YEREL HABERLER - 19 Ağustos 2017 Cumartesi 13:24

Antalya’ya Yörük Müzesi

A
A
A
Antalya’ya Yörük Müzesi

Büyükşehir Belediyesi’nin, Yörük kültür ve geleneklerini gelecek nesillere aktarmak üzere Manavgat’ın Evren Mahallesi’nde kurduğu Özel Yörük Müzesi Başkan Menderes Türel tarafından törenle hizmete açıldı.

Büyükşehir Belediyesi’nin, Yörük kültür ve geleneklerini gelecek nesillere aktarmak üzere Manavgat’ın Evren Mahallesi’nde kurduğu Özel Yörük Müzesi Başkan Menderes Türel tarafından törenle hizmete açıldı. Yörük kültürünün çocuklarımızın emaneti olduğunu belirten Türel, “Bu kültüre, gelenek ve göreneklerimize sahip çıkmamız ancak çocuklarımıza bu müzelerde geçmişimizi öğreterek yapılabilir. Bugüne kadar Yörük kardeşlerimizin içinden bir tane hain çıkmamıştır. Bu bir kültürün sonucudur. Bu müze açılışı geleceğe bir mesajdır. Bizi yıkmak isteyenlere de güzel bir derstir” dedi.


Türel, 3 yılda Manavgat’ta tamamlanan ve devam eden yatırımların toplam miktarının 382 milyon liraya ulaştığını açıkladı.


Müzeler kentin tarihi ve kimliği demektir


Manavgat’ta gerçekleşen Özel Yörük Müzesi açılışına Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya AK Parti Milletvekili İbrahim Aydın, Manavgat Kaymakamı Nazif Günlü, meclis üyeleri, Yörük derneklerinin başkanları, STK temsilcileri ve çok sayına vatandaş katıldı. Başkan Menderes Türel, açılışta yaptığı konuşmada, kent tarihi ve kimliğini en güzel şekilde hissettirmek için Antalya merkez ve ilçelerde çok önemli müze çalışmaları gerçekleştirdiklerini söyledi. Bir ülkenin, bir toplumun güçlü olabilmesinin beş önemli temel taşı olduğunun altını çizen Türel, “Bir toplum öncelikle aile yapısıyla başlıyor. Dolayısıyla aile yapımızı mutlaka güçlü kılmalıyız. Güçlü ailelerin oluşturduğu gelenek ve görenekler, geleceğe bizi millet olarak en güzel şekilde taşıyor. Yani güçlü aile gelenek göreneklerine bağlı olacak ve güçlü millet oluşacak. Bundan sonrasında tabi ki bir inanç sağlamlığı, toplumun adeta çimentosu. İşte bu dört unsurdan sonra bunları sağlam yapabilirsek güçlü devlet ortaya çıkıyor. O yüzden bizler gelenek ve göreneklerimize çok önem vermeliyiz” dedi.


Yörük kültürü çocuklarımızın emaneti


Türkiye’yi bölüp parçalamak, üstünde oyun, tezgah, kumpas kurmak isteyenlerin önce toplumu gelenek görenekleri, milli ve manevi değerlerinden uzaklaştırmaya çalıştıklarına dikkat çeken Başkan Türel, şunları söyledi: “Bunu başarırlarsa bir ülkeyi bölmenin çok daha kolay olacağını biliyorlardı. Ama bugün Türk milleti, Türk devleti çok güçlü bir şekilde pek çok tuzağa rağmen ayakta durmayı başarmışsa bu gelenek ve göreneklerine bağlı toplum yapısından kaynaklanıyor. Burada gelenek ve görenek dediğimizde Yörük kültürü çok büyük bir önem arz ediyor. Yörük kültürü bizim tarihimizdir. Yörük kültürü bize dedelerimizden miras değil çocuklarımızın emanetidir. O yüzden ben 2014 seçim kampanyası sırasında özellikle bu hususun altını çizdim ve dedim ki başka ülkelerin çakma, taklit festivallerini kaldıracağız, onun yerine öz kültürümüz olan Yörük Festivali yapacağız dedim. Şimdi Yörük derneklerimizle birlikte 3. Uluslararası Yörük Festivalimizi gerçekleştirdik dördüncüsünü yapacağız. Ben bunları söyleyince bana ne dediler biliyor musunuz? Yörük Festivali yapmak gericilikmiş. Yobazlıkmış. Bu çokbilmişler beni bununla suçladılar. Eğer Yörük Festivali yapmak gericilikse ben o gericiliğimden övünüyorum. Eğer çakma festivaller, başka ülkelerin gelenek görenekleri ile ilgili taklit festivaller yapmak ilericilikse batsın sizin ilericiliğiniz dedim. Bunların hepsinin arkasında sinsi planlar var. Bunların hepsinin arkasında bizi milli değerlerimizden manevi değerlerimizden uzaklaştırmaya yönelik büyük oyunlar var. Büyük tuzaklar var.”


