit olanların ruhuna uygun yaşamalı ve orada yaşananları unutmamalıyız. Bu duygu ve düşüncelerle bu destansı günde, Çanakkale Zaferimizin 109. yıl dönümünde, vatanımızı canları pahasına savunan ve bizlere en kıymetli hazine olan bağımsızlığımızı armağan eden tüm kahramanlarımızı bir kez daha saygı ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.” şeklinde konuştu. Prof. Dr. Taşkıran: ‘‘Çanakkale bir diriliş destanıdır.’’ Gösterinin ardından "İmanla ve Kanla Yazılan Destan: Çanakkale" başlıklı konferans yapıldı. Konferansın konuşmacısı Prof. Dr. Cemalettin Taşkıran, “Çanakkale bir diriliş destanıdır” diyerek ‘‘Çanakkale, Türk tarihinin şanlı bir sayfasıdır. Bunu bir kere en baştan söylemek gerekiyor. Gerçek bir ölüm kalım savaşıdır. Karşı taraf bizim kazanmamıza şans vermiyordu. Ancak Türk insanının kanaatkarlığı, vatanseverliği ve imanı Çanakkale Zaferini bize kazandırmıştır. Onun için diyorum ki bu zafer, Türk tarihinin en şanlı olaylarından birisidir.’’ dedi. Çanakkale Zaferi öncesinde dünyanın büyük devletlerinin Osmanlı Devleti’ne nasıl baktıklarını ve planlarını anlatan Prof. Dr. Cemalettin Taşkıran, Çanakkale cephesini kimlerin neden açtığını aktararak ‘‘Çanakkale Deniz savaşı tipik bir deniz savaşı değildir. Hem kara hem deniz savaşıdır ve çok zor savaşlardır. Savaşta 20’den fazla millet vardı. Çanakkale’de bir dünya savaşı yaşanmıştır.’’ ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Taşkıran yaptığı konuşmada Çanakkale’de yaşananları tüm ayrıntılarıyla ve dünyadaki benzeri savaşlarla kıyaslayarak anlattı. Konferans, Prof. Dr. Cemalettin Taşkıran’a teşekkür plaketi takdim edilmesi ve toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Kadın Oyunları Festivali 23-27 Mart tarihlerinde Ayvalıklı tiyatro severlerle 4. kez buluşacak
19 Mart 2024 Salı - 09:44 Kadın Oyunları Festivali 23-27 Mart tarihlerinde Ayvalıklı tiyatro severlerle 4. kez buluşacak Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, Türkiye’nin ve Avrupa’nın kadın temalı tek tiyatro festivali olan Kadın Oyunları Festivali dördüncü kez Ayvalıklı tiyatro severlerle buluşuyor. 23-27 Mart tarihlerinde Vural Sineması Nejat Uygur Sahnesi’nde, festival beş oyunla “perde” diyecek. 23 Mart “Ben Rosa Luxemburg” 24 Mart “Disko Topu” 25 Mart “Mavi Müzikhol” 26 Mart “Mutlu Bir Romanın Aşk Hikayesi” ve 27 Mart “Bir Tatlı Kaşığı Çamur” festival izleyicisiyle buluşacak. Kadın Oyunları Festivali’nin geçmiş yıllarda olduğu gibi, yine yoğun ilgiyle karşılanması bekleniyor. Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, başladığında büyük bir ilgi gören festivalin dördüncüsünde tiyatroseverlerin beş oyun izleyeceğini söyledi. Başkan Ergin, titiz bir çalışmayla oyunların belirlendiğini ve gerçekten kadın konusunu nitelikli ele alan tiyatro oyunlarını her türlü popülariteden uzak, festivalin içeriğine gerçekten uygun olma şartıyla seçmeye çalıştıklarını belirtti. Festival Direktörü Hasan Eldemir de, son zamanlarda neredeyse tek kriter haline gelen tiyatro oyunlarında hangi ünlünün oynadığından ziyade metin üslubu, reji, konu ve oyunculuk performansının festival yönetimi ve izleyicisi tarafından baz alındığını ifade ederek, “Festival, nitelikli bir tiyatro izleyicisine ulaştığını ve bundan da son derece mutlu oluyoruz. Geçtiğimiz yıl festival gelirinin bir bölümünü depremden etkilenen kız çocuklarının eğitim masrafları için bağışlayan Kadın Oyunları Festivali kültür-sanat projeleri alanında Türkiye’nin önemli sosyal sorumluluk faaliyetleri arasında gösteriliyor” dedi. Her geçen yıl daha da büyüyen festival bu yıl altı kentte tiyatro severler ile buluşacak. Sırasıyla; Ankara, Aydın, Bandırma, Konyaaltı, Çanakkale ve Ayvalık’ta yapılacak olan Kadın Oyunları Festivalinde yine kadın temalı nitelikli tiyatro oyunları sahnelenecek. Kadın oyunları festivalinin yapılış nedenlerinin canlı performans konseri dışında, kadının sosyal hayattaki yeri üzerine çalışmalar yapmış siyasilerin de katılacağı bir söyleşi yapılacak açılış 22 Mart’ta olacak. Ayrıca bu yıl Ayvalık’ta gündüz kuşağı yerel seçkiler adıyla; gündüz saatlerinde çevre il ve ilçelerdeki başarılı kadın oyunları da programa alınarak festival daha fazla oyunla Ayvalıkta sergilenmiş olacak.
