POLİTİKA - 11 Aralık 2017 Pazartesi 19:33

2018 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı görüşmelerinde ‘Ataşehir’ tartışması

A
A
A
2018 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı görüşmelerinde ‘Ataşehir’ tartışması

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ataşehir Belediye Başkanlığı görevinden alınan Battal İlgezdi ile ilgili olarak, “Kim hırsızlık yaptıysa cezasını vermek temel sorumluluk.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ataşehir Belediye Başkanlığı görevinden alınan Battal İlgezdi ile ilgili olarak, “Kim hırsızlık yaptıysa cezasını vermek temel sorumluluk. Genel başkanınızı yanıltmayın, bu işin arkasından çekin” dedi. AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Muş da, “Millet sadece sizin laflarınıza mı bakacak, yoksa yolda yürüyüşünüze mi bakacak? Bugün konuşacağım, açıklayacağım. Ataşehir sizin yolda yürüyüşünüzün hikayesidir. Yarın iktidar olma durumunuz olursa nasıl Türkiye’nin tamamını Ataşehirleştireceğinizin bir hikayesidir bu” dedi.


2018 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı görüşmeleri TBMM Genel Kurulunda sürüyor. AK Parti grubu adına İstanbul Milletvekili Mehmet Muş ve Bingöl Milletvekili Cevdet Yılmaz konuştu. CHP’li Battal İlgezdi’nin İçişleri Bakanlığınca Ataşehir Belediye Başkanlığından uzaklaştırılmasına değinen Mehmet Muş, elindeki kağıtlarda CHP’li Battal İlgezdi döneminde inşası yapılan konutların yapılış sürecini anlattı. Muş, “Millet sadece sizin laflarınıza mı bakacak? İktidar olursanız ne yapacağınıza mı bakacak, yoksa yarın iktidar olduğunuzda yerelde yaptıklarınıza mı bakacak? Millet sadece sizin laflarınıza mı bakacak, yoksa yolda yürüyüşünüze mi bakacak? Bugün konuşacağım, açıklayacağım. Ataşehir sizin yolda yürüyüşünüzün hikayesidir. Yarın iktidar olma durumunuz olursa nasıl Türkiye’nin tamamını Ataşehirleştireceğinizin bir hikayesidir bu. Ataşehir İstanbul’un önemli şehirlerinden bir tanesi. Ataşehir, 2009 yılında ilçe oldu. Sayın Battal İlgezdi belediyi başkanı olmadan önce müteahhitlik yapıyordu” diye konuştu.



“Genel Başkan ‘ben maliyeciydim’ derse, bunlar da malı götürürler”


Mehmet Muş’un konuşması CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal tarafından kesildi. İçtüzükte yer alan usulleri hatırlatan Tanal, Muş’un konuşmasının bütçe görüşmeleri kapsamında olmadığına işaret etti. Bunun üzerine TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Tanal’ı ve itiraz eden diğer partilileri konuşmanın kesilmemesi gerektiği konusunda uyardı. Kahraman, Mahmut Tanal’a “Niye alınıyorsun?” diyerek Muş’un konuşmasına devam etmesini istedi. Muş’un konuşması sırasında CHP’den sık sık itirazlar geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına işaret eden Muş, “Genel Başkan ’ben maliyeciydim, malın nasıl götürüldüğünü bilirim’ derse, bunlar da malı götürürler” dedi.



“Yalancısınız, müfterisiniz”


Muş, konuşmasında şunları kaydetti:


“Burada şunu ifade etmem gerekiyor. İddia ortaya attılar, kul hakkından bahsediyorlar, haktan hukuktan bahsediyorlar. Burada kul hakkı yok mu? Ahlak nerede, namus nerede? Namustan, edepten neredesiniz? Sayın Kılıçdaroğlu bize hesap soracağınıza, git Battal İlgezdi’ye sor. Hesabı Battal İlgezdi’ye sor, sonra çık karşımıza. (Kılıçdaroğlu’nun belge iddiaları) O evraklar buraya gelecek. Bunları getirmediğiniz her gün yalancısınız, iftiracısınız. Ne dediler, belli tarihlerde milyonlarca dolar gitti dediler, belgelerini getirdiler mi? Getiremediler. Yalancılardır, müfteridirler. Namustan, hukuktan bahsedenler, bunların hesabını vereceksiniz. Burada dönen rakamlar, İSKİ’de dönenlerden misli misli fazladır. Bunlar tüyü bitmemiş yetimin hakkına girmedi mi? Bunların hesabını CHP verecek. Bunlar iktidara gelirse ne memleket, ne Türkiye ortada kalır.”



