EĞİTİM - 25 Şubat 2018 Pazar 14:55

ALKÜ’nün bir TÜBİTAK projesi daha kabul edildi

A
A
A
ALKÜ’nün bir TÜBİTAK projesi daha kabul edildi

Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Tıp Fakültesinin üçüncü TÜBİTAK projesi kabul edildi.

Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Tıp Fakültesinin üçüncü TÜBİTAK projesi kabul edildi. Projede LED ve fotodiyot kullanılarak geliştirilecek olan cihaz, kullanılan dalga boyları ve analiz yöntemi açısından dünyada bir ilk olacak.


Geçen hafta 3 öğrencinin TÜBİTAK tarafından projelerinin kabul edilmesinin ardından bu hafta da ALKÜ Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Aslınur Sırcan Küçüksayan’ın "1005" projesi kabul edildi. Son kabul edilen projeyle birlikte Tıp Fakültesinin kabul edilen TÜBİTAK projesi 3 olurken, ALKÜ’deki TÜBİTAK projelerinin sayısı ise 6’ya yükseldi. Konuyla ilgili bilgi vermek üzere ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Pınarbaşı’nı makamında ziyaret eden Yrd. Doç. Dr. Aslınur Sırcan Küçüksayan, "1005 Ulusal Yeni Fikirler ve Ürünler Araştırma Destek Programı" kapsamında "Doku Oksijen Saturasyonunun Ölçülmesi için Optik bir Sistemin Geliştirilmesi ve Klinik Çalışmalarda Test Edilmesi" konusundaki TÜBİTAK destekli çalışması hakkında açıklamalarda bulundu.



"Cihazın birçok hastalığın teşhisinde kullanılması hedefleniyor"


16 ay sürecek ve TÜBİTAK tarafından 208 bin lira destek sağlanacak olan projeyle ilgili bilgiler veren Küçüksayan, “Geleneksel olarak flep takibi klinik gözlemlerle yapılmaktadır. Ancak klinik gözlem oldukça tecrübe gerektirir, nicel bir yöntem değildir ve bu yöntemlerle erken tanı koymak zordur. Dolayısıyla bu projede bizim amacımız, plastik cerrahi hastalarının flep ameliyatı sonrası takibinde kullanılabilecek gerçek zamanlı ve nicel sonuç veren, ayrıca tecrübe gerektirmeden çalışabilecek, uygun maliyetli bir cihazın prototipini geliştirmektir. Geliştirmek istediğimiz cihazın sürekli takip yapması ve doku oksijen saturasyonunu nicel olarak belirlemesi öngörülmektedir. Doku oksijen saturasyonu kanser, diyabet, tiroit ve iskemi/reperfüzyon hasarı gibi birçok medikal uygulamada vital öneme sahip bir parametredir. Dolayısıyla bu proje gelecekte söz konusu hastalıkların teşhis ve takibi ile ilgili araştırmalara katkıda bulunabilir” diye konuştu.



Yeni bir cihaz geliştirilecek


Yapılan çalışmanın bir ilk olacağına değinen Küçüksayan, “Flep takibinde kullanılmak üzere ülkemizde geliştirilmiş bir cihaz yoktur. Dünyada doku oksijen saturasyonunu hesaplamak için geliştirilen bazı yöntemler vardır ancak bunların hiçbirisi altın standart hale gelmemiştir. Bu projede LED ve fotodiyot kullanılarak geliştirilecek olan cihaz, kullanılan dalga boyları ve analiz yöntemi olarak dünyada bir ilk olacaktır. Projenin başarıyla sonuçlanması halinde ülkemize teknoloji alanına özgün bir katkı sunulacağı açıktır. Çünkü yapılacak olan prototipin pratik amaçlara uygun, yaygın kullanım potansiyeli olan ve teknolojik açıdan özgün bir medikal cihaz olarak geliştirilme potansiyeli vardır. Projeyi üniversitede yapmamıza imkân sağlayan ve çok değerli desteklerini esirgemeyen Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Ahmet Pınarbaşı’na çok teşekkür ederim. Ayrıca projeye katkılarından dolayı Prof. Dr. Murat Canpolat hocama teşekkür ederim” dedi.



Rektör Pınarbaşı: "Üniversite olarak ilkleri yaşıyoruz"


Alanında uzman, seçkin ve kaliteli hocaların üniversiteye kazandırılması sayesinde birçok ilki yaşadıklarını söyleyen Rektör Pınarbaşı, TÜBİTAK tarafından kabul edilen projelere çok önem verdiklerini ifade etti. Her geçen gün TÜBİTAK’a yapılan projelerin sayısının arttığını vurgulayan Rektör Pınarbaşı, “Bu projelerin sayısını arttırmak ve insanlığa hizmet edecek projelerin geliştirilmesi en büyük hedefimiz. Ulusal ve uluslararası arenada Türk milletini gururlandıracak çalışmalara imza atmamızdan çok mutluyum. Projenin ülkemize teknoloji alanında özgün bir katkı sağlama hedefi olarak sunulması milli bir anlam taşımakla birlikte proje tamamlandığında bizleri olduğu kadar milletimizi ve Alanyamızı da gururlandıracaktır. Bu vesileyle üniversitemize yaptığı özverili proje çalışmasıyla bizlere bu projeyi kazandıran Tıp Fakültesi Öğretim Üyemiz Yrd. Doç. Dr. Aslınur Sırcan Küçüksayan’ı tebrik eder, çalışmalarında başarılar dilerim” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Selçuklu mirası bin 100 yıllık tarihi kale turizme kazandırılıyor Tarihi eserlerin ihyası ve restorasyonu konusunda önemli çalışmalar yürüten Çorum Belediyesi, tarihi kalenin restorasyon çalışmalarına devam ediyor. Çalışma kapsamında kalenin bedenlerinin restorasyonu, aydınlatma çalışması ve kale etrafının drenaj hattı yapılacak. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın’ın Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yaptığı görüşmeler neticesinde hazırlanan protokol, geçtiğimiz temmuz ayında Çorum Valiliği ve Çorum Belediyesi arasında imzalanmıştı. Protokole göre restorasyon maliyetinin yarısı bakanlık, yarısı da Çorum Belediyesi tarafından karşılanacak. Şehrin en önemli tarihi yapıları arasında yer alan Çorum Kalesi’nin restorasyon ihalesini kazanan yüklenici firma çalışmalarına devam ediyor. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, şehrimizin kültürel varlıklarının korunması adına çok önemli bir adımı attıklarını belirterek, Selçuklu mirası olan 1100 yıllık Çorum Kalesi’nin şehrimizin en önemli tarihi eserlerinden birisi oldu olduğuna vurgu yaptı. Tarihi kalenin Çorum’un kimliği ve geleceği açısından son derece önemli bir yapı olduğunu ifade eden Başkan Aşgın, “Şu anda beden yüzeylerinde derz temizliği yapılıyor, özgün derz içeriği ve görseline ulaşmak için numuneler hazırlandı. Danışman hoca ile 1 numune üzerinde mutabık kalındı, derzi temizlenen yerlerde taşlarda eksiklik yok ise derz imalatı yapılacak. Eksiklik olan yerlerde taş onarımı yapılacak.” dedi. Başkan Aşgın, restorasyonunun yüzde 50’sinin Çorum Belediyesi, yüzde 50’sinin ise Kültür ve Turizm Bakanlığı hibesiyle karşılanacağını sözlerine ekledi.