Muhabbet sofrası iftar programı düzenlendi
19 Mart 2024 Salı - 01:41 Muhabbet sofrası iftar programı düzenlendi Sivas Belediyesi tarafından şehirdeki okul idarecileri ve din görevlilerine yönelik ‘Muhabbet Sofrası’ iftar programı düzenlendi. İftara; TBMM Ak Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, Sivas Milletvekili Rukiye Toy, Belediye Başkanı Hilmi Bilgin, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, mahalle muhtarları, okul müdürleri ve din görevlileri katıldı. Programda konuşan Başkan Bilgin, şehri bir bütün olarak gördüklerini ifade ederek okullar, camiler, hastaneler ve kamu kurumlarının talep ettiği her türlü hizmeti büyük bir hassasiyetle karşıladıklarını ifade etti. “Çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz” Çalışmalarına hız kesmeden devam edeceklerini belirten Bilgin, “Gerçekleştirdiğimiz hizmetlerin hayata geçmesine vesile olan öğretmenlerimize, imamlarımıza ve muhtarlarımıza teşekkür ediyorum. Toplumumuzu yakından ilgilendiren, pahada küçük ancak hizmette önemli olan çalışmalar gerçekleştirdik. Bunu yaparken bizim sizlerden tek istediğimiz dualarınızda yer almak oldu. Bundan sonraki süreçte de çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz” şeklinde konuştu. İl Milli Eğitim Müdürü Necati Yener de, “Eğitim camiasının sürekli yanında olan, okullarımızdan, öğrencilerimizden, öğretmenlerimizden giden her talebin yerine getiren, kurumlar ile çok uyumlu çalışan ve bizlere her konuda destek olan Belediye Başkanımız Hilmi Bilgin’e çok teşekkür ediyoruz” ifadesini kullandı.
Vali Ergün şehit aileleri ve gazilerle buluştu
18 Mart 2024 Pazartesi - 22:31 Vali Ergün şehit aileleri ve gazilerle buluştu Uşak Valiliğince, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 109’nci yıldönümü münasebetiyle şehit aileleri ve gazilerle bir araya geldi. Uşak Valisi Turan Ergün ve eşi Hülya Ergün Hanımefendi özel bir düğün salonunda düzenlenen yemek programında şehit aileleri gazilerle bir araya geldi. Programa Vali Turan Ergün ve eşi Hülya Ergün Hanımefendi’nin yanı sıra Uşak AK Parti Milletvekili İsmail Güneş, CHP Uşak Milletvekili Ali Karaoba, Uşak Belediye Başkanı Mehmet Çakın, Cumhuriyet Başsavcısı Serdar Durmuş, Adalet Komisyonu Başkanı Kayhan Yıldırım, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Savaş, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Fahri Semiz, kurum müdürleri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ve dualarla başlayan yemekte bir konuşma yapan Vali Ergün, “Şehitlerimizin; canı pahasına koruduğu bu toprakların ve bu değerlerin manasını, her daim hissederek yaşadığımızı, bunun hepimiz için vatan borcu olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum.” dedi. Vali Ergün, “Devletimiz ve milletimiz; sizlerin kıymetini, değerini her zaman bilecek. Devletimizin şefkat eli daima siz emanetlerimizle birlikte olmaya devam edecektir. Çünkü sizler, en değerli varlıklarınızı; evlatlarınızı, eşlerinizi, kardeşlerinizi, kısacası en sevdiklerinizi, gözünüzden sakındıklarınızı; bu vatan için, bu millet için feda ettiniz. Bu fedakarlığın temeli, dünyanın en köklü devlet geleneğine, vatan sevgisine, en güçlü millî birlik ve beraberlik duygusuna sahip Türk vatandaşı olma özverisinden gelmektedir. Tarihte de, bugün ve gelecekte de bu özverimiz, bu duygularımız ışığında hepimizin kanının son damlasına, son nefesine alana dek daimi olacaktır. Mübarek Ramazan ayının sizlerin, ilimizin, milletimizin, tüm insanlığın hayırlarına vesile olmasını niyaz ediyor; siz en kıymetli emanetlerimize sağlık, afiyet ve huzur dolu bir ömür diliyorum.” dedi.
