SAĞLIK - 17 Nisan 2024 Çarşamba 14:00

Bakan Koca: "İkinci kez randevuya gelmeyenlere 15 gün boyunca bütün branşları kapalı hale getireceğiz"

A
A
A
Bakan Koca: "İkinci kez randevuya gelmeyenlere 15 gün boyunca bütün branşları kapalı hale getireceğiz"

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, randevu sorununu çözmek için alınacak olan yeni tedbirlere ilişkin, "Yakında devreye girecek yöntemle iki randevusunu aldığı halde ikinci kez randevusuna gelmeyenlerin randevu almasını 15 günlük zaman dilimi için bütün branşlara randevuya kapalı hale getireceğiz" dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Beştepe’de düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’nın ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Koca, hastanelerde yaşanan randevu aksaklıkları ve kapasite sorunlarının en önemli konular arasında yer aldığını ifade ederek, "İl, hastane ya da branş bazında yaşanan sorunları biliyoruz. Bununla ilgili hastane yöneticilerimiz de yoğun çalışma içerisinde. Hatırlarsanız bir ay sonra tedbirlerin kademeli şekilde hayata geçirileceğini ve yaptırımların arttırılacağını söylemiştim. Sorun yaşadığımız branş ve hastaneleri tek tek çalışıyoruz. Artan bir talep var. Buna karşılık kapasitemizi de artırıyoruz. Hekim sayımızın artan talebi karşılaması da son derece önemli. Bu bakımdan yetiştirmemiz gereken hekim ve uzman hekim sayısı çok önemli. Geleceğe matuf bu önemli tedbiri zaten almıştık. En son yan dal uzmanlıkları için de gereken iyileştirmeleri yaptık ancak bir de mevcut kapasitenin yeterince verimli kullanılamaması sorunu var. Bunun bir tarafı kapasiteyi belirleyen hastanelerimiz, diğer tarafı randevu alıp randevusuna gelmeyenlerin sebep olduğu atıl kapasite. Bunun için ilk tedbirleri almıştık. Şimdi yeni yaptığımız analizler bazı zorunlulukları işaret ediyor. Önümüzdeki haftalar kademeli şekilde yeni tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

"İkinci kez randevuya gelmeyenlere 15 gün boyunca bütün branşları kapalı hale getireceğiz"

Bir muhabirin ilk tedbirin ne olacağını sorması üzerine Bakan Koca, "Bir önceki yıl randevu alıp gelmeyenlerin sayısı 23 milyondu. Randevu aldığı halde gelemeyenlerin sayısı; 2024 yılının Ocak, Şubat, Mart dönemini kapsayan 3 aylık zaman diliminde de 6 milyon kişi oldu. Randevu alıp gelmeyenlerin 15 gün içinde yeniden randevu almasını kısıtladık. Bu durum randevu sadakat oranını artırdı. Ancak, randevu alanların son dakikaya kadar randevu iptal edilebilmesi mümkündü. Son anda da olsa randevusunu iptal edenler kısıtlanmıyordu. Bu durumda kısıtlı duruma düşmemek için randevusuna gelmeyecekse bile son anda iptal edenlerin oranında artış oldu. Bu durumda o kapasite yine kullanılamaz durumda kalıyor. 25 milyon tekil vatandaş, 81 milyon randevusunu son dakikalarda iptal etmiştir. Bu boşluklara yeni randevu veremediğimiz için 17 milyon randevu kapasitesi atıl kalıyor. Buna atıl kapasiteyi kullanabilmek için ’randevuma geleceğim’ onayı alacağız. Randevu sahiplerinin bu onayı randevudan önceki gün 23.59’a kadar vermesi gerekecek. Onaylanmamış randevular için yerine bir başkasına randevu vereceğiz. Böylece son dakika iptalleri ile oluşan atıl kapasiteyi verimli şekilde kullanacağız. Bugünkü verilere göre yüzde 20 kapasite artışına karşılık geliyor. Randevu alıp onay verdiği halde gelmeyenler için aynı branşta hiçbir hekime ve sağlık tesisine müracaat edilemeyecek. Aynı klinikten mükerrer randevu alınamayacak. Yakında devreye girecek yöntemle iki randevusunu aldığı halde ikinci kez randevusuna gelmeyenlerin randevu almasını 15 günlük zaman dilimi için bütün branşlara randevuya kapalı hale getireceğiz. Uygulama ilerledikçe ilave tedbirler almaya da devam edeceğiz" açıklamasında bulundu.

