Bulaşıcı bir hastalık olmamasına karşın yaygınlığı nedeniyle bir salgın kadar hayatı etkileyen diyabette uygun hastaların cerrahi ile sağlığına kavuşabildiğini belirten Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Fahri Yetişir, "Günümüzde artan doğal olmayan gıdaların tüketimiyle ince bağırsaktan salgılanması gereken hormonlar salgılanamıyor. Bunlar şişmanlık ile şeker hastalığının oluşmasını engellemede önemli rol oynayan hormonlar. Bununla birlikte obezite ve diyabet çağımızın sorunu olarak ortaya çıkıyor. Ayrıca şişmanlık şeker hastalığını, şeker hastalığı da şişmanlığı artırıyor" dedi.
Değişen hayat şekli ve çevresel faktörler sonucu insanların artık daha az hareket ettiğini ve dengesiz beslendiğini belirten Medicana International Ankara Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Fahri Yetişir, doğal gıda ürünlerinin piyasada giderek azalması da bu faktörlere eklenince sağlıksız insanlar ve toplumun ortaya çıktığını bildirdi. Kontrol edilmemiş şeker hastalığının her geçen an bir organımıza belki de geri dönüşü olmayacak şekilde zarar verme tehdidi içerdiğine dikkat çeken Yetişir, bu nedenle diyabette uygunluğu halinde hastalara cerrahiyi çözüm olarak sunduklarını kaydetti. Dr. Yetişir, "metabolik cerrahi" olarak adlandırılan ve laparoskopik, yani kapalı cerrahi şeklinde de yapılabilen bu ameliyatın şişman tip 2 şeker hastaları için uygun olabildiğini söyleyerek şöyle devam etti:
"Bu ameliyatların ardından yiyecekler sindirilmeden ince bağırsağın son kısmına gönderiliyor ve vücut ’çok yedin’ algısıyla sindirmeye yönelik metabolizmayı düzenlemeye başlıyor. Normal şartlarda salgılanması gereken hormonlar salgılanarak başlıca şu dört mekanizma ile kan şekeri düzenleniyor; pankreastan kan şekerini düşürmeye yarayan insülin hormonunun salgılanması artıyor. Karaciğerde şeker yapımı ve kana geçen şeker miktarı azalıyor. Kas ve yağ gibi çevresel dokularda şeker kullanımı artarak kandaki şeker oranı azalıyor. Çabuk doyma hissi vererek yemeklerle alınan besin miktarı ile şeker miktarı azalıyor. Doğru hastaya yapıldığında yüksek oranda başarı sağlanıyor."
Doç. Dr. Fahri Yetişir, şeker hastalığı ameliyatı sonrasında hap ve insülin iğnelerinin tam olarak bırakılması ya da azaltılmasının mümkün olduğunu, kan şekerinin yüksek seyretmesi nedeniyle hastanın karşılaşacağı göz, böbrek, nörolojik problemler, kalp ve damar sorunlarının da geride bırakılabildiğini ifade etti. Yetişir, "Şeker hastalığının yanında var olan şişmanlık, tansiyon yüksekliği, uyku apnesi, kolesterol yüksekliği, koroner arter hastalığı ve polikistik over sendromu gibi çoğu hastalığın ortadan kaldırılması mümkün" dedi.
"Obezite cerrahisinden daha başarılı oluyor"
Şişmanlık ameliyatı ile hastanın kilo vermesinin yanında şeker hastalığında da belirli bir oranda düzelme olduğunu belirten Yetişir, şeker hastalığı ameliyatı ile şeker hastalığından kurtulma şansının çok daha yüksek olduğunu vurguladı. Dr. Yetişir, "Şişmanlık ameliyatı, özellikle emilim bozucu ameliyat yapılan (gastrik bypass gibi) hastalarda bu bozukluk nedeniyle demir, kalsiyum, vitamin B12 gibi birçok vitamin, protein emiliminde daha çok sorun olur. Ömür boyu bu nedenle eksikliği olan maddeler için takviye tedavileri almak ve yakın takip gerekir. Şeker hastalığı ameliyatında ise emilim bozukluğu ile çok daha az karşılaşıyoruz. Ayrıca kısıtlayıcı türünde şişmanlık ameliyatı (tüp mide) yapılan hastalarda şeker hastalığından kurtulma oranı daha az oluyor" diye konuştu.