Turgutlu’da çocuk kültür sanat merkezinin ikincisi açıldı
18 Mart 2024 Pazartesi - 21:07 Turgutlu’da çocuk kültür sanat merkezinin ikincisi açıldı Turgutlu Belediyesi, okul öncesi eğitimi ve üç öğün beslenme programını ücretsiz verilerek Türkiye’de bir ilke imza attığı çocuk kültür sanat merkezinin ikincisini Albayrak Mahallesi’ne kazandırdı. Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın’ın göreve gelmesiyle birlikte hayata geçirdiği önemli eğitim projelerinin başında gelen, çocuk kültür sanat merkezinin ikincisi Albayrak Mahallesi’nde hizmete girdi. Mevcut düğün salonunun çocuk kültür merkezine dönüştürüldüğü projede; okul öncesi eğitim, üç öğün beslenme programı ve montessori eğitimi de ücretsiz verilecek. Albayrak Mahallesi Çocuk Kültür Sanat Merkezi Projesi’nin açılış töreninde konuşan Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, “Bölgedeki muhtarlarımızla bir istişare yaptık. Bozkurt Mahallesi, Yiğitler Mahallesi, Özyurt Mahallesi ve Albayrak Mahalle muhtarlarımız böyle bir çalışmanın yapılmasını istediler bizden. Düğün salonlarımızı da biliyorsunuz muhtarlarımıza tahsis etmiştik. Muhtarım dedi ki; ‘Başkanım, sen yer bulamıyorsun yer bırakmamışlar sana, düğün salonunu kreşe çevir’ dedi. Kendisi feragat etti, mahallesi ve bölgedeki hemşehrilerimiz adına. Mustafa Kemal Mahallesi’nde satın aldığımız bir arazi üzerine 2 yıl önce bir temel attık. 5 buçuk ayda inşaatını bitirdik ve faaliyete geçirdik. Orada Türkiye’de örneği olmayan bir uygulamaya imza attık. Her dönem 150 çocuğumuzu, 3 öğün yemek ücretsiz ve eğitimini ücretsiz vererek Türkiye’de bir ilki yaptık. Çocuk kültür sanat merkezine ekibimizle beraber gittiğimizde oradaki yapılan faaliyetleri gördüğümüzde inanın hepimizin gözleri doldu. Çok keyif aldık. Bugün de yine Turgutlu’da hiç örneği olmayan merkezimizin açılışını yapıyoruz. Neden örneği yok? Burada Montessori eğitimi vereceğiz. Malzemeleri ona göre alındı. İhtiyaç sahibi ailelerimizin çocuğuna yine 3 öğün yemeği ve eğitimi de ücretsiz vereceğiz. Allah nasip ederse de Nisan ayının sonu gibi burada eğitime başlayacağız. Burası Cumhuriyet çocuklarımıza emanet. Biz çocuklarımız için siyaset yapıyoruz. Çocuklarımızı iyi eğitmek, topluma yararlı birer birey haline getirmek zorundayız. Onun için de elimizden gelen bütün gayreti gösteriyoruz. Onun için biz bu tür projeleri üretmeye devam edeceğiz” dedi. Albayrak Mahalle Muhtarı Yalçın Sertel ise “Bu güzide yerimizi mahallemize kazandırmak adına büyük emekler sarf eden, bizlerin taleplerini kırmadan yerine getiren Sayın Belediye Başkanımız Çetin Akın’a huzurlarınızda bizatihi hem temsil ettiğim milletim adına, hem de şahsım adına teşekkürlerimi sunarım. Böyle güzide hizmetlerin de devamını getireceğine inanıyorum. Ve devamını da siz huzurlarınızda kendisinden bizatihi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, “Çetin başkanın yapmış olduğu hizmetler ortada. Yaptığı hizmetler yapacağı hizmetlerin de teminatı. Yıllar sonra Turgutlu’muza sosyal demokrat belediyeciliği, halkçı belediyeciliği yeniden getirdi başkanımız. Yapmış olduğu hizmetlerle siz Turgutlu halkı arasında bir gönül bağı oluşturdu. Ben başkanımızın vermiş olduğu sözleri bir bir yerine getirdiğini görüyorum. Başkanıma, ekibine, başkan yardımcılarıma, meclis üyelerime canı gönülden teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Çocuk kültür sanat merkezimizin Albayrak Mahallemize ve Turgutlu’muza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi. Albayrak Mahallesi Çocuk Kültür Sanat Merkezinin açılış töreni, kurdele kesimiyle sona erdi.