“Çocuklarımız mutlaka Yörük kültürünü öğrenmelidir” diyen Başkan Türel, “O yüzden bizim tabi kültür, gelenek ve göreneklerimize sahip çıkmamız ancak çocuklarımıza bu müzelerde geçmişimizi öğreterek yapılabilir. Bugüne kadar Yörük kardeşlerimizin içinden bir tane hain çıkmamıştır. Bu bir kültürdür. Bu bir kültürün sonucudur. Çocuklarımıza bunu iyi öğretirsek o çocuklarımızın içinden de hain çıkmayacak inşallah” dedi.


Müzeler kenti Antalya


Antalya’da 10 aynı müze projesiyle uğraştıklarını belirten Türel, şu bilgileri verdi: “Doğu Garajı’nda tarihi bir mezarlık ortaya çıktı. Bir Nekropol teknik adıyla. Orada bir Nekropol müzesi yapıyoruz. Yine Antalya’da Ulu Cami inşaatımız var. Aynı anda 30 bin kişinin 10 bin kapalı 20 bin açıkta olacak şekilde ibadet edebileceği dev bir eser. Hemen yanında Türk İslam Medeniyetleri Müzesi. Türkiye’nin en önemli hocaları şuan bununla ilgili çalışıyorlar. Başta kıymetli duayenimiz İskender Pala hocamız olmak üzere. Neden yapıyoruz? Çünkü yurtdışına giden çok kıymetli hemşerilerimiz buna çok defa şahit oluyorlar. Biz yurtdışına gittiğimizde hemen kendi kiliselerine, katedrallerine, kendi inançlarını tanıtmak için turlar düzenlenir. Herkesi götürürler oraya. Biz Antalya’da İslam Medeniyetleri Müzesi ile inancımızın ne kadar yüksek bir hoşgörüye sahip olduğunu, dinimizin ‘öldürmeyin’ emri ile başladığını gelenlere göstermek zorundayız. Ve onlara medeniyetimizi öğretmek zorundayız ki medeniyetimizin ne kadar yüce bir medeniyet olduğu anlaşılsın. İşte bu adımları şimdi Antalya’da atıyoruz. Kent Müzesi projemiz, içinde 5 ayrı müze var. Kent Müzesi projesinde bastığın toprak diye geçme tanı diyor ya büyük şair, işte bastığımız yerleri toprak diye tanıyıp geçmeyeceğimiz bir kültürü göstereceğiz orada. Ne kadar yüksek bir değere ait coğrafyada yaşadığımızı anlatacağız. Antalyalılık, Manavgatlılık bilincinin ne olduğunu genç nesillere idrak ettireceğiz. Bugünkü açılış törenimiz basit bir müze açılışından ibaret değildir. Bir mesajdır. Geleceğe bir mesajdır. Çocuklarımıza bir mesajdır. Bizi yıkmak isteyenlere de güzel bir derstir.”


Manavgat’ta birçok proje ile uğraştıklarını anlatan Başkan Türel, “İşte bir taraftan Karayollarımızın yaptığı kavşaklar, Büyükşehir Belediyesi’nce alınmış Ulaşım Koordinasyon Merkezi’ndeki UKOME kararları kapsamında devam ediyor hızlı bir şekilde inşallah tamamlanacak. İlk dönemimde Antalya’da katlı köprülü at geçitli kavşakları yapan ve kendi döneminde tamamlayan bir belediye başkanı olmanın onurunu yaşıyorum. Şimdi inşallah Manavgat’ta ve Alanya’da ilk kez katlı köprülü kavşakların yapıldığı dönemde belediye başkanı olma şerefini yaşayacağım. Bunlar bizim inanınız hizmet etme anlayışımızdaki yegane unsurlardır. Biz bu millete hizmetkar olmaktan şeref duyuyoruz. Biz bu milletin emrinde olmaktan şeref duyuyoruz” dedi.


Türkbeleni projesi


Türel Büyükşehir Belediyesi’nin Manavgat’taki yatırımlarını şöyle sıraladı: “Manavgat’ımızda 4 caddemizde çok önemli bir yenileme çalışması yürütüyoruz. İki caddemizde daha yapacağız. Ve Manavgat’ın seyir terası, Türkbeleni. Şimdi inşaatı hızla devam ediyor. Gerçekten Manavgat için bambaşka, çok farklı bir cazibe merkezi olacak. Tabi bununla birlikte Manavgat’taki Sorgun mesire alanının da tahsis çalışmaları hızlı bir şekilde yürütülüyor. Orada halka daha farklı bir ortamda sosyal yaşam imkanı sunmuş olacağız. Manavgatlıların günü birlik kullanımına açık bir alan, 353 dekarlık bir mesire alanı. Büyükşehrimize dediğim gibi mesire alanı olarak yapılması hususunda ön izinler verildi şimdi kesin izinler için uğraşıyoruz. Türkbeleni Projesi 16 bin metrekare kapalı alanı ile gezi alanları, bireysel sporlar, takım sporları alanları, kafeler, sergi alanları, sivil toplum kuruluşları idari ofisleri, 2 bin kişilik amfi tiyatrosu, konferans salonları ile Manavgatlıların sosyal hayatına çok farklı bir perspektif getirecek. 305 araçlık da ayrıca içinde otopark alanı mevcut. Tek başına Türkbeleni projemiz 30 milyon 400 bin Türk Lirası + KDV’dir.”


