ASAYİŞ - 22 Nisan 2024 Pazartesi 15:19

Noter çalışanının dikkati iki tarafı da dolandırılmaktan kurtardı

A
A
A

İnternet üzerinden verilen ilandaki aracı kendilerinin gibi ilana çıkaran dolandırıcıların oyununu noter çalışanı bozdu. Hem araç sahibini hem de aracı almak isteyen kişileri arayıp tezgah kuran dolandırıcının planı, alıcı ve satıcının durumundan şüphelenen noter çalışanının devreye girmesiyle bozuldu. Her iki taraf da durumun farkına varırken dolandırıcının aracı alacak kişiyle 670 bin liraya, satıcıyla 950 bin liraya anlaştığı belirlendi.

İnternet üzerinden araç satış ilanı gören Fadıl Kalkanlı, araç sahibi olduğunu iddia eden dolandırıcılarla telefonda görüştü. Dolandırıcılar, aracın Serik’te akrabasında olduğunu ve noter işlemleri sırasında parayı kendilerine göndermesini isteyip aracı satan kişiyle fazla muhatap olmamasını ve borcu olduğundan dolayı akrabasıyla arasının iyi olmadığını söyledi. Daha sonra dolandırıcılar, aracın gerçek sahibi Tuncay Masim’i alıcı gibi arayarak aracı yeğeni için alacaklarını ve sürpriz yapmak istediklerini, bu yüzden bilgi vermemesini isteyip Serik’te noter işlemlerini yapmaları için sözleşti. Hiçbir eyden habersiz şekilde alıcı Fadıl Kalkanlı ile araç sahibi Tuncay Masim, satış işlemleri için noter ofisine gelerek aracın satış işlemlerini gerçekleştirmeye başladı.

Noter çalışanları, satış işlemleri sırasında bazı tutarsızlıklar fark etti. Dikkatli inceleme sonucunda, olayın bir "sazan sarmalı" dolandırıcılık girişimi olduğu tespit edildi.

Alıcı Fadıl Kalkanlı, “Akşam telefonda arabayı gördüm, aradım, fiyatta anlaştık. Kapora istemedi. ’Arabayı ilandan kaldır geliyorum’ dedim. Otobüs bileti almamı söyledi. ’Otobüs biletini gönder, ilandan kaldırayım’ dedi. Bileti aldım, ona gönderdim, arabayı ilandan kaldırdı. Buraya geldim, ’Notere gitmeden bana paranın yarısını atacaksın, ondan sonra işlem başlayacak’ dedi.

Noter çalışanının dikkati iki tarafı da dolandırılmaktan kurtardı

’Noterin yanına giderim, hem parayı atarım hem hasara bakarız, ikimiz için de güvenli olur’ dedim. Araba sahibine ’Arkadaş, ticaretimiz zarar görmesin’ demiş. Bana da ’O adam benim dayım, dayıma borcum var, dayım aracı sana ne kadara sattığımı bilmesin’ demiş. Sonra notere geldik, noter anlattıklarımdan şüphelendi. Çok şükür ki kendimizi kurtardık. İlanı sosyal medya uygulaması Facebook’ta gördüm, ’Acil Satılık’ yazıyordu. Uygun fiyat olduğunu gördüm, bütçeme yakındı, benlik dedim. Sabah devri öncesi dayımın bankada küçük bir işi var, arabanın bandrolünü yatıracak dedi ama öncesinde borcu yok demişti. Orada şüphelendim” diye konuştu.

Araç sahibi Tuncay Masim ise aracı satmak için ilan verdiğini belirterek, "Yalnız ilanda bir arkadaşın beni aradığını fark ettim. Şırnak’ta komutan olduğunu söyledi. Arabanın parasını atacağım dedi, şüphelendim. Bankaya gittim, notere geldik, işlem yaptırırken dolandırıldığımızın farkına vardık. Dolandırıcı asker olduğunu ve arabayı yeğenine alacağını, haberi olmamasını ve parayı hesabıma kendisinin atacağını söyledi. Noter işlemi için yeğeni dediği, benim gibi dolandırmak istediği Fadıl Kalkanlı ile noterde buluştuk. Adamın bizi dolandırdığını anladık. Aracıyı almaya gelen arkadaş da şüphelenmiş ve dolandırılmaya çalışıldığını anlamış. Biz aracımızı 950 bin lira olarak yayınladık. Dolandırıcı, arkadaşla 670 bin liraya anlaşmış” şeklinde konuştu.

Noter çalışanının dikkati iki tarafı da dolandırılmaktan kurtardı

Noter çalışanı İbrahim Deveci ise bu tarz vakaların sık yaşanmaya başladığını, bu yüzden bu konuya çok duyarlı olduklarını belirterek alıcı ve satıcıları uyardı. Gelen tüm araç satışı yapacak vatandaşları özellikle bu konuda uyardıklarını söyleyen Deveci, "Dolandırıcılar insanları kandırıyor, bazen vatandaşlar bize söylenmeye çekiniyor. Ondan dolayı sabah gelen vatandaş tedirgindi, durum böyle böyle dedi. Sakin olmasını söyledim. Satıcı da uzak duruyordu, problem ne dedik, onu da oturttuk. İki tarafı da dinledik ve dolandırma vakasından kurtardık” ifadesini kullandı.

Noter çalışanının dikkati iki tarafı da dolandırılmaktan kurtardı

Mehmet Demirci

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.