“Biz iktidar olursak, Türkiye’nin tamamını Ataşehir gibi yapacağız”


Bunun üzerine söz alan CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay, “Biz iktidar olursak Türkiye’nin tamamını Ataşehir gibi yapacağız. Biz, çağdaş kentin nasıl yaşatılacağını Ataşehir ve birçok kentte gösterdik. Biz, iktidara geldiğimizde emekli öğretmenleri dolar milyarderi yapamayız. Ne var bu gösterdiklerinde? Devletin belgesi İçişleri Bakanlığının, Danıştay’ın kararları var. Doğa Kolejinin hala iskanı yoktur, belediye başkanımız oraya 1 milyon TL ceza kesmiştir. Bahsettiğin yerin ortaklarından birisi de AK Partili Belediye Başkanının oğludur. Odakule’de de bir santim kaçak varsa gel ya sen ya ben milletvekilliğini bırakalım” dedi.



İçişleri Bakanı Soylu: “Genel Başkanınızı yanıltmayın, bu işin arkasından çekin”


İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da Altay’ın sözlerinin ardından söz alarak, “Bunlardan hiçbirisinin bir tek sadece 2013’te bir tevhitten dolayı biz soruşturma izni vermediğimizden dolayı dosya o dönemde düştü. Tevhitle ilgili mesele. Farklı partilerde olabiliriz, ne olursunuz bu işin arkasında durmayın. İçişleri Bakanlığının da bu konuda ortaya koymuş olduğu iradeyi ve değerlendirmeyi, biz size bu belgelerin içinde ne olduğunu teker teker göndeririz. Bu arzu ettiğimiz Türkiye’den bizi uzaklaştırır. Kim hırsızlık yaptıysa cezasını vermek temel sorumluluk. Genel başkanınızı yanıltmayın, bu işin arkasından çekin” diye konuştu.


