ASAYİŞ - 27 Nisan 2024 Cumartesi 12:45

Arkadaşını uyuşturucu meselesi yüzünden başından vuran sanığa müebbet talebi

A
A
A
Arkadaşını uyuşturucu meselesi yüzünden başından vuran sanığa müebbet talebi

Ankara eski Tren Garı önünde alacak verecek meselesi nedeniyle Tayfun Kayın’ı başından vurarak öldüren İrfan Öztaş hakkında ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası talebiyle iddianame hazırlandı.


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma çerçevesinde sanık İrfan Öztaş, Çankaya’da olayda kullandığı tabanca ile yakalanarak gözaltına alındı. Sağlık muayenesinin ardından adliyeye sevk edilen Öztaş çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanarak cezaevine gönderildi.



“Senet üzerinde oynayıp beni borçlandırdı”


Savcılıkta verdiği ifadesinde, maktul Tayfun Kayın’ı geçmişten tanıdığını iddia eden sanık İrfan Öztaş, “Tayfun Kayın’a uyuşturucu madde getirmesi için para verdim. Tayfun uyuşturucu madde getirmedi. Beni dolandırdı. Benden 30 bin liralık senet aldılar. Bu senet üzerinde oynama yaparak 30 milyon lira borçlandırdılar. Mal varlıklarıma tedbir koyuldu. 6 tane arsa, 1 tane ev ve aracımı bana uyuşturucu kullandırarak imzamı alıp elimden aldılar. Şikayetçi oldum, tanımadığım iki şahıs benim şikayetimi geri çekmem konusunda sürekli tehdit etti” iddialarına yer verdi.


Olay günü, Kayın’ın kendisine ağır küfürler ettiğinden dolayı onu dövmek istediğini söyleyen sanık Öztaş, silahın nasıl patladığını anlayamadığını da sözlerine ekledi.



“Öldürme kastı olsaydı, tüm kurşunları ateş ederdi”


Başsavcılık tarafından hazırlanan iddianameye karşı sanık avukatı Ali Erdem ise, “Müvekkil ile maktul arasında geçmişe dayalı bir husumet bulunmaktadır. Buna rağmen müvekkilim direkt olarak ateş etmemiştir. Arbede sırasında silah ateş almıştır. Müvekkilimin öldürme kastı olsaydı, silahındaki tüm kurşunları ateş ederdi. Kasten öldürme kastı yoktur” ifadelerine yer verdi.


Olayla ilgili soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı. İddianamede tutuklu sanık İrfan Öztaş hakkında, ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası, ‘ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma’ suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası talep edildi.