Büyükçekmece’de Ulusal Bağımsızlık ve Kuruluş Müzesi ile Atatürk Devrimleri Müzesi açıldı
18 Mart 2024 Pazartesi - 18:36 Büyükçekmece’de Ulusal Bağımsızlık ve Kuruluş Müzesi ile Atatürk Devrimleri Müzesi açıldı Büyükçekmece Belediyesi tarafından 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma Günü’nde Ulusal Bağımsızlık ve Kuruluş Müzesi ve Atatürk Devrimleri Müzesi’nin açılışı yapıldı. Programda konuşan Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, "Atatürk’ün en büyük eserimdir dediği ve bize emanet ettiği Cumhuriyet’i ve onun değerlerini, Atatürk ilke ve inkılaplarını ebedi olarak yaşatacağız" dedi. Büyükçekmece Belediyesi tarafından 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma Günü’nde Ulusal Bağımsızlık ve Kuruluş Müzesi ile Atatürk Devrimleri Müzesi’nin açılışı yapıldı. Büyükçekmece Kent Meydanı’nda yapılan açılış törenine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, eski bakanlar ve milletvekilleri ile çok sayıda vatandaş katıldı. “Çanakkale Zaferi birliğin, dirliğin, özgürlüğün vücut bulduğu bir ruhtur” Törende açılış konuşmasını yapan Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, “Çanakkale’de büyük bir destan yazdık. 18 Mart 1915 Çanakkale’yi geçmeye kalkan dünyanın en güçlü donanmasını boğaza gömdüğümüz gündür. Çanakkale Zaferi birliğin, dirliğin, özgürlüğün vücut bulduğu bir ruhtur. Kurtuluş Savaşı’nın ilham kaynağıdır Çanakkale. Türk milletinin tarihinde birlik ve beraberlik ve inançla emsalsiz bir fedakarlık örneği olan 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yıldönümünde, Cumhuriyetimizin temellerini atan başta Anafartalar kahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve aziz şehitlerimiz olmak üzere bu vatanı bu güne kadar ayakta tutan bayrak, devlet, din uğruna şehit olan bütün şehitlerimizin aziz hatırası önünde sevgiyle, saygıyla anıyoruz. Ruhları şad, mekanları cennet olsun. Bağımsızlık mücadelesiyle tüm mazlum uluslara ilham olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasını ve ideallerini yaşatma misyonu ile her yaşta vatandaşımızın gururla gözleri dolarak gezeceği, kendi alanında özgün içeriklerle donattığımız benzersiz iki örnek ile Atamızın doğduğu yer ve Cumhuriyeti kurduğu ilk meclis binamızın yan yana getirilmesinin coşkusunu, heyecanını sizlerle birlikte paylaşıyor ve yaşıyoruz. Gerçekleştirdiği devrimlerle ulusumuza demokratik bir Cumhuriyet ve aydınlık yarınlar armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk adımlarını attığı, ilk hayallerinin filizlendiği, umutlarının yeşerdiği Selanik’te doğduğu evin birebir benzerini inşa ederek müze haline getirdik. Tarihi bağları yeniden birleştirme, buluşturma, yeniden Cumhuriyet değerlerinin inşa edildiği bu büyük buluşma hepimizin gurur