YEREL HABERLER - 19 Ağustos 2017 Cumartesi 09:46

Menderes Türel’den samimi açklamalar

A
A
A
Menderes Türel’den samimi açklamalar

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, “Sabah Temel Atma Akşam Açılış” mottosuyla yaptığı yatırım turu sırasında Alanya Gedevet Yaylası’nda basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, “Sabah Temel Atma Akşam Açılış” mottosuyla yaptığı yatırım turu sırasında Alanya Gedevet Yaylası’nda basın mensuplarıyla bir araya geldi.


Alanya’da yeni açılan kadınlar plajı ile ilgili CHP’li kadınların plaja itiraz ettikleri hatırlatılan Başkan Türel; Antalya’daki bazı CHP’li ilçe başkanları karşı olmadıklarını açıkladı. Antalya’da Kadınlar Plajı’na karşı değiliz deyip burada karşı çıkıyorlar. Biz bu soruyu cevaplamadan önce onlar kendi aralarında anlaşmaları gerekiyor. Karşılar mı, değiller mi? Onu bir anlayalım. Antalya’nın 640 km olan sahil şeridinin sadece 1 km’lik kısmı (ya vardır ya yoktur) kadınlar plajı, geri kalan 639 km’si ise herkese açık plajlar. CHP Kadın Kolları Başkanı’nın yazısını ben de okudum, kendisi istediği tercihte bulunabilir. İster oraya gider iste buraya gider kimse kimseyi zorlamıyor. Biz herkesin ihtiyaçlarına göre hizmet üretmekle mükellefiz. Onu da talep eden vatandaşlar var. Ötekini de talep eden vatandaşlar var biz herkese hizmet üretiyoruz. Antalya’da karşı çıkan CHP’liler çok oldu. Şimdi burada da henüz anlaşılmadığı için böyle beyanlar söz konusu olabilir. Vatandaşlarımız hizmet verdiğimiz plajda kendi adı, soyadı ve imzası ile oradaki hatıra defterine “Ben size oy vermedim oy vermeyi de düşünmüyorum, ben CHP’liyim ama kadınlar plajı çok güzel olmuş elinize sağlık” diye yazılar yazıyorlar. Size onlarca böyle yazı gösterebilirim. Bir bakıyorsunuz Antalya’daki kadınlar plajımızda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmuş yabancı uyruklu hanımefendiler, Ruslar, Almanlar hep oradalar. Çok rahat çok konforlu bir şekilde denizden istifade ettiklerini söylüyorlar. Dolayısı ile bakın işte ne oluyor, hani kadınlar plajı ayrıştıracaktı? CHP’lisi, MHP’lisi, AK Parti’lisi bütün kadınlar orada şimdi. Türk, Rus, Alman bütün kadınlar orada. Müslüman, gayrimüslim, alevi, sünni bütün kadınlar orada, herkes orada. Kadınlar plajı ayrıştırıyor muymuş, birleştiriyor muymuş? İşte gelip görsünler nasıl birleştiriyormuş, ondan sonra konuşsunlar. Ayrıca dediğim gibi kimseyi oraya gidecek diye zorlamak söz konusu değil. Beğenmeyen de farklı bir tercihte bulunabilir. Biz herkese hizmet üretmekle mükellefiz diye konuştu.


Antalya Film Festivali’nde Neler Değişiyor?


Antalya Film Festivali’nde Ulusal kalktı deniyor, Hülya Koçyiğit gibi sanatçılar YouTube’da video paylaşıyor, bununla ilgili herhangi bir değişiklik olacak mı sorusunu da cevaplayan Türel; Ulusal yarışma bölümü uluslararası yarışma bölümü birleşti. Dolayısıyla bir şey kalkmadı dedi.


