ÇEVRE - 25 Temmuz 2017 Salı 10:50

Suriye’deki yaban hayvanları artık güvende

A
A
A
Suriye’deki yaban hayvanları artık güvende

Suriye’de 2011 yılında çıkan iç savaş sebebiyle çok sayıda insan zarar görmüş ve ülkemize göç ederek sığınma talebinde bulunmuştu.

Suriye’de 2011 yılında çıkan iç savaş sebebiyle çok sayıda insan zarar görmüş ve ülkemize göç ederek sığınma talebinde bulunmuştu. İç savaş sebebiyle birçok yerin bombalandığı Suriye’de insanların yanı sıra hayvanlar da büyük zarar gördü. Bu çerçevede ağır hasar gören Halep Hayvanat Bahçesi’nde tutulmakta olan yaban hayvanları Türkiye’ye nakledilerek güvence altına alındı.


Suriye’de devam eden iç savaştan ötürü zarar gören yabani hayvan türlerinin ülkemizde tedavi ve rehabilitasyonlarının yapılması maksadıyla Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü, Hayvanları Çaresizlikten ve İlgisizlikten Koruma Derneği (HAÇİKO) ile Four Paws sivil toplum kuruluşu ortak bir çalışma yürütüyor. Bu çerçevede Halep Hayvanat Bahçesi’nde hayatta kalan hayvanların kurtarılması maksadıyla bir kampanya başlatıldı. Başlatılan kampanya aracılığıyla 3 aslan, 2 kaplan, 2 ayı ve 2 sırtlan Bursa Karacabey Ovakorusu Ayı Barınağı ve Celal Acar Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’ne getirildi.



Yabani hayvanlar merkezde yer alan barınaklara yerleştirilecek


Nesli tehlikede olan yaban hayvanlarının Suriye’den ülkemize naklinin birinci aşamasında 3 aslan, 2 kaplan, 2 ayı ve 2 sırtlan teslim alındı. Birer bireylik kafesler tır ile ülkemize nakledildikten sonra her kafes uygun açık bir alana indirildi. Bakanlık yetkililerinin ve Four Paws ekiplerinin gerçekleştireceği koordinasyon toplantısının ardından her hayvan genel anestezi altında detaylı şekilde muayene edilecek ve gerekli tedavileri yapıldıktan sonra merkezde yer alan barınaklara yerleştirilecek.


Nakil işleminin ikinci aşamasında ise Halep Hayvanat Bahçesi’nde kalan 2 aslan ve 2 köpeğin 29 Temmuz 2017 tarihine ülkemize getirilmesi planlanıyor.



Yaban hayvanları dünyanın ortak mirası


Yaban hayatının sadece bir ülkenin değil bütün dünyanın ortak mirası olduğunu vurgulayan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu ise “Ülkemiz biyolojik çeşitlilik bakımından dünyada önemli bir yere sahip bulunuyor. Bu yüzden dünya mirası olan ve ülkemizde bulunan, nesli tehlike altındaki türler için eylem planları geliştiriyor ve uyguluyoruz. Uygulanan tür koruma eylem planları sayesinde elde edilen bilgilerle, türlerin mevcut durumunu ve gelecekte olması gereken yer arasında bir yol haritası çıkarıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.



Nesli tehlike altında olan türler için üretim istasyonları kuruldu


Yaban hayvanlarının tek bir popülasyon olarak sadece bir alanda bulunmasının büyük risk oluşturduğunun da altını çizen Prof. Dr. Veysel Eroğlu, “O türün neslini devam ettirebilmesi için üretim istasyonları kuruyoruz ve buralarda üretilen yeni bireyleri farklı alanlara yerleştiriyoruz. Böylece o tür üzerindeki riski asgariye indiriyoruz” diye konuştu.