kaynağı olmuştur" dedi. Başkan Akgün, "Yüksek teknolojilerle donatılmış ilham verici bir atmosfere sahip bu müzeyi gezerken hologram teknolojisiyle Atatürk’ün yaşamına ait kesitlere, yaptığı devrimlere tanıklık ederek bu gururu birlikte yaşayacağız. Bütün vatandaşlar özellikle ilkokul, ortaokul, lise öğrencileri, genç nesil bu iki müzede başka bir dünyada gezecekler, Atasını ve Cumhuriyetini daha derin ifade edecek şekilde görecek ve yaşayacaklardır. Ulusal Bağımsızlık ve Kuruluş Müzesi milletin iradesini her şeyin üstünde tutarak, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ilkesiyle bir dönüşüm ve reform sürecini başlattığı, ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi binasının bire bir örneğini Ulusal Bağımsızlık ve Kuruluş Müzesi olarak hayata geçirdik. Eserin zemin katı ise bu ülkeyi emanet ettiği gençliğe Gençlik Merkezi olarak emanet ettik. Mustafa Kemal Atatürk’ün ve o dönemde mecliste görev alan milletvekillerinin heykelleri ile canlı bir tarih deneyimi sunuyor. Aziz Atatürk’ün ’En büyük eserimdir’ dediği ve bize emanet ettiği Cumhuriyet’i ve onun değerlerini, Atatürk ilke ve inkılaplarını ebedi olarak yaşatacağız" diye konuştu.
Çanakkale Savaşı’nda yüzlerce yaralı askerin tedavi edildiği hastane müzeye dönüştürüldü
18 Mart 2024 Pazartesi - 18:15 Çanakkale Savaşı’nda yüzlerce yaralı askerin tedavi edildiği hastane müzeye dönüştürüldü Edirne’nin Keşan ilçesinde Çanakkale Savaşı’nda cephede düşman ile çatışırken yaralanan yüzlerce askerin tedavi edildiği "Cephe Gerisi Hastanesi" müzeye dönüştürüldü. Çanakkale Savaşı’nda "Cephe Gerisi Hastanesi" olarak kullanılan hastane müzeye dönüştürüldü. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği ile Kent Müzesi’nin açılışı yapıldı. Müzenin açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, müzelerin kültürün hafızaları olduğunu belirterek, “Ezan için bayrak için topraklar için 18 Mart 1915’te şehadete yürüyen tüm şehitlerimiz için rahmet diliyorum. Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere toprak için can veren şehitlerimizin bizim için derin anlamı var. Bu insanlar eğitimi, yaşına bakmadan bu vatan için ölüme koşmaktan çekinmeyenler. Hala bu ülke, bu vatan için savaşan insanlar var. Zaferimizin 109. yılını kutluyoruz. Cephede savaşanlar kadar yaralıların tedavi edilip tekrar cepheye gitmesini sağlayan noktalar vardır. Bunların biri önünde durduğumuz menzil hastanemizdi. Bir binayı yaşatmak, kültür geçmişimizin izlerini planlamak kolay değildir. Bunlar kolay değil. Kültürümüzün hafızası müzelerdir. İçindeki her şey hiçbir zaman unutulmamalı. Burası sadece müze değil, kültür merkezi haline dönüşecek” dedi. Program, açılış kurdelesinin kesilmesi ve Kent Müzesi’nin ziyaret edilmesinin ardından sona erdi.