Antalya Film Festivali için 1964 yılında yola çıkarken Antalya’nın tanıtımını amaçladıklarını, çünkü Antalya’nın o zaman Ankara, İstanbul, Yozgat, Trabzon gibi iller de bile tanınmayan bir şehir olduğunu hatırlatan Türel, " Turizm olgusu dünyada yeni gelişiyor. Türkiye’de hemen hemen hiç yok. İşte böyle bir gelişim olursa, turizm sektörü ivme kazanırsa Antalya’da bir turizm şehri olabilir. Dolayısı ile Antalya’yı tanıtalım amacıyla 1964’de rahmetli babam, Behlül Dal, Avni Tolunay hep birlikte bu yola çıkmışlar. Antalya’nın bugün artık tanınırlığı bırakın Türkiye’yi, Avrupa sınırlarını aştı. Bizim artık dar kalıplar içerisinde bu festivali statükocu bir anlayışla hapsetmemiz mümkün değil. Güçlendirmemiz ve dünyaya Antalya’nın Alanya’nın bütün bölgenin tanıtımını en iyi şekilde yapmamız lazım. Biz bir yarışmayı kaldırmadık. Ulusal ve uluslararası yarışmamız vardı, iki yarışmayı birleştirdik. Tek yarışma haline getirdik. Türk filmleri de uluslararası yarışmada yarışabiliyorlar. Hatta geçen sene Mavi Bisiklet uluslararası yarışmamızın Türk filmi olarak birincisi oldu. Cannes’da da bir önceki sene uluslararası yarışmada Fransız filmi birinci oldu. Biz Türk filmlerinin Cannes, Venedik, Berlin gibi büyük festivallerde ödül almalarından onur duyuyoruz diyen Türel, deplasmanda yarışıyorlarken şimdi kendi ev sahibi olmak kaydıyla da kendi ülkelerinde de yarışsınlar, bu imkanı tanıyoruz Türk sinemasına. Bunlar bir süre sonra iyi anlaşıldığında, bugün eleştirenler yaptığımız işin doğru olduğunu ifade edeceklerdir.” dedi.


Tekrar Aday Olacak mı?


’Önümüzdeki dönemde aday olmayacağım dediğiniz konuşuluyor, tekrar aday mısınız’ sorusuna da cevap veren Türel;


"Arkadaşlar biz projeksiyonumuzu, Antalya ile ilgili hedeflerimizi öyle birkaç seneye sığdıracak kadar dar kapsamlı yapmıyoruz. Geniş bir vizyon ortaya koyuyoruz. Cumhuriyetimizin 100.yılı hedefi, hükümetimizin ve yerel yönetimler olarak bizim önemli bir hedefimizdir. 2023 hedefini inşallah yakalamak istiyoruz. Benim aday olmayacağım hususunda en ufak bir beyanım söz konusu değil, olamaz. Doğru da değil onu da söyleyeyim. Ben her dönemde şunu söylüyorum, benim adaylığım her şeyde olduğu gibi tabii önce Allah’ın lütfudur. Onun dışında ise iki şeye bağlıdır. Birincisi Antalyalılar isteyecek, ikincisi partimizin genel merkezi takdir edecek. Bunlar olursa söz konusu olur. Ben 2009’da da böyle dedim. 2014’te de böyle dedim. O dönemde de Antalyalılar isterse, genel merkez ve parti büyüklerimiz uygun görürse ben Antalya’ya Alanya’ya hizmet etmekten şeref duyuyorum demiştim. " dedi.


Türel, "Ben Antalya’nın, Alanya’nın hizmetinde olmaktan şeref duyarım. Takdir milletin. Onay da Sayın Cumhurbaşkanımızın, genel merkezimizin, büyüklerimizindir tabii. Yoksa ben adayım da desem hikaye, aday değilim desem de hikaye. Çünkü Antalyalıların ne isteyip istemediğini de ölçmek bugünkü ortamda artık çok kolay. Anketler, bilimsel çalışmalar halkın tercihini çok net bir şekilde ortaya koyuyor.İlk defa burada açıklıyorum; Ben 2014’te, Sayın Cumhurbaşkanımız, o dönem Başbakan ve Genel Başkanımızken ben de üst kurul üyesiyken Antalya Büyükşehir adaylığı konuşulacağı zaman; “Efendim Antalya Büyükşehir değerlendirilecek müsaade ederseniz ben çıkayım dedim. Benimle ilgili iyi söyleyecek kötü söyleyecek birileri olabilir salonda kalmayayım, toplantıda kalmayayım” dedim, müsaade istedim. Zaten 10 dakika gibi kısa sürede bitti değerlendirme. Sonra beni içeriye davet ettiler. Sayın Cumhurbaşkanımız bana, Başbakan olarak ilk beyanı şöyle oldu; Menderes, Antalyalılar seni istiyor. Antalya’ya gidiyorsun dedi. Emredersiniz dedik biz de. Dolayısıyla Antalyalıların istediğini, Sayın Cumhurbaşkanımız önündeki anketlerden Başbakanlığı döneminde görmüş ve bize de ilk görevi tebliğ etmesi böyle olmuştu. Dolayısıyla önce Antalyalılar isteyecek. Antalyalılar istemezse o zaman zaten genel merkezin takdir etmesi mümkün değil. İstedikten sonra da genel merkezimiz tabi onu değerlendirir; nihai kararı verir. " diye konuştu.


