POLİTİKA - 27 Eylül 2016 Salı 13:58

Ak Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç:

A
A
A
Ak Parti Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç:

AK parti Antalya Milletvekili ve TBMM Bayındırlık, Tarım, Turizm Komisyonu üyesi Gökçen Özdoğan Enç, Ohal’in Antalya turizmine zarar verdiği şeklindeki açıklamaları son derece provakatif söylemler olarak nitelendirdi. Enç, ülkenin ulusal güvenliğinin her şeyden önce geldiğini belirterek,"Turist tatil için güvenli ülkeleri tercih eder" dedi.
Turizm sektörünün içinden geçtiği durumu değerlendiren Antalya Milletvekili Gökçen Özdoğan Enç, bu durumun sadece Türkiye’yi tek başına ilgilendirmediğini, Türkiye’nin pazar payının daralmasının 2014 yılında başlayan dünya piyasalarındaki sıkışıklıktan da kaynaklandığını kaydetti. Enç, tüm bunların üzerine önce Suriye’deki yaşanan savaş durumu, ardından düşürülen Rus uçağı ve sonrasında 15 Temmuz darbe girişiminin eklendiğini hatırlatarak, "Bir yerde ateş yanıyorsa en çabuk ve hızlı şekilde önce yanındakileri etkiler. Suriye’de bir yangın var ve devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımız da ifade ediyor, defalarca ifade etti; Suriye’deki durum demokratik anlamda bir sistem tam olarak oturmadan Türkiye’de evet her şey yolunda diyebilecek durumda değiliz. Biz kendi sınır güvenliğimizi sağlamak adına ulusal güvenliğimiz her şeyden önemli şuan ulusal güvenliğimizi sağlamak adına da hem hükümet olarak hem Türk Silahlı Kuvvetleri olarak Cerablus’taki operasyon yapıldı. 4-5 ayda çıkamazsınız orası bataklık vesaire denildi, operasyon bitti ve ilerlemeye de devam ediliyor. Şimdi ilk defa Türkiye’den tersine göç oluyor Suriyeliler artık Cerablus’a göç etmeye başladılar” dedi.
“Ulusal güvenliği sağlamalınız ki ekonominiz büyüsün”
Hiçbir turistin güvenli olmayan bir kente gidip tatil yapmak istemeyeceğini belirten Enç, “ Önce ülkenin ulusal güvenliğini sağlamalısınız ki ekonominiz büyüsün. Turist güvenli bölgeyi seçer. Hiç kimse güvenli olmayan bir kente gidip tatilini yapmak istemez. Son 2 aya baktığımız zamanda da Antalya bu noktada çok fazla etkilendi. Rusya ile birlikte Almanya’daki ekonomik sıkıntılar birleşince ne yazık ki biz Antalya’da bu yıl kayıp sezon olarak görünüyor. Tüm bu yaşananlara rağmen hükümet olarak da gerçekten bir şeyler yapmaya çalıştık. İmkanlar ölçüsünde maliye bakanlığımızın turizm kültür bakanlığımızın da ciddi çalışmaları oldu 14 maddelik bir teşvik açıkladık” diye konuştu.
OHAL’i eleştirenlere yüklendi: “Dışarıdan çok güzel gazel okuyorlar”
OHAL’in meclisten geçtiğini ve hükümetin anayasal hakkı olduğunu hatırlatan Enç, OHAL’i eleştirenlerin kendilerinin de bu karara ‘evet’ dediğine dikkat çekti. "Birilerinin elinde galiba sihirli değnek var şöyle yapsaydınız böyle olurdu böyle yapsaydınız böyle olurdu diye dışarıdan çok güzel gazel okuyorlar" diyen AK Parti Antalya milletvekili Gökçen Özdoğan Enç, OHAL eleştirileri hakkında sert çıktı. Enç, OHAL’in Antalya’da yaşayan vatandaşlar tarafından zaten hissedilmediğini, 80 darbesinden sonraki süreçleri incelendiğinde sokağa çıkma yasağı, eğlence merkezlerinin kapatılması, gazetelerin denetlenmesi gibi birçok yaptırımın söz konusu olmasına rağmen Antalya’da ve Türkiye’nin büyük bir bölümünde asla böyle bir yansıma yaşanmadığını söyledi.
“OHAL turizme zarar verdi söylemi provakatif bir söylemdir”
Bu konuda emniyet güçleri ve valiliklerin de son derece titiz davrandığını belirten Enç "Antalya Türkiye’nin göz bebeği, aman Antalya’ya bir şey olmasın diyoruz. Önceliğimizin ulusal güvenlik olduğunu tekrar vurguluyorum. Ulusal güvenliğinizi sağlayamazsanız sizin ülkenize turist de gelmez ihracat da yapamazsınız doğru düzgün. Önce güvenlik önce barınacak yer ve güvenliğiniz. Biz ülke olarak aşağı yukarı 45 gün önce belki de Cumhuriyet tarihinin en ağır darbe girişimini atlattık. Ülkenin gerçekliğinden kopuk siyaset yapmak diye ben buna derim. Bir gerçeklik var o gerçekliği görmüyorsunuz. Sırf bir kısma şirin görünmek adına siz OHAL turizme zarar verdi gibi son derece provokatif, Türkiye’nin ulusal güvenliğini öncelemeyen bir açıklamayı bir şekilde kamuoyuna yapabiliyorsunuz. Bu duruma bir Antalyalı olarak çok üzülüyorum. Bizim şu anda hani o Yenikapı ruhu dediğimiz ruh AK Parti istedi gerçekleşti diye bir şey değil, bütün siyasi partilerin tabanlarından gelen bir hareketti bu. Biz bu süreci devam ettirmek için gayret gösterdik ve gösteriyoruz. Şu anda birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var, kayıkçı dövüşünü bir kenara bırakmamız lazım bu ülke nasıl refaha çıkar soru bu, cevabı da çok açık. Devlet AK Parti’nin değil devlet milletin, OHAL ilan etmesen sen FETÖ/PDY yapılanmasını nasıl temizleyebilecektin ki? Bu süreç bu devam da edebilir. Sadece FETÖ değil ülkenin güvenliğini tehdit unsuru içeren her türlü illegal yapıyla mücadele için OHAL ilan edildi" diye konuştu.
“Antalya Turizmi için önlem aldık, almaya da devam ediyoruz”
Bir iktidar partisi olarak Antalya’ya turist gelmesini, ihracat rakamlarının artmasını önce kendilerinin istediğini hatırlatan Enç " Biz de istiyoruz tabi Antalya’ya turistin gelmesi için de önlem aldık almaya da devam ediyoruz. Dışişleri Bakanımız Rusya krizinin çözülmesi için charter seferlerinin açılmasında insan üstü gayret sarf etti, bunları görmek istemiyor olabilirler bir sıkıntı var, asla kriz demek istemiyorum, ama felaket tellallığı yaparak da bunu derinleştirmemek lazım. Psikolojik bir kırılmadır turizm, sektörün moralini yüksek tutmak gerekiyor. Ben Meclis Bayındırlık İmar Turizm komisyonundayım aynı zamanda, çalışmalar yapılıyor. Bu krizi fırsata çevirmemiz lazım. İnşallah bu da bize nasıp olacak" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.