GENEL - 26 Ağustos 2017 Cumartesi 09:47

Akıllı telefonlar yeni hastalık ortaya çıkardı: "Mesaj boynu"

A
A
A
Akıllı telefonlar yeni hastalık ortaya çıkardı: "Mesaj boynu"

Uzmanlara göre, özellikle mesaj yazarken boynun uzun süreli olarak 45 derece açıyla tutmak boyuna binen yükü artırarak yaygın bir rahatsızlık oluşturuyor.

Uzmanlara göre, özellikle mesaj yazarken boynun uzun süreli olarak 45 derece açıyla tutmak boyuna binen yükü artırarak yaygın bir rahatsızlık oluşturuyor. Medicana International Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Rıdvan Alaca, uzun süreli akıllı telefon kullanımının oluşturduğu rahatsızlığı "mesaj boynu" olarak adlandırdı.


Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Rıdvan Alaca, "Grafi ile görüntülendiğinde boyun tipik olarak arkaya doğru bir eğim yapar. Ancak her gün öne eğik şekilde saatlerce telefonlarına bakan kişilerde bu eğim düzleşir veya tersine döner. Ve hastalar bize geldiğinde şiddetli ağrı ve disk sorunlarından yakınır halde oluyorlar. Günümüzün telefon kullanım alışkanlıkları ile 8 yaşında bir çocuk 28 yaşında ameliyat mı olacak? Bu durumun normal anatomiyi ne kadar etkileyeceğini, bütün gün telefonlarla oynayan omurgaları daha tam gelişmemiş ve büyümekte olan çocukların ve gençlerin ilerideki hayatlarına nasıl yansıyacağını bilemiyoruz" ifadelerini kullandı.


İnsanların internette dolaşırken veya video izlerken değil de özellikle mesaj yazarken aşağıya doğru baktığına işaret eden Alaca, "Çalışmalarda insanların boyunlarını 45 derece açıyla tuttukları, otururken bu açının ayakta durmaya göre daha da kötüleştiği gösterilmiştir. Daha öne eğilmiş açılarda boyunun daha kötü etkilendiği aşikardır. Karşıya bakılan nötral pozisyonda kafanın ağırlığı 5-6 kilogram iken, 15 derece öne eğilmeyle bu ağırlık 13 kilogram olmakta, başın öne eğilme açısı arttıkça boyuna binen yük artmaktadır. 60 derecelik bir öne eğilme açısıyla yük 30 kilograma kadar çıkmaktadır" dedi.


Prof. Dr. Rıdvan Alaca, ’mesaj boynunu’ önlemek için bazı basit yaşam tarzı değişiklikleri önerdi. Buna göre; mesaj yazarken telefon yüz veya gözler hizasında tutulmalı. Omurga için daha simetrik ve rahat pozisyon sağlamak için iki el ve her iki başparmak kullanılmalı. Daha sık dinlenme araları vermeli. Boyun ve omuz kaslarını güçlendirmeli. Postür ve germe egzersizleri ihmal edilmemeli. Yatağa sırtüstü uzanıp, kenarda başı aşağıya sarkıtarak boyunda normal eğimi düzeltmeye çalışmalı. Otururken kulaklar omuz seviyesinin yukarısında olacak şekilde boyun ve omurga dik tutulmalı.


Dr. Rıdvan Alaca, "Bir arkadaşınızdan siz mesaj yazarken vücut üst kısmınızın fotoğrafını çekmesini isteyin. Bu fotoğrafı telefonunuzda duvar kağıdı veya ekran koruyucu olarak kullanın. Bu fotoğraf size sıkça kısa aralar vermenizi hatırlatacak ve dokularınızın kendisini toparlaması böylece mümkün olabilecektir" önerisinde bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.