Olayın geçmişi


Olay 13 Mayıs 2023 tarihinde Ankara eski Tren Garı önünde meydana geldi. İddianameye göre tutuklu sanık İrfan Öztaş, arkadaşı Murat B.’ye uyuşturucu maddeye ihtiyacı olduğunu söyledi. Ardından Murat B., daha önceden uyuşturucu madde aldığı Tayfun Kayın’ı aradı. Kayın’ın geldiğini gören Öztaş belinden silah çıkarttı. Silahı gören Kayın, ticari taksiye binerek olay yerinden uzaklaştı. Öztaş yanına Murat B.’yi alarak Kayın’ı takip etmeye başladı. Takip sonucu trafik ışıklarında Kayın’ı yakalayan Öztaş, tekrardan silahına davrandı. Kayın taksiden inerek Ankara Tren Garı’na kaçtı. Silahıyla birlikte eski Tren Garı’na giren Öztaş, Kayın’ı yakalayarak darbetti. Tartışma sonucu Öztaş’ın belindeki silahı ateş alırken, Kayın başından vurularak yere yığıldı. Olayın ardından çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Yapılan tüm müdahalelere rağmen Kayın, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli DSO Başkanı Kasapoğlu; “Avrupa Birliği’nin Türkiye için önemli bir partner olduğuna inanıyoruz” Denizli Sanayi Odası (DSO) Yönetim Kurulu Başkanı Selim Kasapoğlu, Avrupa Günü mesajında; “Avrupa Birliği’nin Türkiye için önemli bir partner olduğuna inanıyoruz” dedi. 9 Mayıs Avrupa Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan DSO Başkanı Selim Kasapoğlu, “Avrupa’nın birlik, barış ve refahının simgesi olan ’Avrupa Günü’nü kutluyoruz. Avrupa Günü bu yıl ‘Ortak Değerlerimiz, Ortak Geçmişimiz’ ve ‘Birlikte İnşa Ettiğimiz Barış ve Refah’ sloganları ile tüm Avrupa ve ülkemizde kutlanıyor. 1950 yılında Robert Schuman’ın vizyoner önerisiyle başlayan bu yolculuk, bugün bizi bir araya getiren değerler ve ortak hedefler etrafında kenetlenmemizi sağlamıştır. Avrupa Günü, birlikte daha güçlü olduğumuzu ve ancak birlikte hareket ederek zorlukların üstesinden gelebileceğimizi hatırlatmaktadır. Bugün, 74 yıl önce atılan temellerin üzerine inşa edilen Avrupa Birliği’nin, siyasi ve ekonomik entegrasyonunun yanı sıra, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi temel değerlerin de savunucusu olduğunu anlatan önemli bir gün. Avrupa Birliği’nin Türkiye için önemli bir partner olduğuna inanıyoruz. Ülkemizin kalkınması ve refahı için AB ile olan ilişkilerimizin daha da güçlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Denizli, ihracatçı bir şehir olması sebebiyle Avrupa ile yakın ilişki kuran illerin başında geliyor. Denizli ihracatının büyük kısmının Avrupa Birliği üyesi ülkelere yapıldığı gerçeğinden hareketle, ticaret başta olmak üzere hem kültürel hem de sosyal ilişkilerimiz oldukça kuvvetli. Denizli Sanayi Odası olarak, Avrupa Birliği ile olan ilişkilerimize büyük önem veriyoruz. Bu çerçevede, üyelerimizle birlikte Avrupa pazarına erişimlerini kolaylaştırmak ve AB ile iş birliğini geliştirmek için aktif bir şekilde çalışıyoruz. Sanayimizi, ekonomimizi ve toplumumuzu daha ileriye taşıyacak projelerde Avrupa Birliği ile iş birliği içinde olmaktan mutluyuz. Bu hususta, AB Türkiye Delegasyonu ile 1997 yılından beri var olan ortaklık çerçevesinde Türkiye’deki 19 şehirden biri olarak Denizli’de ve Odamız bünyesinde AB Bilgi Merkezi’ne ev sahipliği yapıyoruz. Bu birliktelik ile AB ülkeleri ve kurumları ile iş birliklerimizi hem DSO hem de ilimiz adına güçlendirecek çalışmalar yürütüyoruz. Avrupa Günü’nün, barış, demokrasi ve refahın tesis edilmesine ilham kaynağı olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
İstanbul Cem Garipoğlu’nun otopsi görüntülerini inceleyerek rapor hazırlayan bilirkişinin trafik polisi olduğu iddia edildi Münevver Karabulut’u canice katleden ve cezaevindeyken intihar eden Cem Garipoğlu’nun otopsi görüntüleri inceleyerek rapor hazırlayan bilirkişinin trafik polisi olduğu iddia edildi. Konuyla ilgili olarak Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir bilirkişinin trafik polisi olduğuna dair bir belge yayınladı. Münevver Karabulut’u 3 Mart 2009 tarihinde canavarca hisle ve hunharca öldüren Cem Garipoğlu, 2014 yılında Silivri’de kaldığı koğuşta intihar etmişti. Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi avukatları aracılığıyla fethi kabir işlemi yapılmasını talep etmiş ancak bu talep Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından reddedilmişti. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan Cem Garipoğlu’nun otopsi sırasında yapılan işlemlerine ait fotoğraflar ve video kayıtlarının hazırlanıp gönderilmesi istenerek dosyaya bilirkişi atanmıştı. Cem Garipoğlu’nun otopsi görüntülerini inceleyerek rapor hazırlayan bilirkişinin trafik polisi olduğu iddiası olaylara yeni bir boyut kazandırdı. Konuya ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir “Tam 15 yıldır Münevver Karabulut cinayetinde mağdur aile vekilliği yapıyoruz. Bu süreçte Adli Tıp Kurumunda, kollukta ve yargıda kamuoyunun da yakından takip ettiği birçok ihmal yaşandı. Türkiye bir haftadır Cem Garipoğlunun adli tıptaki fotoğraflarını ve bilirkişi incelemesini konuşuyor. Peki kim yaptı bu incelemeyi? Hepimiz Adli tıp uzmanı veya bir doktor demeliyiz. Fakat adli tıp görüntülerinin dökümünü yapan ve raporu hazırlayan Trafik Polisi. Bu raporun akademik ve bilimsel perspektifi ve saygınlığı tartışılır haldedir. Otopsi görüntülerinin dökümünün bir adli tıp uzmanı yerine trafik polisine yaptırılması hukuken ve fiilen kabul edilemez. Hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız.” ifadelerini kullandı.