Önümüzdeki seçimlere ilçe belediye başkanlarının belirlenmesinde sizin de bir dahliniz olacak mı diye de soru sorulan Türel; Bu işi geçmişte yapan, 1396 belediye başkanı belirleniyorken aday belirleme üst kurulunda hepsiyle ilgili görüşümü vermiş birisi olarak söylüyorum; Büyükşehir olan 30 ilde mutlaka büyükşehir belediye başkanlarının ilçe belediye başkanları ile ilgili kanaatleri alınır" cevabını verdi.


Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu İle Menderes Türel’in Arası Açık mı?


’Bakan Mevlüt Çavuşoğlu ile Menderes Türel’in arasının açık olduğu iddia ediliyor. Mevlüt Çavuşoğlu Dışişleri Bakanlığı’na tekrar seçildikten sonra sizin tebrik tweeti atmadığınız gibi konuşmalar oldu’ sorusunu cevaplayan Türel; Ben bütün kabineyi tebrik ettim. Okumadınız mı? Benim attığım tweeti görmezseniz o zaman doğru bir sonuca varamayız. Bütün bakanlarımızı kutladığım tweet var. Bakanların hemen hepsi benim tanıdığım dostum olan kişiler. Mevlüt Bey de dahil. Dolayısıyla ben tek tek bütün bakanlara tweet atarsam twitter sayfam tebrik mesajlarıyla dolar. Doğal olarak bütün bakanlarımızı Mevlüt Bey de dahil kutladım. Bunlar bizim aramızda sorun olacak şeyler değil. Sayın Bakanımız Mevlüt Beyle ilgili de şunu söyleyeyim, biz hepimiz Antalyamıza en güzel şekilde hizmet etmekle mükellefiz. Bunun bilincindeyiz, bunun sorumluluğundayız. Dolayısıyla Sayın Bakanla da birlikte Antalya’ya çok önemli hizmetlerimiz oldu. Olmaya da devam edecek. Tabi dışarıda birçok dedikoduyu maalesef ben de okuyorum ama bizim hedefimiz tek, o da Antalya’ya hizmettir. Biz bu sandalın, bu kayığın içindeki bütün AK Partililer hep birlikte aynı amaca yönelik çalışıyoruz. Bu amaca yönelik kol kola hizmet ediyoruz. Bundan da hiç kimse bizi ne yaparsa yapsın, ne dedikodu çıkarırsa çıkarsın alıkoyamaz. Bu kadar net söylüyorum. Çünkü Cenab-ı Hak “fitne adam öldürmekten kötüdür” diye buyuruyor. AK Parti’yi muhalefet gücüyle yıkamayacaklarını anlayanlar, içeride nifak tohumları yeşerterek yıkabilir miyiz hesapları yapıyorlarsa buradan onlara ekmek çıkmaz. Çünkü biz dava eriyiz, dava adamıyız. Biz bu davanın içerisinde Belediye Başkanı olmak için bulunmuyoruz, milletvekili, bakan olmak için bulunmuyoruz, il başkanı, ilçe başkanı olmak için bulunmuyoruz, meclis üyesi olmak için bulunmuyoruz. Biz bu davanın içinde nefer olarak varız. Dolayısıyla dava adamlığı sorumluluğu parti içinde bir kavgayı bize müsaade etmez. Elbette ki farklı görüşler her zaman her yerde olur; ama sonuçta aynı hedefe giden insanlar olarak birlikte çalışırız. Tabi ki her farklı görüş bir istişarenin gereğidir. Aslında, istişare sünnet değil farzdır. Biz istişare ederiz. Ama karar verildikten sonra aynı hedefe gözümüz kapalı yani bütün gücümüzle aynı hedefe kilitlenir ve gereğini yaparız, çalışırız diye cevap verdi.


Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Seçimleri’nde Bir Adayınız mı Var?