"Geliştireceğimiz insülin sensörü ücretsiz olacak"

Diyabet sensörü kullanımının diyabeti kontrol altında tutma konusunda önemli etkileri olduğunu dile getiren Koca, sözlerine şöyle devam etti:

"Ancak sensörler ithal ve maliyeti de oldukça yüksek. Tip-1 diyabetli bütün vatandaşlarımıza sensörü ücretsiz vermek istiyoruz. Takipte kullanım kolaylığı var ve güvenilir veri toplanıyor olması açısından özellikle çocuk yaş grubunda çok avantajlı. Sensörü yerlileştirmeye başladık ve laboratuvar ortamında üretimi gerçekleştirildi. Seri üretim hazırlığı yapılıyor. Pilot üretimle beraber gerekli deneyler ve klinik kullanıma girecek. Yasal izin ve belgelerini de aldıktan sonra, önümüzdeki 6-7 hafta içerisinde klinikte kullanımına başlamak istiyoruz. Bütün tip-1 diyabetlere, başta çocuklar olmak üzere ulaştırmak istiyoruz. Geliştirdiğimiz sensör, değer bazında yüzde 90 yerli olacak."

Öte yandan Bakan Koca, yerli üretimi yapılmak istenen diyabet sensörünün ücretsiz olacağını ve kademeli olarak kullanıma alacaklarına dikkati çekti.

Muhammed Musab Gümüşer

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu Kadın kasap Ordu’da 8 yıl önce kanser hastalığı nedeniyle eşini kaybeden Saniye Bayburt, kocasından miras kalan kasap dükkanını kızları ile birlikte işletiyor. Bayburt, eşinin mirasını en güzel şekilde yaşatmak için ailecek çalıştıklarını belirtiyor. Fatsa ilçesi Yalıköy Mahallesi’nde yaşayan Saniye Bayburt, evlendiklerinde kasap olan eşinin yanına yardıma giderek, bu işi öğrendi. Sonrasında kendilerini ait işyerini açan çift, bir süre bu şekilde çalıştı. Ancak Saniye Bayburt’un eşi 8 yıl önce kanser hastalığı nedeniyle hayatını kaybetti. Eşinin yıllardır işlettiği kasap dükkanını kapatmak yerine kızları ile birlikte devam ettirmeyi düşünen Saniye Bayburt, kocasının mirasını kızlarını ile birlikte başarılı bir şekilde yürütmenin haklı gururunu yaşıyor. Kızları ile birlikte işyerinde müşterilere hizmet veren Bayburt etleri parçalıyor, pişiriyor ve servis ediyor. Çocuklarının da baba mirası bu işte çalışmasının kendisini mutlu ettiğini söyleyen Bayburt, dışarıdan işçi almadıklarını, kimi zaman torunlarının da iş yerinde vakit geçirdiklerini belirtiyor. “Burası eşimden bize emanet” Eşinin vefatından sonra iş yerini çalıştırmayı sürdürdüklerini ve dışarıdan işçi almadıklarını söyleyen Saniye Bayburt, “Evlendiğimizde eşim kasaptı, onunla beraber yardım için çalışarak bu işi öğrendim. Bu iş yerini açtığımız yıl eşim rahatsızlandı, 4 sene 2 ay yaşadı, sonrasında vefat etti. Ben de bırakmaktansa kızlarımla birlikte devam etmeye karar verdim. Eşim vefat edeli 8 yıl oldu ve o günden bu yana kızlarımla birlikte işyerimizi çalıştırıyoruz. Dışarıdan işçi almadık, kimi zaman torunlarım da yardımcı oluyor, hep birlikte çalışıyoruz. Burası eşimden bize bir emanet, o nedenle devam ettirmek istiyorum” diye konuştu. “İnsanlar kasap reyonunda bizleri görünce şaşırsa da olumlu tepkiler alıyoruz” Saniye Bayburt’un kızı Betül Ünlü ise çocukluğundan itibaren babalarının yanında olduklarını ve bu işi yaptıklarını söyledi. Babasının vefatının ardından annesi ile birlikte baba mirası işyerini çalıştırmayı sürdürdüklerini ifade eden Ünlü, “Güzel ilerliyor, bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Babamın emanetini güzel bir şekilde sürdürdüğümüzü düşünüyoruz. Bazı müşterilerimiz kasap olarak kadınları görünce şaşırıyor ama güzel de yorumlar alıyoruz, o nedenle mutlu oluyoruz” şeklinde konuştu.