3 yılda 382 milyon liralık yatırım


3 yılda Manavgat’a Büyükşehir Belediyesi olarak 102 milyon 890 bin Türk Lirası, ASAT olarak 185 milyon Türk Lirası yatırım yaptıklarını söyleyen Başkan Menderes Türel, “Yine Karayollarımızın yürütmekte olduğu kavşak projeleri, 93 milyon 377 bin Türk Lirası’dır. Toplam rakama baktığınızda 381 Milyon 818 bin 822 Türk Liralık Manavgat’a yapılan yatırım bütçesinden bahsediyoruz. Bunu şu yüzden ifade ediyorum. Manavgat’a beş sene önce yapılan toplam kamu yatırımı, bütün devlet yatırımları, şimdi bir tek Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılıyor. Nereden nereye geldiğimizi iyi idrak edelim.


Türkiye’nin nasıl geliştiğini, yükseldiğini, Manavgat’ın nasıl kalkındığını iyi idrak edelim diye bunu söylüyorum” diye konuştu.


"Ne yapsak beğendiremediklerimiz var"


“Bir kesim biz ne yapsak beğenmiyor” diyen Türel, “Bu yapılan muhteşem büyük projeleri itibarsızlaştırmak gayretleri benim ilk dönemimde de oldu. Antalya’da denizin üzerindeki falezin manzarası muhteşem bir manzaradır. Kanada’da Niagara Şelalesi’nde müthiş bir ışık, aydınlatma görseli ile dünyada korkunç bir çekim merkezi ile takdire şayan olur. İnanın bizim falezlerimizin hiçbir eksiği yok fazlası var. İlk dönemimde dedim ki daha iyisini, falezleri şöyle denizle beraber yakamozları da göstererek aydınlatalım, Niagara’dan daha güzel bir görüntü olsun dedim. Ne dediler biliyor musunuz, yarasalar ne yapacak dediler bana. Işıklandırırsan yarasaların gideceği yer kalmaz dediler, ben evimde beslerim onları dedim ne yapayım, ben bir hayvanseverim. İnanınız biz ağzımızla kuş tutsak vallahi bize hayvan katliamı yapıyor da diyebilirler. Durum aynen böyle” ifadelerini kullandı.


Bütün bu yatırımları Manavgatlıların desteği ile yaptıklarını vurgulayan Türel, “Sizler iş bilen kadroları, bizleri güvenerek göreve getirmeseydiniz belki hala onlarca yıldır beklediğimiz gibi bu hizmetleri bekliyor olacaktık. Bugün Manavgatımızda Türkiye’de ilk defa bir ilçemizde asfalt plenti tesisini biz kurduk. Büyükşehir Belediyesi olarak kurduk. Şimdi ciddi bir asfalt yatırımı bu plent sayesinde yapılıyor. Sonradan biz kurduktan sonra başka belediyelerde, ilçelerde asfalt plentleri kurmaya başladılar. Asfalt, yol hizmetleri artık çok daha rahat ve ekonomik bir şekilde yapılıyor. 200 ton saat plentmix, 400 ton saat kapasiteye sahip. Öyle sıradan bir tesis değil yani. Yaklaşık 5 milyon liralık bir bütçesi olan bir tesis. Dolayısıyla Manavgatımıza bu ilkleri yaşatıyor olmak bizim için ayrı bir mutluluk vesilesi” şeklinde konuştu.


Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından Başkan Menderes Türel ve protokol üyeleri daha sonra bine yakın eserle Yörük kültürünün yaşatıldığı Evrenseki Yörük Müzesi’ni ziyaret ederek, yetkililerden bilgi aldı.


Müzenin Danışmanlığını Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Ak ve Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nden emekli Dr. Attila Erden yapıyor. Tematik bir sergilemenin yapıldığı Özel Yörük Müzesi’nde; Yörüklerin Mekanları, Yörüklerde Sosyal Hayat, Dokumacılık ve El Sanatları, Hayvancılık, Tarım, Mutfak Kültürü konuları ziyaretçilerine tanıtılıyor.


Canlandırmalı müze


Yaklaşık 4 bin metrekarelik bir alana kurulan Özel Yörük Müzesi’nde ayrıca Yörük yaşantısını, gelenek ve göreneklerini ziyaretçilere tanıtmak ve müzenin açık hava sergilerini daha anlaşılır kılmak için heykellerle canlandırmalar yapılıyor. Yörük göçü, hayvancılık ve Yörük kültürünün önemli bir eğlencesi olan yağlı güreş sporu heykellerle ziyaretçilere tanıtılıyor. Ayrıca müzenin açık hava sergi alanında 3 tip Yörük çadırı ziyaretçiler tarafından gezilebiliyor.


Yörük kültürünü yaşayan vatandaşlardan gelecek bağışlarla sergilerin periyodik olarak güncellenmesi hedeflenen Yörük Müzesi haftanın her günü saat 08.30-17.30 arasında ücretsiz olarak ziyaret ediliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.