GENEL - 16 Ağustos 2018 Perşembe 13:31

Prof. Dr. Nevin Şanlıer’den Kurban Bayramı’nda beslenme önerileri

A
A
A
Prof. Dr. Nevin Şanlıer’den Kurban Bayramı’nda beslenme önerileri

Lokman Hekim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof.

Lokman Hekim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nevin Şanlıer, Kurban Bayramı’nda beslenme, et tüketimi ve etin saklanmasıyla ilgili önerilerde bulundu.


Kurban Bayramında beslenme, et tüketimi ve kurban etinin saklanmasına ilişkin önerilerde bulunan Lokman Hekim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nevin ŞANLIER, kırmızı et tüketiminin Avrupa ülkelerinde yıllık kişi başına 60-100 kilogram, Türkiye’de ise yaklaşık 20 kilogram olduğunu belirterek, “Sağlıklı beslenmenin bir parçası olan et tüketimi, Kurban Bayramı ile artmaktadır. Kırmızı et iyi kalitede protein içermektedir. Aynı zamanda demir, çinko, fosfor, B12 ve A vitamininden zengin bir besindir. Etlerin kesiminden pişirilmesine kadar her aşamada sağlığı tehdit edici risklere karşı çeşitli önlemler alınmalıdır” dedi.


Prof. Dr. Şanlıer, önerilerini şöyle sıraladı:


“Kurbanlığı satın almadan önce veteriner kontrolünden geçtiğine emin olun. Kurban bayramında kesilen hayvanların kesimden önce ve kesimden sonraki muayenelerinin veteriner hekimler tarafından yapılması sağlanmalıdır. Veterinerler kurbanlık hayvanı sağlık ve besi derecesi bakımından muayene etmektedir.”


“Kesim alanlarının ve aletlerinin hijyeni önemlidir. Kesim yapılacak alanların hijyenik ve yeterli havalandırma koşullarına sahip olması gerekir. Sağlık ve hijyen kurallarına uyulmaması, personelin eğitimsizliği vb sebeplerden dolayı kurbanlık hayvanlardan elde edilen et ve diğer yenilen kısımlar insan sağlığı için tehlikeli olabilmektedir. Kurban Bayramında hayvan kaynaklı hastalıkların yayılma riski çok fazladır. Kesim ve parçalama işlemlerinde kullanılan alet ve malzemeler paslanmaz çelikten olmalı ve sık sık dezenfekte edilmelidir.”


“Kesilen eti dinlendirmeden tüketmeyin. Yeni kesilen et ‘ölüm katılığı” nedeniyle pişirmede ve sindirimde güçlüğe yol açar. Bu yüzden kurban etleri hayvan kesildikten hemen sonra soğutucuya konmamalıdır. Etin ölüm sonrasındaki olgunlaşması için 4 derece civarında 24 saat depolanması gereklidir. Kıyma haline getirilmiş etler hazırlandığı gün içinde kullanılmalı ya da kıyma, kuşbaşı, biftek gibi etler soğutucularda 4 derecede en çok 1 gün bekletilmelidir.”


“Sağlıklı pişirme yöntemlerini kullanın. Pişirme yönteminin seçimi; etin tipine, bağ dokusunun miktarı, etin şekil ve büyüklüğüne göre uygun olmalıdır. Et pişirirken, yağda kızartma, kavurma yöntemleri yerine haşlama, fırın ve ızgara yöntemleri kullanılarak pişirilmelidir. Kasların yüksek bağ dokusu içerikleri normalde daha az olgunlaşmalarına neden olmaktadır. Nemli bir ısıtma yöntemi örneğin ağır ateşte pişirme veya sıvıda pişirme (haşlama veya kaynatma gibi) gibi düşük sıcaklıkta uzun süre pişirme önerilmektedir. Kuru ısıtma yöntemleri (örneğin fırınlama, kavurma ve kızartma gibi) bağ dokusu içeriği düşük etlerin pişirilmesi için kullanılmaktadır. Et ızgarada pişirilirken et ile ateş arasında en az en az 15 cm uzaklık olacak şekilde pişirilmelidir. Et ve ızgara arasındaki mesafenin yakınlığı ve yüksek ateş etin iç kısmına ulaşmasını önleyerek yanmasına neden olur. Bu durum protein ve B grubu vitaminlerin kaybına ve kanserojenik bileşiklerin (nitrozaminler) oluşmasına neden olmaktadır.”


“Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için kalp-damar hastalığı, mide rahatsızlıkları, diyabet (şeker hastalığı) ve yüksek tansiyonu olan bireyler Kurban Bayramı’nda yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeli, kısıtlı miktarlarda tüketmeli ve aşırıya kaçmamalıdır. Mümkünse eti fazla yağ kullanılarak kavurma şeklinde tüketmekten kaçınmalı, yapılacaksa da etin mümkünse en az yağlı kısımları tercih edilmelidir. Kuyruk eti ve iç yağı kalp-damar sağlığını tehdit eder. Bu nedenle et yemeklerinin pişirilmesinde et kendi yağında kısık ateşte pişirilmeli, ek yağ ilavesi yapılmadan tüketilmelidir. Ayrıca etlerin sindirimi üzerine çiğnemenin de etkisi bulunmaktadır. Yağsız etlerin emilimlerinin artırılması için yeterli miktarda çiğnenmeleri de gerekmektedir.”


“Aşırı et tüketiminden kaçının. Kurban Bayramı’nda gereğinden fazla miktarda et tüketimi birçok rahatsızlıklara neden olabileceği gibi var olan rahatsızlıkların da ilerlemesine yo açabilir. Et hayvansal kaynaklı bir besin grubu içinde iken aynı zamanda içeriğinde doymamış yağları bulundurur. Ayrıca kolesterol içeriği nedeniyle de tüketim miktarına dikkat etmek gerekir. Günlük et tüketimi ortalama 120 gramı (günde 3-4 köfte kadar) geçmemelidir. Ancak yine de tüketim önerileri açısından bireysel farklılıklar göz önünde bulundurulmalıdır.”


“Sakatatlardan uzak durun. Kurbanların karaciğer, böbrek, işkembe gibi sakatat kısımları doymuş yağ ve kolesterol açısından çok zengindir. Ayrıca başta karaciğer olmak üzere bu organ etlerinde zararlı madde birikimi olabileceğinden dolayı bu kısımların tüketiminden kaçınılması gerekir.”


“Tuz tüketimine dikkat edin. Günde 5-6 g civarında tuz alınmalıdır. Bu nedenle etlere pişirme sırasında tuz eklenmemelidir. Zira etin yapısında bulunan tad öğeleri ete lezzetini vermektedir. İlave olarak tuz eklemeye gerek yoktur.”


“Soda yerine bol su için. Aynı zamanda pişirme yöntemi olarak kavurma ve kızartma gibi sindirimi zor ve mide asiditesini artıracak yöntemler tercih edilmemelidir. Hazmı kolaylaştırmak amacıyla, soda yerine bol su tüketimi tercih edilmelidir. Vücudumuzdan günde yaklaşık 2 bin 500 ML su atılmakta ve aynı miktar su çeşitli yollarla vücuda geri alınmaktadır. Su gereksiniminin karşılanması için günde en az 8-12 bardak arası su içilmelidir.”


“Tatlı tercihlerinize dikkat edin. Bayramda aşırı şerbetli, şuruplu, yağlı tatlılar yerine sütlü tatlılar (sütlaç, güllaç, muhallebi, dondurma vb.), meyve veya meyve tatlıları tercih edilmelidir. Çikolata ve şeker tüketimi en aza indirilmelidir.”


“Besin çeşitliliğini sağlayın. Kurban bayramında etle birlikte sebze yemekleri, tahıllar, salata, meyve, yoğurt, ayran, cacık vb. ile servis edilerek besin çeşitliliği sağlanmalıdır. Ette bulunan demirin vücutta kullanımını ve emiliminin arttırılması için C vitamini yönünden zengin besinleri et ile birlikte tüketmekte yarar vardır. Örneğin uygun pişirme teknikleriyle pişirilen eti, yeşil/mevsim salatası veya meyve, az miktarda tam tahıllı ekmek ya da tahıllar (kuskus, bulgur, esmer pirinç) ile birlikte tüketmekte fayda vardır.”