Alanya’da iki ay sonra Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri var. Büyükşehir Belediye Başkanı olarak bu konuya taraf mısınız sorusuna da cevap veren Başkan Türel eski bir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olduğunu hatırlatarak “Ticaret Odası seçimlerine siyasetin karıştırılmasına ömrüm boyunca karşı çıkmış birisiyim. Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri siyaset üstüdür. Bugün siyasetçi kimliğim ile buna karışıyor olursam kendimi inkar etmiş olurum, bu mümkün değil. Alanya’da kim adaylığını koyacak bilmiyorum bile. Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı iken 13 sene odaya siyaset girmesin diye mücadele etmiş birisiyim. Siyasetçi olmaya karar verdiğim gün o zaman kanuni bir mecburiyet olmamasına rağmen Türkiye’de belediye başkanlığına aday olup görevinden istifa eden tek Ticaret ve Sanayi Odası başkanı bendim. Mecburiyet olmamasına rağmen ben kendimle çelişmemek için istifa ettim. Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlarımız, Esnaf Odası başkanlarımızdan o zaman Türkiye’de 42 tane başkan adayı vardı ve bir tanesi bile istifa etmedi görevinden. Tek ben ettim çünkü o kadar siyaset girmesin odaya diye mücadele ettikten sonra kendim aday olduğumda o söylediklerimi unutamazdım. Biz dosdoğru ve dimdik bir duruş sergiledik hayatımızda. Kimse bizim söylediklerimizin aksi bir davranış biçimi sergilediğimizi gösteremez. Dolayısıyla bizim diyeceğimiz tek şey Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinde kim seçilirse hayırlı olsundur diye cevap verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin MEÜ, ’sıfır atık belgesi’ alan üniversiteler arasına adını yazdırdı Mersin Üniversitesi (MEÜ), yürütülen çalışmalar sonucunda Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. MEÜ tarafından gerçekleştirdilen Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi başvurusu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünce incelenerek onaylandı. Sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde kaynakları korumak, atıkları kontrol altına almak, geri dönüştürülebilir atıkları ekonomiye kazandırarak tasarruf sağlamak, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı nezdinde başlatılan ’Sıfır Atık’ projesi kapsamında yapılan başvuru sonucunda, MEÜ Çiftlikköy Yerleşkesi Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi’ni aldı. Adını, sıfır atık belgesi alan yükseköğretim kurumları arasına yazdıran MEÜ’nün çevreye verdiği değer de böylelikle tescillenmiş oldu. "Örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" Yeşil Kampüs çerçevesinde kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini belirten Rektör Prof. Dr. Erol Yaşar, "Sürdürülebilir Çevre Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Sıfır Atık Komisyonu tarafından yürütülen çalışmalar neticesinde, Temel Seviye Sıfır Atık Belgesini almaya hak kazandık. Bu süreçte büyük emekleri bulunan Prof. Dr. Yağmur Uysal, Doç. Dr. Osman Orhan, Doç. Dr. Zeynep Görkem Doğaroğlu ve Entegre Çevre Bilgi Sistemi yetkilisi Tufan Yıldız’a özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Sıfır Atık Belgesi ile çevreye duyarlı ve bu alanda farkındalık oluşturma konusunda örnek bir üniversite olmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.
Hatay Toz taşınımına dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek, tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımının 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz taşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirten Alpar, “Ciltte kızarıklık, hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi.