Yaban hayvanlarının tedavisi noktasında da yapılan yatırımlar sayesinde Türkiye’nin önemli bir noktaya ulaştığını ifade eden Bakan Prof. Dr. Eroğlu “Suriye’de yaralanan ve Dünyanın ortak mirası olan bu hayvanları kurmuş olduğumuz rehabilitasyon merkezlerinde tedavi edeceğiz. Bu duruma kayıtsız kalmamız düşünülemezdi” açıklamasını yaptı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta minik yürekleriyle yazar oldular Tokat’ta ilkokul öğrencileri, "Dilimizin Zenginlikleri" projesi kapsamında yazdıkları öykü ve masallarla Türkiye’de bir ilke imza attı. Okulda düzenlenen Anahtar Kelimelerle Hikaye Yazma Yarışması’na katılan öğrencilerin eserleri, finale kalarak kitaba dönüştürüldü. Tokat’tın Artova ilçesinde Gazipaşa İlkokulu öğrencileri, "Dilimizin Zenginlikleri" projesi kapsamında yazdıkları öykü ve masallarla Türkiye’de bir ilke imza attı. Okulda düzenlenen Anahtar Kelimelerle Hikaye Yazma Yarışması’na katılan öğrencilerin eserleri, finale kalarak kitaba dönüştürüldü. Gazipaşa İlkokulu Okul Müdürü Göksel Taslıoğlu’nun öncülüğünde ve İlçe Kaymakamı Erkan Atam’ın desteğiyle gerçekleşen proje, ilkokul öğrencilerinin edebi yeteneklerini ortaya çıkarmayı hedefledi. Finale kalan 6 hikâye, özenle derlenerek "Minik Kalplerden Öykü ve Masallar" adıyla basılan bir kitap haline getirildi. 400 adet basılan bu kitap, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da destekleniyor. Öğrencilerin küçük yaşta yazarlık deneyimi kazanmaları ve eserlerinin basılması, gelecekte ünlü yazarlar olma hayallerini besliyor. Projenin başarıyla tamamlanmasıyla birlikte, Artova Gazipaşa İlkokulu öğrencileri Türkiye’de ilk kez ilkokul düzeyinde kitap yazma ve yayınlama başarısına imza atmış oldu. Bu proje, öğrencilere yaratıcılık ve yazma becerilerini geliştirme fırsatı sunarken dil ve kültür zenginliğinin korunmasına da katkı sağlıyor. “Sadece Artova’da değil Türkiye’de okunması gerekiyor dedik” Proje hakkın da bilgiler veren Artova Kaymakamı Erkan Atam; “Gazipaşa İlkokulu öğrencilerimiz Anahtar Kelimelerle Hikaye Yazma yarışması düzenlemişti. Bu yarışma sonucunda öğrencilerimizin de gerçekten yetenekli olduğunu da görmüş olduk. Bu hikayelerin sadece Artova’da değil tüm Türkiye’de okunması gerektiğini düşündük. Bizler de öğrencilerimize destek olarak bu öykü ve hikayeleri kitaplaştırarak kamu kuruluşlarına ve kütüphanemize dağıttık” dedi. “Çocuklarımız projenin ruhunu kavramış” Projenin dil bilincinin gelişmesi açısından önem arz ettiğini belirten Tokat Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Kır ise “Küçük çocuklarımızın projenin ruhunu kavramaları ve bu çerçevede de metinler hazırlamaları dil bilincinin gelişmesi açısından çok önemlidir. Ayrıca bu yapılan çalışmanın okul müdürünün gayretleri, ilçe milli eğitim müdürümüzün organizesi ve ilçe kaymakamımızın da projeye sahip çıkmasıyla kitaplaşması da çok güzel bir ürünün ortaya çıkmasına vesile olmuş” diye konuştu. “Minik yürekleriyle yazılar yazan yazarlarımız var” Kitap hakkında bilgiler veren Artova Gazipaşa İlkokulu Müdürü ve kitabın editörü Göksel Taslıoğlu, “Dilimizin zenginlikleri projesi kapsamında öğrencilerimizle bir yarışma düzenledik. Bu yarışma sonucunda güzel yazılarını ölümsüzleştirmek istedik ve bugüne geldik. Artık onların kitapları var. Minik yürekleriyle kocaman yazılar yazan yazarlarımız var” dedi. Kitabın yazarı ilkokul öğrencileri ise büyüdüklerinde ünlü bir yazar olma hayali kurduklarını ifade etti.