“Kesilen etler hemen tüketilmeyecekse depolanmasına dikkat edin. Etleri kıyma haline getirmek yerine parçalar halinde depolanmalıdır. Bu şekilde depolama ile besin değerindeki kayıplar daha düşük miktarlarda olmaktadır. Ayrıca etler tek pişirimlik porsiyonlar halinde, yağlı kâğıt veya et sarmada kullanılan buzdolabı poşetlerinin içine konularak dondurulabilir. Hazırlanan etler buzlukta -2 derecede birkaç hafta, -18 derece derin dondurucuda ise daha uzun süreyle saklanabilir. Kıyma halindeki etler derin dondurucuda en çok 3-4 ay, parça halindeki etler -18C’de 12 aya kadar saklanabilir. Etteki yağ miktarı arttıkça depo ömrü olumsuz etkilenmektedir. Dondurulmuş etlerin buzdolabının alt bölmesinde veya mikrodalga fırında ya da soğuk su altında çözdürdükten sonra tüketilmelidir. Çözdürülen etler tekrar dondurulmamalıdır. Kalorifer veya mutfak tezgâhı üzerinde, oda sıcaklığında çözdürülmesi bakterilerin üremesine yol açarak sağlığı olumsuz yönde etkilemektedir.”


“Bayram süresince fiziksel aktivite yapmayı ihmal etmeyin. Bağırsak hareketlerini düzenlemek, kan şekeri, kolesterolü ve trigliserit düzeylerinin normal seviyelerini korunması için günde 40-50 dakika tempolu yürüyüş yapılmasında fayda vardır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Nebi Hatipoğlu: “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım” AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor İstişare Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi ve kurumsallaşması lazım. Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Odunpazarı Belediyesi ve Tepebaşı Belediyesi öncülüğünde Eskişehirspor istişare toplantısı düzenlendi. Basına kapalı olarak yapılan toplantı, kentin ileri gelenlerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıya belediye başkanları, siyasi partilerin il başkanları, milletvekilleri, Eskişehirspor yönetimi katıldı. “Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi, kurumsallaşması lazım” Düzenlenen toplantının ardından açıklama yapan Nebi Hatipoğlu, Eskişehirspor’un şirketleşmesi ve kurumsallaşması gerektiğini ifade etti. Hatipoğlu, “Eskişehirspor’un önümüzdeki ay kongresi var. Kongre öncesi Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarımız bir istişare toplantısı düzenleyerek, bizi de davet ettiler. Ben fikirlerimi anlattım. Daha önce söylediğim gibi Eskişehirspor’un muhakkak şirketleşmesi lazım, kurumsallaşması lazım. Bu doğrultuda biz de gerekli destekleri vereceğimizi söyledik. Milletvekillerinin, başkanların hangi partiden olduğunun çok bir önemi yok. Eskişehirspor partiler üstüdür. Ben AK Parti Milletvekili olarak diğer milletvekillerimizle birlikte, hükümetimiz, spor bakanlığımız Eskişehirspor’un daha önceki yıllarda hep yanındaydık, bundan sonra da yanında olacağız. Başkan kim olursa olsun, oraya yakışan bir başkan olduktan sonra biz hangi partiden olduğuna bakmayız. Eskişehirspor’un hak ettiği yere gelmesi için çalışmalarımı yaparız. Burada da bunları söyledik. İnşallah başkanlar da elini taşın altına koyar. Böylelikle Eskişehirspor hak ettiği yere gelir diye düşünüyorum” dedi. “Eskişehir FK fikri ciddiye alınacak şeyler değildir” Nebi Hatipoğlu, düzenlenen toplantı sonrasında kendisine yöneltilen "Eskişehir FK fikirleri hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna, “Eskişehirspor’un geçmiş dönemlerden kalan borçları var. Bu borçları ödememek adına yeni bir futbol kulübü kuralım, bunun arkasında bir yapı oluşturalım gibi bazı söylemler oldu. Tabi bunlar