Bu açıklamaların ardından CHP sıralarından itiraz sesleri yükseldi. Süleyman Soylu ve Mehmet Muş’un Ataşehir konusunda yaptığı açıklamalar CHP tarafından eleştirildi. Genel Kurulda kısa süreli bir tartışma yaşandı. TBMM Başkanı İsmail Kahraman, oturuma 10 dakika ara verildiğini belirterek, ‘grup başkan vekilleri ile görüşme yapalım’ önerisinde bulundu. Genel Kurula bunun üzerine 10 dakikalık ara verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Terör örgütü PKK Avrupa’nın başına bela oldu PKK/KCK’lı terörist ve sempatizanları, çıkardıkları şiddet olayları ile Avrupa ülkelerinin başına bela oldu. Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan habere göre, Belçika ve Fransa’da eş zamanlı gerçekleştirilen operasyon sonucu 8 PKK/KCK’lı gözaltına alındı. 8 kişiye yöneltilen suçlar, ‘terör eylemleri hazırlamak ya da finanse etmek, bir terör örgütünü finanse etmek için para sızdırmak veya sızdırmaya teşebbüs etmek için komplo kurmak’ olarak açıklandı. Belçika polisinin PKK/KCK’nın Belçika merkezli Sterk TV ve Medya Haber TV kanallarının stüdyolarına düzenlediği operasyonda doküman ve teknik malzemelere el konuldu. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, eş zamanlı olarak Fransa’da da PKK/KCK’ya müzahir Drancy Demokratik Kürt Toplum Merkezi’ne ve üyelerin evlerine operasyon düzenlendi. Söz konusu operasyonun örgüte karşı Avrupa ülkelerinin attığı adımların somutlaşması açısından önem arz ettiği belirtildi. Avrupa’da PKK/KCK yapılanması nasıl çoğaldı? Avrupa, PKK/KCK tarafından Türkiye’ye karşı stratejik bir cephe olarak görülmekle birlikte lojistik, finansman ve kadro temini için önemli alanlardan biri. Avrupa’da örgütün bu yapısının oluşmasında AB ülkelerinin sessiz kalarak, yer yer destek olduğu ifade ediliyor. PKK/KCK, Avrupa Birliği ülkelerinde terör örgütleri listesinde yer alıyor. Kürtlerin sözde ezilen halk olarak yaptıkları algı politikası ve AB’deki ilgili kurum ve kuruluşlar ile siyasi çevreler içinde oluşturulan diplomasi Avrupa kamuoyunda karşılık bulurken, AB’ye üye birçok ülkenin örgüte karşı gerekli adımları atmaması da örgütün Avrupa’da sesinin yükselmesinde ve daha cüretkâr davranabilmesinde etkili oldu. Avrupa’da artan PKK/KCK şiddeti PKK/KCK, propaganda faaliyetlerini daha çok Avrupa’da Kürt nüfusunun yoğun olduğu Almanya, Fransa, Avusturya, İsviçre ve Hollanda gibi ülkeler ile örgütün faaliyetlerinin merkezi olması sebebi ile Belçika’da gerçekleştiriyor. Bununla birlikte Avrupa’da geniş bir alana yayılmış olmanın verdiği avantaj da her eylem ve etkinlikte kullanılıyor. Avrupa sınırları içinde düzenledikleri eylemler sırasında ivedi bir şekilde organize olup, şiddet içeren girişimlerde bulunabilen örgüt üyeleri, güvenlik güçleri ile çatışıp çevreye zarar verebiliyor. Tüm bunlara Avrupa makamları tarafından göz yumulurken, ancak son zamanlarda PKK/KCK yüzünden artan şiddet olayları Avrupa ülkelerine bile “dur” dedirtti. Avrupa makamlarından PKK/KCK’ya karşı tepkiler arttı Belçika’da yaşanan PKK/KCK’nın kızıştırdığı son olaylar ve bu olayların diğer Avrupa ülkelerine de sirayet etmesi ile Avrupa ülkeleri, görmezden geldikleri PKK/KCK şiddetine karşı adım atmaya başladı. Özellikle Belçika’da Türk kökenli nüfusa yönelik şiddet olaylarının artması, bu olaylarda güvenlik güçlerinin yetersiz kalması, PKK/KCK’ya müzahir basın organlarında manipülatif haberlerin yapılması Avrupa vatandaşlarının da tepkisine neden oldu. PKK/KCK’nın asıl hedefindeki Türkler ise Türk siyasetçilerinin telkinleri ile sakinliklerini hep koruyarak, şiddet olaylarından kaçınmaya çalıştı. Olayların artması sonucu Belçika Başbakanı Alexander De Croo yaptığı basın açıklamasında, “PKK/KCK lehine gösteriler kabul edilemez. Belçika’da fikir özgürlüğü garanti altındadır ancak terör örgütü PKK/KCK lehine ifadelere tolerans gösterilemez. Zira Kürt sorununa sempati duymak farklı bir şeydir” ifadelerini kullandı. Belçika Federal Adalet Bakanı Paul Van Tigchelt’ten de benzer bir açıklama geldi. Van Tigchelt, “Belçika için PKK/KCK, açık şekilde bir terör örgütü olarak kabul edilmektedir. Bu kırmızı çizgimizdir. Bu bağlamda PKK/KCK’nın Belçika’daki faaliyetleri kabul edilemez” dedi. Avrupa, PKK/KCK şiddetinin giderek artmasından endişe ediyor Belçika’da yaşanan olaylardan sonra Avrupa makamları PKK/KCK sempatizanları nedeni ile şiddet olaylarının artmasından endişe ediyor. Örgüte müzahir basın-yayın organlarında yaşanan şiddet olaylarının işlenme şekli ile Avrupa’daki örgüt yandaşlarını şiddete teşvik etmesi tedirginliği de arttı. Bu yayınlar yüzünden özellikle örgüte müzahir genç kesimin zaman zaman şiddet içerikli eylemlere başvurmasından korkuluyor. PKK/KCK, Avrupalı gençlerden örgüte adam devşiriyor Türkiye’de geçmişte olduğu kadar kolay kadro bulaman PKK/KCK, Avrupa’da Türk milliyetçileri ile Kürtlerin çatışmasını ön plana çıkararak gençlerden kadro temin edebilmek için bir zemin oluşturuyor. Kürt gençleri militarize eden örgüt, olaylara karışan ve adli yaptırım uygulanacak Kürt gençlerini örgüte sığınabileceği vaadiyle kandırıyor. Türkiye’den uzak ve PKK/KCK gerçeğinden habersiz Kürt gençlerini politize eden örgüt, “örgütsel bilinç” kazandırmaya çalışıyor.