Çanakkale Savaşında yüzlerce yaralı askerin tedavi edildiği hastane müzeye dönüştürüldü
18 Mart 2024 Pazartesi - 17:45 Çanakkale Savaşında yüzlerce yaralı askerin tedavi edildiği hastane müzeye dönüştürüldü Edirne’nin Keşan ilçesinde, Çanakkale Savaşı’nda cephede düşman ile çatışırken yaralanan yüzlerce askerin tedavi edildiği "Cephe Gerisi Hastanesi" müze olarak açıldı. Çanakkale Savaşı’nda "Cephe Gerisi Hastanesi" olarak kullanılan hastane müzeye dönüştürüldü. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği ile Kent Müzesi’nin açılışı yapıldı. Kent Müzesi’nin açılışına katılan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, müzelerin, kültürün hafızaları olduğunu söyledi. Binanın açılış törenine konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, “Ezan için bayrak için topraklar için 18 Mart 1915’te şehadete yürüyen tüm şehitlerimiz için rahmet diliyorum Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere toprak için can veren şehitlerimizin bizim için derin anlamı var. Bu insanlar eğitimi, yaşına bakmadan bu vatan için ölüme koşmaktan çekinmeyenler. Hala bu ülke bu vatan için savaşan insanlar var. Zaferimizin 109. yılını kutluyoruz. Cephede savaşanlar kadar yaralıların tedavi edilip tekrar cepheye gitmesini sağlayan noktalar vardır. Bunların biri önünde durduğumuz menzil hastanemizdi. Bir binayı yaşatmak, kültür geçmişimizin izleri planlamak kolay değildir. Bunlar kolay değil. Kültürümüzün hafızası müzelerdir. İçindeki her şey hiçbir zaman unutulmamalı. Burası sadece müze değil kültür merkezi haline dönüşecek” dedi. Program açılış kurdelesinin kesilmesi ve Kent Müzesi’nin ziyaret edilmesinin ardından sona erdi.
Çanakkale var oluş ve diriliş destanıdır
18 Mart 2024 Pazartesi - 17:40 Çanakkale var oluş ve diriliş destanıdır Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, İlahiyat Fakültesi, Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi ile Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü tarafından 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi düzenlenen “Destansı Bir Zafer: Çanakkale” başlıklı panel ve konser gerçekleştirildi. Cumhuriyet Konferans Salonu’nda programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlhan Genç, Düzce Üniversitesi olarak tarihi zaferin yıl dönümüne bu programla katkı sağlamak istediklerini ifade ederek, Çanakkale Savaşları başta olmak üzere tüm şehitlerimize rahmet diledi. Açılış konuşması sonrasında program müzik ile devam etti. Düzce Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Müzik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Haluk Yücel, Ramazan Doğan ve Şahin Şengül tarafından icra edilen ve Çanakkale Türküsü başta olmak üzere günün anlamına yönelik birbirinden değerli eserlerin seslendirildiği konser ilgi ve beğeniyle takip edildi. Panelin oturum başkanlığını gerçekleştiren Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Sabit Dokuyan, dünya tarihinin en önemli deniz ve kara zaferlerinin başında gelen Çanakkale Zaferi’nin 109. yılını kutlayarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitlerimizi anmak ve bu zaferi kutlamak için bir araya geldiklerini dile getirdi. Programın ilk konuşmacısı Düzce Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Faruk Görgülü, “Çanakkale ve Şehitlik Ruhu” adlı sunumunda, tarihle bağını koparanların geleceğe emin adımlarla yürüyemeyeceğini hatırlatarak, tarih şuurunun önemi üzerinde durdu. Çanakkale Zaferi’ni yokluk içinde bir dönüm noktası, var oluş ve diriliş destanı, birlik ve beraberliğimizin sembolü şeklinde tanımlayan Dr. Öğr. Üyesi Faruk Görgülü, iman ve şehitlik duygusunu anlamadan bu zaferi anlamanın imkansız olduğuna vurgu yaptı. Programın diğer konuşmacısı Düzce Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü’nden Dr. Filiz Tapan, “Çanakkale Cephesinin Kadın Kahramanları” başlıklı konuşmasında, Çanakkale Savaşları’na katılan yabancı askerlerin mektuplarından ve verdikleri röportajlardan iktibas yaparak savaşan Türk kadınları hakkında bilgiler aktardı. Programın son konuşmacısı Kıbrıs Gazisi Bahattin Çelik ise Kıbrıs Barış Harekatı’nda gördüklerini, yaşadıklarını ve hissettiklerini duygusal bir biçimde ifade etti. Harekattaki izlenimlerini ve şahitlik ettiği tarihi anları paylaşan Bahattin Çelik, Anadolu coğrafyasının zor bir coğrafya olduğunu ve bedelinin de ağır olduğunu söyleyerek, bu bedeli ödememek için taklit eden değil, taklit edilen olmamız ve çok çalışmamız gerektiğinin altını çizdi.