ciddiye alınacak şeyler değildir. Çünkü Eskişehirspor arması ve kulüp önemli. Yeni bir kulüp kurduğun zaman onun bir anlamı kalmıyor. Peşinden kimse koşmaz. Daha önce Eskişehir Basket’te bu yapıldı. Yarım bırakıp gittiler. Eskişehir Basket’i de kapattılar. Biz bu borçları ödemeyelim, gidip yeni kulüp kuralım falan bunlar Eskişehir’de işlemez. Belki başka şehirlerde işler. Bunu söyleyen Eskişehirlinin Eskişehirsporluluğundan şüphe ederim” diye cevap verdi. “Eskişehir FK düşünülemez” Eskişehirspor’un bulunduğu mevcut durumun tersine çevrilmesi ve eski günlerine dönebilmesi için düzenlenen toplantıdan sonra konuşan Eskişehirspor Başkanı Erkan Koca ise şunları söyledi: “İlk oturum gerçekleşti. Öncelikle açılış konuşmasını biz yaptık ve bu toplantıyı organize edenlere teşekkür ettik. Bugün burada gerçekten çok önemli isimler var. Eskişehirspor’un kurtuluşu da aslında bu isimlerden geçiyor. Fakat buraya gelen birkaç kişi ve üyenin Eskişehirspor FK, Yeni Eskişehirspor demeleri bizi oldukça üzdü. Bunlara karşı gündemimizde böyle bir durum olmadığını, eğer böyle bir gündemle devam ederse toplantıda olmayacağımızı açıkça söyledim. İçeride basın mensupları da olsaydı, taraftarlardan da bir heyet kurulup toplantıyı izlemeleri için imkan olsaydı. Burada böyle bir imkan da olmadı. Herkes herkesi tanıyor, basın içeride yok. Taraftar bu kulübün sahibi. Taraftarın kendi içinden seçeceği bir heyet burada olabilirdi. Hayırlısı olsun, inşallah hayırlara vesile olur. Bugün burada buluşmak, Eskişehir’in önemli isimleriyle, siyasetçileriyle, il başkanları, milletvekilleri, belediye başkanları ile Eskişehirspor’u konuşmak, Eskişehirspor FK ve Yeni Eskişehirspor konuları haricinde ümitlendirdi ve umutlandırdı. İnşallah iyi olacak.”
Balıkesir Kapıdağ Turizm Geliştirme Komisyonu’ndan ilk ziyaret Bandırma Ticaret Odası ve Erdek Ticaret Odası arasında imzalanan iş birliği protokolü ile oluşturulan “Kapıdağ Turizm Geliştirme Komisyonu” ilk ziyaretini Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya gerçekleştirdi. Yeni oluşan komisyonunun ilk hedefinin sezon öncesinde Erdek ile ilgili farkındalığı en üst seviyeye getirerek, turizmde verimli bir sezon geçirmek olduğunu belirten Erdek Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Uz, bundan sonraki süreçlerde akademi ve turizm sektörünün aktörleri ile iş birliği içerisinde bölgenin tanıtımına yönelik gerekli adımların atılması gerektiğini belirtti. Komisyonun yol haritası ile ilgili Prof. Dr. Mustafa Sarı’ya bilgi veren Bandırma Ticaret Odası Başkanı Adem Yılmaz ise bölgenin turizm payının artması için her türlü iş birliğine hazır olduklarını dile getirdi. “Erdek Körfezi Marmara Denizi’nin En Temiz Körfezi” Komisyon üyelerine Marmara Denizi ile ilgili son bilgileri veren Prof. Dr. Mustafa Sarı; Marmara Denizi’nde bulunan körfezler içerisinde en temiz körfezin Erdek Körfezi olduğunu, dünyada yaşayan tek pinaların bu bölgede bulunduğunu ve pinaların dünya koruma listesinde olan çok özel bir canlı türü olduğunu belirtti. Denizi temizlemede doğaya muhteşem katkıları olan pinaların korunarak bu alanda çoğalmasının sağlanması gerekliliğine işaret eden Prof. Dr. Mustafa Sarı, işletmelerin bu konuda azami dikkat göstermesi gerektiğini dile getirdi. Yapılan bu iş birliğinden duyduğu memnuniyeti de ifade eden Prof. Dr. Mustafa Sarı, protokol kapsamında yapılacak etkinliklere destek vereceğini belirtirken, bundan sonra gerçekleştirilecek etkinlikler ile ilgili fikir alışverişinde bulunuldu.