Bursa (Özel) 120 yıldır alem yapan ailenin son ustası Bursa’da Türkiye’nin 4 alem ustasından biri olan Rıza Akbalış, 120 yıllık aile mesleğini büyük bir özveriyle devam ettiriyor. Dedesinden babasına, daha sonra da kendisine kalan atölyede 14 yaşından itibaren çalıştığını belirten Akbalış, kendisinden sonra mesleğini devam ettirecek aile üyesinin olmadığını söyledi. Bursa’da 60 yaşındaki Rıza Akbalış 3 kuşaktır devam eden 120 yıllık aile mesleğini, ilk günkü heyecanıyla devam ettiriyor. Abdal Mahallesi’nde bulunan atölyesinde babasından kalan aletlerle 14 yaşından bu yana zanaatına devam eden Akbalış, Türkiye’de birçok tarihi caminin alemini onarırken yurt dışına da sipariş üzerine ihracat yapıyor. Genellikle Balkan ülkelerinden çok fazla talep olduğunu dile getiren Akbalış, bu güne kadar Balkan ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine alem yaptığını söylüyor. Türkiye’de sadece 4 tane alem ustası kaldığını belirten Akbalış, kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsesi kalmadığını kaydetti. Alem yapmayı babasından öğrendi Okulu bitirmesinin ardından babasının yanında çırak olarak çalışmaya başlayan Rıza Akbalış, “Bu mesleği dedem, babam ve ben olmak üzere 3 kuşaktır yapıyoruz, 120 yıllık bir meslek. 14-15 yaşlarında okulu bitirdiğim gibi babam yanına aldı. Temel eğitimi babamın yanında aldım. Atölyede dedemin ve babamın aletleri var. Hem babam hem de ustam olduğu için ondan çok şey öğrendim. Sanatta ahlak çok önemli. Temel eğitimi aldıktan sonra her şey çok güzel olur. Ben bu çizgide devam ediyorum. Kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Türkiye’de Samsun, Afyonkarahisar, Kahramanmaraş ve Bursa’da ben olmak üzere sadece 4 kişi yapıyor. İstanbul’da alem yapıyorlar ama onlar döküm alem. Bizim yaptığımız el sanatı çekiçle yapıyoruz. Ailemde benden sonra bu mesleği yapacak maalesef yok. Sağlığım elverdiği sürece bu mesleği devam ettireceğim” dedi. Deprem bölgesine alem gönderdi Hatay’da yıkılan tarihi camiler için de alem hazırladığını söyleyen Akbalış, “Türkiye’nin her tarafına özellikle Marmara bölgesine veriyoruz. Yurt dışında Avusturya, Romanya, Almanya, Macaristan, Balkan ülkelerine birkaç tane de Amerika’ya gönderdik. Yurt dışında bir hayırsever kilise iptal olunca yerine yapılan camiye alem istedi. Ben de para almadan hediye ederek yolladım. Zaman içerisinde bakırlar renk değiştiriyor, renklerini açıyoruz. Bazen yamuluyor, onları düzeltiyoruz. Eskisi gibi güzel şekilde teslim ediyoruz. 20-25 gün önce Hatay’da depremden dolayı yıkılan bir cami için hayırsever biri 5 tane alem aldı. Deprem bölgelerinde yıkılan ve hasar gören camiler yapılıyor onarılıyor. Tamamlanınca 5 tane daha alem göndereceğiz” ifadelerini kullandı.
Hatay Toz taşınıma dikkat, uzmanı uyardı: "Ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabilir" Hatay’ın İskenderun ilçesinde özel kliniği bulunan Cilt Uzmanı Selin Alpar, toz taşınımının etkili olduğu bu günlerde mecburi olmadıkça dışarı çıkılmamasına dikkat çekerek tozun ciltte kızarıklığa neden olabileceğini söyledi. Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutu taşınımı depremin vurduğu Hatay’da etkili olmaya devam ediyor. Meteoroloji’den yapılan duyuruda, toz bulutu taşınımı 26 Nisan Cuma Günü gece 12’de sona ereceğini açıklandı. İskenderun körfezinde ve şehir merkezinde etkili olan toz bulutunun sağlık açısından olumsuz yanları görülüyor. Alerjik astımı ve kronik rahatsızlığı olanların bu havalarda dikkatli olmasını ifade eden Cilt Uzmanı Selin Alpar, mecburi olmadıkça dışarı çıkılmaması konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Afrika’dan gelen toz aşınımın ciltte kızarıklığa ve alerjiye neden olabileceğini belirterek Cilt Uzmanı Selin Alpar, “Ciltte kızarıklık hassasiyet ve alerjiye neden olabilir. Alerjik astımı olanların da tetikleyeceği için kronik rahatsızlığı olanlar dışarıya mümkün olduğunca çıkmasınlar. Hiç kimsenin de çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Bu toz bulutu; cildi kirletip gözenekleri tıkayabilir. Bu zamanda kişilerin cilt temizliğine daha çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişilerin cilt temizliğinde; akne eğilimli ciltler derma, kozmetik ve medikal cilt bakımı ürünleri olanlar, temizleyicileri olanlar, düzenli sabah akşam yıkamalarına özen gösterecekler, asidik olmayan peelinglerini haftada 3 gün bakımlarını yapsınlar. Asidik olan peelinglerini haftada 1 gün yapmalarını öneriyoruz. Aynı zamanda da medikal cilt bakımına gittikleri yerler varsa devamını getirmelerini ve bu süre zarfında daha sık yapmalarını tavsiye ederiz. Normalde cilt bakımları cilt kendini 28 günde 1 yeniler fakat bu zaman zarfında 20 günde 1 cilt bakımını yapabilirler” dedi. (OA-VK-